Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Türk sinema sektörü


Bone

Öne çıkan mesajlar

Bone said:


İlla gidip yeni Star Wars'u çek demiyorum ki... Fujifilm X-T2 veya FDR-AX100E gibi bir alet alıp, bi evde video çekimi yapıp, sonra da bilgisayarda düzenlemek ne kadar para gerektirecek ki? Çok basit bir konsepti, teknik işleri iyi bilen bir ekip izlenebilir farklı filmlere dönüştürebilir. Yurtdışında da ilgi çeker.


şurdan sonra pek yazasım kalmadıysada bence film yapma işini baya hafife alıyorsun hatta sinema filminden bahsediyorduk uzun metrajlı falan. bu tam esnaf muhabbeti olmuş :D

Ama yine de şunu söyleyeyim para yok hala geçerli bir argüman küçük değil büyük ölçekli düşün sınırlı bir kapital var ve o da garanti işlere harcanıyor, eğer herkesin kazanabildiği bir alan olsaydı baya alternatif görürdün.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

7thBreath said:

Bone said:


İlla gidip yeni Star Wars'u çek demiyorum ki... Fujifilm X-T2 veya FDR-AX100E gibi bir alet alıp, bi evde video çekimi yapıp, sonra da bilgisayarda düzenlemek ne kadar para gerektirecek ki? Çok basit bir konsepti, teknik işleri iyi bilen bir ekip izlenebilir farklı filmlere dönüştürebilir. Yurtdışında da ilgi çeker.


şurdan sonra pek yazasım kalmadıysada bence film yapma işini baya hafife alıyorsun hatta sinema filminden bahsediyorduk uzun metrajlı falan. bu tam esnaf muhabbeti olmuş :D


niye yazasın kalmadı, neden hafife aldığımı düşünüyorsun, ya da neden esnaf muhabbeti olmuş?

bence siz sinema işini gözünüzde büyütüyorsun.

yahu 7thBreath, sinema filmi dediğin illa 300 milyon dolar bütçeyle gerçekleşen bir şey değil ki? aç bak Google'da ara "low budget good movies" diye, karşına bir sürü 1 milyon dolardan ucuza yapılan buna rağmen meşhur olan filmler çıkacak.

hadi ben senin gözünde filmden sinemadan anlamıyorum, bunca film yapan adam da mı anlamıyor?

bak tekrar ediyorum, ben bu topicte "neden Avengers gibi film yapamıyoruz" demiyorum.
tekrar oku yazdıklarımı,
"neden bir dönem çok yaygın olan Tarkan gibi fantastik filmler artık çevrilmiyor" diyorum.

senin verdiğin cevap "Bone sen sinemadan anlamıyorsun".

The Man From Earth var bilir misin, 200.000 dolara yapılmış. bunun dizisini yapmaya karar veriyorlar ve 50.000 dolar para topluyor. Fallout Nuka Break var, 130.000 dolarla yapıyorlar.

yani yapacağın işin boyutuna göre ihtiyacın olan bütçe de değişecektir, sahip olduğun bütçeye göre harcamalarını da düzenleyebilirsin.

hem öyle "üç kuruşu olmayan" bir ülke de değiliz, ünlü dizi oyuncularına bölüm başı 50bin tl civarı para veriliyor ki gayet iyi para.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Fistan said:

arz çok
bir sürü film yapılıyor sadece senin saydıkların kötü film diziler yok
ama sinemaya geliyor kimse gitmiyor


bir sürü film yapılıyor diyorsun da örnek gösterebilir misin?
bi de örnek verdiğim Hacivat Karagöz ve Şerafettin filmlerine de kimse gitmedi mi?
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Fistan said:

benim bi arkadaş sanat yönetmeni
yabancı bi dizide falan çalıştı, her neyse
geçen bi reklam çekimi vardı yanına gittim
hiç abartısız 200-250 kişi çalışan var sağa sola gidip duruyolar
10-15dk gözlemledim çoğu hiç bişey yapmıyo, 3 lü priz bulun diyor biri 15dk sonra sürüye sürüye getiriyor elemanın biri falan
sordum günlük 300 lira falan alıyo en az alanlar :d
yuh dedim anasını satiyim bi bok yaptıgınız yok 1.5milyonluk bütçe almışlar sağa sola saçıyorlar


sektorun boktanligi burdan belli oluyo iste sdf
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

  • Genel Yönetici
Birincisi o soyledigin dusuk butceli filmler dusuk butceli degiller.

Kotu Kedi Serafettin $5m butceliydi, oyle dusuk bir butcesi yoktu, ₺4m kazandi ama. Zarari asiri.

Hacivat Karagöz Neden Öldürüldü? de doneminin en buyuk butceli filmlerindendi, $5m butcesi vardi ve hatta ucleme olacakti Anadolu halk oykuleri uzerine. Korkunc batti o da.

Eski Yesilcam ayri bir kafa ama, gunumuzle kiyaslanamaz o. Gunumuzde de cok dusuk butceli ve cok guzel filmler oluyor, olmuyor degil. Dogrudan butce kalite ile dogru orantilidir demiyorum, ama butcenin kalite uzerinde epey bir etkisi var artik. Sinema epey sanayilesti. Dusuk butceli ve epey guzel filmler cekmek mumkun tabii, cok da guzel yapiyoruz.

Ama sinemanin sektor olmasi dusuk butceli filmelerin donmesiyle mumkun degil artik. Mustang mesela, epey guzel bir film, butcesi de $2m kadar. Mucize'nin butcesi $5m. Bir Zamanlar Anadolu'da bile oyle cok dusuk bir butce ile degil. Bu filmler kar etti ama. Yurtdisina da satti, DVD de satti. Yavas yavas yatirim artiyor, kar da artiyor. Isler duzeliyor. Ama yine de butceler dusuk, sinirliyor yapilabilecekleri. Fatih 1453 mesela $19m butce ile cekildi, iyi-kotu epik savas filmi yaptilar. Butce ne cekebilecegini sinirlamiyor, Turist Omer filmlerine bak diyemezsin gunumuzde. O domende zaten cok hizli ve ucuz film cekme uzerine kurulmus bir film sanayimiz vardi. Gunumuzde en iyi ornegi aynisinin Bollywood ki o da yavas yavas buyuk butceli yapimlara kaymaya basladi.

Diziler zaten apayri bir konu, dogrudan butceye bagimli gunumuzde diziler. Dusuk butceli dizi sayilan Misfits bolum basi $400k harcadi. Marco Polo gibi ciddi anlamda epik bir tarihi dizi icin ise bolum basi $9m harcandi. Bizim diziler genelde ₺500k-1m arasi oluyor. Ayrica yerli dizilerin neredeyse tek geliri reklamlar oldugundan dizilerin ozetle filan 3-4 saat olmasini sart tutuyor yapimcilar. O kadar uzun bir seyi gavurun 40 dakikaya ayirdigi minimum butce ile yapiyorlar. Yurtdisina dizi satisi, stream geliri, lisansli urun satimi, DVD-Bluray satimi, digital satim gibi seyler olmadan dizi sektorunun de yolunu tutturmasi mumkun degil.

Tam cevap istiyorsan Bone yazdim iste. Yesilcam doneminde ucuza film kusma uzerine bir sanayimiz vardi, dunyada sayili orneklerden hatta. Yilda 300-400 film yapiliyordu neredeyse sifir butce ile. 80'lere yaklasinca TV, VHS, siyasi catismalar ve sonunda darbe oldurdu ama Yesilcam'i. Turist Omer karton ve suntadan dekor ile yapiliyordu, gunumuzde bu mumkun degil.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

cem yılmaz'ın en güzel filmi açık ve net olarak BENCE Hokkabaz'dır. Sanmıyorum ki cem bir daha bu kadar kaliteli film çekebilsin.

Şahan'ın da hala Rİ4'ten 20.000.000TL alacağı var yapımcıdan sanırım. paraya bakar mısınız? neden uğraşsın ki adam sanat yapmakla. Mesela Celal ile Ceren Şahan'ın bence en kaliteli işi ama o bile tutmadı.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Bone hafife alıyorsun diyorum çünkü fista'ın da dediği gibi bir festival filmleri çekiliyor özel gösterimlerle de seyircisiyle buluşuyor ama kısıtlı. Çoğunu genel izleyici izler mi, izlemez ? kötü filmler mi, hayır değiller, pahalı da değiller. Ben de takip ediyordum keyif de alıyordum ne aradığına bağlı aslında. Bu yüzden Türkiye'de kötü film yapıldığını düşünmüyorum.

Ama film sinema salonunu hedefliyorsa bütçeler sandığın gibi küçük değil hafife aldığını düşündüğüm kısım burası. Hele farklı zaman biriminde geçen filmler yada fantastik filmler kamerasını çekimini efektini falan vesairesini geçtim sanat departmanında inanılmaz paralar harcıyorlar yeşilçam'da çekilen o filmleri aynı bütçeyle şuan yapmaya kalksak herkes götüyle güler küreselleşen dünya gelişen zaman falan filan derken millet daha iyi cgi gördüğünde dibi düşüyor. Ee elin oğlu daha iyisini yapıp hayvan gibi sinema endüstrisi ile dünyadaki bütün sinema salonlarını domine edebiliyor, niye Türk sinemacısı onlara aynı salonda, aynı kategoride yarışmaya kassın ki, o da napıyor, komedi yapmaya çalışıyor, muhafazaker genç kesim çok tutuyor diye cinli perili falan film yapmaya kasıyor. Ana sinema salonlarına dizilere vs bakıp niye ana akım niye böyle diyorsan bunun tek cevabını ekonomide aramalısın yoksa bizdeki seyirci daha salak makul bir argüman değil çok uzun detaylı cevaplar arıyorsan medya ekonomi politiği kitaplarına bak çoğu sinemayla ilgili yer de veriyor.

E niye bir kişide çıkıp farklı şeyler denemiyor demeye devam edebilirsin, deniyor ama gerge'nin de dediği gibi batıyor :D, Bu yüzden daha kuvettli bir sinema sektörü lazım ortada daha fazla para dönse emin ol senin gibi düşünen bir kamyon adam var sektörün içinde ellerini bi şekilde taşın altına koyarlar.

.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Bone said:

Ancak günümüzde baktığımda Türk sinema sektöründe (dizi de dahil edilebilir) hep aynı şeyleri görmekteyiz. A) Zengin güzel kız, fakir yakışıklı erkek, kocaman saray evler, ağır drama, fazla drama, daha fazla drama, B) birkaç ünlü oyuncuyu alalım, tuvalette yazdığım senaryoyu koyalım, 2-3 günde bir komedi filmi çekelim, sal gitsin!


aksini iddia etmiyor yazı ama bunların eskiden de çok vardı...

neden böyle oluyor dersek basitlik...

izleyen için, çeken için, oynayan içi basit
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

vulga said:

sinema veya dizi vs hepsi için bu durum geçerli. tamamına yakını aşk/drama/komedi. daha az maliyet ve daha az yetkinlik gerektiren yapımlar. etliye sütlüye karışmama durumu da var politik vs. olmadığı için. yap ucuz komediyi daya şiveyi, abartıyı, alt kültür mizahını sal gitsin. siyahi bir karakter varsa rengiyle dalga geç, fiziksel bir kusur varsa onu ön plana çıkar, çirkinlik üstüne, şişmanlık üstüne iğrençlikleri mizah diye koy herkes gülsün. bkm mutfak falan bile dönüp açın skeçlerin çoğunda bu tarz ayrıştırıcı şeyler göreceksiniz millet katıla katıla gülüyor ki sen yılmaz erdoğansın bir demet tiyatro, vizontele gibi işlerin var bu adam bile böyle yaparken çok da kalite aramamak lazım. gani müjdenin yönettiği tv işlerine bakın vikiden abartı tipler, şive mizahı vs olmayan bir işi yok. komedi diyince bizimkilerin anladığı bu.


en yaratıcı olanında işte yabancı turist kafilesi oluyor fakat sonunda türk insanının o misafirperverliği insaniyeti vs. hep bu yabancılardan üstün geliyor yine biz kazanıyoruz veya işte turist ablamız türk oğlanının mertliğine yağızlığına tutuluyor. anadoludaki vatandaşın fantezileri de gerçekleştirilmiş oluyor. romantizm veya drama filmlerinde de işler çok farklı değil. içine köşkler, yalılar, ikea ile döşenmiş plazalar vs koy veya gecekondulu yapcaksan taciz tecavüz serpiştir tamamdır insanların ilgisini çektin yapıştır sonra 200 bölümü. kalite her anlamda yerlerde. yarışma programları zaten apayrı boyutta ben bilmem eşim bilirin ilk çıktığı zamanı hatırlıyorum ajanslardan gelen seyircilere herşeye güleceksiniz alkışlıkcaksınız talimatı vermişler komikmiş gibi herkes herşeye gülüyo bizim millet de izleye izleye kanıksıyor bu programları zaten. o söylediğiniz yabancı başarılı yapımların çıkma ihtimali sıfır türkiyede. o tren kaçtı zaten yetişmiş adam yok o topa giren kanallar yapımcılar vs yok. hem artık entrikalı dramalı dizilerimizi arap ülkelerine, balkanlara, güney amerikaya falan da satıyoruz. yerli halk desen zaten ne versen izliyor ne diye risk alsın ki adamlar. eldeki materyale göre işler çıkıyor, zorlamaya gerek mi var


.


kalitesizliğe övgü olarak söylemiyorum ama "komedi" nin muhteviyatı üzerinde bu tür eleştiriler antik yunandan beri yapılıyor, bu yüzden acaba doğru şeyi mi kurcalıyoruz diye düşünmeden edemiyor insan...

mesela benim hatırladığım en eski komedi dizileri Gülşen Abi ve kaygısızlar, varsayalım ismaili ise ismen hatırlıyorum anca, bunlar tc standardı üzerinde yapımlar olmalarına rağmen, benzer eleştiriler bunlar içinde geçerli olabilir... turist ömer ve sıdıka bile dahil edilebiliriz komedi eleştirisine.

ez cümle, komedi gibi bir alanda basitlik belkide olması gereken şey olabilir, hatta bayağı basitlik...

mesela bu kaç kişiye komik gelir? özünde ferhan şensoy?
https://www.youtube.com/watch?v=B5F1NJjvUQo
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Dış pazarımız yok film sektöründe sıkıntı genel olarak bu. İç pazarda satabileceğin hikayeler belli, bunun dışında bir şey denesen kaliteli bir film Bone nin dediği örneklerden CGI masrafıyla sadece yerli filmlerin 2-3 katı bütceye çıkarsın. E bu paralara yaptığın filmden gösterilen salonlan sayısından gelecek para belli. 2 milyon gibi rakamlarda izlensen bile maliyetini çıkaramazsın. Sonuç olarak yapımcı da sokağa para mı atalım diye girmiyor bu tarz işlere. Örnek olarak ilk Avengers filminin sırf CGI masrafı 30 milyon dolar.

Hal bu. Piyasa küçük, maliyet çok, işler de buna göre küçük kalmak durumunda.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

3'e ayrılıyor;

- cinli şeytanlı korku filmleri.. direk türk milletinin damar konusu. ses efektleri ile bezedin mi tamamdır. genelde oyunculuk konusunda çok kötü filmlerdir istisnalar hariç.

- 100 bin dolar bütçe ile yardırılan kepaze komedi filmleri. senaryo olmuyor bunlarda zaten. öyle ortaya karışık ne çıkarsa osuruklu sıçmalı bol belatı ile paraları cukkalayıp seri yapmaca.

- özcan deniz tier. yakışıklı oğlan, güzel kız, imkansız aşk, bol ajitasyon, ağlama garantili para vurgunu.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...