Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Sokağımda Gürültü ve Çözüm Önerim


Sorieno

Öne çıkan mesajlar

bingildak said:

ha bana sorsanız ben uğraşır mıyım? ölsem uğraşmam ama uğraşan adama da neden uğraşıyorsun demem.


bıngıl efendi sen evlilik arifesinde, perde falan seçen bir arkadaşımızdın diye hatırlıyorum. o uğraşmam'larını tabi ki elalem/çomarlar/davarlar için dediğinin farkındayım ama söylemeden geçemicim, ilerde kendi çocuğunla güzelce "evlatçım akşamları çok çıldırmadan oynayın arkadaşlarınla e mi? komşular rahatsız olmasın." diye uğraşacağından eminim. şunu yapsalar / yapmaya mecali olsa insanların, bi dursak düşünsek la biz napıyoruz, tv'de izlediğimiz şu programa bak allah aşkına mehmet ali erbil tier diye, şu gazetenin manşetine bakar mısın abi yok böyle bi kıroluk diye, ordan doğan ayıkmayla domino taşı gibi ülke kurtulur vallaha ya.

insanlarda işe gidip gelmek, akşam uyuyana kadar televizyona bakmak dışında bir şey yapmaya / düşünmeye mecal kalmadı abi.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

müzik falan yapmamışsın galiba sevindim, kötü bi fikir çünkü
ama hakkaten ben de çok rahatsız oluyorum dışardan gelen her türlü gürültüden. köpek olsun çocuk olsun araba kornası ezan olsun, bi şekilde gürültüye maruz kalıyorum illa ki, sinirler yıpranıyor

dağ evine falan mı yerleşsem
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Cokomantis said:



abi inan oraya gelene kadar çok basit bir araştırma yapsan ülkedeki bad parenting'ın haritasını çat diye çıkartırsın.

hayatı boyunca 10 kitaptan fazla okumamış anne/baba sayısına bak, sonra bunların sahip olduğu çocukların sayısına. hani bu kadar basit bir kriter bile sana o ailelerden ne bekleyebileceğinin göstergesi. ebeveynlerin kabaca 80% bu filtreden sınıfta kalır. hayatında 10 tane kitap bile okumamış adamın/kadının ben şahsen düzgün çocuk yetiştirebileceğine inanmıyorum yaşadığımız şu zaman zarfında. eskiden işler daha basitmiş, tek düzeymiş - artık değil. artık ebeveynlerin belli bir farkındalık düzeyinde olması gerekiyor çocuğun hamurunu düzgün yoğurabilmesi için.

hepimiz çocuk olduk işte, bazılarınız kendi gözlemlemiştir bazılarınız cem yılmaz skeçlerinden hatırlar.

ülkede bu tarz all release basılmış çocuklar için iki yaygın senaryo var.

birincisi paşa oğlum/prenses kızım. çocuğu gamsızlıkla harmanlayan aile tipi. oğlum değil mi yapacak tabii, paşa çocuğum tabii kıracak, helal olsun getirin bir tane daha kırsın çocuğun içinde kalmasın tipi. genelde sonradan görme ailelerde olur birazcık paranın eve girmesi ve ailede bütün odağın çocuğa kaymasıyla. disiplinsizliği ve eğitimsizliği başarı sanan cahillerin çocukları.

diğeri de hanım çocuklar kudurmasın bir maç keyfimiz var onunda içine ettiniz ya tipi işte. hani çocuğum siz sokakta oynayın. kısaca evde durup da bizi uğraştırmayın da kime ne bela olursanız olun modeli. aynı sorumluluk almayan, çocuğu yapıp da eğitmeyi gerekli görmeyen kesim.

bunların çocuğa özgürlük tanımakla, çocukluğunu yaşamaya teşvik etmekle falan hiç alakası yok. bunlar direkt ebeveynlerin yetersizlikleri. hayvan gibi şuursuz bir şekilde üremelerinin meyvesi. ebeveyn olarak çocuğa olan sorumluluğunu beslemek ve büyütmek ile yeterli olduğunu düşünen insanlar. amacı birey yetiştirmek değil çocuk büyütmek bu kafadakilerin.

tam ülkenin şu an ki durumuna yakışan türden. ne diyor işte paşamız. 3 çocuk. ulan adam bir tanesine yeterli eğitimi disiplini veremiyor zaten. kadını hamile bırakmak eve 3 çocukluk yemek getirmek marifet mi tek başına. bu ülkede başarı kriteri bununla kısıtlı. kimse demiyor ki senin çocuğa ayıracak vaktin yokken 3 çocuğu nasıl iyi bireyler olarak yetiştireceksin. ondan sonra yaz geldi, sal hanım çocukları sokağa evde ses yapmasınlar.

ondan sonra etrafta rahatsız olanlar şikayet ettiğinde vay efendim sen benim çocuğuma nasıl laf edersin. çocuk bunlar tabii ki bağıracak. eğer rahatsız oluyorsan, sktir olup gidersin.

bunu davranışları çocuğa yararlıymış gibi gösterip, olağanlaştırmak en az o ebeveynlerin yaptığı kadar sorumsuz bir davranış bana kalırsa. burada çanak tutan herkese de şaşırıyorum.

kimse çocuklar sokağa çıkmasın demiyor. hepimiz sokakta büyüdük işte. belli ki bazılarımızın ailesi ve çevresi farklı eğitim vermiş, bazılarımızın ki all release basıp geçmiş. ben etrafıma saygılı bir birey olarak yetişirken çocukluğumdan hiç geri kalmadım. eğitim-disiplin çocukluğu öldürmek zorunda değil adabıyla verilirse. piçliğimi de yaptım, enerjimi de attım ama komşu teyzem balkona çıkıp evladım hasta var içeride biraz daha sessiz oynayın dediğinde tamam teyzecim özür dileriz deyip birbirimizi de susturmayı bildik.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Ben çok korkuyorum abi çocuk işinden hiç yalanım yok. Ondan zamanı gelene kadar da çift olarak yanından bile geçmiyoruz fikrin. Genç anne baba olamaycağız ama düzgün birey yetiştirelim toruna yetişmeyi verelim o kadar dert olmuyor bana şu an. Belki bundan 20 yıl sonra pişman olurum ama düzgün yapamaycağımı bildiğim işin altına yaş geçiyor diye girmek istemiyorum. Bu kadar yıldır götümü yırtıyorum düzgün bir yaşam kuracam diye. İlk başta kendim biraz meyvesini yiyeyim tatminine varayım sonra o maceraya da girecez elbet.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

10 kitap falan denmiş gülerken boğulacaktım zor kurtuldum. Azıcık doğaya bakın. Vahşi yaşamı falan da ele alın. Varoluşu inceleyin insan yüne 18 ine kadar yanından ayırmıyor çocuklarını.

Vahşi hayatta diyebiliyor musun Aslan'a lan doğurdun bakmıyorsun ısırıyor namussuz diye. Her canlı üremek zorunda bence insanlara fazla görev yüklüyorsunuz kitaptı bilmeyeniydi. Çoğunuz pısırık büyümüşsünüz görebiliyorum yok millet rahatsız olmasın diye ses çıkarmazdık falan. Yok böyle bişey pısırıktınız işte kabul edin arkadaşlık kurarkende zorluk çekmişsinizdir de çocukken.

İlin gerçekleri bunlar bir çocuk yanındaki çocuğa dahi kendisini dinletebilmek için bağırır. Önüne geçilmez bir durum bu. Kakası gelince herkesin içinde "annelere kakammm geldi" diye bağıran bir organizma bu.

Birbirinizi kandırmayı bırakın sırf siz pısırık büyüdünüz diye herkesin pısırık büyümesini beklemeyin.

Bir maç izlerken dahi gol anında ne kadar hayvanlaşabileceğinizi göz önüne getirin işte çocuk her zaman o anın modunda. Böcek gördüğünde, uçak gördüğünde, her olayda
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

konunun mallıkla canavarlıkla çok alakası olduğunu sanmıyorum bu sıkıntılar mimari planlamayla ilgili bence.

mahalle kültürünün olayı zaten her şeyin birbirine girmiş olması. bodrum katta marangoz, oto yıkama, konfeksiyon gibi iş yerleri olur. hemen üst katında içinde insanların yaşamaya çalıştığı konutlar olur. insanlar arabalarını park etmeye yer bulamaz gidip arabasını kaldırıma koyar. çocukların oyun oynayacağı çocuk parkı ya uzakta ya yetersizdir, çocuklar da bu mahallede oynar oyunu. apartman altlarına konuşlanmış iş yerlerine mal gelir, adam arabayı yanaştıracağı yer bulamaz yolun ortasına kor arabayı. o sırada o sokaktan geçmekte olan başka bir aracın da geçişini engellemiş olur. kaldırımlara arabalar park ettiği için yayalar da yolda yürümek zorunda kalır.

bunlarda hep çarpık kentleşmeden, üç kat imarı olan yere beş kat çıkıp on ailenin yaşayacağı yere on beş aile girdikmekten kısacası plansızlıktan kaynaklanmakta.

yukarıda bıngıldak da söylemiş amelelik yapan adamların oturduğu sitede saat sekizden sonra çocuk sesi gelmiyor demiş. çünkü orası site ve gerekli yaşam alanları otopark, çocuk parkı gibi imkanlar sağlanmış. muhtemelen süpermarket berber gibi ihtiyaçlar dışında iş yerleri yok. haliyle insanlar da mutlu mesut yaşayabiliyor. yoksa o mahallede deli gibi böğüren çocukların anası babası da pek memnun değillerdir hallerinden ve bir sitede yaşayıp gürültü yapan yere çöp atan çocuklarını uyarmayı da art niyetli olmayan herkes ister. ve cahilliği olabilir ama ben bizim toplumun art niyetli olduğunu pek düşünmüyorum.

özetle haluk bilginer'in polis filminde "şiddete meyyalim vallahi dertten" dediği gibi insanların patavatsız davranmasını da çoğunluğunun içinde bulukdukları şartlara bağlıyorum. op a çözümüm mümkünse siteye taşınmasıdır. mümkün değilse camı pencereyi kapayıp içeri temiz hava verecek bir klima felan alması. o da yoksa duymazdan gelmeyi öğrenmesi. hiç ses olmaması daha iyi tabi ama bunu yapmak da gayet mümkün.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...