Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Fici Bira ile Sise Bira arasindaki fark nedir?


hunty

Öne çıkan mesajlar

Selamlar,
Yurt disinda kebabci isletmekteyim. Alkol satisimiz da mevcut. Kafeme ozellikle Ruslar geliyor ve ilk sorduklari Fici Bira ("razlivnoy" deniyor) var mi? Hani su metalik ficilarda olanlardan. Yoksa fici bira olan yer aramaya gidiyorlar.
Bu isin miri olan varsa bana su sise bira ile fica bira arasindaki farki anlatsin. Ayni marka sisesi de var ficisi da. Bira ayni bira. Sisedeki de Alecoq klasik ficidaki de alekoq klasik. Tat, urun olarak aralarinda fark yok.

Ben gozlemlediklerimi anlatayim:
1- Ozellikle sagda solda fici bira deniyorum. Farkedebildigim en onemli farki gazinin daha az olmasi. Gazi az diye dogal oldugunu mu dusunuyorlar?
2- Denediklerimin cogunda bana biraya su katilmis hissi verdi. Kopurme sorunu var Biranin 15%'i bosa gidiyor
3- Bir ara fici bira aliyordum. Taktiktan sonra 5 gunde bitirilmesini tavsiye ediyorlar. En az 30 litre metal ficilar. Kucuk isletmeler icin zor.
4- Sonucta metalik ficida duruyor. Cam daha saglikli degil mi?
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

keywordler : draught (draft), lightstruck, skunked, pasteurization, heat treat, isohumulone

Herseyden once fici bira formu geregi tuketime daha az hazirlandigi icin (siselenme, kutulanma v.b.) aromasini daha iyi korur. Islemden gectikce aroma kaybolur, ve son paketin dezavantajlarina mahkum olur.

o dezavantajlardan biri "lightstruck" dir, bira isiga ne kadar uzun sure maruz kalirsa o kadar "acilasir" bu acilasmanin sebebi serbetciotundan elde edilmis isohumulone larin belli frekanslarda isikla temas ettikce acilasmasidir. Hatta en az kahverengi siseler gecirdigi icin isigi en az bozulma bunlarda olur. cam kalinlastikca, sise koyulastikca, ve sismanladikca isik gecirgenligi azalir, acilasma da haliyle azalir.
diger siselerde bu daha bariz gozukur, corona, mariachi falan gibi biralarin limon ile tuketilmesinin onerilmesi bu yuzdendir. bu acilasmayi onlemek icin bi kac yontem var sisede alincak onlemler disinda, miller in gercek serbetciotu kullanmiyor olusu dolayisiyla acimiyor olusu falan gibi seyler.

bu acidan en az aroma kaybedenler ficilar ve teneke kutulardir. teneke kutu pastorize edilgi icin farkli bi tadi vardir, kimi bunu metalik tad olarak adlandirir ama tenekeler icerden izoledir tadinin gecmesi gibi bisey yasanmaz bardaga konduktan sonra. eger tenekeden icerseniz agizliktan gelen tad etkiler.

yalanci fici biralar ise (siselenmis, kutulanmis) raf omru icin yapilan ozel islemlerden gecmezler. ayrica daha ozenli siselenir,kutulanirlar. dolayisiyal daha kaliteli bi tad iluzyonu olur ama yine de sayilan dezavantajlardan etkilenirler. fici olmuyorsa en basarilisi tenekelenmis fici biradir bunlara gore.

bunu birayi sevip barda bira icemeyen biri yazdi.
tad ve marka farklari her dile gelmez belki ama, kalite farklarini oyle veya boyle bi ucundan herkez yakalar.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

@Kharon : Gunes olayi yaziyi yazmadan aklima gelmisti soradan unuttum. Aylardir sorup duzgun bir cevap alamadigim bir konuyu aydinlattin. Tesekkur ederim.

Ben Estonya'dayim. Krušovice fici var ama bir kere kullandim bir daha siparis etmedim. Yazin belki ederim.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

  • 3 ay sonra ...
harbiden rep üstüne rep..

süper açıklama olmuş.. ama nedense efes şişeden vazgeçemeyenlerdenim.

carlsberg sevmesemde fıçı carlsbergin bambaşka bi tadı var ve köpüğü de daha farklı böle köpükleri daha ince geldi.. bilmiyorum neden.




_________________
bide şöyle bi fark var.
efes tombul şişe ile normal şişe arasında şekerlilik oranı farklı
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

  • 1 ay sonra ...
O diilde bildiğin tad farkı var cidden yaaau, derdim eskiden hep. Cam şişe Efes fıçıdan başka içemezdim. Hala da içemiyorum gerçi zevk alarak. Sebebini öğrendim. Tribe girmiyormuşum. Bunu öğrendim. Bende bi absurdluk yokmuş. Onuda öğrendim. Çok şey öğrendim bu threadde. Mutluyum. Teşekkürler dostum. Gönlüne sağlık.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

  • 2 ay sonra ...
delihan said:

o değilde bu şişelerin etiketini neden yolmak zorunda hissediyorum ben kendimi varmı bi açıklaması

Amsterdam'daydım ve gereğinden fazla yalnızdım, akşam olmuştu. Hava epey yağmurluydu. Kaldığım hostelin odasına doğru yola koyuldum. Hostelin ot kokan koridorlarından süzülüp merdivenden çıktım, odama yöneldim. Kapıyı açtığımda içeride yarı çıplak 6 ispanyol kızla karşılaşmıştım. Pardon deyip kapatmak üzereyken, biri kapıyı tuttu ve içeri gir dedi. Girdim. (Hikayenin burası sandığınız kadar aksiyonlu değil, o yüzden anlatmaya çekiniyorum)

...Hostelin barına oturduk. İçki söyleyip muhabbete başladık. Israrla içkileri kendileri ödeyip üst üste birkaç içki ısmarladılar..

...Masadakilere nispeten en iyi ingilizce konuşan kız, ki kendisi aşağı yukarı o masanın ve hatta hostelin en güzel kızıydı, elimdeki yeşil şişeyi işaret ederken imalı bir bakış fırlattı ve,

- İspanya'da biz şöyle deriz, içki şişesinin kapağını ne kadar soyuyorsan, o kadar sekse ihtiyacın var demektir, dedi.

Onlar benim önümdeki neredeyse hiç etiket yapıştırılmamış gibi duran şişeye bakarken, ben masadaki etiketleri hunharca parçalanmış şişeleri sayıyordum, sayı ben hariç dörttü.

Gülümsedim.

...

(Hikayenin burasından sonrası da sandığınız kadar aksiyonlu değil, o yüzden anlatmaya çekiniyorum)
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...