Gizli Mesaj tarihi: Mayıs 28, 2015 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 28, 2015 peki bulutların arasından ışığın hüzme şeklinde ara ara geçişiyle oluşan görüntünün bir adı var mı? Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Mal Mesaj tarihi: Mayıs 28, 2015 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 28, 2015 bu topiği ben yoluna koydum, hala laf sokmaya çalışıyosun Drall. ben zaten alınıp önemsediğim için değil, hep yaptığın bişey olduğunu görünce uyarmak istediğim için açtım kitap-kitaplık konusunu. küçüklüğümüzden beri öcülerden bahsediyorlar bize. senin çevrende de durmadan öcülerden bahsedenler var. o öcüleri onlar yarattı aslında. seni beni korkutarakta besliyorlar. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Drall Mesaj tarihi: Mayıs 28, 2015 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 28, 2015 Ahah ben sana bişey söylemek için yazmadım ki onu, kendi yaptığım bir şey aynı zamanda kitap alıp okumamak. Kitap okuyan neredeyse her insanın yaptığı bir şey hatta bu. Bkz: gerge'nin ebook topici. Ama sana başka bir topicte söylediklerimden dolayı nasıl bir kuyruk acısı çekiyorsan bana olan on mesajından dokuzu bi kendini açıklama ya da bi laf sokmaya çalışma mesajı. Aş artık. Ha bu arada illa laf çakmamı istiyorsan satın alıp demiş bak orda, çalıp dememiş. Bunu üzerine alın dicem, bi iki ay da bunun üzerinden her mesajıma laf sokmaya çalışırsın diye korkuyorum sdf Ayrıca bu topiği sen yoluna koydun? Bu nasıl bir özgüven? Bir laf tutturmuşsun dili beller dili belirler hedehödö diye, bulabildiğin her yere koyuyorsun. Ben sana cahilliği örneklerle sunuyorum, daha da sunabilirim istiyorsan sunayım anlamı çoğunlukça yanlış bilinen sözcüklerden oluşan bir dizi sözcüğü diyorum, ama sen hala sözlük almana gerek yok ekşisözlük yeter insan dili belirler diyorsun. Sonra bi de gelip topiği ben yoluna koydum diyorsun. Ciddiysen çok komik, şakaysan hiç komik değil. Salla gitsin şu kendine dert ettiğin mesajlarımı, birbirimizin nicklerine değil de mesajlarına cevap verelim artık. Sıkıldım bu işten çünkü. Şurda muhtelif durumlara sözcük arıyorum, hiçbirini bulabilmiş değilim. Ama neyse ki topiği yoluna koyuyorsun süperkahramanım <3 (öyleyse sen niye bırakmıyorsun laf sokma çabalarını dersen bu son mesajına bir laf sokma. Nicke değil sdf) Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Drall Mesaj tarihi: Mayıs 28, 2015 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 28, 2015 Gizli said: peki bulutların arasından ışığın hüzme şeklinde ara ara geçişiyle oluşan görüntünün bir adı var mı? Onu ben de merak ettim bak, en az ağaçların arasından süzülmesi kadar şık bi durum. Acaba düztaban insanların spor ayakkabılarını genişletişinin bi adı var mı, düztaban olunca çok çekiyo imsam bu durumdan. Bu ayakkabıyı da üç ayda blabla ettik gibi. Düztaban diyeyim ya da bu duruma. Bu ayakkabıyı da üç ayda düztaban ettik. oldu gibi ha Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Mal Mesaj tarihi: Mayıs 28, 2015 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 28, 2015 zamanını çalmıyım dönüp dönüp topiğe bakıp cevap verdimi diye bakma diye cevap yazmıycağımı deklare ediyorum. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Fistan Mesaj tarihi: Mayıs 28, 2015 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 28, 2015 herşeye bi sözcük olsaydi cümle diye bişey olmazdı Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
WaNTeD Mesaj tarihi: Mayıs 28, 2015 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 28, 2015 gerek yok cümlelere ya her şeyi tek kelime ile anlatmak varken, edebiyat ftw Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
yumy Mesaj tarihi: Mayıs 28, 2015 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 28, 2015 Ben hep bir kelimenin eksikliğini hissettim aslında o geldi aklıma bilmiyorum belki de vardır asdf Bu kırmızı biber gibi şeyler için dediğimiz acı ile; böyle sert, keskin, ne biliyim patlıcandan gelen, bademin,fındığın,zeytinin kötüsünü yediğimizde gelen kötü bir tat olur ya, ona da acı diyoruz. Ağzımızı yakan su içirten acıya acı diyip, surat ekşilten o kötü tada başka bir şey demeliyiz bence asdfasd ıkımsı mesela? ahah girişe bakınca hayatımı bu kelimeyi bulmaya adamışım gibi durdu Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Fistan Mesaj tarihi: Mayıs 28, 2015 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 28, 2015 acu Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
k1nJo Mesaj tarihi: Mayıs 28, 2015 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 28, 2015 kekre veya kekremsi diyebilirsin. http://www.tdk.gov.tr/index.php?option=com_gts&kelime=KEKRE Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Drall Mesaj tarihi: Mayıs 28, 2015 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 28, 2015 yumy said: Ben hep bir kelimenin eksikliğini hissettim aslında o geldi aklıma bilmiyorum belki de vardır asdf Bu kırmızı biber gibi şeyler için dediğimiz acı ile; böyle sert, keskin, ne biliyim patlıcandan gelen, bademin,fındığın,zeytinin kötüsünü yediğimizde gelen kötü bir tat olur ya, ona da acı diyoruz. Ağzımızı yakan su içirten acıya acı diyip, surat ekşilten o kötü tada başka bir şey demeliyiz bence asdfasd ıkımsı mesela? ahah girişe bakınca hayatımı bu kelimeyi bulmaya adamışım gibi durdu Kekre olabilir mi demek istediğin, yoksa daha farklı bir şey mi? Bi üstte de gelmiş geç kaldım sdf Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
WaNTeD Mesaj tarihi: Mayıs 28, 2015 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 28, 2015 buruk da denir heralde Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
aquila Mesaj tarihi: Mayıs 28, 2015 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 28, 2015 aklina kelime gelmiyosa bisey uydur, tadi cok gubelek de mesela. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Drall Mesaj tarihi: Mayıs 28, 2015 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 28, 2015 O değilde default de-fault'tan mı geliyo lan yoksa? Kusuru/hatayı ortadan kaldırmak, tekrar hatasız hale getirmek gibi belki? Kompresyon/dekompresyon misali sdf Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
aquila Mesaj tarihi: Mayıs 29, 2015 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 29, 2015 defaultun esas anlami dusundugun sey degil. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
yumy Mesaj tarihi: Mayıs 29, 2015 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 29, 2015 Bir yalanı yaşamışım yıllarca, kekrenin varlığından habersiz... Kitap okumak lazım. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
WaNTeD Mesaj tarihi: Mayıs 29, 2015 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 29, 2015 aquila said: defaultun esas anlami dusundugun sey degil. fransızcadan gelmiyor mu Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Drall Mesaj tarihi: Mayıs 29, 2015 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 29, 2015 aquila said: defaultun esas anlami dusundugun sey degil. İşte böyle varsayılan, ilk hali, fabrika ayarları vesaire tadında bir şey değil mi :( ben türkçe sözlüğün yanında ingilizce sözlük de alayım öyleyse sdf Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
pascalnouman Mesaj tarihi: Haziran 2, 2015 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 2, 2015 cat pat küt yerine cars diyorum ben misal kapıya bi omzu bi koydum cars diye acildi Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Ren Mesaj tarihi: Haziran 3, 2015 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 3, 2015 agrafi mesela hastasıyım ama "a- + graphia, from Ancient Greek ἀ- (a-) and γράφω (gráphō, “I write”)." gibi açıklamayla çakma olduğu belli oluyor. TDK'ya göre yazma yitimi. işte öylece girmiş yani. o yüzden default'da da difolta doğru yürür bence. çünkü, "A selection made in the absence of an alternative" şeysine kelime bulamadım ben. seçimsiz? sdfs bir de yapılan hata şu, yabancı bir kelime atıyorum dört anlama birden geliyorsa, yerine bulduğunuz türkçe kelimenin de dört anlama gelmesi bekleniyor. hâlbuki ne gerek var her anlama vur ayrı kelimeyi. ne çıkar. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Anhora Mesaj tarihi: Haziran 9, 2015 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 9, 2015 Kullandığımız birçok kavramın/tanımlamanın kökeni hristiyanlık inancına ait kelimeler. Dekan, Rektör, Doktor, Jübile vs. Batı kökenli kelimeler: http://www.dilbilimi.net/bati_kokenli_kelimeler.pdf Önce bunları değiştirmek lazım, asimilayonu durdurmak için. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
ovchinnikov Mesaj tarihi: Haziran 9, 2015 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 9, 2015 bu kadar oturmuş cümleleri değiştirmeye kasmanın çok manası yok. dilin gelişimi için önce şu "ingilizce üniversite" anlayışından biraz kurtulmak gerek diye düşünüyorum. Ana dilde kelime bulmak için ana dilde bilim, edebiyat yapmak gereklidir. Bu ülkenin en saygın akademik kurumları ingilizce eğitim verirken lugatımıza yeni sözcük girmesi pek olası değil. Dışarıdan aldığımız kelimeleri Türkçeye uyarlamaya çalışırız sürekli. Fakat bu dediğim fikir genelde yanlış anlaşılmaya müsait. Herkesin bildiği üzere dünyada bilimin dili İngilizce. Binaenaleyh nitelikli bilim yapabilmek için İngilizce şarttır. Ama bir bilim insanının İngilizce yazıp çizebilmesi demek bilimsel değer üretirken Türkçenin ikinci plana atılması demek değildir. (binaenaleyh'i artisliğine kullandım sözcük konusu olunca :P . yoksa günlük hayatta kullanmam yani. hem kullansam size neyse zaten) Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Archangel_ Mesaj tarihi: Haziran 9, 2015 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 9, 2015 elimizde a ve b isimli iki özkardeş olsun. a erkek, b kadın cinsiyetinde. a nın eşi, b nin eşine ne olarak hitap eder? (dayı kayınço elti yenge vs falan gibi bi spesifik kelime var mı yani)? Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Ren Mesaj tarihi: Haziran 9, 2015 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 9, 2015 şu aile içi refere etmeyi çok saçma buluyorum. ismi var işte abi mis gibi, kullanın diye isimlerimiz var. ordu içi hiyerarşi mi bu lan. şu türkçeye geçen yabancı kökenli hedeler konusunda da: abi bence bu kadar öztürkçe didinmek saçmalık, neden? çünkü örnekle açıklayalım. örnek demokrasi. köken > Démocratie (fransızca) Démocratie kökeni > Demokratia (yunanca) yani insanlar isa'dan önce 500'lerde falan, hükûmete kendileri katılmışlar ve buna ne diyelim demişler bunu bulmuşlar. nasıl fransızlar aga biz bunu almayalım yea yunanca bu demiyorsa biz de paşa paşa alıp kullanalım yani. hem etimolojik kökeni iyi takip ediliyor o zaman. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Drall Mesaj tarihi: Temmuz 2, 2015 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 2, 2015 Tırıs a. Atın kısa adımlarla hızlı yürüyüşü: Hafif tırıs üzere yürüyen hayvanı âdeta dörtnala koşturmaya başlıyordu. -M. Ş. Esendal. Bu tarz daha fazla sözcük olmalı türkçede atın yürüyüşüyle ilgili. Kızılderili dillerinde önüne bakarak yürümek, korkarak yürümek, karanlıkta yürümek, av arayarak yürümek vb gibi bir sürü sözcük varmış mesela, arapçada da deve yürüyüşüyle ilgili çok fazla sözcük varmış. Hem arapça ve kızılderili dillerindeki sözcükleri arıyorum, hem de türkçedeki tırıs benzeri diğer sözcükleri. Var mı aklına örnek gelen? Siz başlamadan ben yaziyim, zahmet etmeyin lütfen gereksiz mesajlar yazmaya: Ne gerek var Gerek olsaydı biliyo olurdun Tırıs: atın kısa adımlarla hızlı yürüyüşü demek. (Bakalım bu cümledeki komikliği şakayı kim anlıcak sdf) Edit: bu arada topic bi ara dilde tasfiyeciliğe çekilmeye çalışılmış ama benim öyle bi amacım yok, halihazırda tdk sözlükte olan bir sözcüğün yanlış anlamla kullanılmasına karşı olmak, dilde tasfiyeciliği savunmak demek değildir. Umarsız'ın anlamı "çaresiz" demekken birisi çıkıp bunu "umursamadan" anlamında kullandığında ve savunma biçimi olarak "ama çoğunluk öyle kullanıyo" dediğinde buna karşı çıkarım, televizyon yerine görüntülükutu diyelim gibi şeyleri savunmam çıkıp da. Edit2: buldum birkaç tane, rahvan a. 1. Koşarken bir yandaki iki bacağını aynı anda atan binek hayvanlarının biniciyi sarsmayan en yavaş koşma biçimi: Hecin üstünde kısa rahvan en rahat yürüyüştür. -F. R. Atay. 2. sf. Bu biçimde koşan (binek hayvanı). 3. zf. Binek hayvanı bu biçimde koşarak. Eşkin (I) a. 1. Atın dörtnal ile tırıs arasındaki hızlı yürüyüşü: At, eşkinle beş on dakikada gittiği yolu, dörtnala, bir iki dakikada geldi. -M. Ş. Esendal. 2. sf. Böyle yürüyen (at): Eşkin bir at. 3. zf. Böyle bir yürüyüşle: Eşkin gitmek. Dörtnal a. (dö'rtnal) 1. Atın en hızlı koşma biçimi: Dörtnal giden atların köpüklü boynuna bir daha yatmayacak. -N. Hikmet. 2. mec. Bir işi çok çabuk yapma, acele etme. Adeta Bunu tdk'de bulamadım, ama atın ağır aksak yürüyüşüne deniyormuş Gibi gibi Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar