sanssizsansli Mesaj tarihi: Şubat 26, 2025 Mesaj tarihi: Şubat 26, 2025 Yaş ilerledikçe, biraz da farkındalık artınca, aynı zamanda bazı şeylerin faydalarını gördükçe deneme yanılma yöntemiyle de olsa en azından bazı şeyleri hayatıma kattığım süreçler oluyor. en azından bende böyle. ilaç noktasında değil ama takvite noktasında bir hayli bilgi sahibi oldum. şahsi olarak bende var oğlu var. adhd'den tut düşük spekturumda okb kaygı bozukluğu şu bu saysam sonu gelmez. tabii bunun sebebi işte içe dönüp nelerin eksik olduğunu nelerin fazla olduğunu görmeye çalışıp bir farkındalık oluşturmak. çokca şey öğrendim ama önemli noktalarda gaza gelip kesin bende bu vardır demedim. nörolog, psikiyatr, psikolog, psikanalist ne varsa uzun süre seanslarına gittim. fiziksel sorunlarım için envai doktoruna danıştım. hepsi bir yere kadar bana faydalı oldu fakat en nihayetinde bir hamur oluşturup yol yordam öğrenmeme sebeb oldu. kritik şeylerde hala dikkatli davranıpo gerekirse bir profesyonelden destek alıyorum ama bazı şeyleri de kendi öğrendiklerimden yola çıkarak çözümlemeye çalışıyorum. bir de bir noktada türkiyede herhangi bir profession'a sahip kişilerin çözüm üretmektense biraz da şöyle sağalım bakalım iyi para kazanıyoruz diye yaklaştığını da gördüm. çok sıkıntılı durumlar. o yüzden insan biraz kendinin de doktoru olabilecek kapasiteye ulaşması gerekiyor. özellikle yapay zeka ve iyi bir araştırma yetisi varsa güzel nokta atışı çözümler bulabiliyorsunuz. bıdı bıdı kısmını geçiyorum şimdilik. şeye gelmek istiyorum. günlük hayatınızda düzenli olarak kullandığınız, şu şu işe yaradı bu bu işe yaramadı gibi şeyler var mı. benim zaman içerisinde ihtiyaca göre çok değişti tabii özellikle adhd ile ilgili kısımlar. şu sıralar kullandığım ve bana iyi gelen temel şeylerden bahsetmek istiyorum. her ürünün tek tek ne işe yaradığını teknik detaylarıyla yazmayacağım wall of text olmasın diye. kahve tüketmeyi çok sevdiğim için l-theanine'de kullanıyorum. dinginlik kazandırması ve kahve yüklemeyle gelen anksiyeteyi çok net nötrlüyor. l-tyrosine kullanıyorum, o da dopamin oluşumuna katkı sağlıyor. focusu toparlıyor. b vitamin complex'i kullanıyorum. çinko var, dengeyi sağlamak için ayda bir 250 gr kaju alıp günlere 25g bölerek bakırla dengeliyorum. rhodiola var o da kortizol'u dengeliyor, enerjiyi regüle ediyor vb. aynı zamanda daha bir sürü güzelliği var da işte kısa tutsam daha iyi. omega 3 zaten a must gibi. c, d3 k2'yi de eksik etmemeye çalışıyorum. tahlil yaptırdığımda demir eksikliği gibi şeyler çıkabiliyor, bu sanki kronik gibi bende ya da aşırı kahve sigara tüketiminden de olabilir. o yüzden senenin bazı dönemlerinde gentle iron ve folat da kullandığım oluyor işe yarıyor. https://www.youtube.com/@felix-harder şu adamın kanalından bir hayli şey öğrendim tavsiye ederim. sizde var mı böyle alışkanlıklar. benimkisi bir noktada takıntıya da dönüşmüş olabilir tabii ama fayda görüyorum yani ne yalan söyleyeyim. sağlıklı beslenmeye de gayret ediyorum. gayret diyorum çünkü sağlıklı beslenmenin kriteri çok karışık. biri çıkıp carnivore diyete girerek her şeyini çözdüğünü de iddia edebiliyor sonuçta. galiba biraz deneme yanılma yöntemi şart herkese. 1
razzRaziel Mesaj tarihi: Şubat 26, 2025 Mesaj tarihi: Şubat 26, 2025 (düzenlendi) l-tyrosine deneyeyim ben de, gün içi kahve seanslarından sonra stres ve kaygı yapıyor. ben de bi tek omega var düzenli kullandığım o da işte düzenli balık tüketmiyorum diye. Şubat 26, 2025 razzRaziel tarafından düzenlendi
reampage Mesaj tarihi: Şubat 26, 2025 Mesaj tarihi: Şubat 26, 2025 omegayi bende yillardir duzenli kullaniyorum, arada biraktigim oldu ama son zamanlarda sunu kesfettim, brain fogu dagitiyor https://www.rcfarma.com/urunler/ligone-sitikolin-fosfatidilserin-30-bitkisel-kapsul/
sanssizsansli Mesaj tarihi: Şubat 26, 2025 Konuyu açan Mesaj tarihi: Şubat 26, 2025 (düzenlendi) razzRaziel, 26.02.2025 15:28 tarihinde dedi ki: l-tyrosine deneyeyim ben de, gün içi kahve seanslarından sonra stres ve kaygı yapıyor. ben de bi tek omega var düzenli kullandığım o da işte düzenli balık tüketmiyorum diye. tyrosine değil- l-theanine kullan onun için. solgarınkiler güzel ama ocean'ın mg oranı daha yüksek tek hap içerisinde. solgar 150mg iken ocean 200 mg. ben aralarında belirgin bir fark görmedim. günlük 2 tek atabilirsin 400-600 mg safe zone. reampage, 26.02.2025 15:29 tarihinde dedi ki: omegayi bende yillardir duzenli kullaniyorum, arada biraktigim oldu ama son zamanlarda sunu kesfettim, brain fogu dagitiyor https://www.rcfarma.com/urunler/ligone-sitikolin-fosfatidilserin-30-bitkisel-kapsul/ hmm içeriği gayet güzel görünüyor bakabilirm ben de. ilk posta yazmamışım ama magnimore'un treonat ve taurinat formunu da alıyorum. magnezyum baya karışık bir konu bu arada. her formun olayı farklı. piyasada genelde bglisinat dayayıp geçiyorlar insanlara. şöyle bi chart buldum şimdi google'da basitçe göstermişler. Şubat 26, 2025 sanssizsansli tarafından düzenlendi
fresia Mesaj tarihi: Şubat 26, 2025 Mesaj tarihi: Şubat 26, 2025 eczacı ya da doktor değilim ama malzemeciyim mg çeşitleri bence kandırmaca, vucud mg'u öyle ya da böyle çekecek ilacın içinden %ye bakmak lazım d vitamini kullanıyorum haftada bir e vit. beslemeye göre bazen b vitamini gerisi canım hangi sebzeyi meyveyi istiyorsa ona dikkat ederek
sanssizsansli Mesaj tarihi: Şubat 26, 2025 Konuyu açan Mesaj tarihi: Şubat 26, 2025 teknik olarak haklısın ama işte kontrol edebileceğimiz bir şey yok. yine de en güvenlisi iyi bir marka bulmak. solgar bu konuda tek güvendiğim markadır mesela ama o da ciddi pahalı olabiliyor. piyasada sahte ürün muhabbeti de çok dönüyor böyle ülkede normal artık.
df Mesaj tarihi: Şubat 27, 2025 Mesaj tarihi: Şubat 27, 2025 bağışıklık için imuneks q10 baya etkili. beta glukan ve koenzim içerikli oluyor. etrafındakiler hasta iken her gün bi tane alırsan genelde yakalanmadan atlatıyorsun. iyi enerji veriyor hücrelere.
tiLi Mesaj tarihi: Şubat 28, 2025 Mesaj tarihi: Şubat 28, 2025 sanssizsansli, 26.02.2025 15:39 tarihinde dedi ki: YERSEN 1
Fistan Mesaj tarihi: Şubat 28, 2025 Mesaj tarihi: Şubat 28, 2025 (düzenlendi) böbreklerinizi elinize alırsınız öyle hap içilir mi lan avuc avuc sadfs ülkemizde ne kadar zor olsa da düzgün beslenirseniz takviyeye pek ihtiyaç duymazsınız klasik tabi ama mesela benim bazı balıklara alerjim var o balıklar da omega-3 açısından zengin balıklar, onları yiyemediğim için sadece onu takviye olarak kullanıyorum + günde 5km koşu. geçen bi yerde denk gelmişti, 100 kişiyi ikiye ayırıyorlar, yarısı günlük hayatlarına ek olarak 15 dk güneşe çıkıyor(kısa kol + pantolon), yarısı günlük hayatına devam ediyor ama d vitamini takviyesi alıyorlar. 3 ay sonra teste giriliyor, güneşe çıkanların hepsinin d vitamini normal değerlerde, diğerlerinde d vitamini eksikliği olanlarda iyileşme görülmemiş. sdfg. bir de süper gıda diye pazarlanan ürünleri test ediyorlar bbc'de profesörlerle. süper gıda ne, chia tohumu, bilmem ne pirinci vs. bunların yerine normal bulgur, normal buğday hiç bi özelliği olmayan un kullanarak iki gruba besin diyeti uyguluyorlar, süper besinle beslenenlerin değerleri diğerleri ile beslenenlerin değerlerinden farklı çıkmıyor ama maliyet açısından 2.7 kat fazlaya beslenmiş oluyorlar :d Şubat 28, 2025 Fistan tarafından düzenlendi
sanssizsansli Mesaj tarihi: Şubat 28, 2025 Konuyu açan Mesaj tarihi: Şubat 28, 2025 tiLi, 28.02.2025 14:13 tarihinde dedi ki: YERSEN ya bu çok basit bi chart farkındayım, hatta teknik baya problemleri var ben öyle genel bir şey olsun diye koydum. yanlış yönlendirmek değil amacım, magnezyumun türlerinin işlevselliği farklı diye, basit demem o yüzden. iyice aratırmak lazım yani.
sanssizsansli Mesaj tarihi: Şubat 28, 2025 Konuyu açan Mesaj tarihi: Şubat 28, 2025 Fistan, 28.02.2025 14:21 tarihinde dedi ki: böbreklerinizi elinize alırsınız öyle hap içilir mi lan avuc avuc sadfs ülkemizde ne kadar zor olsa da düzgün beslenirseniz takviyeye pek ihtiyaç duymazsınız klasik tabi ama mesela benim bazı balıklara alerjim var o balıklar da omega-3 açısından zengin balıklar, onları yiyemediğim için sadece onu takviye olarak kullanıyorum + günde 5km koşu. geçen bi yerde denk gelmişti, 100 kişiyi ikiye ayırıyorlar, yarısı günlük hayatlarına ek olarak 15 dk güneşe çıkıyor(kısa kol + pantolon), yarısı günlük hayatına devam ediyor ama d vitamini takviyesi alıyorlar. 3 ay sonra teste giriliyor, güneşe çıkanların hepsinin d vitamini normal değerlerde, diğerlerinde d vitamini eksikliği olanlarda iyileşme görülmemiş. sdfg. bir de süper gıda diye pazarlanan ürünleri test ediyorlar bbc'de profesörlerle. süper gıda ne, chia tohumu, bilmem ne pirinci vs. bunların yerine normal bulgur, normal buğday hiç bi özelliği olmayan un kullanarak iki gruba besin diyeti uyguluyorlar, süper besinle beslenenlerin değerleri diğerleri ile beslenenlerin değerlerinden farklı çıkmıyor ama maliyet açısından 2.7 kat fazlaya beslenmiş oluyorlar :d avuç avuç hap almıyoruz, toplasan 5-6 farklı hap vardır. yeterli miktarda su içerek tolere edebilirsin böbreğe binen yükü. doğal d vitamini tabii ki d3 k2'den daha iyi, ama bunu vücut ne kadar absorbe edebiliyor ne kadar işlevsel kılabiliyor bunlara bakmak gerekiyor. kapalı ortamda yaşayan insanların d vitamini alımı zaten daha az haliyle, bu yüzden günümüzde ekseriyetle d vitamini az çıkıyor insanlarda. b12 mesela bağırsak florasının düşük işlevselliğinden mütevellit d vitamini emilimini dolaylı yoldan etkiliyebiliyor. sağlıksız ve hazır gıdalar da bağırsak sağlığını bozuyor, dolaylı yoldan ibs gibi hastalıklara yol açabiliyor. işlevsiz bağırsaklarda bir çok vitaminini yeterince geçiremeden çöp edip atıyor vücut. o yüzden prebiyotik probiyotik gibi takviyeler ya da doğal turşu kefir gibi şeylerle önce bir orayı tamir etmek gerekebiliyor. b12 vitamini, bağırsak sağlığı için önemli olan mide asidi ve intrinsik faktör (IF) salgılanmasını destekliyor. mide asidi eksikliği, özellikle yaşlılarda yaygındır ve hem b12 hem de d vitamini emilimini olumsuz etkileyebilir. b12 vitamini eksikliği, yüksek homosistein seviyelerine neden olabiliyor. Yüksek homosistein seviyeleri kemik mineral yoğunluğunu düşürerek d vitamini eksikliğinin yol açtığı kemik erimesi (osteoporoz) riskini artırabiliyor. yine b12 vitamini, folat ve B6 vitaminiyle birlikte vücutta birçok metabolik süreçte görev alıyor. b12 eksikliği olan bireylerde genel besin emilimi ve metabolizması bozulabiliyor, bu da d vitamini kullanımını dolaylı olarak etkileyebilir. yani öyle aa d vitaminim azmış hemen gireyim güneşin altına da toparlarım durumu yok. sen yine girebiliyorsan gir tabii güneşlen zararı yok bunun ama kalıcılığı noktasında başka yerlere de bakmak gerekiyor. andrew huberman gayet güzel bilgiler veriyor mesela işte sabah kalktığınız gibi güneşe çıkın vb. bir sürü şeyler. circadian ritimin düzenlenmesi bile hormonal bir çok noktada vücudu düzenleyebiliyor. holistik bakmak lazım yani bu konulara.
bLackcha0s Mesaj tarihi: Şubat 28, 2025 Mesaj tarihi: Şubat 28, 2025 Bu bölümü izlemenizi tavsiye ederim. Çok güzeldi. Ben zaten oldum olası kendimi yorgun, mutsuz ve bitkin hissederim. Son zamanlarda sabah zencefil shot içiyorum şimdi bir de bromelain takvisyesine başladım. Bu işlerin marketing olduğunu düşünüyorum da 1-2 vitamin takvisyesinden bir şey olmaz ama her sabah 5-6 takviye hapı karaciğerinizi yorar.
sanssizsansli Mesaj tarihi: Şubat 28, 2025 Konuyu açan Mesaj tarihi: Şubat 28, 2025 yukardaki chart bende pişmanlık yarattı yalan yok, o zaman daha net bir içerik gireyim. Magnezyum Sitrat Magnezyumun sitrik asitle birleştiği bu form, yüksek biyoyararlanımı sayesinde hızlıca emilir ve hafif müshil etkisiyle sindirimi destekler. Magnezyum Malat Malik aside bağlı bu çeşit, hücresel enerji üretiminin merkezi olan Krebs döngüsüne katkı sağlayarak kronik yorgunluk ve kas güçsüzlüğü problemlerine karşı etkilidir. Magnezyum Glisinat Glisin amino asidiyle şelatlanmış bu form, mide hassasiyetini minimize ederken sinir sistemini yatıştırarak uyku kalitesini artırmaya yardımcı olur. Magnezyum Taurat Taurin ile kombinlenen bu magnezyum çeşidi, kalp kası fonksiyonlarını destekleyip kan basıncının düzenlenmesine katkıda bulunur. Magnezyum L-Treonat L-treonik asitle bağlanmış bu form, kan-beyin bariyerini aşma yeteneğiyle bilişsel fonksiyonları güçlendirir ve hafıza performansını iyileştirir. Magnezyum Orotate Orotik asitle birleşen bu form, kalp kası metabolizmasını destekleyerek kardiyak performansı olumlu yönde etkiler. Magnezyum Aspartat Aspartik asitle formüle edilen bu magnezyum, kas fonksiyonlarını optimize eder ve atletik performansı artırarak fiziksel dayanıklılığa katkı sağlar. Magnezyum Glukonat Glukonik asitle birleştirilen bu çeşit, hassas mideler için daha nazik olup, orta seviyede emilim oranı sunar. Magnezyum Pikolinat Pikolik asitle bağlanmış form, hücre içi metabolizmayı destekler ve yüksek absorpsiyon oranıyla vücutta etkili bir şekilde kullanılır. Magnezyum Oksit Yüksek elementel magnezyum içeriğine sahip olan bu form, düşük biyoyararlanımı nedeniyle sınırlı emilir ve genellikle müshil etkisiyle bilinir. Magnezyum Hidroksit Antiasit ve müshil özellikleri öne çıkan bu form, oral supplementasyon için emilim verimliliği düşük olmakla birlikte sindirim sistemini rahatlatır. Magnezyum Sülfat Epsom tuzu olarak da bilinen bu magnezyum çeşidi, ağırlıklı olarak banyo yoluyla cilt tarafından emilerek kas gevşetici ve detoksifikasyon etkileri sunar. Magnezyum Karbonat Hafif asidik özelliğiyle hem antiasit hem de magnezyum takviyesi olarak kullanılan bu form, emilim oranı nispeten düşük olsa da ekonomik bir seçenektir. Magnezyum Fosfat Kemik ve diş sağlığında önemli rol oynayan bu form, vücuttaki mineral dengesinin korunmasına katkıda bulunur ancak supplement olarak yaygın değildir. Magnezyum Klorür Yüksek çözünürlüğü sayesinde topikal uygulamalarda tercih edilen bu form, cilt yoluyla emilerek kasların rahatlamasına ve detoksifikasyona destek sağlar. kaynaklar: Healthline – Magnesium Types: https://www.healthline.com/nutrition/magnesium-types Mayo Clinic – Magnesium: https://www.mayoclinic.org/drugs-supplements-magnesium/art-20363293 Harvard T.H. Chan School of Public Health – Magnesium: https://www.hsph.harvard.edu/nutritionsource/magnesium/ NCBI – Magnesium Supplementation and Bioavailability (PMC Article): https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC5926493/ PubMed – Magnesium Bioavailability Studies: https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/29679349/
sanssizsansli Mesaj tarihi: Şubat 28, 2025 Konuyu açan Mesaj tarihi: Şubat 28, 2025 bLackcha0s, 28.02.2025 15:44 tarihinde dedi ki: Bu işlerin marketing olduğunu düşünüyorum da 1-2 vitamin takvisyesinden bir şey olmaz ama her sabah 5-6 takviye hapı karaciğerinizi yorar. her sabah bunları tek seferde almıyoruz ki. atıyorum çinko ve magnezyum birbirlerinin emilinini etkiliyor. keza yine d vitamini alımını da düşüyor. o yüzden her birinin gün içerisinde belli periyotları oluyor. kahve içmek de yine d vitamini magnezyum kalsiyum vb gibi bir çok vitaminin absorbe edilişini azaltıyor. ondan dolayı aralara ortalam 1-2 saat koyuyoruz. birbirlerini engellemesin diye. benim yukrada bahsettiğim takviyeler birbirleriyle direkt çakışmayacak şekilde güne yayılmış olarak kullandıklarım. zaten belli bir süre sonra bırakıyorum ömür boyu kullanmıyorum. ömür boyu kullanmayı düşünebileceğim tek şey omega 3 olabilir belki ama onu da bazen bıraktığım oluyor çeşitli sebeplerle.
reampage Mesaj tarihi: Şubat 28, 2025 Mesaj tarihi: Şubat 28, 2025 Saglikliysaniz zaten bence de gerek yok supplement omega ve c vitamini disinda, ama kalitsal rahatsizliklariniz, modern tibbin yetemedigi durumlar filan varsa o zaman iste bir umut deneniyor. Faydasi olduguda oluyor belki klinik olarak yuzde 40-50 dir ama size denk gelir.
sanssizsansli Mesaj tarihi: Şubat 28, 2025 Konuyu açan Mesaj tarihi: Şubat 28, 2025 c vitamini esas takviye olarak en alınmayacak şeylerden biri olabilir ya. çok basit doğal besinlerle günlük ihtiyaç karşılanabiliyor. takviyelerin büyük çoğunluğu çiş olup gidiyor yani.
Öne çıkan mesajlar