Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Starfield


pattisliborek

Öne çıkan mesajlar

Ya bunu yazmadan duramıcam.

Dandik ötesi bi side questle alakalı, ana hikayeyle bağlantısı yok o yüzden spoilera almadan yazıyorum;

 

Mars'taki maden ocağında Trevor diye bi herif var, loguma düşmüş Trevor'la konuş diye. Gittim konuştum. Maden ocağının ekipmanları çok eskiymiş, yeni ekipman için execute'a dilekçe yazmış ama asistanı kaçmış, kendisi de onaylamıyomuş. Bana diyo ki, bu işi usulüne uygun yapmamız lazım, lütfen execute'un asistanı işine başvur seni işe alsınlar. Gidiyosun başvuruyosun, sonra trevora dönüyosun diyo ki beyfendi, diğer başvuruları silelim ki seni kesin alsınlar. gidiyoruz başvuruları siliyoruz. sonra beni asistan olarak alıyolar. Execute'un yanına gidiyoruz, bilgisayarını kullanmak için izin istiyoruz ama yoook diyor ki yaa hacı önce benim bi kargom var governorda gidip onu alsana. İyi peki diyoruz, almaya gidiyoruz, governor diyor ki yoooook ama bi koşulla veririm. HACI BENİM Bİ GEMİ VAR KORSANLAR ÇALDI VE ONUN YOKEDİLMESİ LAZIM GİDİP YOKEDER MİSİN

aga ben kimim, siz bana niye bu kadar güveniyosunuz siz manyak mısınız, daha ilk defa gördüğün bi adama BENİM Bİ GEMİM VAR DA ONU KORSANLARDAN TEMİZLEYİP YOKETSENE der misin ya... 

Her neyse. Gittim abi. İçine girdim geminin, 15 tane falan korsan var, öldürdük elhamdülillah. Meğer gemiyi de governor'un gizli sevgilisi çalmış kaçmak için, bu da yasak aşkı ortaya çıkmasın diye korsanlarla anlaşmış gemiyi patlatsınlar diye, korsanlar da çalmış tabi falan. NEYYSE geri döndüm hallettim senin işi dedim, kargoyu verdi, kargoyu da execute'a teslim ettim, sonra bilgisayara oturup en baştaki Trevor beyfendimizin yeni ekipman dilekçesini onayladım. 

Skimsonik quest burada bitti herhalde derken Trevora geri döndüm, beyefendi derler ki, "yaaaa yeni ekipmanı almak için Hank diye bi adam var burda, o koştu "BEN ALIRIM" diye, ben ona pek güvenmiyom da hacı sen bi onun peşinden gitsene yeaaa boş adamsın ne de olsa" dedi.

Gittik, security'e söledik, security de "Hankin gemisi gezegende ama pad'e inmedi" dedi. Tekrar Trevora dönüyoruz, "haaa hacı o bişiler saklıyo demek ki, ya bizim bi bar var sen bi koşu oraya gidip baksana be ben çok meşgulüm burada böyle dikilmem lazım sen boş adamsın halledersin" dedi.

Gittik bara, Hank içmiş, ekipmanları çalmış. İkna ediyoruz neyse geri ver diye. APTAL oyun 5 dakika boyunca walk speed ile Hank'i takip etmemizi istiyor, beyefendi bizi gemisine götürecek çünkü. Ve 7 günahtan daha büyük günah, karakterimiz walk yapınca npc walkından yavaş, run yapınca npc walkından hızlı gidiyor. Çile ötesi bir 5 dakikalık takip sonucu Hank bize silah çekiyor falan. Sonra onu teslim olmaya ikna ediyoruz ve bitiyor.

 

 

YA ABİ. Bak küfretmeden çok zor anlatıyorum. Bu ne şimdi? Ne bu quest mi bu, hikaye mi yazdınız ne şimdi bu ne yaptık biz? Ağzına öksürdüğümün dandik mining facility'sindeki götüm ekipmanlar eski diye ben niye bu kadar çile çekiyorum ya? Oğlum, ekipmanları yenilemek için başvuruyu onaylayacam diye, GOVERNORUN GEMİSİNİ KORSANLARIN ELİNDEN KURTARIP SONRA DA PATLATMAM GEREKİYOR. Ve bu kadar çilenin sonunda 3200 kredi + vendora bile satmaya tenezzül etmeyeceğim body ekipmanı verdi. Trevor'un benim kölem olması lazım şu kadar işten sonra.

 

bi oyunu böyle salak salak questlerle doldurunca "mmmh CONTENT" olmuyor abi. Hadi bunlar 2000'lerde falan ilginç gelebilirdi bi nebze de yani 2023'teyiz ya lütfen ama ya. Gerçekten o kadar sıkılıyorum ki oynarken, işin kötü tarafı burada ilginç bi hikaye olabilir dürtüsünü sürekli tetikleyip bokum bokum şeyler çıkıyor bikaç seferdir ama bu kadar kötüsüne denk gelince dayanamadım yazdım artık buraya. 

Ve game of the year falan alacak yani bu oyun. Aşırı kötü ve kullanışsız ve eksik infolu UI, rezalet yazılmış side questler, gameplay'in toplasak %40'ı falan loading screen, aşırı cheap space combat (space sim beklentim yok da indie arcade space oyunlarından daha cheap combat yapmayı becermek kolay değil), quest harici diyaloglar yine mediocre, klasik bethesda rpg'lerindeki gerzeklikler ayyynen devam ediyor, bi quest için diyaloğa giriyorum, companion'umun kendi kendine konuşacağı tutuyor, sesler üst üste biniyor falan.

Neden olduğunu hala bilmediğim, Oblivion'da, Skyrim'de de olan bi evin-binanın içine girince itemlar ŞTAFNK diye bi yerlerinde zıplıyor, kimisi yere düşüyor. Bak Oblivion diyorum ya, 2005-2006'daki oyunda olan sorun hala var. 

 

Ve bu oyun Game of The Year alacak. Belki şaşırtırlar da Baldur's Gate'e verirler. İnanılmaz ya. Cidden iyi ki Game Pass var da para vermeden oynuyorum şu oyunu, oyuncuya düpedüz hakaret gibi çoğu şeyi. Bi kaç bağımlılık yapıcı ilginç mekaniği bokk gibi içeriğin etrafına sarmışlar, hem nefret ediyorsun, hem de oynayıp görmek istiyorsun. Resmen hakaret.

Xenocide tarafından düzenlendi
  • Like 3
  • Haha 1
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Sarmayan quest varsa sallamak lazım.

Ama goty bg3’e verirler skorlardan belli oldu, esas aksi olsa şaşırtır. Onun rakibi zelda filan olur ancak. ikisi de 96, starfield 87’de kaldı.

mars’ı erteleyecektim biraz ama madem bu kadar anlatmışsın merak ettim, gidip yapayım o questi. 🫠 

Sam tarafından düzenlendi
  • Like 1
  • Haha 1
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

şimdi bitirdim. tek quest değil, quest zinciri yani 3-4 ayrı quest. her quest bittiğinde 7600’er verdi, gemide magical item ve gene 5500. üstüne mars valisini yolsuzluktan alaşağı ettim. job application, request approval filan da eğlenceliydi. şahsen ben beğendim ama herkese uymayabilir. ben de bg3’te koca şehirde npcnin başını poposunu aramaktan sıkılıp bırakmıştım mesela lol.

ha bir de valiye sorunca “senin kim olduğunu sorup soruşturdum” diyor, haberi olmuş bizim gizli-saklı iş çevirdiğimizden. korsanlara güvenen bize de güvenmiş yani ama ikisinde de akıllıca değil zaten, ifşa ettim ben lol. trump tier bir adam işte gördüğüm. benim yorumum bu oldu.

ama evet şu walk speedleri artık birbirine uydurmak lazım onu her şirket yapamıyor hala maalesef.

Sam tarafından düzenlendi
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Sam, 14.09.2023 04:31 tarihinde dedi ki:

ha bir de valiye sorunca “senin kim olduğunu sorup soruşturdum” diyor, haberi olmuş bizim gizli-saklı iş çevirdiğimizden. korsanlara güvenen bize de güvenmiş yani ama ikisinde de akıllıca değil zaten, ifşa ettim ben lol. trump tier bir adam işte gördüğüm. benim yorumum bu oldu.

 

Bunlar saçmalık işte. hem beni araştırmış ve güvenilmez biri olduğuma kanaat getirmiş, hem de işini sağlama almak için beni görevlendiriyor. Üzerine hiç bir gram düşünülmeden mekan gezdirmek ve npc'lerle tanıştırmak için yapılmış saçma bi hikaye. 

 

Ben questin içinde yaptığımız şeylerin eğlenceli olup olmamasında değilim. Bunları yapma sebeplerimiz çok anlamsız. Job application, request approval kısımları kendi içinde ilginç olabilir ama bunları bana sunuş şeklin rezalet. Alt tarafı mining equipment yenilenecek ya, bak mesela ben Mars mining operation'ınının önemli bi elemanıyımdır. Trevor da benim 10 yıllık iş arkadaşımdır, aynı dertten müzdaribizdir, böyle bi plan yaparız ve uygularız. Ama oradan random geçerken "hey selam dostum, benim adım trevor ve bi derdim var, ekipmanlarımız eski de, bunun için sen execute'un asistanı olsana, ama öyle hemen de olunmuyo bunun için önce başvurman lazım bi de diğer başvuruları silmemiz lazım" dediğin zaman saçmalaşıyor iş. E bunun üstüne bi de olaydan tamamen bağımsız bi şekilde 20 tane korsan öldürmem gerektiği zaman iş ciddiyetini tamamen kaybediyor. Ben neyim yani, hacker mıyım (gizlice bilgisayara sızıp iş başvurularını siliyoruz), müdür asistanı mıyım (müdürün ayak işlerini yapıyoruz), derin devlet ajanı mıyım (valinin gemisini hallediyoruz), arabulucu muyum (Hank'i ekipmanları vermesi ve teslim olması için ikna ediyoruz), yoksa madenci miyim (questin en başında utanmadan bi de iron toplatıyo bize bari onu sen yap göt herif)

eğer her şeyi ben yapabiliyosam bırakın ben yöneteyim maden ocağını o zaman ya.

 

BG3'te sıkıcı quest olabilir ama bu kadar karakterden ve yaşanan olaylardan kopuk şeyler yoktu abi. Sadece 1 tane öyle göreve denk gelmiştim, onun da filler görev olduğu belli diye saldım, act3'ün başında baldurs gate'in önündeki kasabada habercilerin güvercinleri mi ne kaybolmuş, çatılara uçmuş onları bulmamızı istiyor. Ha onu da yapmadım belki onda bile manalı bi şeye bağlamış olabilirler. Bunun dışında ben uzun bi süre side quest yaptığımı bile anlamadım bg3'te, ana hikayenin bi parçası zannettim çoğu şeyi ki dolaylı yoldan ana hikayeye de dokunuyordu.

 

Xenocide tarafından düzenlendi
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

hayır özellikle sordum adama, "güvenmememi gerektirecek birşey yapmadın seni takip ettirdim, benim haberim olur herşeyden" diyor. bütün soru seçeneklerini deniyorum ben, en alttaki 2-3 soru işaretli seçenk oluyor genelde.

yani bu dediğin rpg staple bir olay, goty dediğin oyunda da herkesin poposunu silmediğim kaldı yani. bayağı örnekleme yapmam mümkün olur "nasıl ilk gördükleri insana güvendiler" diye, bütün şehri sallayan cinayet soruşturmasını "merhaba ben bu işle ilgiliyim" deyince bize devretti baş müfettiş lol. neden sadece burada bu kadar rahatsız etti anlamadım ama sevmediysen de senin keyfin sonuçta.

Sam tarafından düzenlendi
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Bize devretmedi, "ben dosyayı kapattım hacım, ha sen çok incelemek istiyosan buyur incele, olur da bi şey bulursan bakarız ama nanay" dedi. Gidip de dosyanın anahtarını bana vermedi.

 

Güvenmememi gerektirecek bi şey yapmadın diyor ama aynı zamanda da "senin gerçekten execute asistanı olmadığını biliyorum, başka shady işlerin peşindesin ama henüz bi faulünü görmedim" diyip hemen sonrasında kendi kariyerini sonlandıracak bilgiye sahip gemiyi yoketmemiz için bizi görevlendiriyor.

 

 

Bi de mesela şeyden bahsetmeyi unuttum, bu trevor denen adamla ilk konuşmadan önce Activities kısmında TALK TO TREVOR yazıyor sadece. Mevzu ne, neyle alakalı bi ön bilgilendirme yapsa ona göre belki evadelerim o questi. Muhtemelen New Atlantis'e ilk indiğimde sağda solda npc'lerin kendi aralarında konuşmalarına kulak misafiri oluyosun da quest loga düşüyor ya, orada anlatıyor mevzuyu da hani ben ona dikkat etmek zorunda değilim, etsem bile sonradan unutabilirim. Şuraya en azından "Talk to Trevor about the old mining equipments problem" yaz mesela. 

Xenocide tarafından düzenlendi
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

"sen kimsin ya git işine" demek yerine yetki ve şehre pass veriyor işte bir tane kağıt götürünce. o kağıdı biz kendimiz oturup yazmadığımız ne belli?

ya tek tek sayarım şimdi yani quest log'u açıp baştan sona. kız druid idolü çalmaya kalkışmış, "durun ben bu konularda bilgili bir abiyim" deyip hüküm veriyorsun, onlar da "evet sana güveniyoruz sen ne dersen olur" diyor lol. "salın kızı" diyorum salıyorlar.

hadi random world quest'ler bir yana, BÜTÜN DÜNYAnın kaderi defalarca emanet ediliyor kafasında uzaktan mutlak kontrol aygıtı olan birine bg3'te. "bana inanın kendi kontrolümdeyim" diyorsun ve devam ediyor. bir çocuk kefil oluyor "bu bizi kurtardı" diye "tamam geç" diyorlar. kefilimiz de bilinen hırsız. nihayetinde nitpicking ama bunu yapınca, suspension of disbelief rpg'lerde hep lazım. "a orda ip var" diye oyunun keyfini kaçırmak mümkün.

yani piratelara da güvenmiş ona bakarsan ki pirate adamlar. belli ki hem dara düşmüş hem de iyi insaf sarrafı değil. tor browser'dan kiralık katil tutan koca hesabı. sonuçta ona yardım edersek haklı, yardım etmezsek haksız çıkıyor bize güvenmekte. bizim elimizde yani bu durum.

yani sevmediysen sevdirecek değilim de "objektif olarak bu böyle" dersen katılmıyorum, bayağı subjektif ve subjektif olmak da senin hakkın. oyunu sen oynuyorsun, zaman da keyif de senin. ben de npc'nin ona bölünmüş bedenini bulma questini yapmadım geçtim mesela. bütün haritayı açmama rağmen bitmedi, onun ayak parmağını aramadım movement ve kameranın o kadar kötü olduğu bir oyunda. özellikle aramaya çalışsaydım bir wot da ben yazardım kesin lol.

"talk to trevor" olayı bütün yolda geçerken kulak misafiri olduğun ama detayını bilmediğin quest başlangıçları için. "talk to sergeant yumi" vs bende bayağı var. bir ihtiyaç olduğunu biliyorsun ama detayını bilmiyorsun. konuştuğun zaman detayı anlatıyorlar. abim "beni müsait olduğun zaman bir ara" diye mesaj atıyor mesela bilmiyorum ne isteyeceğini konuşana dek, o hesap. kafamda "talk to abi" var sadece.

Sam tarafından düzenlendi
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

bg3'ü ben durduk yerde ortaya koymadım yalnız, xeno "bu değil bg3 goty alması lazım, ordaki questlerden sonra bunlar berbat" deyince oradan örnekledim eğer oysa iyi örnek aldığımız oyun. rpg'lerde hep olagelmiş, olmaya devam eden ve olmaya da devam edecek birşey questgiver'ların sorunlarını çözmek için bize canını ve malını emanet etmesi. oyuncu bunu eşelemeye başladığı zaman illa bir yerlerde fire verir bu oyunlar.

beni bg3'te de burada da rahatsız etmiyor çünkü bu oyunların doğasında bunun olduğunu "clark kent'i gözlük takınca tanıyamıyorlar demek hmm" gibi kabul ediyorum eğlenmek için. kişinin kendi inisiyatifi bu ama, bir oyun için yapar öbürü için yapmaz zevkine göre. "hayır bu bunda var ama öbüründe yok" denirse doğru değil ama.

  • Like 1
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Xenocide, 14.09.2023 00:53 tarihinde dedi ki:

Aşırı kötü ve kullanışsız ve eksik infolu UI, rezalet yazılmış side questler, gameplay'in toplasak %40'ı falan loading screen, aşırı cheap space combat (space sim beklentim yok da indie arcade space oyunlarından daha cheap combat yapmayı becermek kolay değil), quest harici diyaloglar yine mediocre, klasik bethesda rpg'lerindeki gerzeklikler ayyynen devam ediyor, bi quest için diyaloğa giriyorum, companion'umun kendi kendine konuşacağı tutuyor, sesler üst üste biniyor falan.

Neden olduğunu hala bilmediğim, Oblivion'da, Skyrim'de de olan bi evin-binanın içine girince itemlar ŞTAFNK diye bi yerlerinde zıplıyor, kimisi yere düşüyor. Bak Oblivion diyorum ya, 2005-2006'daki oyunda olan sorun hala var.

Adam yazılabilecek her şeyi yazmış valla. Bu kadar hype yaratıp pohpohlayarak gelmiş geçmiş en iyi uzay RPG'si diye oyun çıkarıyorsun, 13900k 4090 kullanan adamlar ultraötesi bile olmayan ayarda 90 FPS zor alıyor. Motor hala FO4 - Skyrim motoru, o da 2005 motorunun hormonlusu zaten. Saçma bir inatla DLSS yok, HDR yok, ulan ini'den ya da konsol komutuyla bile ayarlanan FOV'un menüde bir kısayol slider'ı bile yok. Haydi FOV'u kendini yırttın genişlettin, native UW desteği yazılmadığı için ekranın kenarına gelen adamlar armut gibi oluyor. Launch'tan 2 hafta, hatta review tayfasına gönderilenleri sayarsak 3 hafta geçmişken "tamam brightness slider'ını koyacağız" demeye hiç utanmıyor musunuz oğlum ya?

Outpost işi en büyük hayal kırıklıklarından biri. Geminin tasarımına falan heves etmek güzel ama fast travel animasyonlarının gemili olması dışında space exploration neredeyse yok, köye gideceğimize gezegene gidiyoruz, attan ineceğimize yüzeye iniş yapıyoruz o kadar. Space combat zaten arcade oyunu, sıfır heves ve immersion. Konuşacağın NPC'nin sana dönmesinde keyfini beklemeler, ekrana suratının ortasının gelme şekline kadar her şey bildiğimiz motor. Combat AI bok gibi, companion desen ayrı öyle. RPG oyununda roleplay yapamıyoruz, yürüme hızları ayarsız. Konuşmalar birbiri üzerine biniyor. Şehre dev yaratık gelmiş halkın yarısı çığlık çığlığa kaçışıyor yarısı ateş ediyor, yanından sprintle geçtiğim NPC "kanka bu arada çavuş seni görmek istemişti he uğrarsın bir ara" diyor.

Bunların üstüne, belki çoğunuza denk gelmemiştir ama dün gelen patch note'larda "çözüldü" dediklerini belki gördüğünüz ve iki main story questinde birden yaşanabilen bir sorun benim de başıma geldi ve save bildiğin brick oldu. Gittim 8-10 saat geriye bir sürü şeyi tekrar yaptım, artık save'e o bozulma ne noktada ne kadar kalıcı bulaştıysa bir daha oldu. Komple sıfırdan başlamaya üşendim achievement enabler mod indirip konsol komutu araştıra araştıra, neredeyse oyunu debug ederek, 4-5 questte daha çığ gibi aynı sorunu yaşayarak komutlarla oyunu bitirdim. (Hazır onu indirmişken menünün, UI'ın rezilliğini falan toparlayan 30-40 mod daha indirdim de oyun anca bir şeye benzedi.)

Son görevi hiç oynayamayıp onu bile komutla bitirdim, bitiş sinematiğini gittim Youtube'dan izledim, fakirliğe bak abi. En azından NG+ açarım belki orada sorunlar geçer o zaman normal tekrar oynarım dedim, bu sefer ne oldu? Achievement enabler modunu, custom DLL'i falan silince "bu save için açiler nanay hacı, oynayacan mı yine de?" diye süper bir soru geldi karşıma load ederken. En azından sorunlar geçmiş gibi mi bir bakayım dedim, orada da spoiler için detaya girmeyeyim bazı şeyler eksik, bazı şeyler fazla fazla kalmıştı falan.

TLDR; çıktığı zamanlara göre "uzaylı RPG" olarak değerlendirdiğimde Mass Effect daha çok keyif vermişti diyebilirim. Yarattığı hype - ulaştığı kısmi fail olarak CP77'yi bile daha iyi andım. "Uzay oyunu" taraflarında ise özellikle exploration olarak No Man's Sky'ın (düzeltilmiş halinin) bile çok altında.

Yine oynar mıyım bir ara, evet, ama en sonunda en az birkaç ay koydum kenara, artık patch'lere bakalım.

  • Like 2
  • Tesekkurler 2
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Oo starfield mi gomuyoruz, BG3'e de laf gelmis o yuzden artik dayanamayip ben de vurmaya basliyorum. Oncelikle BG3 3.actten House of Hope'u ve ilk iki patchi cikarip kalan acti ayri oyun diye satsalar bile Starfield GotY alamaz.

Klasik Bethesda formulu:

1- Vasat hikaye, vasat ui, vasat ai, vasat oynanis, vasat grafikleri bir araya topla

2- Sonra eldeki sistemleri geri sar. Mesela oyun 5m/s hizda kosup 5 damage verirken eglenceliyse, bunlari 1/3/5/7 diye "RPG" sistemine ayir.

3- Oyunu deli gibi contentle doldur. Yolda giderken gokten adam dussun scroll ciksin, yetimhaneden suikast gorevi ciksin, millet exploration manyagi olsun.

Ilk iki adimla elde ettigin 4-5/10'luk oyunu modlarla ve 3.adimla ittirip 7-8/10'a cikar. Oyun yavan olsun ama karin doyursun.

Starfield burda 5/10'da kalmis cunku exploration kotu. Icerigin cogu generated, hadi generated olmayana gideyim desen binadan ciktin bi yukleme ekrani, gemiye bindin bi daha, kalktin, uctun, kondun indin, diger binaya girdin hepsi yukleme ekrani. Ha direk binadan binaya isinlanabilirsin ama o da exploration degil iste.

Sam affetsin icimi doktum rahatladim. Bi daha acayim bakayim saracak mi.

Nosfe tarafından düzenlendi
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

ben yazacağımı yazdım ya, oynayıp keyfime bakmaya devam edeceğim. ☺️ oyunla ilgili eleştirilerim var ama kendi iç sistemlerinin dengeleriyle alakalı çoğu, scaling kaynaklı bazısı. kalanı da işte ui ve performans sorunları yazılan.

Sam tarafından düzenlendi
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Xenocide, 14.09.2023 15:36 tarihinde dedi ki:

BG3'te sıkıcı quest olabilir ama bu kadar karakterden ve yaşanan olaylardan kopuk şeyler yoktu abi. Sadece 1 tane öyle göreve denk gelmiştim, onun da filler görev olduğu belli diye saldım, act3'ün başında baldurs gate'in önündeki kasabada habercilerin güvercinleri mi ne kaybolmuş, çatılara uçmuş onları bulmamızı istiyor. Ha onu da yapmadım belki onda bile manalı bi şeye bağlamış olabilirler. 

Çok önemli olmamakla birlikte Gale ile bağlantısı var. Ayrıca o küçük görevde bile kendilerini asker olarak gören güvercinler gibi hoş ayrıntılar var. Starfield’deki bazı görevler çok ruhsuz.

Komutan tarafından düzenlendi
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Sam, 14.09.2023 16:12 tarihinde dedi ki:

"sen kimsin ya git işine" demek yerine yetki ve şehre pass veriyor işte bir tane kağıt götürünce. o kağıdı biz kendimiz oturup yazmadığımız ne belli?

ya tek tek sayarım şimdi yani quest log'u açıp baştan sona. kız druid idolü çalmaya kalkışmış, "durun ben bu konularda bilgili bir abiyim" deyip hüküm veriyorsun, onlar da "evet sana güveniyoruz sen ne dersen olur" diyor lol. "salın kızı" diyorum salıyorlar.

hadi random world quest'ler bir yana, BÜTÜN DÜNYAnın kaderi defalarca emanet ediliyor kafasında uzaktan mutlak kontrol aygıtı olan birine bg3'te. "bana inanın kendi kontrolümdeyim" diyorsun ve devam ediyor. bir çocuk kefil oluyor "bu bizi kurtardı" diye "tamam geç" diyorlar. kefilimiz de bilinen hırsız. nihayetinde nitpicking ama bunu yapınca, suspension of disbelief rpg'lerde hep lazım. "a orda ip var" diye oyunun keyfini kaçırmak mümkün.

yani piratelara da güvenmiş ona bakarsan ki pirate adamlar. belli ki hem dara düşmüş hem de iyi insaf sarrafı değil. tor browser'dan kiralık katil tutan koca hesabı. sonuçta ona yardım edersek haklı, yardım etmezsek haksız çıkıyor bize güvenmekte. bizim elimizde yani bu durum.

yani sevmediysen sevdirecek değilim de "objektif olarak bu böyle" dersen katılmıyorum, bayağı subjektif ve subjektif olmak da senin hakkın. oyunu sen oynuyorsun, zaman da keyif de senin. ben de npc'nin ona bölünmüş bedenini bulma questini yapmadım geçtim mesela. bütün haritayı açmama rağmen bitmedi, onun ayak parmağını aramadım movement ve kameranın o kadar kötü olduğu bir oyunda. özellikle aramaya çalışsaydım bir wot da ben yazardım kesin lol.

"talk to trevor" olayı bütün yolda geçerken kulak misafiri olduğun ama detayını bilmediğin quest başlangıçları için. "talk to sergeant yumi" vs bende bayağı var. bir ihtiyaç olduğunu biliyorsun ama detayını bilmiyorsun. konuştuğun zaman detayı anlatıyorlar. abim "beni müsait olduğun zaman bir ara" diye mesaj atıyor mesela bilmiyorum ne isteyeceğini konuşana dek, o hesap. kafamda "talk to abi" var sadece.

 

ya şimdi questlerin içeriklerini dediğim formata çevirmek istediğin takdirde tabii ki açıp hepsine "böyle böyle olmadığı ne malum" diyerek bi mantıksızlık kılıfı takabilirsin de belli bi oran vardır yani "ne belli onu bizim elle yazmadığımız da bize güveniyor" ile, yoldan geçen shady bi adama kariyerini emanet etmek arasında çuval çuval fark var.

 

Ki benim anlattığımdaki major problem bu değil. Sen gidip secondary problemi primary olarak almışsın. Primary sorun gameplay süresini uzatmak  ve bize farklı yerleri gezdirmek için oluşturdukları quest chain'in ana başlığı "mining ekipmanları eskidi, yenilememiz lazım". Ve sonrasında yaşanan olayların ana konudan saçmalık derecesinde uzaklaşması. Hani Gibi dizisini izlediysen adamın dükkanının tabelasının fotoğrafını çektiği için kokoreççi açmak zorunda kalıyor o mevzu ya, tam olarak Gibi Sezon 1 Episode 1 bu quest. Mining ekipmanı yenilemek için 20 tane korsan öldürmemi gerektirecek nasıl bi olaylar zinciri yaşanıyor yani? 

 

Malum sahne de şu;

adamların abzürt komedi olarak yaptığı şeyi, Starfield ciddili quest olarak yapmış.

Xenocide tarafından düzenlendi
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

valla xeno öyle critical thinking çalıştırmaya başlarsam kafamızdaki kurtçuğa tedavi olabilecek birer adet kişi her nasıl olduysa her gitmemiz istenen mekana birer tane dağıtılmış hmm, ne enteresan bir tesadüf. sonuçta 5-6 ayrı yere gönderiyor ve nihayetinde birşey de olmuyor, bir sonuca da bağlanmıyor bizi başka questlere taşımak haricinde. maddiyat getiri götürü hesabı yaparsan sıfıra sıfır elde var sıfır. ayaklarından bir tanesi bütün goblin kampını öldürmekle sonuçlandı hani şifa ararken katliam yaptım. oynarken lakin bunu hiç aklımdan bile geçirmedim, oyun bana bir hikaye anlatıyor, dünyasında gezdiriyor. “burada herşeyi bitirdim log boşalmış, sonraki alana geçeyim” dedirtmek yerine bir questi bahane ediyor oraya yollamak için. hani mesele destination değil, journey. journey’den keyif almıyorsam kaparım başkasına geçerim şahsen.

ekstradan bir tek deimos shipyard’a gönderen bir quest zinciri anlattığın. yani rpg’lerde tasarımcıların her oyunda bilerek yaptığı ve aslında olumlu olan ve kimsenin dert etmediği şeyler burada rahatsız etmiş ama benim yorumum oyun seni cezbetmediği için bu krediyi açmıyorsun öbüründe yaptığın gibi.

ben ne kadar izah etsem de nihayetinde dediğim gibi keyif senin. ben oyuna döneyim. ☺️ 

Sam tarafından düzenlendi
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Sen de benim anlattığım şeydeki abzürtlüğün seviyesinin aslında farkındasın da bu 100 puanlık abzürtlükse, gidip diğer oyundaki 10 puanlık abzürtlüğü örnek göstererek "bak aynısı burada da var aslında ama o krediyi ona açmıyosun çünkü antipati besliyorsun" diyorsun. Aslında sanki aynı olmadıklarının farkındaymışsın gibi hissediyorum ama kanıtlayamam 🙂 Mevzu zaten critical thinking çalıştırmadan oyun sana o abzürtlüğü hissettiriyor mu hissettirmiyor mu? Ben BG3 oynarken neredeyse hiç "e ama yaani şimdi burada da bu ne alaka" dedirten bi olay yaşamadım. Critical thinklesem elbette yaşarım. Starfield'ın bana bunu daha oyunun direk başlarında yaşatmış olmasını da antipati beslemiş olmama bağlıyosun, tabii ki öyle olmadığını iddia edeceğim ama burada kilitlenecek zaten ne ben öyle olmadığını kanıtlayabilirim, ne sen öyle olduğunu. 

 

Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

yok farkında değilim çünkü oyuna girerken bütün genre tropeları kabullenerek giriyorum. xcom’a girerken “ya bir tank verseler bütün görevi temizleriz bir tankı yok mu koca dünyanın” demiyorum, türün gerektirdiği suspension of disbelief neyse uyguluyorum. bg3’ü açınca “ya bu dünyada hiç gece olmuyor nedense biz yatağa gidene kadar” demiyorum çünkü oyun ona göre bir sistem kurmuş. yetmiyor bir de “kurtçuk nasıl olduysa vampiri daywalker yaptı, nanomachines son” diyor ona da takılmıyorum. gruba vampir koymak istemişler, saçmasapan da olsa bir bahane uydurmuşlar. “100 sene önce ölen villain somehow returned” diyor, inanılmaz corny nostalji pandering ama oturup wot yazma gereksinimi duymuyorum. ki senin ölçeğine göre 1000 derece absürdlük öyle 100 de değil. bütün açıklaması köşede bir kitapta “resledik”. e ok tamam yeni öldürdüklerimizi de dördüncü oyunda reslersiniz midboss yaparsınız. neyse bana şahsen dert değil, absürdlüğe bir satır değindim geçtim başlığında.

bak mesela sen öyle bir kredi açmışsın ki bg3’e bunlar rahatsız etmemiş, sorgulamamışsın major plot pointleri bile. sarmış seni o derece, eyvallah. ben şahsen kıkır kıkır güldüm, boşver dedim geçtim çünkü şovun kalanı eğlendiriyor. orada deşmeye başlasam kendi zevkimi baltalarım, bu da kendime zarar yani başkasına değil. onda da çok eğlendim, bunda da çok eğleniyorum. ikisine de kefil olmam ama.

Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Neyse son cümle olarak şunu söyleyeyim, kredi açmayla alakalı bi şey değil, D&D ile bi geçmişim yok, BG 1-2 oynadım ama çok geç oynadım, çok sevildiği için oynamamış olmak ayıp olur diyerek oynadım. Divinity'leri de oynamadım Larian'la da bi geçmişim yok. Kredi açmak için de dolayısıyla bi sebebim yok. Major plot hole'lar olsa da olmasa da main questiyle, side questiyle adeta bir ahenk içinde AKTI gitti. Çok deşsem tabii ki bi şeyler bulurum, yüzüğü neden kartallarla götürmediler misali. Fakat bu hikayenin "AKMASINA" engel değilse np. Derdim akması. Ha bu arada Act 3'ün sonlarına doğru sıçmalar başlamış diye de eleştirdim onu da not olarak düşeyim. Teknik olarak bitmemiş olmasının ötesinde o hikayenin AKMASI dediğim nokta Act 3'te biraz sekteye uğruyor. Fakat 130 saat akıp son 20 saatte tekleyince gözardı edebildim bi zahmet.

Gelelim öbür tarafa. Bethesda ile geçmişim var, Morrowind defalarca oynadım, Oblivion 2-3 kere oynadım, Skyrim 2 kere oynadım, Fallout 3 oynadım, New Vegas oynadım. 4 oynamadım. Yapımcısı olmasa da dağıtımcısı olduğu için sayayım Doom 2016+Eternal oynadım, Elder Scrolls Online oynadım. Kredi açacaksam Bethesda'ya açmalıyım sanki, eğer olay kredi açmaksa. 

 

Eyyorlamam bu kadar.

Xenocide tarafından düzenlendi
  • Like 1
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

ya bu kredi açma dediğim şirkete değil yani oyunu sevmişsin gard almamışsın. insan mesela birini sever, kusurlarını görmezden geldiğini farketmez bile. bilinçli olarak yapmaz yani. ne güzel yani böyle sevebilmek nadir bir zevk.

ben de şu anda inanılmaz eğleniyorum yani şu anlattıkların hiç mesele değil bana, artık 5-6 yılda bir alabildiğim bir keyif oyunlardan. topu topu 5-6 kere daha olacak maalesef hayattayken, tadını çıkarmaya bakıyorum.

larian’ı taaa ilk diablomsu divinity’den bu yana git-gel oynadım herbirini olmasa da, takip de ettim severim şirketi yoksa. güzel de yapmışlar, iyi de eğlendirdiler helal da olsun.

diyeceğim odur ki herkese keyifli oyunlar. 😃 

 

Sam tarafından düzenlendi
  • Like 1
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Ben bu ikisini (tamamen ilkindeki sıraya göre yapmanız lazım özellikle Reshade'i patlatmamak için) yaptığımda baya DLSS ve HDR gibi oldu oyun. Native gibi olmaz belki ama şimdilik en iyisi bu sanırım, bir sürü denedim çünkü.

https://www.nexusmods.com/starfield/articles/107

https://www.nexusmods.com/starfield/mods/111?tab=description

HDR 800+ kullanacaksanız HDR için ayrı UI de yapmış biri, yoksa ampul gibi oluyor çünkü beyazlar. Tabii bunu kurarsanız compact UI'ler falan gibi diğer addonları kullanamıyorsunuz şimdilik, belki o versiyonlarını da yaparlarsa zamanla, ya da kendiniz uğraşırsanız.

 

 

Baggio tarafından düzenlendi
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Xenocide, 14.09.2023 15:36 tarihinde dedi ki:

Ben questin içinde yaptığımız şeylerin eğlenceli olup olmamasında değilim. Bunları yapma sebeplerimiz çok anlamsız. Job application, request approval kısımları kendi içinde ilginç olabilir ama bunları bana sunuş şeklin rezalet. Alt tarafı mining equipment yenilenecek ya, bak mesela ben Mars mining operation'ınının önemli bi elemanıyımdır. Trevor da benim 10 yıllık iş arkadaşımdır, aynı dertten müzdaribizdir, böyle bi plan yaparız ve uygularız. Ama oradan random geçerken "hey selam dostum, benim adım trevor ve bi derdim var, ekipmanlarımız eski de, bunun için sen execute'un asistanı olsana, ama öyle hemen de olunmuyo bunun için önce başvurman lazım bi de diğer başvuruları silmemiz lazım" dediğin zaman saçmalaşıyor iş. E bunun üstüne bi de olaydan tamamen bağımsız bi şekilde 20 tane korsan öldürmem gerektiği zaman iş ciddiyetini tamamen kaybediyor. Ben neyim yani, hacker mıyım (gizlice bilgisayara sızıp iş başvurularını siliyoruz), müdür asistanı mıyım (müdürün ayak işlerini yapıyoruz), derin devlet ajanı mıyım (valinin gemisini hallediyoruz), arabulucu muyum (Hank'i ekipmanları vermesi ve teslim olması için ikna ediyoruz), yoksa madenci miyim (questin en başında utanmadan bi de iron toplatıyo bize bari onu sen yap göt herif)

 

bu yeni çıkan RPG tarzı oyunlarda "sen her şeysin, her şeyi yapacaksın" tarzı quest sistemini hiç sevmiyorum. sırf oynayan kişiler "ABİİİ OYUN 1400 SAAT SÜRDÜ, OF OF HER ŞEY VAR OYUNDA, İŞTE GOTY BUDUR!" desin diye insanların üstüne bolca quest, haritada bolca işaret atıyorlar. sırf RPG de değil gerçi, Ubisoft oyunları da böyle.

sen "Chosen One" oynuyorsun, oyunun başında kıyamet alameti olabilecek bir event yaşanıyor, oyunun sonuna kadar onu durdurmamız isteniyor. yan görevler ise "klozet temizleme, yerleri süpürme, duvarları boyamak" gibi abuk şeylerle dolu.

sen dandirik bir kölesin, sahibin ölüyor, sonrasında hayatta kalmaya çalışıyorsun. yan görevler ise "abi seni ilk defa görüyorum, ama al bu dünyayı kurtaracak Voltran benzeri robotun anahtarı, bununla git prensesi kurtar gel" tarzı "epic" mevzular oluyor.

Quest yazsın diye aldığın onlarca kişinin kafasına göre random etkinlikler ve görevler doldurmasının sonucu...

elbette nitpick etmeye kalksak, çok severek oynadığım Bloodlines gibi RPG'lerde bile böyle görevler tespit etmek mümkün. ama mesela WoW'daki durum gibi abartı değil en azından.
orada hikayenin içinde sıradan bir askersin, hiçbir vasfın hiçbir niteliğin yok, ama aynı zamanda oyun dünyasının tüm önemli olaylarında baş rolde yer almış, generallerin gö.ünü kurtarmış baş şampiyon gibi bir şeysin, ama diğer yandan da dünyanın içinde ismin bile yer almıyor, ama aslında liderler ne zaman başı sıkışsa ilk seni çağırıyor, ama aslında NPC'ler bile senden daha fazla hikayede etkin durumlar, ama aslında dünyayı kurtarabilecek bir tek sen varsın...

Bone tarafından düzenlendi
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...