Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Şike soruşturması - 2. dalga


fizban

Öne çıkan mesajlar

yalnız tarihi şikelerle dolu galatasarayın bu işten yırtmış olması gerçekten komik :)

hayır biz hem şike yapıp hem 5 nci nası olmuşuz o da enterasan,
kupa maçında şike yaptıysak hepten beter ulan penaltılarla sidik zoruyla aldık ne biçim şike yaptınız!
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

"geçmişte diyarbakırspor" said:

Astsubay Ali Uluyol. Polis Memuru Bünyamin Gezer. Astsubay Harun Yiğit. Emekli Astsubay Erdal Güleç. Emekli Astsubay Galip Bitigen...
Neredeyse küçük bir tim oluşturan bu askerler 2001 yılının 13 mayıs günü görev için Diyarbakır’a geldiler.
Bir operasyon için değil, bir maçı yönetmek için.
Biri birinci hakem oldu, diğerleri de yardımcı hakem, dördüncü hakem ve gözlemciler.
Zaten atamaları yapan Merkez Hakem Kurulu’nun başında da emekli bir asker oturmaktaydı.
Bu mucizevi denk geliş Türkiye futbol tarihinin en organize ve en resmî şikesinin ilk habercisiydi.
Ne de olsa sahaya üç yıl önce asbaşkanı 7. Kolordu Komutanı Yaşar Büyükanıt olan Diyarbakırspor çıkacaktı. Bu kader maçında rakip Altay yenilirse Birinci Lig yolu aralanacaktı.
Yıllardır bu takıma verilmiş onca emek riske atılamazdı.
90’lardan sonra Diyarbakırspor’a el koyan devlet, neredeyse futbol kulübünü yarı resmî bir devlet kurumu haline getirmişti. Yönetimi askerler, polisler tarafından doldurulan kulübün en büyük hamisi ise deplasman maçlarına seyirci diye askerlerini gönderen, 1996’da Diyarbakırspor Taraftar Derneği’ni kurduran zamanın 7. Kolordu Komutanı Yaşar Büyükanıt’tı.
Yıllarca Birinci Lig’e çıkarmaya çalıştığı takımı ilk kez Birinci Lig’in önüne geldiğinde Büyükanıt, Genelkurmay İkinci Başkanı koltuğunda oturmaktaydı. Ama gözü sürekli kulübün üstündeydi. Artık bu takımın Birinci Lig’e çıkma zamanı gelmişti. Böylece birkaç ay önce öldürülen kulübe büyük emek veren eski Emniyet Müdürü Gaffar Okkan’ın da vasiyeti yerine getirilmiş olacaktı.
Altay maçında rutin dışına çıkılacağının ikinci işareti TRT’nin birden bire Birinci Lig yarışındaki bu en önemli karşılaşmayı canlı yayınlamaktan vazgeçmesi oldu.
Maçın ardından yaşanan skandalları köşesine taşıyan ender isimlerden eski hakem Erman Toroğlu, “Maçı yayınlamayın” talimatının TRT’ye bizzat Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz’dan geldiğini yazdı. Bu karardan TRT’den Sorumlu Devlet Bakanı’nın bile haberi yoktu.
Ama az sonra yaşanacakları kimsenin görmemesi için maçı TRT’nin naklen yayınlamaması yetmezdi. Maç için İstanbul ve İzmir’den gelen bütün gazeteciler makineleriyle beraber bir odaya kilitlendi. İtiraz eden iki gazeteci görevliler tarafından dövüldü. Olayları çekmeye çalışan TRT kamerasının üzeri bayrakla kapatıldı.
Stadın her yeri polis ve asker doluydu.
Sıra esas hedef olan futbolculara gelmişti. Önce stadın elektrikleri kesiliverdi. "Elektrikler kesik, jeneratörü çalıştıracağız", diye Altaylı sporcuların maç öncesi kullandıkları soyunma odasının penceresine çalışan bir vidanjörün egzoz borusu dayandırıldı. Odaya gaz sıkılmaya başlandı. Futbolcular gazdan perişan bir halde kendilerini sahaya attılar. Bu kez devreye neredeyse bir cephanelik dolusu patlayıcı madde ile donatılmış 15 bin seyirci girdi. Seyirciler Altaylı sporcuları taş, bilardo topları fırlattılar. Maç başlamadan altı Altaylı futbolcu başından yaralanmıştı.
Saldırıdan Altay’ın yöneticileri ve teknik kadrosu da nasibini almıştı. Kimler yoktu ki o gün devletin resmî görevlilerinin saldırısına uğrayan ünlü isimler arasında: Kulübün o günkü başkanı Türkiye’nin en önemli işadamlarından Nazif Zorlu. Kulübün ikinci başkanı şimdi şike soruşturmasında ifade veren eski Futbol Federasyonu Başkanı Mahmut Özgöner.
Ve şike soruşturması başladığından beri ağzını açmamasıyla dikkat çeken o gün Altay’ı çalıştıran Rıdvan Dilmen.
Maçı 3-1 Diyarbakırspor kazandı. Diyarbakırspor, Konyalı bakanların Bakanlar Kurulu gündemine taşıdığı Konya’nın dört futbolcusunun kırmızı kartla dışarı atıldığı bir maç ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi karşısında kazanılan tartışmalı bir başka maç ve tabii ki asker hakemlerle o yıl Birinci Lig’e çıktı.
Milliyet gazetesi, Güven Taner ve Erman Toroğlu gibi spor yazarları dışında medya Diyarbakır-Altay maçına kör kaldı. Haluk Ulusoy’un başında olduğu Federasyon düşük profilli bir cezayla yetindi.
Ne de olsa resmî bir şikeydi bu.
Bugün Fenerbahçe Cumhuriyeti’nden hesap soruluyor ya, belki sıra Türkiye Cumhuriyeti’ne de gelir.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

http://www.ntvmsnbc.com/id/25231506/ abi bu haber doğru ise rezillk bence yazık lan...

said:
TFF 'aynen devam' dedi, spor hisseleri artışta
TFF'nin ligin tescil edildiği gibi süreceği açıklamasıyla kulüp hisseleri yüksek hacimle primli. Fenerbahçe hisselerinde yüzde 8'in üzerinde artış var.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

ulan galatasarayı şikeci yaptınız ya

hani yapılmamıstır demiyorum ama şöyle bi bakalım son senelere

ulan edu ile volkanın çarpışması gelen 1 şampiyonluk var.denizlide şansa gelen şampiyonluk var

e onun harici bi başarı yok.uefa dönemine şike diyenler var.uefada da şike yaptık ztn

son 10 senedir galatasaray kötü yani.şikeci olsak takım katlana katlana şu son hale küme düşmeye gelmezdi
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Cacik said:

Yalnız şimdi niye düşürmediniz feneri diyenler bir bir susuyor, birda gs'in en küçük birşeyi çıksın halkın %90'ı sesini çıkarmaz ceza verilmemesine


Niye verilmesin, hepsi düşürülsün. Şikeyle maç kazanan takımın maçına para döken taraftar olarak dolandırılmış hissetmek gerekir. Hele TFF falan çıkarları için ceza verilmemesine karar verirse ligin izlenecek durumu falan kalmaz.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Misafir
Bu konu yeni mesajlara artık kapalıdır.
×
×
  • Yeni Oluştur...