Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

2016 Rio Olimpiyatları


SenariouS

Öne çıkan mesajlar

sorun sadece karakter veya ahlak meselesi değil ki, zeka ve bilgi ile de arasında baya mesafe olduğunu düşünüyorum ben. ve en azında pratik zekası olmayan birinden de iyi güreşçi olmayacağını düşünmüyorum

şimdi adam ne demiş,

said:
"yazıklar olsun size ermenilere bıraktınız meydanı Allah belanızı versin eylemci capulcuları"


bu yazıyı okuyan alakasız birisi ne düşünür?

x bir yerde bir eylem olmuş ve ermeniler ile y kişileri mücadele içine girmişler. buraya kadar ok. sonra "Alla belanızı..." diye başlayan serzenişten çıkarım yapıyoruz ki, bu cümlenin sahibi, söz konusu meydanı Ermenilere bırakarak çekilen/kaçanlara hitaben "eylemci capulcuları" diye bir sıfat kullanmış. bunun bire bir çevirisi yapamıyoruz lakin çıkarım yaparsak, bu kimseler bir kere bir eylem içine girmişler, olasıdır ki bu eylemi ermenilere karşı vermişler ve sonuç olarak meydanı bırakıp kaçmışlar, ve cümlenin sahibi ise bu vaziyete çok içerlemiş olacak ki, kendisine yakın gördüğü bu "eylemcilere" hitaben, sitemkar bir şekilde "capulcular" diyor. yine burada çıkarım yaparak iddia ediyoruz ki "capulcular" diyerek kastetmek istediği aslında çapulcu olabilir. ama kelime anlamına bakarsak:
viki said:

Çapul kökünden +çı/+çi ekiyle türemiş bir kelimedir. Eskiden düşman topraklarına girerek yağma yapan disiplinsiz askeri birlik veya akıncılara denmekteydi.[5] Çağatay Türkçesinde çapawul olarak geçer: Türkmānlarnıng mahallesinge çapawul saldılar[6].


işler burada dahada karışıyor, bir eylemcinin çapul eyleminde bulunması için, düşman topraklarına yağmaya giden başı bozuklardan olması lazım.

eğer öyleyse, bu cümleyi kuran kişinin sitemkar yaklaştığı kimseler, ermeni topraklarına yağmaya gitmiş başı bozuk akıncılar olması lazım geliyor ve bu "eylemci capulcuları" ermeni topraklarında yağma ve çapul yaparken, x bir meydanı ermenilere bırakmışlar ve cümleyi kuran kişinde üzüntü yaratmış...

ama biz biliyoruz ki bu cümle "gezi" olayları sırasında kurulmuş, ve meydan diye nitelenen yer ise ya gezi parkı yada taksim meydanı olması gerekiyor.

o zamanki taraflara bakıyoruz, spesifik bir konuda protesto yapan insanlar ve onlara müdahale eden polisler. cümle ne diyor?

said:
"yazıklar olsun size ermenilere bıraktınız meydanı Allah belanızı versin eylemci capulcuları"


eğer protestocular vs. polisler diye iki tarafa ayırsak, ermeni dediği kim oluyor, "eylemci capulcuları" dediği kim oluyor.

şimdi "meydanın işgali" diyeceğimiz olaylar git gel şeklide günler içinde tekrarlandığı için cümleyi kuran kişi acaba hangi günü veya hangi tarafı kast ediyor?

"yazıklar olsun size ermenilere bıraktınız meydanı" diyerek kime sitem ediyor, meydan dediği yer neresidir, türk polisi mi ermenidir, yoksa protestocular mı ermenidir. bu cümle sarf edildiği zaman meydan dediği yer kimin kontrolündedir?

ondan sonra "Allah belanızı versin eylemci capulcuları" diye devam ediyor, burada sitem edilen kimdir, meydanı bırakıp kaçanlar mı? yoksa meydanı işgal edenler mi?

"yazıklar olsun size ermenilere bıraktınız meydanı" diye cümleye başlayan birisi normal olarak devamına yazdığı "Allah belanızı versin eylemci capulcuları" cümlesinin başlangıçta meydanı ermenilere bırakanları refere etmesi beklenir.

öyle olduğunu düşünürsek, protestocular ermeni ise, meydanı onlara bıraktığı için kızılan kişilerse polis olması gerekiyor ve bu polislere hitaben Allahın belalarını vermesi temenni edilerek "eylemci capulcuları" diyerek de kendi kendilerine eylem inisiyatifi kullanarak başarısız olan başı bozuklar oldukları kast ediliyor

veya eğer şöyle bir şeyse aslında yazılan:

said:
yazıklar olsun size
bıraktınız meydanı ermenilere
eylemci capulcularıdır meydanı işgal eden
Allah belanızı versin hepsinin


manası, ermeniler istanbulun ortasında bir meydanı işgal etmiş, yağma ve talan yapmış, polisin ise bunları defetmeye gücü yetmemiş, bu cümleyi yazan eğer orada olsaymış bunlara karşı en etkili şekilde mücadele edermiş.

yani olay, "aaa ermeni demiş, pis ırkçı" dan öte bir şey. tamam orada geçen "ermeni" ile kast edilen, ermeni vatandaşlar veya ermenistan vatandaşı falan değil, bir küfür olarak, "dinsiz, imansız, sapık, cani" demek için kullanıyor orada ermeniyi, ve bunun doğal sonucu olarak kendisi bunlardan arınmış olarak görüyor.

dediğim gibi bu cümlede geçen ermeni lafına bakarak tek başına ırkçı veya ahlaksız demek oldukça naif kalır, eğer cümleyi kuran kafası çalışan, akıllı bir adam olsaydı.

ama görünen odur ki, televizyonda ve/veya çevresinde duyduğu bir kaç satır parti propagandasını bile sentezlemekten aciz bir zatın, tepki veriyor gözükmek için aklına gelen/aklında kalanlar ile yaptığı bir potpuri den başka bir şey değildir.

her halükarda, bu çapta bir adamın değil aldığı madalya sevinememenin bahis konusu olmasını kabul etmeyi, olimpiyat gibi bir kavramın içinde ülkeyi ve "türk" adını temsil etmesini bile zül olarak görürüm
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

madalya tablosu resmen rezalet.

O kadar harcanan para , başka memleketlerden toplanan 10larca devşirme, sonuçta madalya sayısında 55. ülkeyiz.

Benim anlamadığım bu devşirmeler madalya alıcak seviyede değillerse neden devşiriliyor? Ne kazanç sağlıyoruz ülke olarak devşirme sporculara harcanan para karşılığında? Hani takım sporu da değil ki futbolda harcanan paralar karşılığında ne alıyoruz desek "bizde olmayanı iyileştiriyorlar" diyebiliriz.

Hadi devşirme konusunu geçelim, türk sporcuların "atasporu" denen güreşte bile bu kadar başarısız olması, halterde artık adımızın sanımızın kalmamış olması, (genetik olarak uygun olmadığımız) atletizm'i ve jimnastiği geçiyorum..

Geçen gün bir sporcumuzun okçuluk müsabakasını izledim, eleman genç daha belli ve fransız rakibini kazandı. İkisinin de gözünde gözlük var. Rakibinin gözlüğü belli ki bu spor için uygun tasarlanmış bişey ve kolaylık sağlıyordur, bizim gencin gözünde ssk'nın bedava verdiği çerçevelerden kemik gözlük. Sorsan o ülkenin federasyonu ile karşılaştırıldığında ne kadar fazla bütçesi vardır acaba.

70 milyon 80 milyon diye övünüyoruz, gerizekalı eğitim sistemi yüzünden sporcu yetiştiremiyoruz.

Şu gibi durumlarda hakaten utanıyorum türkiye cumhuriyeti vatandaşı olduğuma. İmkan içinde imkansızlık çıkartma konusunda bizden iyisi yok
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Spor isi kultur ile alakali. Bu konuda demand mi supply i yaratir, supply mi demand i diye dusunmek lazim.

Buradan kasit, once bu is yukaridan yatirimlarla tesvik edilerek mi yapilmali. Cin cok onemli bir ornek bu konuda cunku ben spor isinin hep genetik oldugunu dusunurdum - ulkelerin zenginliklerinden bagimsiz olarak. Sonra bakiyorsun Cin 4x100 metrede dunya sampiyonasinda bronz madalya aliyor. 100m kosuda Cin...

Bugun son 4-5 olimpiyatta madalya siralamasinda yukselen Cin. Son 2 olimpiyatta firlayan Birlesik Krallik.

Ancak bakinca bu kultur devriminin de yukaridan gelmesi gerekiyor. Yani arzi yarratiginiz zamanda kulturel degisim ve beraberinde oturakli bir spor kulturu kendiliginden geliyor. Ama tabii bunu derken kastim sadece tesis yapmak degil. Kulturel bir devrim gerekiyor ulkede. Toptan.

Ancak bizim gibi kapali ve geleneksel toplumlarda bu kultur devrimini yapabilmek zor sanirim. Ustune bir de Islam devreye girince ki bakildiginda Islam ve spor birbirine cidden uyusmuyor (aslinda boyle bir engel olmamasina ragmen bizim gibi kapali toplumlar icin konusuyorum)

Toplumun kabul ettigi belli sporlar disinda - onlar da sistematik olarak degil sadece rastlantisal olarak iyi jenerasyonlar yakalandiginda - bir devrim gelmedigi surece herhangi bir basari yakalamak cok zor.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Bu başlıkta yazan herkes sporsever aslında, bunu görmek çok zor değil. Ancak bazılarınızın malesef milliyetçilik duyguları sporseverliğin önüne geçmiş durumda.

Olimpiyatların bence en güzel yanı sporun birleştiriciliğini ön plana çıkarması. Irk, dil, din vs. ayrımı yapmadan tüm sporcuların aynı köy içerisinde yaşayarak aynı ortamda vakit geçirmesi bu organizasyonu özel yapıyor.

Şimdi bu adamın ermeni lafını o tweetinde bir hakaret, bir küçük görme, kendinden aşağıda görme anlamında kullandığı çok açık. Bu organizasyonda ermeni sporcular ile birlikte kalıyor, aynı yerde yemek yiyor bu adam. Bunu düşünmek bile rahatsız ediyor beni bir sporsever olarak.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...