Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Cyberpunk 2077


Desqpio

Öne çıkan mesajlar

"The aesthetic is edgy but doesn't effect anything and so it's just annoying" Okay you hate punk. I already knew this, but good to know you are the actual enemy in the game

Fun fact, this is the same reviewer that gave Pokemon Omega Ruby and Alpha Sapphire a 7.8 for having "Too much water"

I essentially got “I did barely anything and now I wanna complain about it.”

I'm not even hyped for it but that's just like "I did nothing, guess it's bad."

 

sfd

dreagloth tarafından düzenlendi
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

9 dakika önce, Silphatos dedi ki:

%10 anca etkiler ya da etkilemez denuvo, o kadar fark olacağını sanmıyorum ben drmfreedeki benchlerle

insanlar taşı sıkıp suyun çıkacağını sanıyor yama ve sürücülerle çok nadiren dramatik farklar yaşandığı halde. 30 alan 60’a çıkmaz yani. 30 alan 35 alır çok büyük optimizasyon sorunları olmadıysa ki sanmıyorum doğrusu o denli yoğun sahnede yüksek detaylı görüntülerle büyük kazanım olabileceğini.

Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Oha japonlar 10da 10demiş duygusal girmişler.

 

Alıntı

When CD PROJEKT RED released Cyberpunk 2077 in 2012, the Internet was still a brighter place than it is today: YouTube hadn't even started to monetize, Twitter wasn't a place for kids to fight, and Twitch didn't even exist. So eight years ago, the word "cyberpunk" sounded rather warm and fuzzy, a nostalgic nod to that movement that was so popular in the '80s. Back then, there were still no unmanned drone strikes, no cryptocurrency exchanges, no incitement to division by speakers on social networking sites, and the term "cyberpunk The first Blade Runner 2049 hadn't exploded, Mariya Takeuchi's songs were sleeping at the bottom of a sea of information, TSMC's (a Taiwanese semiconductor manufacturer) market capitalization was less than a fifth of what it is today, and Blade Runner 2049 hadn't even been announced.

But we know that in the eight years that have passed since then, the cultural context of our cyber and physical spaces has changed rapidly. In a day when the nature of human connections has changed so much, the significance of this work, which hints at the future of capitalist economy and society, is too great to be presented in the most digital medium of today's art: video games. And it is even more gratifying that the message it conveys is neither explicit nor singular, but austere, complex, plural, and richly human.

Just as fifty years ago, when Johnny blew up the Alazaka Tower with a nuclear bomb on that day and nothing changed, it is unlikely that a revolution will solve all the problems of the past. Yes, the only way to navigate this world, which is as complex as, or even more complex than, Night City, is to work together, in the same way that V and Johnny did, sometimes unwillingly and sometimes hurtfully, in a precarious collaboration with others. And it helps to have an insatiable interest in the world itself - a spark of curiosity that the film has rekindled.

 

unknown.png

Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

3 saat önce, eregorn dedi ki:

evet rpg'dir. Futbol kariyeri olan birinin rpg'si yapılır. RPG sadece uzak zaman önce fantastik ve/veya sonra bilimkurgu değildir

işte ben orda farklı bakıyorum.

fifa kariyer modu : rp unsurları olan futbol oyunu

w3: rp unsurları olan aksiyon oyunu

cp77: rpg

adam sana geralt'ı vermiş geralt ile oyna diyor rol yap demiyor, karakteri kendi şekillendirebilme kapasiten çok kısıtlı.

 

dediğim gibi biraz farklı bir tartışma konusu aslında söylemeye çalıştığım şey. çünkü eger yukarıdaki kabulu yaparsak gta da rpg deriz. e bu oyun gta değil rpg oyunu demek anlamsız oluyor o vakit sadsafs

Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

  • Genel Yönetici

Ben katılmıyorum ona. Rol yapma oyunu farklı bir kavram. Masaüstü yaparken karakterini sen yapıyorsun ama sonra da yaptığın karaktere göre oynuyorsun. Geralt önceden oturmuş bir karakter olabilir ama tercihler söz konusu orada da. Rol yapıyorsun. Odyssey'de her tercih genelde aynı yere bağlıyor mesela, flavor olsun diye koymuşlar ama ben yine de Kassandra burada ne derdi, stealth mi giderdi bodoslama mı dalardı diye düşünerek oynadım hep, Kassandra gibi rol yaptım. Ayrım burada. Yani aklında bir karakter yaratıp o ne yapardı diye oynayabilmekte.

Ama bu tercihin olan her şey demek değil, FIFA değil. Aşağıda bahsedeceğim biraz daha konuya girdikten sonra.

Ben de size ters gelecek şekilde Skyrim'e mesela rol yapma oyunu demekte zorlanıyorum, daha önce de çok konuştuk bunu zaten. Oyun beni içine çekemiyor, çok dağınık. Her questline'da farklı karakterler oynuyormuşum gibi hissediyorum, aklımda bir karakter oturtmakta zorlanıyorum. Rol yapamıyorum yani, beceremiyorum. Bu nedenle benim gözümde bir rol yapma oyunu değil, yapamıyorum çünkü işte. Ama daha odaklanmış DLC'lerde çok güzel rol yapıyorum, Dawnguard bu konuda çok iyiydi mesela. Zaten ben Shivering Isles'ı Oblivion'dan, Tribunal'ı Morrowind'den daha çok sevmiştim.

Mesele sadece seçenek olması ve en basit sözlük tabiriyle rol yapmak değil. Yoksa Mario oynarken bile rol yapılıyor. Mesele karaktere bürünmek, mesele empati ve oyun dünyasını gerçek gibi deneyimleyebilmek. Eğer 4-5 karşına çıkmış yol arasında benim oynadığım karakter bunu yapardı diyebiliyorsan rol yapıyorsundur.

Anlatabildim mi? Önemli olan farklı yollar ve seçeneklerden (ki isterse bu DM olarak benim de bazen uyguladığım illusion of choice olsun Odyssey'de de olduğu gibi. Gerçi oyunlarıma gelmiş olanlar var burada, çok farklı hiç düşünmediğim yerlere de gidiyoruz, uçuk bir time loop yapmıştık bir nether scroll ile geçen yıl mesela, hiç beklemediğim bir son olmuştu), çok uzadı ama parantez, dediğim önemli olan farklı yollar ve seçeneklerden benim oynadığım karakterin yapacağını düşündüğümü seçip rolüne bürünmek.

FIFA'da bu yok. İnsanın rol yapması bu ne olursa olsun empati yeteneğine bağlı bir şey. Ama bu da tek başına yeterli değil rol yapma oyunu için. Farklı yollardan birini seçip karakteri yönlendirebilmen lazım, tercihsiz empati dizi izlemekten farksız olacaktır.

Skyrim ve FIFA empatiden kaybediyor, Witcher ve Odyssey kazanıyor.

Anlattıklarım nedeniyle mesela Breath of the Wild ise bir RPG değil. Empati çok iyi, ama kullanabileceğin bir seçenek yok.

Bu arada RPG'nin leveling vb. şeylerle bir ilgisi de yok, RPG raising parameters game demek değil. Progression ayrı bir güdümüzü tatmin ediyor ve RPG'lerle çok iyi gidiyor bu. Zaten ayrı bir konu bu, geçelim şimdilik.

Sonuç olarak daha da uzatmadan benim için bir oyunun RPG olması için fazla kriter yok:

  1. Empati kurup oymuş gibi rol yapabileceğin bir karakter.
  2. Rol yapabilmen için tercih edebileceğin farklı seçenekler olması. Bunlar isterse aynı yere gidebilir, illusion of choice iyi kurulduğu sürece sorun olmaz.
  3. Karakterin yaptığı bu tercihlere anlam vererek empatiyi besleyecek bir çevre ve öykü.

Gördüğümüz gibi Ouroboros'u çizdik.

Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

@GERGE

abi fifa'da da sana mikrofon uzatıldığında benim oyuncum buna ukala cevap verirdi, benim oyuncum buna alçak gönüllü cevap verirdi diyebiliyorsun..

eğer burada RPG kavramını bununla sınırlandırırsak W3 ne kadar rpg ise fifa da o kadar rpg oluyor. o yüzden tanımlamayı farklı yapmak gerekir diye düşünüyorum

Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...