ahmedinejad Mesaj tarihi: Temmuz 30, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 30, 2011 alakası yok. ekşi sözlükten iki tane olumsuz eleştiri okuyup sonra filmin sekiz buçuk dakikasını izleyip aykırı davranmaya çalışmaktan başka bir şey yaptığın yok. bir de buna anlam yüklemeye çalışman, üstüne bunu, zeka içerdiğini sandığın orta iki seviyesi "gerizekalı" esprileriyle süslemen çok da bir şey fark ettirmiyor. iyi geceler. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
dasaaa Mesaj tarihi: Temmuz 30, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 30, 2011 espri yaptığımı kim söyledi ki sana? Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Red Mesaj tarihi: Temmuz 30, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 30, 2011 çekirdek.jpg koyucam ama dasaa mulayim adam ağır cevap vermez gibi geliyor iş çıkmaz burdan Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
ahmedinejad Mesaj tarihi: Temmuz 30, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 30, 2011 ok. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
moncici Mesaj tarihi: Temmuz 30, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 30, 2011 modern yaşamda bireyin yaşadığı yalnızlığın, toplumsal ahlaka ve kalıplaşmış düşüncelere yabancılaşmanın getirdiği bir "kaybedenlik" halini anlayabilirim. ama bu afili filintalar ekibinin de, beat generation özentisi tiplerin de psikolojisi farklı. oedipus kompleksi ile ilgili bir takım durumlar saklı derinlerde. farkettiyseniz son dönemlerde tekrar patlayan bu kaybeden edebiyatında çok enteresan bir ortak nokta var. erkek erkeğe arkadaşlığa yüklenen derin anlam. leyla ile mecnundan tut da kaybedenler kulübüne, barış bıçakçı romanlarından behzat ç.'ye kadar var bu. afili filintalar zaten böyle bi oluşum, ağır testesteron. bu psikoloji direk babanın yerine bir ikame nesnesi arama durumuyla ilgili. babaya duyulan nefretten doğan suçluluk duygusunu hafifletme isteği bir nevi. anlatılan ilişkiler nasıl? güdük kalmaya mahkum, yanlış anlamaya, anlaşılmaya ve nihai olarak rahatlayamama üzerine kurulu. bunun böyle olma sebebi de omnipotence durumuna dışarıdaki bir kadın, bir arzu nesnesi ile ulaşmaya çabalamak ama bunu engelleyen ödipal problemlerin gırla mevcut olması. kaybedenlik mi? nasıl derseniz öyle deyin. mevzuya sosyal-sınıfsal olarak yaklaşan ya da hiç yaklaşamayan biri durumu böyle okumaz, KORO BOLOYORLOR POSO SOKS VOR der geçer, hakkıdır. gece gece yazdım dumanlı kafayla biraz karışık olduysa sori Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
hedehodohop Mesaj tarihi: Temmuz 30, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 30, 2011 Hocam argümanların da kökenlerine inmek lazım , rambonun bir balerinle özdeşleştiğini gösteren olguların varsa gayet de savunursun , yada kendine ait bir balerin estetiği geliştirirsin ve ramboyu bununla kapsarsın.Sonuçta bugünün ''balesi'' belirli çoğunlukta insanlar onu estetik bulduğu için o ritüelde ; yani kavramlarda nicel bakış hiç bir zaman argüman teşkil etmez.Tek demeye çalıştığım elimizde bir galaksi klavuzu ve içinde de her kavramın tek bir karşılığı olmadığıdır. Çok ama çok düz ve kalıp halinde bakıyorsun. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
dasaaa Mesaj tarihi: Temmuz 30, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 30, 2011 ahmedinejad said: alakası yok. ekşi sözlükten iki tane olumsuz eleştiri okuyup sonra filmin sekiz buçuk dakikasını izleyip aykırı davranmaya çalışmaktan başka bir şey yaptığın yok. . ama en güzel tarafı bu.. "aykırı davranmaya çalışmaktan başka bir şey yaptığın yok" arkadaşım sen beğenmişsin ben de diyorum ki bana göre bu film bu isimle çöpten daha değersiz. isim ile alakası yok çünkü.. koyun gibi ayh çok iyi mi diyecektik. kaybeden falan değil, maksimum doyumsuz olur bu. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
dasaaa Mesaj tarihi: Temmuz 30, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 30, 2011 ahmedinejad said: ok. ok tabii Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Red Mesaj tarihi: Temmuz 30, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 30, 2011 ben filmi izlemedim.adamlar sevişiyor paraları var ve biz kaybedeniz diye aglıyorlar mı ? Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
hedehodohop Mesaj tarihi: Temmuz 30, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 30, 2011 moncici said: modern yaşamda bireyin yaşadığı yalnızlığın, toplumsal ahlaka ve kalıplaşmış düşüncelere yabancılaşmanın getirdiği bir "kaybedenlik" halini anlayabilirim. ama bu afili filintalar ekibinin de, beat generation özentisi tiplerin de psikolojisi farklı. oedipus kompleksi ile ilgili bir takım durumlar saklı derinlerde. farkettiyseniz son dönemlerde tekrar patlayan bu kaybeden edebiyatında çok enteresan bir ortak nokta var. erkek erkeğe arkadaşlığa yüklenen derin anlam. leyla ile mecnundan tut da kaybedenler kulübüne, barış bıçakçı romanlarından behzat ç.'ye kadar var bu. afili filintalar zaten böyle bi oluşum, ağır testesteron. bu psikoloji direk babanın yerine bir ikame nesnesi arama durumuyla ilgili. babaya duyulan nefretten doğan suçluluk duygusunu hafifletme isteği bir nevi. anlatılan ilişkiler nasıl? güdük kalmaya mahkum, yanlış anlamaya, anlaşılmaya ve nihai olarak rahatlayamama üzerine kurulu. bunun böyle olma sebebi de omnipotence durumuna dışarıdaki bir kadın, bir arzu nesnesi ile ulaşmaya çabalamak ama bunu engelleyen ödipal problemlerin gırla mevcut olması. kaybedenlik mi? nasıl derseniz öyle deyin. mevzuya sosyal-sınıfsal olarak yaklaşan ya da hiç yaklaşamayan biri durumu böyle okumaz, KORO BOLOYORLOR POSO SOKS VOR der geçer, hakkıdır. gece gece yazdım dumanlı kafayla biraz karışık olduysa soriyok hocam uçtun sen Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
dasaaa Mesaj tarihi: Temmuz 30, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 30, 2011 Red said: ben filmi izlemedim.adamlar sevişiyor paraları var ve biz kaybedeniz diye aglıyorlar mı ? abi o kadarla kalsa iyi amcam kafasına estiği için diyor ki "bilmem kimin kitabını da basayım. 125tane falan satar ama basayım" böle dilediği olaya at koşturmaca da var hani. özgürlük vs de gırla adamda. sonra kaybedeniz biz abi yaaa siktirin Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
ahmedinejad Mesaj tarihi: Temmuz 30, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 30, 2011 dasaaa said: ahmedinejad said: alakası yok. ekşi sözlükten iki tane olumsuz eleştiri okuyup sonra filmin sekiz buçuk dakikasını izleyip aykırı davranmaya çalışmaktan başka bir şey yaptığın yok. . ama en güzel tarafı bu.. "aykırı davranmaya çalışmaktan başka bir şey yaptığın yok" arkadaşım sen beğenmişsin ben de diyorum ki bana göre bu film bu isimle çöpten daha değersiz. isim ile alakası yok çünkü.. koyun gibi ayh çok iyi mi diyecektik. kaybeden falan değil, maksimum doyumsuz olur bu. hayır gayet normal bir şekilde konuşurken sinire kesip "aptal mısınız? yok yok valla aptalsınız" diyen sensin? bana ne beğenip beğenmemenden. filmden para falan almıyorum, umrumda da değil ne yaptığın. bir forumda bir filmi insan gibi konuşamayacaksak, her boku sidik yarışına dönüştüreceksek ne manası var ki zaten yazmanın konuşmanın? ok tabi ne diyeyim. hayatımda hiç bir şekilde karşılaşmayacağım, hayatıma hiç bir etkisi olmayacak, hayatımda hiç bir değeri olmayan bir adama geri zekalı olmadığımı, lobotomi geçirmediğimi mi anlatayım ciddiye alıp? insan zannedip iki satır cevap verdim onun için de özür dilerim şahsen. iyi forumlar. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
roket adam Mesaj tarihi: Temmuz 30, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 30, 2011 Sekiz dakikada kapatmakla hata etmişsin usta "bence" Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Red Mesaj tarihi: Temmuz 30, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 30, 2011 ya o neden biliomusun.bizim ünlü türkler ezik fakir rolleri sevmiyorlar. yani filmin ismini acıların cocugu yap.başrole kıvanç tatlıtuğ koy villada başlar filme yada kesin villada bitirir sdfs Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
dasaaa Mesaj tarihi: Temmuz 30, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 30, 2011 sana da iyi forumlar zihinsel açıdan kazanmış arkadaşım.. süpersin ama kaybeden de olabilirisn istersen. bigit allasen Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
hedehodohop Mesaj tarihi: Temmuz 30, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 30, 2011 şu çok kötü birşey , istediğin kadar oku , tahsilli ol böyleysen böylesin Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
goldbären Mesaj tarihi: Temmuz 31, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 31, 2011 tatava bir film için bu kadar kavga ediyosunuz filmdeki felsefeye gelince; sizin felsefe anlayışınıza sıçayım. iki bira yuvarlayınca hepinizden aynı cevheri çıkartabilirim. (red biraz zorlar) Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
adamınbiri Mesaj tarihi: Temmuz 31, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 31, 2011 filmde ki karakterler kaybeden değil gerizekalı sadece ne yapmak istediğini bilmeyen ipsiz sapsız şimdinin apaçileri gibi bişey kültürlü apaçiler diyelim Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
ahmedinejad Mesaj tarihi: Temmuz 31, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 31, 2011 said: Dücane Cündioğlu "Kendine kendinde yer açmalısın" başlıklı muhteşem yazısında Kafka'dan bir hikâye anlatır... Kafka'ya sormuşlar; hiçbir eksiğin yok, niye üzülüyorsun ki? Şöyle cevaplamış: Haklısın, hiçbir eksiğim yok, kendimden gayrı! Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Ren Mesaj tarihi: Temmuz 31, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 31, 2011 moncici said: modern yaşamda bireyin yaşadığı yalnızlığın, toplumsal ahlaka ve kalıplaşmış düşüncelere yabancılaşmanın getirdiği bir "kaybedenlik" halini anlayabilirim. ama bu afili filintalar ekibinin de, beat generation özentisi tiplerin de psikolojisi farklı. oedipus kompleksi ile ilgili bir takım durumlar saklı derinlerde. farkettiyseniz son dönemlerde tekrar patlayan bu kaybeden edebiyatında çok enteresan bir ortak nokta var. erkek erkeğe arkadaşlığa yüklenen derin anlam. leyla ile mecnundan tut da kaybedenler kulübüne, barış bıçakçı romanlarından behzat ç.'ye kadar var bu. afili filintalar zaten böyle bi oluşum, ağır testesteron. bu psikoloji direk babanın yerine bir ikame nesnesi arama durumuyla ilgili. babaya duyulan nefretten doğan suçluluk duygusunu hafifletme isteği bir nevi. anlatılan ilişkiler nasıl? güdük kalmaya mahkum, yanlış anlamaya, anlaşılmaya ve nihai olarak rahatlayamama üzerine kurulu. bunun böyle olma sebebi de omnipotence durumuna dışarıdaki bir kadın, bir arzu nesnesi ile ulaşmaya çabalamak ama bunu engelleyen ödipal problemlerin gırla mevcut olması. kaybedenlik mi? nasıl derseniz öyle deyin. mevzuya sosyal-sınıfsal olarak yaklaşan ya da hiç yaklaşamayan biri durumu böyle okumaz, KORO BOLOYORLOR POSO SOKS VOR der geçer, hakkıdır. gece gece yazdım dumanlı kafayla biraz karışık olduysa sori Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Suark Mesaj tarihi: Temmuz 31, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 31, 2011 filme bu kadar hatun koymasalar çok daha güzel anlaşılırdı olay ama işte odak noktası onlar oluyor bu kadar koyunca. gene sölim, aşk olmayan hayatı anlatan ( illa kişiye olmak zorunda değil,nesneye mesleğe herhangi bir şeye olabilir ) güzel bir film. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
yav Mesaj tarihi: Temmuz 31, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 31, 2011 dasaaaa film zaten başında o duyguyu verip sonra geri kalanında açıklamaya çalışıyor. Sen yanlış yapmışsın otur izle bir tam ne diyorlar anla ondan sonra daha güzel ahkam kesersin hem. İyiliğin için yani=p Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
dasaaa Mesaj tarihi: Temmuz 31, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 31, 2011 adını değiştirip tekrar çekerlerse bakarım. yoksa bu ad ile "temiz bok", "dostcanlısı sivrisinek" "sevmli kuduz köpek joe" gibi bişi oluyor bu. ne abi, ilerleyen kısımda işlerini de mi kaybediyor bunlar? harca borca da mı batıyorlar? allahın her sabahı nefret ederek ama hayatta kalmak için gitmek zorunda oldukları işe mi gidiyorlar? eve gelirken "lanet olsun şimdi eve dönmem gerekiyor ya.. üfff" mü diyorlar.. ne yani? neyi kaybediyorlar? nasıl kaybediyolar? "ayy tırnağım kırılığı için çok hüzgünüm. buraya üzgün surat koy " tiki kızından bi farkları yok hani. loser olgusunu türkiyede yanlış anlamış, ingilizce bilmeyen 2 elemanın radyo programına kaybedenler klübü adını vermesinin ve winner oldukları halde emo takılıp "ay çok kötüyüz biz, fenalardayız lan" demesinin kaybetmekle alakası ne? hiç. pre-emo bunlar sadece. neanderthal gibi bişi. o zamanlar henüz emoluk yok diye saçlarını garip garip kesip "ay çoook fenayıııız! fa-ke değiliz biz taaam mı? çok fenayız haggaten" dememişler sadece. yoksa bildiğin emoların ataları bunlar. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Gkgokhan Mesaj tarihi: Temmuz 31, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 31, 2011 dasaaa said: adını değiştirip tekrar çekerlerse bakarım. yoksa bu ad ile "temiz bok", "dostcanlısı sivrisinek" "sevmli kuduz köpek joe" gibi bişi oluyor bu. ne abi, ilerleyen kısımda işlerini de mi kaybediyor bunlar? harca borca da mı batıyorlar? ne yani? neyi kaybediyorlar? loser olgusunu türkiyede yanlış anlamış, ingilizce bilmeyen 2 elemanın radyo programına kaybedenler klübü adını vermesinin ve winner oldukları halde emo takılıp "ay çok kötüyüz biz, fenalardayız lan" demesinin kaybetmekle alakası ne? hiç. pre-emo bunlar sadece. neanderthal gibi bişi. o zamanlar henüz emoluk yok diye saçlarını garip garip kesip "ay çoook fenayıııız! fa-ke değiliz biz taaam mı? çok fenayız haggaten" dememişler sadece. yoksa bildiğin emoların ataları bunlar. Hayatımda gördüğüm en sığ film eleştirisi diyebilirim. Filmin adını, oyuncunun saçını, karekterin ingilizce bilgisini ve senaryo üstündeki depresif karakterleri beğenmemekte ayrı bir tarz. Filmi baştan bir kez daha izlemeni tavsiye ediyorum. Oturulup okunması gereken bir film. Fakat bu saatten sonra adı değişmeyecektir. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
dasaaa Mesaj tarihi: Temmuz 31, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 31, 2011 film eleştrisi yapmıyorum ki, basmıyor sanırım.. kaybeden falan değil bu, adı ile alakasız diyorum sadece. amcamlar o senelerde emo imişler sadece. ne kaybedeni lan? lol. cebinden sigarasını düşürse "ayyh parası çok önemli değil ama sigaray çok anlam yüklemiştim ben!!!!" diye ağlayacak, trip atabilecek potansiyelde tiplere kaybeden demek gibi bullshit olmuş bu. bunlardan daha büyük bi kaybeden olarak çok acaip bi kaybedendi vallahi. öle böle değil hani. bunun kadar olmasa da diper bi kaybeden de ya bigidin ya tekrarlıyorum FİLM PRE-EMOLAR HAKKINDADIR Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar