Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

darvinciler bi baksın ya


Ren

Öne çıkan mesajlar

en güzel fede açıklamış.

şu anda düşüncenin değil düşünce kapasitesinin evrildiğini düşündüm. yani mantık olarak jenerasyonlar boyu daha da yoğun düşünmeye zorlanan insanoğlunun beyin hücrelerinin bir şekilde gelişmesi lazım.

kullanılmayan uzvumuz köreliyorsa, kullanılanın da kendini geliştirmesi lazım.

beyin hücresinin gelişmesi/birim başına insandaki düşünceye etkisi grafiğini çizebilecek teknolojimiz yok herhalde ama. eğer olsaydı bence bu sabit olacaktı.

tabi bunu düşünmemin de iki etmeni var.

1- şimdi afrikalıları ele alalım. diyelim prezervatife ulaşabilecek imkanları oldu. ve bu onlara anlatıldı. ben local olarak bile olsa ürememeyi düşüneceklerini düşünmüyorum. çünkü herhangi bir insana bunu söylersen. bizi dünya üzerinden silmek istiyorlar olarak düşünür ve buna karşı çıkar. oysa yapılmak istenen sadece besin koşullarını dengelemektir.

bunu destekleyici olarak, eğitim cahilliği alır eşeklik baki kalırı düşünebilirsiniz. bu olay eğitim seviyesinden bağımsız bence. kültürden de bağımsız. çünkü bunu(100 yıl önce) soy sopun gırla gittiği bir ülkeden yazıyorum.

2- de insani yön. biz insanlar empati yapabilen varlıklarız. ki bu düşünebilmemizden gelir. ben kendimden çıkan, bir parçam olan evladımın; acı çekmesini, rezil şartlarda yaşamasını istemem.

biz buna toplum içinde iyilik diyoruz mesela. "iyi bir insan olma" da eğitimden ve toplumdan bağımsız. ne demek eğitimden bağımsız demeyin şimdi. ilkokullu her insan yolda karınca görse eziyor mu? ezmiyor.

sorgulayabilen her insan ailesi hangi etik değer ile yetiştirirse yetiştirsin, kendi yolunu bulmuyor mu? bugün cemaat evlerinde büyüyüp hemen hemen bizimle aynı insani değerleri düşünebilen insanlar yok mu? az ama var.

ben burda eğitim almasa ve prezervatifi bilmese bile her insanın doğurduğu varlığa empati yapabilmesi gerektiğini düşünüyorum. ve bunu yapamaması demek, düşüncesinin gelişmediğini gösterir.

---

bunlardan çıkarım? insanların farklı düşünebilmesini sağlayan şey ne? doğacak çocuğunun iyiliğini onu doğurmayacak kadar çok istenmesini sağlayan şey ne?

metafizik öğelerden nefret ederim ama, bu kadar insan düşüncesinin temel altyapısını oluşturan ve insanın ne kadar iyi düşünebildiği ne kadar düşünemediğini tartan şey, kişileri kişi yapan şey de ruhtur abi.

hadilen ruh ne zibidi dediniz. hissettim. yumurta ikizleri nasıl farklı düşünüyor mesela? gen aynı, aile aynı, çevre hemen hemen aynı.

tanrı belamı versin bu kadar sosyolojik girip ruhtan çıktığım için. ancak aklıma başka açıklama gelmedi.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

ren said:

bunlardan çıkarım? insanların farklı düşünebilmesini sağlayan şey ne? doğacak çocuğunun iyiliğini onu doğurmayacak kadar çok istenmesini sağlayan şey ne?


hayatta kalma içgüdüsü. sen ortalama üzeri bir maaşla ancak tek çocuğa bakabileceğini düşünürsün metropolde çünkü senin bulunduğun sosyo ekonomik sınıfta ya da onun üstünde bir yerde var olması lazım çocuğunun ama daha kötü yaşam koşullarının olduğu yerlerde bi seride 10 veled çıkarırlar çünkü onun olayı toplumda bi yer edinmek değil, evladından bir ya da bir kaçı hayatta kalsın da neslini devam ettirsin.

kısada maslow'da farklı yerlerde olan insanların konudaki düşünceleri de farklı olur
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

  • 1 ay sonra ...
Kendini geliştirmiş, modern, kültürlü, eğitimli bireyler 1-2 çocuk yaparken. Tam tersi cahil, kültürsüz, eğitimsiz kişiler 8-12 ve daha fazla çocuk yapıyorlar. Böyle böyle gen havuzundaki değişimlere göre ilerde cahil, kültürsüz, zeka olarak gerilikler olan bireylerin çoğalması evrimle ilgili bir tezatlık oluşturuyor. 50-100 sene sonra orta çağdaki gibi nüfus ne kadar fazla ise o kadar güçlüsün mantığı geri mi gelecek
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Oluşturmuyor aslında. Fede'nin dediği hayatta kalma içgüdüsüyle alakalı. Kötü şartlarda olan, eğitimsiz aileler görece olarak iyi şartlara sahip eğitimli ailelere kıyasla çok çocuk yapıyorlar çünkü içgüdüsel olarak birkaç tanesinin hayatta kalıp genlerini devam ettirmesini umuyorlar. Daha iyi şartları olan aileler böyle bir risk hissetmiyor. Çok çocuğu zorunluluk olarak görmüyorlar. 1-2-3 yetiyor.

Tabi bizde çok aptalca başka faktörlerde var. Kötü durumda olan ailelere çocuk yapıp iyice sefil olmaları için para yardımı yapılıyor. İnsanlar çocuk yapıp ucu ucuna hayatta tutarak çocuk yapma parasından kar etmeye çalışıyorlar.

Ters açıdan düşünürsen bu çok çocuktan gelen ailelerin durumu iyileşir ve eğitimli hale gelirlerse büyük ihtimalle 120 çocuk "üretmeye" devam etmeyeceklerdir. Aslında devlet olarak ara sıra gerizekalı olmayı bırakıp çin modeli belli çocuktan sonrası için teşvik haracı vermeyi kaldırman gerekiyor.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Aslında doğada da böyle farklı stratejiler var; kimi türler çok yavru yapıp bir kaçının hayatta kalma olasılığına güveniyor, kimi türlerse az sayıda yavru yapıp onları hayatta tutuyor. İkisi arasındaki fark; biri az maliyetle kalitesiz ama sayıca çok yavru üretirken, diğeri daha çok maliyetle az sayıda ama güçlü yavrular üretiyor.

İnsanlardaki sorun ise şurada; doğada bunu hep farklı türler yapıyor. Yani kaplumbağaların tamamı çok yavru yaparken, kutup ayıları az sayıda yavru yapıyor. Bizdeyse aynı tür içinde (homo sapiens) farklılaşma mevcut. İşin içine bir sürü faktör giriyor bir de; sağlık hizmetleri, devlet yardımları, sosyal dayanışma vs. Yani doğal seçilim artık tek başına insan türü için bir seçilim unsuru değil. Diğer canlılar için de değil artık; malum insan türü diğer canlılara hunharca etki ediyor.

Kişisel görüşüm şu; insanlığın nüfus artışı bu şekilde sürdürülebilir değil. Dolayısıyla ileride savaş, doğal afet vs. nedeniyle çok büyük nüfus kayıpları olacak. Bundan sağ çıkacak olan az sayıdaki zengin kesim. Haliyle çok çocuk yapıp nüfusa güvenmektense az çocuk yapıp zenginliğe kasmak daha mantıklı. Savaş vs. olmazsa da zaten o zenginlerin dediği oluyor; nüfus kısıtlaması, bilinçli hastalıklarla falan bir şekilde önü alınır.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

bir fikrim yok ancak tahmin yürüteceğim

diyelim ki insan kendi kendinin üreme yeteneklerini köreltti ancak işler istenildiği gibi gitmedi ve büyük bir doğal felaket oldu.üreme yeteneği düşmüş olan insanoğlunun da soyu tükenme tehlikesiyle karşılaştı

bu senaryo gerçekleşmesin diye üreme yetenekleri ne olursa olsun körelmez muhtemelen.onun yerine popülasyon büyüdüğünde zayıf üyeler ölür ve denge sağlanır.hem doğal seçilim olmasından olayı da türün ilerlemesi sağlanır
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

ölüm korkusu ego için sıkıntı sebebidir, çocuk ise ölümsüzlüğü temsil eder, kendisi bu dünyadan gitse bile kendisine ait bir parçanın hala yaşadığını bilmek insanın ölümü kabul etmesini kolaylaştırır. ( çocuk yerine sanat eseri, icat vs.. de düşünebilirsiniz)
bu yüzden çocuk yapmayalım, dünyanın şartları çok kötü düşünesini beklemek gerçekçi değil.

bir de ruh konusunda bir soru sormuşsun,
peki alzheimer veya şizofreni hakkında hiç araştırma yaptın mı? nasıl olyuor da bir yaşa kadar aklı başında olan bir "ruh" sonrasında beyindeki bozulmayla birlikte tamamen farklı bir düşünce yapısına ve davranışlara sahip oluyor?
aslında taraf tutmuyorum sadece değerlendirirken daha geniş bir açıdan bakmak lazım.

Edit: hatta ruh kavrami konusunda biraz daha kafa karistiracak bir vaka : http://en.m.wikipedia.org/wiki/Phineas_Gage
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

katlıamla soyun tukenmesı baska seyler.
ayrıca lokal nufus patlamaları, butun dunyayı yayılmıs bır turun devamlılığını diğer canlı türleri kadar ciddi etkilemez.

apartmanın bodrumunda bi yaz yiyicek bolluğuna denk gelip hamam boceği nufusu patlıyo sonra kışın gecen kıstan bile aza düşüyo hatta yok oluyosa nasıl diğer kolonileri etkilemiyo, insanlar icinde böle.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Ren said:

neden yaşam standartlarımızı iyileştirmek için ateşi bulmak hayvan tamelemek gibi en azından (bireysel) doğum hızımızı kontrol altına almıyoruz?


konuyu okumadım ama alıyoruz abi, ama biyolojik ve genetik olarak gerçekleşen evrim son derece yavaş, mesela köpeklerde bu o kadar yavaş değil, bir insan ömrümde bir köpeği selective breeding (insanın kıçının zevkine göre hayvanların yaşam ortamını değiştirerek evrimde alakasız yerlere sokması) ile apayrı şekillere boyutlara çekebiliyorsun, yamulmuyorsam insanlardan daha hızlı değişmelerini sağlayan genetik bir özellikleri vardı ama kaynağı bulamadım şuan.

Ha, DNA ile evrimimiz yavaş ama bilgi düzeyinde çok hızlıyız, beyin içerisindeki işlemler, meme dediğin konseptleri de evrim teorisi ilen rahat açıklayabiliyorsun, mesela 15 yaşında yeni ergenlik geçiren bir veledi bıraksan kızlarla her taraf bebek dolar, 18 yaşına gelene kadar oğlum yapma etme bak zor oluyor şöle böle engelleniyo bak valla farketmicen vs diye 2-3 saat konuşarak ikna edebiliyon, boru değil bu, köpeğe yapamıyorsun yani bunu yapma etme bak her bulduğun dişiye atlama off ya bırak vs diye eğitmen aylar alır herhalde.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...