Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Türk Sinemasi


DeBuffAndHeal

Öne çıkan mesajlar

Ya siz sinemadan anlamıyorsunuz.Su katılmamış derinliği ile Mahsun Kıpkırmızıgül'ün filmleri ne hollywood ne bollywood hiç birinde yok.Adam halkımızın sorunlarına getirdiği kuş bakışı bakış açısı ile duygularımızın içine ederek bizi kendimize getirdi.Kendimizi tanıdık,küstük barıştık şahtık şahbaz olduk.Bambaşka birşey olduk.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

oldugu yerde, hatta geriliyor. 1 tane adam gibi film cikiyorsa 20 tane bombos film cikiyor. bir kac istisna idare eder oyuncu & yonetmen olsa da digerlerinin alayi bos. artik eskisi gibi kamera yok, set yok, ekipman yok gibi bahanelerde yok. ne sinema vizyonu var, ne de yetenek. maksatlari ne istedikleri filmi cekmek ne de sinema sanati. "haci bir film cekek hem masrafi kurtaririz hemde bos bos oturmayiz" mentalitesi. zaten herkes de bunun farkinda. adam kici kirik reklam filmi cekecek, kadroyu direk yurtdisindan getiriyor. bende olsam aynisini yapardim.

yesilcam zamani altincag yasadik ama turk zekasi iste, su denyo porno furyasi basladi turk sinemasini resmen 100 sene geriye goturdu. sadece sinema da degil, izleyicileri de kacirtti.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Nuri Bilge Ceylan gibi sinemacıların çalışmaları yadsınamaz olsa da sokaktaki adama da hitap eden hem de maganda/n00b gişesine göre dayanmayan filmimiz yok hala.

Kirpi ve Hokkabaz'ı henüz izleyebilmiş değilim ama geri kalanlar dışında hala 2. bir Herşey Çok Güzel Olacak ayarında bir film görememiş olmak beni üzüyor.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Bence ilerlemiyor. Son yıllarda izleyip de "aa bu güzelmiş" dediğim tüm filmlerde bi ajitasyon, popülizm var. Ya da film çok güzel gidiyor, sonu herkesi mutlu edelim düşüncesiyle yapılıyor. (tipik hollywood oyunu) Babam ve Oğlum, Güneşi Gördüm, O Çocukları, Beynelmilel falan filan, bakıyorum güzeller ama değiller.

90'larda sinemamız daha iyiymiş sanırım. Bunda sinemanın o yıllarda büyük bir sektör olmamasının da paydası var tabi. Her Şey Çok Güzel Olacak, Eşkıya, Ağır Roman gibi filmler hem iyi de gişe yaptılar. Ama artık güzel film gişe yapmıyor klişesi geçerli bence.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

hamam, harem suare, cahil periler, karşı pencere , her şey güzel olacak , eşkiya , propaganda , babam ve oğlum , asansör , fasulye bunlar o 80 döneminden sonraki güzel filmlere örnek. Söyle bi durum var Türk Sinemasından ne beklediğinizde önemli , parçala beni behçet , atın intikamı gibi abuk filmlerden sonra anca toparlanabildi bana göre.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

filmlerin ekseriyeti 'sanat filmi' ya da dram vs, kalanı da kıytırık komedi. cüneyt arkın tarzı filmleri devam ettirseydik bugün hong kong wuxia misali dünyaca isim yapmış sektörümüz bile olabilirdi.

kimsenin zevkine lafım yok ama "aha bu filmi izlemek istiyorum" dediğim türk filmi neredeyse hiç olmadı 2000'lerde.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

ilerlemiyor,ilerliyorsa da bana göre milim milim ilerliyor.

Gazetelerde,televizyonlarda artık sinemanın ilerlemesini haftada veya ayda vizyona girecek olan Türk filmi sayısına bağlıyorlar ve peki sorarım kaç tanesi sadece ortalamanın üstünde ? Bazen hiçbiri ki haftalarca girmediği oluyor vizyona iyi filmlerin,

Ortalamanın üstünde olan filmlerde şöyle diyeyim tam olarak yetersizler o da yeni sinemacılarımızın artık tecrubesizliklerinden vs. olsa gerek bir taraflarında mutlaka göze batan eksiklikler oluyor ya da kasten yapılıyor bilmiyorum.Bir çok Türk filmi izliyoruz filmler çok hoş işte herşeyleriyle bize hitap ediyor ve güldürüyor olsun ya da kendine bağlayan has bir konusu var fakat bir tarafları o kadar açık kalıyor ki yani daha iyisi yapılabilirdi diyorsun ve gidiyor.

Mesela en son Kirpi'yi izledim Türk filmi olarak,her şekilde iyi bir filmdi,fakat gel gör ki bayağı bir eksiklik göze çarptı.Daha iyisi yapılabilirdi diyorsun,keza bir çok filmde böyle işte.

Denildiği gibi kaliteli film sayısı belki 2-4'e çıktı ama kalitesizler 10'dan 30-40'a fırladı,çünkü parayı halkın abazalığından veya milliyetçiliğinden kazanma yolunu buldular,sağlam birkaç yapımcı dışında sana para verecek adam yok ve bunlarda pek fazla para veremiyorlar doğal olarak vs. vs. gider böyle
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

DarKRideR said:
ilerlemiyor,ilerliyorsa da bana göre milim milim ilerliyor.

Gazetelerde,televizyonlarda artık sinemanın ilerlemesini haftada veya ayda vizyona girecek olan Türk filmi sayısına bağlıyorlar ve peki sorarım kaç tanesi sadece ortalamanın üstünde ? Bazen hiçbiri ki haftalarca girmediği oluyor vizyona iyi filmlerin,

Ortalamanın üstünde olan filmlerde şöyle diyeyim tam olarak yetersizler o da yeni sinemacılarımızın artık tecrubesizliklerinden vs. olsa gerek bir taraflarında mutlaka göze batan eksiklikler oluyor ya da kasten yapılıyor bilmiyorum.Bir çok Türk filmi izliyoruz filmler çok hoş işte herşeyleriyle bize hitap ediyor ve güldürüyor olsun ya da kendine bağlayan has bir konusu var fakat bir tarafları o kadar açık kalıyor ki yani daha iyisi yapılabilirdi diyorsun ve gidiyor.

Mesela en son Kirpi'yi izledim Türk filmi olarak,her şekilde iyi bir filmdi,fakat gel gör ki bayağı bir eksiklik göze çarptı.Daha iyisi yapılabilirdi diyorsun,keza bir çok filmde böyle işte.

Denildiği gibi kaliteli film sayısı belki 2-4'e çıktı ama kalitesizler 10'dan 30-40'a fırladı,çünkü parayı halkın abazalığından veya milliyetçiliğinden kazanma yolunu buldular,sağlam birkaç yapımcı dışında sana para verecek adam yok ve bunlarda pek fazla para veremiyorlar doğal olarak vs. vs. gider böyle



darkrider ne güzel açıklamış. fazla söze ne hacet.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

İlerleme sadece teknik anlamda, shooting, editing ve hatta 3D bile gelişti. Ancak en önemli unsur olan senaryo için geriye bile gittiği söylenebilir. Dolayısıyla Türk sinemasının bulunduğu konum an itibariyle anlamsız bir konum bence. Arz-Talep meselesinden çıkıp daha bilinçli işler yapılmalı, biraz fedakarlık ederek.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Abi iyi güzel diyosunuzda işin mali boyutuda var sanki her yapılan filme general motors ford ya da türevi sağlam endüstri şirketleri destekliyor.Türk sinemasındaki prodüksiyonların maliyetlerine baksanıza en fazla ne kadar tutmuş kıçı kırık bi hollywood filminin prodüksiyonu ne kadar? Artı adamlar imaj ve oyunculardan da kazanıyor senin dünya çapında sansasyon yaratabilecek ne kadar oyuncun var? Ki hollywood a ki adamların bir çoğu konservatuar, rol eğitimi , drama vs. almadan sadece kas ve boobs olayına dayanarak çıkıyor piyasaya yapmayın lütfen bu kadar da ya. Hani dicem Türkiye den Vin Diesel Angelina çıktı da biz mi film yapamadık. Artı kültürel olayları baz alırsak Türklerin bi dünyayı kurtarma filmi ya da benzeri bi olayı yaptıgını varsaysak bu aksiyondan öte izleyiciler için komedi filmi olur çünkü toplum değerleri farklılığı var. Adamlar biz süper gücüz otuz bokuz yaparız kırarız mantıgıyla çeviriyor senin efelerinle bir mi.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Saçma sapan birbirinin aynısı filmler sunup duruyorlar. Ha, teknolojiyi, ışıklandırmayı, özel efektleri falan daha iyi kullanıyorlar evet, bu bakımdan teknik olarak ilerliyor denebilir. Ama sinema olarak bakıldığında rezil şekilde geri gidiyor. Eski hababam sınıflarının, kemal sunal filmlerinin zevkini alan var mı yeni filmlerde? Hepsini geçtim şurada son on sene içinde bile bir Eşkiya tarzı film gören var mı? Yok. Evet bisürü film çıkıyor, ama çöp film çoğu.

En büyük sorunu konusuzluk filmin. Yani çoğu filmi bir sınıfa koyarsınız, romantik komedi, aksiyon, gerilim falan gibi. Türk filmlerinde böyle bir sınıf bile yok. Hani bir hikaye anlatıyor, ama o hikaye tamamen boş bir hikaye, komedi desen değil aksiyon desen değil (en basit örnek Organize İşler) ne amaçlı çekildiği belli deil, bir somut bir şey bırakmıyorlar.

Kimse bana ama bütçe falan filan demesin. Şu piyasadaki rezil filmlere en basidinden adam gibi bir senaryo yazmak için adam gibi bir konu bulmak için de mi bütçe gerekiyor? Eski filmlerde bütçe çok mu vardı da şimdi eksik kaldı? Bütçeyle alakasız batırıyo millet işte. Bi destek mestek falan diye milleti gazladılar sinemaya sokuyolar, şimdi önüne gelen film çektim diye çıkartıyo bişi ne de olsa izlicek ya millet. Hiç bu filmi bitirdikten sonra izlemiyorlar mı utanmıyorlar mı yahu piyasaya sürmeden önce.

Birbirinden rezil ve tamamen aynı çizgide ilerleyen (hani her filmi gruplandırabilirsiniz ama bu kadar aynı bu kadar çizgisel olmaz yahu) 5 tipe ayrılmış durumda Türk filmleri:

1- Tamamen boş, her şeyi bir arada sunmaya çalışıp ne aksiyonunu ne gerilimini ne komedisini tam veremeyen orta karar konseptsiz filmler (Okul, Organize İşler vs vs)

2- Komedi filmi olacam derken kendisi şaka gibi olan rezalet ve en ufak güldürüsü bulunmayan, "ayı espirili" filmler (Maskeli 5'ler serisi, yeni çekim hababam sınıfı, kutsal damacana vs)

3- Baldır bacak göstereyim çıplak karı koyayım gençler gelsin maksatlı çakma american pie konseptli filmler (bilmemne dershanesi falan)

4- Aman duygu sömürüsü yapayım, vereyim ağlaklığı vereyim zırıltıyı millet ağlasın tarzı, bakın burada ağlayacaksınız diye insanın gözüne sokmaya çalışan sözde duygusal filmler (şu güneşi gördüm müydü neydi, Issız Adam, ayrıca parantez açıyorum ıssız adam da nasıl tırt bir filmdir, bi de utanmadan bu filme güzel diyolar. Yahu hayvan herif karıyı şapıp bırakıyo, sonra yüzüne bakmıyo, vah anam kendi içimde çok üzüldüm duygulandım, ama bi kadını aramak bulmak da yok, saçmalık, gerçekte görse allağın hanzosu diyeceği adama duygusal falan dio millet de) Ha Eşkiya falan gibi gerçek sanat eseri dram filmlerini katmıyorum tabii ki buraya.

5- Tamamen boş, manasız, ama çağımız entellerinin ve entel olma çabasındakilerinin göz bebeği "aaa herkes anlayamaz çok derin anlam var ama içinde" dediği sıkıcı yavaş filmler (Gemide falan, bilimum nuri bilge ceylan filmi)

Görüldüğü üzere her biri birbirinden kötü. Düzgün şöyle adam gibi bir film görebildiğimiz yok pek.

Kimse kusra bakmasın valla, Türk sinemasına destek falan vermiyorum ben. Eskiden kaynak yetersizliği falan vardı para yoktu, aman destek verelim gidelim falan derdik. Ama o mantıkla gide gide herkes Türk filmine atlar oldu. Şimdi elini sallasan Türk filmine çarpıyor, millet de ne de olsa gelicekler diye afedersiniz z.ctığı b.ku film diye sunuyo.

Eski filmleri toparlıyorum arşivliyorum arada, şimdiki filmlere hiç bakası gelmiyo insanın onları izledikçe :)
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Ya belki de onlardan daha iyi oyuncular çıkardık,başka ülkelerde çıkardı ama pazarlanamadı doğal olarak.Burada olay pazarlama da değil prestijde bitiyor.Çektiğimiz şu sefil filmler Türkiye'de gişe yapıyor ve öyle kalıyor,filmdeki aktristin götü aylarca muhabbet konusu oluyor.

Oysa iş hem yapımcı şirketinin isim yapmasından tut,belirli oyuncuların piyasa yapmasına kadar uzar.Ülkenin kaliteli filmleri az olursa ve bu filmlerde yurtdışında gösterime girmezse zaten bir Angelina Jolie,veya başka tip bir oyuncu çıkaramazsın,aksine onları harcarsın.

Biz demiyoruz Amerikan propagandası yapan filmler iyidir de bizimkiler kötüdür,ama yetersizler.Para malesef bu sektörde kaliteyi belirleyen etkenlerden biridir.Bana göre az para ile olağanüstü filmler çıkarma devri kapanmak üzere,çünkü o nasıl desem,verilecek birşey kalmadı gibi insanlara,patlamarın olduğu,içinde bol bol seks geçen filmler artık insanlara resmen yedirildi ve dünyada olsun,türkiye'de olsun hatta bu filmler dışında görmek istemiyor genelde insanlar.Stüdyo filmlerini istiyorlar,dev prodüksiyonları ki bunların %80'i bence beş para etmez filmler.Sadece görselliğine bakarak bizi eğlendirdiği için ortalamanın üstünde veya ortalama deniyor ama yok olmaz.

Hele ki Saw'ın olağanüstü bir şekilde tutmasından sonra Dünya sinemasında artan işkenceydi ottu boktu temalı filmler artıyor.Filmin bir konusu yok ama bol bol işkence ve kan var.O film gişe yapıyor,başarılı oluyor.En son mesela Martyrs diye bir film izledim ve özellikle araştırdım. 6.5 milyon dolara çekilmiş film ve film süresinde hiçbir konu yok,sadece kan var,işkence vardı,çığlık vardı fakat film hak etmediği bir başarı kazandı.Yanlış hatırlamıyorsam da 40 milyon dolar üstü geliri vardı vs.

Gerçi şu da var,Dünya üzerindeki bir çok sinemanın durumu bizimkiyle aynı,desen hangileri iyidir sayıları azdır.Bir İngiliz sineması veya İspanyol sineması,hatta Alman sineması Avrupa'da benim için değişilmezken diğer yandan Kore sineması da farklı bir boyuttadır.Son dönemde ülke olarak değilde bölge olarak bakarsakta Orta Doğu sineması bile yükselişte fakat olduğumuz yerdeyiz.

Dediğim gibi bu işler parayla,oyuncu çıkarmayla vs. ölçülebilecek işler değildir,prestij işidir.Ve bunu da ancak kaliteyle sağlayabilirsin.İstersen dünyaca ünlü tek bir oyuncun olmasın ama kalite herşeyin önündedir.

Aslında sadece üstteki cümleyi yazacaktım niye uzattıysam bu kadar asdfsd
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

nuri bilge ceylana "entel-dantel" diye laf etmek, sanırım sinema terbiyesi veya eğitimi almamış olmaktan ve biraz da cehaletten kaynaklanıyo. biraz yavaş olun derim. şu anda türk sinemasının geldiği en ileri noktayı temsil ediyo. dünyaca kabul görmüş, sadece cannes'da değil, buenos aires'den, chicago'ya, singapur'dan sofya'ya başka biçok festivalde de ödüller kazanmış bir adam. kıymetini bilin.

teknik ve prodüksiyon konusunda ilerliyoruz. arada yazı tura gibi, herşey çok güzel olacak gibi filmler, çağan ırmak, serdar akar, reha erdem, ve her ne kadar sevmesem de zeki demirkubuz gibi yönetmenler de çıkarıyoruz. tabii çok fazla çerçöp film de var. tabii bunlar kalıcı olmayacaklar, esas sinema sanatına bişeyler katan, dünya çapında ses getiren filmler kalıcı olacak, sürü gibi, susuz yaz gibi, anayurt oteli gibi..ve tabii nuri bilge ceylan filmleri gibi.

bir anda olmayacak ama yavaş yavaş bi kalite tutturulacak gibime geliyo ilerde.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

oyunculuk berbat bi kere.önüne gelen sinemacı oluyor.herkesi görebiliyoruz filmlerde

izlerken film değilmiş içindeymişiz gibi bi senaryo ve oyunculuk göremedim hiç.sürükleyicilik yok.dizilerimiz de böyle

holywood un bazı klişeleri olsada adamlar yapıyor yani.insanlar rollerine aylarını veriolar.bizimkiler gibi gugıldan 2 yere bak 2 kişiyle konuş senaryoyu ezberle çık oyna

e bide halkın durumu ortada.saçma sapan film zevki olan insanlar cogunlukta.meme koy 2 tane hüzünlü türkiye gerçeği koy cep doldur.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

İyi de öyle veya böyle gelişiyor yinede. Senede 1-2 tanede olsa kalite bişeyler çıkarıyorlar. Ayrıca güncel holivud filmlerini takip edersenizde 1/10 oranla kalite film çıkarıyor piyasaya şuan. Yüzlerce fason film sayabilirim 2008-2009. Tabiki yinede holivud bu, şimdilik birkaç gömlek fazla bize.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Ah cok guzel konuymus tam benlik. yorumlari okumadim, okuyacagim ama bir giris yapayim.

Turk sinemasi ikiye bolundu.
1. Yeni sinemacilar. Nuri Bilge Ceylan, Zeki Demirkubuz gibi yonetmenler ile ve genc kadro ile yeni bir akim olusturuldu.

2. Yesilcamin artiklarinin hakim oldugu populer sinema. Sinan Cetin ve diger eski artik tarihin tozlu sayfalarinda kaybolmasi gereken sinemacilar populer sinemaya hakim suan. Eski tekniklerle populer sinema arenasinda yarismaya calisiyorlar.

Ben 2. grubu duzeltmek isteyenlerdenim. Alttan yetisen cok yetenekli ve populer sinemayi hangi tekniklerle kurtarabileceklerini bilen bir kesim var, onlar is yapmaya basladigi zaman birseyler olacak.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...