2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.
Çalışma hayatında mutluluk
6 sayfa okumadan bodoslama girmenin dayanılmaz hafifliği :)
%80 üstü neşeyle çalıştığımı söyleyebilirim. hep uçaklı bi iş istemiştim. dedem ahl'de hava trafik kontrolörüydü. onun zamanında tabi oralar insanlara nasa falan gibi geldiği için, havalimanında çalışanların hep bi "iyi para" kazanıldığı inancı vardı. o inancı doyuracak kadar değil ama tr şartlarında iyi para kazanıyorum diyebilirim. işin stresine şartlarına göre falan az ama.
paralardan başka, anamban babamdan çok gördüğüm insanlarla gece vardiyasına gelip saçma sapan zorluklarla eksikliklerle boğuşup operasyon yapmanın zevkini alabileceğim başka bir iş var mıdır bilmiyorum ama o biraz benim manyaklığım da olabilir, benimle aynı işi yapıp sövüp sayarak gelen giden de var yani. bu hafta mesela kar yağdı diye hayatımız kaydı yine. ki bu geçen seneye göre iyi hali, geçen sene yollar kapalı falan diye işe gelemeyen daha çoktu. uçaklar iptal oluyor diye seviniyorsun, çünkü personelin yok, sonra bi uçak çıkıyor aradan hop ben gidicem diyor, gidemiyor da söylediği saatte, sağdan soldan topladığın personelle birlikte 5 saat boğuşuyorsun sonra. neyse bu sene hem havayolları daha sakin ve planlı gittiği, hem de beylikdüzü'nden falan işe gelebilme oranı daha yüksek olduğu için çok delirmedik. hele sen orda eksik personelle falan yardırıyorsun, tam "ekip planlama bölümüne haber vereyim, baksınlar programa da şuraya adam yığsınlar" diyorsun, bi açıyosun mail'i, hop "genel merkezdekiler kar yağışı nedeniyle erken çıkacak yollar falan kapanmadan <3" tam böyle savaş filmlerinde etrafı sarılıp takviye isteyince "gelmiyor başınızın çaresine bakın" denen az rütbeli durumu. (abarttım tabi biraz da geçen sene yeni terfi ettiğim için çaresizce "e nağıcaz ama biz şimdi" diye kalakalmıştım dashfygas. ha bi de bu sene nöbetçi ekip planlamacı dikiyorlar haftasonu resmi tatil vs durumlarına, hem tecrübenin hem de onun rahatlığı vardı)
neyse delirmek demişken, batlama çatlama olmayaydı iyiydi. bi işte her bokta "en prestijli hedef" olmasını sevmiyorum havalimanının. paranoya forever son 6 aydan sonra. işin gerçekten sevmediğim bi o yanı var sanırım. o da hani ÖLMİYİM DİYE yani.
he bi de uyku düzeni dopamin serotinin falan yerlerde geziyor çoğu zaman.
bir de son olarak türkçe'min içine sıçıldı. OK Mİ ABİ ORASI, PUSHBACK OLDU MU falan diye girmekten. ingilizce'min ağzına da ayrı sıçıldı, anadili ingilizce olmayan milletlere GO DİS DO THAT diye bir şeyleri / bir yerleri tarif etmekten ve açıklamaktan. günde sekiz yüz bin kişi falan soru soruyor çünkü.
%80 üstü neşeyle çalıştığımı söyleyebilirim. hep uçaklı bi iş istemiştim. dedem ahl'de hava trafik kontrolörüydü. onun zamanında tabi oralar insanlara nasa falan gibi geldiği için, havalimanında çalışanların hep bi "iyi para" kazanıldığı inancı vardı. o inancı doyuracak kadar değil ama tr şartlarında iyi para kazanıyorum diyebilirim. işin stresine şartlarına göre falan az ama.
paralardan başka, anamban babamdan çok gördüğüm insanlarla gece vardiyasına gelip saçma sapan zorluklarla eksikliklerle boğuşup operasyon yapmanın zevkini alabileceğim başka bir iş var mıdır bilmiyorum ama o biraz benim manyaklığım da olabilir, benimle aynı işi yapıp sövüp sayarak gelen giden de var yani. bu hafta mesela kar yağdı diye hayatımız kaydı yine. ki bu geçen seneye göre iyi hali, geçen sene yollar kapalı falan diye işe gelemeyen daha çoktu. uçaklar iptal oluyor diye seviniyorsun, çünkü personelin yok, sonra bi uçak çıkıyor aradan hop ben gidicem diyor, gidemiyor da söylediği saatte, sağdan soldan topladığın personelle birlikte 5 saat boğuşuyorsun sonra. neyse bu sene hem havayolları daha sakin ve planlı gittiği, hem de beylikdüzü'nden falan işe gelebilme oranı daha yüksek olduğu için çok delirmedik. hele sen orda eksik personelle falan yardırıyorsun, tam "ekip planlama bölümüne haber vereyim, baksınlar programa da şuraya adam yığsınlar" diyorsun, bi açıyosun mail'i, hop "genel merkezdekiler kar yağışı nedeniyle erken çıkacak yollar falan kapanmadan <3" tam böyle savaş filmlerinde etrafı sarılıp takviye isteyince "gelmiyor başınızın çaresine bakın" denen az rütbeli durumu. (abarttım tabi biraz da geçen sene yeni terfi ettiğim için çaresizce "e nağıcaz ama biz şimdi" diye kalakalmıştım dashfygas. ha bi de bu sene nöbetçi ekip planlamacı dikiyorlar haftasonu resmi tatil vs durumlarına, hem tecrübenin hem de onun rahatlığı vardı)
neyse delirmek demişken, batlama çatlama olmayaydı iyiydi. bi işte her bokta "en prestijli hedef" olmasını sevmiyorum havalimanının. paranoya forever son 6 aydan sonra. işin gerçekten sevmediğim bi o yanı var sanırım. o da hani ÖLMİYİM DİYE yani.
he bi de uyku düzeni dopamin serotinin falan yerlerde geziyor çoğu zaman.
bir de son olarak türkçe'min içine sıçıldı. OK Mİ ABİ ORASI, PUSHBACK OLDU MU falan diye girmekten. ingilizce'min ağzına da ayrı sıçıldı, anadili ingilizce olmayan milletlere GO DİS DO THAT diye bir şeyleri / bir yerleri tarif etmekten ve açıklamaktan. günde sekiz yüz bin kişi falan soru soruyor çünkü.
sarcasm var mı yok mu anlayamadım abi ben. Daha cok neseli olmayi unutmussun gibi geldi bana
eğlenceli ya.
eğlenceli dediğim hohoho diye çalışmıyoruz da, ekip işi, o birliktelik duygusu falan baya iyi hissettiriyor. kadın voleybol takımı gibi birbirimizin kıçına çapçap yapmıyoruz da hep beraber zor bir şeyi başarınca bi kankalık oluşuyor zamanla, o baya güzel bir his. bir de uykusuzluktan falan kafayı yedik mi hep beraber yiyoruz, sağlam geyik dönüyor (tu)
eğlenceli dediğim hohoho diye çalışmıyoruz da, ekip işi, o birliktelik duygusu falan baya iyi hissettiriyor. kadın voleybol takımı gibi birbirimizin kıçına çapçap yapmıyoruz da hep beraber zor bir şeyi başarınca bi kankalık oluşuyor zamanla, o baya güzel bir his. bir de uykusuzluktan falan kafayı yedik mi hep beraber yiyoruz, sağlam geyik dönüyor (tu)
abi audit yapıp mutlu olan arkadaştan sonra konu kitlenmeliydi 7 sayfa olmuş.
bir de son olarak türkçe'min içine sıçıldı. OK Mİ ABİ ORASI, PUSHBACK OLDU MU falan diye girmekten. ingilizce'min ağzına da ayrı sıçıldı, anadili ingilizce olmayan milletlere GO DİS DO THAT diye bir şeyleri / bir yerleri tarif etmekten ve açıklamaktan. günde sekiz yüz bin kişi falan soru soruyor çünkü.
Afasd geçen pazartesi atc leri dinliyoruz ingilizce ağlıyordu ya. Bir şekilde ama istenileni anlatmayı başarıyorlar valla sadfs.
Ben ingilizcemin alanda çalışanların ortalamasına göre çok iyi olduğunu düşünüyorum valla (ingilizce bilmesi gerekenleri katıyorum sadece, aka dış hatlar yer hizmetleri vs) ama atc'ler falan yardırıyordur diye düşünüyordum. kötü mü lan hakkaten? ne kadar kötü, çok mu kötü?
Yok abi çok kötü değil de stresli anlar sonuçta sürekli iniş izni kalkış izni isteniyor bi ona bi buna konuşurken haliyle cortluyor adamlar arada. Türkçe düşünerek konuşuyorlar çok belli oluyor.
mutlu olmak istiyorsan çalışmayacaksın.
ilgili karşılaştırmayı yaptım zaten. işin seyrinin nasıl olacağı belli, çok büyük değişiklikler olmadığı müddetçe.
6 ay sonra gene yazarım buraya, gelir okursun.
umut sarıkaya karikatürü gibi olmasın da abi..
"5. ayın sonunda şirket feshedildi, işine son verildi..."
"5. ayın sonunda şirket feshedildi, işine son verildi..."
abi iş start up, ama 5 gün boyunca tek yaptığım kuruluştan bu yana nasıl bir finansal performansını incelemek oldu. kpi'lara baktım, audit report'ları okudum. çok düzgün insanlar tarafından yönetiliyor.
ben umutluyum açıkçası. yerleşmiş düzendeki değişmeyen, yeniliğe açıkmış gibi gözüküp körü körüne aynı metodolojileri izleyen insanlardansa, riskleri daha fazla olan ama birlik beraberlikle bu risklerin üstesinden gelen bir yapıyı tercih ediyorum şu an.
dün de ofisi taşıdık, sabah 4'de eve geldim. şu ana evden işe 15 dakikada gidebiliyorum (yürüyerek)
ofisin asma katına ikinci ps 4 ve vr/oculus geliyor falan. dream job şu an benim için.
ben umutluyum açıkçası. yerleşmiş düzendeki değişmeyen, yeniliğe açıkmış gibi gözüküp körü körüne aynı metodolojileri izleyen insanlardansa, riskleri daha fazla olan ama birlik beraberlikle bu risklerin üstesinden gelen bir yapıyı tercih ediyorum şu an.
dün de ofisi taşıdık, sabah 4'de eve geldim. şu ana evden işe 15 dakikada gidebiliyorum (yürüyerek)
ofisin asma katına ikinci ps 4 ve vr/oculus geliyor falan. dream job şu an benim için.
Öne çıkan mesajlar