Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Fenerbahçe Borç Batağında


Masquerade

Öne çıkan mesajlar

said:
Radyospor Genel Yayın Yönetmeni Barış Ertül, Aziz Yıldırım’ın Fenerbahçe’nin mali yapısı hakkında yaptığı açıklamaların doğru olmadığını ve borçların gerçekçi bir karşılığının olmadığını iddia etti.
Hani bir yemin vardır: "Sabaha çıkmak nasip olmasın ki..." diye başlanır...

Ben sabahını akşamını geçtim; eğer benim burada yazdıklarımda bir yalan varsa, siz bu yazıyı okuyup bitirene kadar, bana sağ çıkmak nasip olmasın!

Sayın Aziz Yıldırım diyor ki: "Borcunuz olabilir; önemli olan borcun karşılığının olmasıdır."
Doğru...

Ve devam ediyor: "Fenerbahçe'nin bankalara borcu 80 milyon dolardır. Kendi şirketlerimizden aldığımız paralar zaten bizim paralarımız; onlar sayılmaz!"

Yanlış!

Fenerbahçe'nin her yıl kur farkı gideri, komisyon gideri, bağlı şirketlerden fonlama maliyeti ve borç faizi olarak ödediği toplam para, yıllık 30 Milyon Dolar seviyesindedir.

Dikkat edin:
Fenerbahçe borçlarına karşılık her yıl faiz ve borçlanma maliyeti olarak 30 Milyon Dolar ödüyor!

Peki, nasıl oluyor da toplam borç sadece 80 milyon dolar oluyor?

Aziz Bey devam ediyor: "80 milyon doların yüzde 10 faizi olsa, 8 milyon dolar eder. Hepsi bu!"
Yahu tamam da eğer borcun tamamı 80 Milyon Dolar ise, neden o zaman her yıl 30 milyon dolar borçlanma maliyetine katlanılıyor; yani bir nevi faiz ödeniyor?

Beyler;
Fenerbahçe Kulübü'nün Fenerbahçe Sportif Hizmetler A.Ş'den her yıl alabileceği para, Fenerbahçe Sportif Hizmetler A.Ş'nin yıllık kazancı üzerinden dağıttığı temettünün yüzde 85'idir. Çünkü bu şirketin yüzde 85'i Fenerbahçe'nindir. Kalan yüzde 15'i halka açıktır; yani hissedarındır.

İşte, her yıl dağıtılan karın yüzde 85'i dışında, Fenerbahçe Sportif'ten kulübe aktarılan her para borçtur. Ve bu borcun bir maliyeti vardır. Zira o parada, yüzde 15'lik hisseyi elinde bulunduran yatırımcının da hakkı vardır...
O parayı kulüp olarak Sportif A.Ş'ye geri ödemek zorundasınızdır!
O yüzden Fenerbahçe'nin borcu 80 Milyon Dolar değil, 150 Milyon Dolar'dır!

Şimdi gelelim bu borcun karşılığına:
Bakınız...

Aziz Bey, genel kurul kürsüsünden, borcun nasıl ödenebileceğini alternatifleriyle şöyle anlatıyor:

1. Fenerbahçe iki sene transfer yapmaz. Stat gelirleriyle banka borcu kapatılır.
Yanlış!

Her yıl sadece 30 Milyon Dolar borçlanma maliyetine katlanmak zorunda kalan bir kulüp, iki yıl içinde borcun anaparasını asla kapatamaz...
Kaldı ki, Aziz Bey üç yıl üst üste şampiyonluk sözü veriyor. Bu şekilde ne Fenerbahçe şampiyon olabilir, ne de iki yıl boyunca transfer yapmayacağını anons eden bir takımın kombinesi, locası bugünkü düzeylerde alıcı bulur.
Stat gelirleri de düşer ve zaten tutması mümkün olmayan hesabın tutması iyice imkânsız hale gelir.

2. Fenerbahçe'nin borcunu ödemek üzere aktiflerinde (maddi duran varlık olarak) karşılığı vardır.
Hem doğru hem yanlış!

Yönetim, borcun karşılığı olarak stadı ve Faruk Ilgaz tesislerini değer olarak gösteriyor.
Ne yani?
İcap ederse stadı satıp, Faruk Ilgaz tesisini satıp, borç mu kapatacağız?
Bu kulübün mabedi olan stadına, namusu olan Faruk Ilgaz Tesisleri'ne nasıl "Riva arazisi" muamelesi yaparsınız?

3. Fenerbahçe Sportif A.Ş'nin şu an borsadaki değeri 850 milyon dolar. Satarız bir yüzde 10 daha, 85 Milyon Dolar alır, banka borçlarını kapatırız.
Yanlış oğlu yanlış!

Aziz Bey, daha önce Sportif A.Ş'nin yüzde 15'ini 30 Milyon Dolar'a satmıştınız. Üç günlük borsacı dahi bilir ki, şirketlerin piyasa değerlerleri spekülatiftir. Eğer belli piyasa değerleri üzerinden blok mal satmaya kalkarsanız, hissenin fiyatı günlerce alıcısız düşer.

Siz çıkın yarın, "Sportif A.Ş'nin yüzde 85'ini elinde bulunduran Fenerbahçe Kulübü, bir yüzde 10'luk bölümü daha halka arz edecektir" deyin bakalım ne oluyor!

850 Milyon Dolar'lık şirket "taban alıcısız" gider ve birkaç gün içinde 300-350 Milyon Dolar'a kadar düşer. Siz o seviyelerde ancak bulabildiğiniz alıcıya yüzde 10 satar, kulübe en iyi ihtimalle 30-35 Milyon Dolar para girişi sağlarsınız.

Bu para banka borcunuzu kapamaya yeter mi? Yetmez!

Ha bir de şu imkân vardır;
Borsada değil de hazır bir alıcı bularak, blok satış yaparsınız. Ancak global kriz bu noktadayken, Sportif A.Ş'nin yüzde 10'una, değil 80-85; 40-50 milyon dolar verecek alıcı da şu anda dünyada yoktur!

Kaldı ki, bir de bunun son derece hayati öneme haiz bir maliyeti vardır. Zira, bundan sonra yüzde 15 artı yüzde 10; eşittir yüzde 25'i halka açık olan bir şirkete sahipsinizdir. Yani Sportif Hizmetler A.Ş'nin gelirlerinin (ki o gelirler Fenerbahçe Kulübü'nün ticari olmayan tüm gelirleridir) yüzde 25'ini her yıl ve sonsuza kadar yatırımcıya ödeyeceksiniz, demektir.
Bu da borçlanmanın tarihteki en pahalı yönteminden başka bir şey değildir...

Sakın şunu da unutmayınız:
Fenerbahçe Kulübü halka arzdan gelen 30 Milyon Dolar'ı, takip eden beş yıl içinde yatırımcıya temettü olarak iade etmiştir. Bu yapı, başlı başına sürdürülebilir bir yapı olmaktan zaten çok uzaktır.

Sözün özü şudur:
Fenerbahçe borca batmış durumdadır ve Fenerbahçe'nin borcunun bilançoda gerçekçi bir karşılığı yoktur.
O yüzden Fenerbahçe'nin daha fazla borçlanmasının derhal önüne geçilmelidir!

Sportif başarıyı tek bir yıl bile sektirmeden yakalamak için yapılacak pahalı transferler, Fenerbahçe'yi çok uzun yıllar içinden çıkılamayacak bir borç batağının içine daha da vahim bir şekilde sokacaktır.

BARIŞ ERTÜL
Radyospor Genel Yayın Yönetmeni


http://www.radyospor.com/Article.aspx?ID=71
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Yönetimin içi ve Aziz'in rakipleri dahil, bütün medya organları falan herkes gerizekalı, bir "Radyospor" adamı akıllı yani? Borsada işlem gören bir kulübüz, bilanço açıklanıyor habire, oradan da bir şeyler alsaymış keşke böyle faraziyelerle safları inandırana kadar.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

adamınbiri said:

zaten medyanın %60'ı fener düşmanı be


YUH! Türkiye'de medyanın Fenerden daha çok kıyak geçtiği takım yoktur, insaf :)

Sözlerin gerisine bir şey diyemeyecem, oturup fenerin borcu var mıdır ne kadar vardır alacağı nedir araştırmadım, daha önemli işlerim var :) Ama şu iddiaya hakkaten yuh
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

bildiğim kadarıyla fener ve galatasaray sadece gelirleri üzerinden halka açılmışlardı, giderlerini dahil etmemişlerdi. bu şekilde hisse değerleri yüksek kalıyor hep. hatta beşiktaş halka açıldığında çok eleştirilmişti spor kulüpleri niye borçlarını da halka açıyor bu yöntem ancak sportif başarıları çok yüksek united gibi takımlar tarafından kullanılıyor diye. (zaten şu an beşiktaş hisselerinin tavan yapması ve piyasa değerinde gsyi geçmesinin sebebi de bu. hisseler başarıya endeksli)


dolayısıyla borsadaki bilgilerden borçları dışında birşey olabilir şeffaflık tam değil yani. ama bu konuda çok da bilgili değilim aslında çok ilginç bir konu araştırmak lazım spor kulüplerinin halka açılma yöntemlerini
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Bu tip haberler kaynak gösterilmedikçe, net anlatılmadıkça fasafisodan öte değiller. Yazının bir kaç yerinde birden borçlar büyüyor, yazıdaki sayılarla nasıl bir işlem yapmışsa mesela 70 milyon dolar artırmış adam borcu, saçma sapan. Onu geçtim, bir deyiş vardır, sözüne yeminle başlayana güvenme diye. Birisi birşey anlatırken kanıtlarını göstereceğine yemin ediyorsa büyük ihtimalle yalan söylüyordur.

Galatasaraylıyım bu arada, Aziz Yıldırım'ı da günahım kadar sevmem.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...