Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Dilara Dumrul öldü


Mavi

Öne çıkan mesajlar

şantiye kısmına katılmıyorum şantiyede herşey yaşanabilir, ha şantyiyeeşrde şöle bi gercek vardır,

şantiye şefi ve kadrosu 10 kez 20 kez 30 kez 40 kez güvenlik önlemi almıyan işcileri uyarır, ama peygamebr değil bu insanlar 41 kez de kocaman adamlara laf analtıcak halleri yok.

iki arasındaki en önemli fark birinde insanın kendine verdiği değer diğerinde bizim toplumöun bir insanna verdiği değer
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

böyle olaylar paso oluyo herkes bu olayın ardından işte türkiye istanbul sokakları vs vs konusuyorlar sonra her hangi bir konuda referans göstermeden türkiyedeyiz abi olacak öyle şey diyincede yine aynı insanlar ne biçim konuşuyorsun, vatan bu vs. diyolarlar anlayamıyorum.

Allah rahmet eylesin
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Müteahhitten tuhaf savunma: Her rögar kapağının başına bekçi dikemeyiz

Şirinevler'de ıslah çalışmaları devam eden Tavukçu Deresi'ne düşerek hayatını kaybeden minik Dilara Dumrul ile ilgili olarak açıklama yapan müteahhit firma, olaydan hemen önce rögar kapağının yerinde olduğunu savundu.

Tavukçu Deresi üzerinde 723 adet rögar kapağı bulunduğunu anlatan firma yetkilileri, her kapağın başına bir yetkili bulundurmalarının mümkün olmadığını savundu. Kazanın meydana geldiği bölgenin normal şartlar altında araç trafiğine kapalı bir yer olduğunu söyleyen firma yetkilileri, minik Dilara'nın içine düştüğü rögar kapağının kendi kontrollerinin hemen ardından bilinmeyen bir nedenle kırıldığını savundu. Şirket avukatı Abdullah Pehlivan, olayın yargıya intikal ettirildiğini, bu aşamadan sonra ortaya çıkacak hukuki ve vicdani sorumluluğu kabul edeceklerini anlattı.

Islah çalışmalarının devam ettiği Şirinevler'deki Tavukçu Deresi'ndeki çalışmaları yürüten MVM Turizm ve Ticaret Limited Şirketi, Dilara Dumrul isimli küçük çocuğun hayatını kaybetmesiyle ilgili açıklama yaptı. Olayla ilgili olarak basın mensuplarına bilgi veren şirketin İdari İşler Müdürü Osman Bozkurt ve şirketin avukatı Abdullah Pehlivan, ıslah çalışmaları kapsamında projenin bütün aşamalarında vatandaşlar için önlem alındığını savundu. 5 yaşındaki Dilara Dumrul'un kollektif bacasından düşerek hayatını kaybettiğini anlatan Bozkurt, olayın cereyan ettiği bölgede ıslah çalışmalarının ve beton döküm çalışmalarının tamamlandığını ancak asfaltlama çalışmasının henüz tamamlanmadığını belirtti. Minik Dilara'nın içine düştüğü rögarın dün saat 11:00 sıralarında kapağı ile kapalı olduğunu savunan Bozkurt, olayın meydana gelmesinin ardından rögar kapağının bilinmeyen bir nedenle kırıldığını dile getirdi. Şehir içinde yapılan inşaat çalışmaları sırasında daha fazla özen gösterilmesi gerektiğinin bilincinde olduklarını anlatan Bozkurt, bundan sonra ortaya çıkacak hukuki ve vicdani sorumluluğu kabul edeceklerini anlattı.

Şirinevler'de olayın meydana geldiği bölgenin yakındaki şirket şantiyesinde düzenlenen toplantıda basın mensuplarının sorularını cevaplayan şirket avukatı Abdullah Pehlivan ise, olayın meydana geldiği gün saat 11:00 sıralarında rögar kapaklarının yerlerinde olduğunu savundu. 250'nin üzerinde çalışanları olduğunu anlatan Pehlivan, kaçak olarak bölgeye giriş yapan bir aracın rögar kapağını kırmış olabileceğini savundu. Pehlivan, "Bizim arkadaşlarımızın saat 11:00'de yaptığı kontroller sırasında kapaklar yerindeydi. Ama sonradan kırılmış olabilir. Biz kimseyi sorumlu tutmuyoruz. Ama malesef çocukları o bölgeden uzak tutma şansımız olmuyor" ifadelerini kullandı.

Olayın meydana geldiği bölgenin yakınında okulların bulunduğunu hatırlatan gazetecilere de cevap veren Pehlivan, "Buradaki önlemlerin hiçbiri yeni alınmadı. Yaptığımız çalışmalarda burayı şehirden soyutlamamız da mümkün değil. Önlemlerimizi alıyoruz, ancak genelde alınan önlemlere riayet edilmiyor. Rögar kapaklarının hepsi betondur" dedi. Pehlivan, "Yayaların buraya girmemelerine engel olamadık. Bu bizim suçumuzdur. Yayalar bu bilince sahip olmadıkları için ne kadar tedbir almış olsak da bunu engelleyemedik. Bu suçumuzdur, bunu kabul ediyoruz. Burada ne kadar önlem alsak da bazı kötü niyetli kişiler ya da hırsızlar tarafından bu önlemler kaldırıldı, kırıldı. Rögar kapakları ve demirlerin çalındığını sizler de biliyorsunuz. Biz her önlemi alıyoruz ama her yayanın başına bir bekçi koyma şansımız da yok. Bundan sonra mevcut önlemlerimizi iki katına çıkaracağız" şeklinde konuştu.

http://www.zaman.com.tr/webapp-tr/haber.do?haberno=507736
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

ben insaat muhendisi degilim

ama amerikada calistigim bir arkadasin evi yapilirken ziyaret etmistim baraj degildi tabi. Ama orada bile herkes surekli kafasinda korumaliklari takiliydi, her iscinin bu tur olaylara karsi yuklu bir sigortasi oldugunuda biliyorum. Yapmalari gerekenlerin o kucucuk insaatta bile on kere yazildigini gordum.

gecen discovery de golden state in yapimini anlatan bir belgesel vardi adamlar o zaman bile koprunun altina kocaman bir ag ormuslerki dusenleri kurtarabilsinler diye calisirken.

Kaldiki barajda 20 kisi olurse sorusturma bile acilmaz falan canilik boyle sey olmaz. Bir insanin bile cani degerlidir, eger o isci isini duzgun yapmiyorsa basindakide onun kadar sorumludur. Kurallara hala uymayan varsa atarsin olur biter basit degil bu isler bu kadar medeni ulkelerde
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

dün sabaha kar$ı "ve insan" ın tekrarında denk geldim bende habere.diyecek aslında çok söz var böyle belediyeye,yetkililere ama umalım ki bu da diğer olaylar gibi 1 hafta,1 ay yankılanıp sonra hiç bir$ey yapılmadan unutulup gitmesin.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Büyük depremde neden sadece 1 kişiye abandı bütün medya, hukuk ve devlet? Kimse gidip neden Ceylan İnşaatın, veya ordaki diğer taibiri caiz ise taşaklı devasa şirketlerin peşine düşmedi? İSKİ müdürünnü gorevden alınması tamamen göstermelik ve şovdan başka bişi değildir. Madem insan hayatı o kadar önemli; sıkıyorsa büyük depremde zengin büyüklerin yaptığı çöken inşaatlarda ölen vatandaşların hesabını sorsunlar.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

bence bir kere hemen bu belediyenin ihale kanunu degismeli

taseron luk sadece ve sadece cok ozel deneyim isteyen islerde verilmeli ve bununda kararini ucuncu bir kurum vermeli.

en azindan taseronlardan kurtulursak kimin yaptigi ortaya cikar.

sonra kontroller tamamen ne belediyeyle nede insaat firmasiyla iliskisi olmayan ucuncul kisiler olmali. Ben insaat muhendisleri odasinin birsey yapmasinin gerekli olduguna inaniyorum burada.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Ailesinin başı sağolsun.

Halka düzgün bir yaşam sunmak ve can güvenliğini sağlamak için yapılması gerekenler zaten ortada. Yıllardır bunu yapmayan, istanbulda hâla tarım yapılabilir gibi saçma söz sarfeden, bir şehri idare edemeyen insanlar utansın.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Ya hala yok ab yok gelişmiş toplumuz filan diye sayıklıyolar ya anlamıyorum ya bi rögar kapağı ya hani verginin klasik sloganı vardır verdiğiniz her vergi size yol su elektrik olarak dönecektir diye belli ya elektirk desen sürekli kesiliyor su desen kirli yol desen bi rögar kapağı yüzünden minnacık çocuklar ölüyor!O çocuk belkide hala herşeyi oyun olarak görüyordu bazı şeyleri düşünemiyordu hiç birimiz düşünemiyorduk ama o 2. dereceden suçlu gören adam bazı şeyleri değil hiç bişeyi düşünemiyor heralde ulan o yaşa gelmişsin onca şey görüp geçirmişsin önemli konumlarda bulunmuşsun keşke birazda beynin olsaydı ya
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

biz adam mı olucaz düşünemeyen beyinlere sahip olduktan sora da gerçi doğru düzgün seçim yapmasını bile bilmiyoruz başımızdakiler ortada...
nasıl bir zihniyet nasıl bir savunma küçücük bir cocuk annesinin elini tutarken birden ölüveriyor ve suçlu bulunuyor ha sıyrılma yöntemleri bu mu...peki örtbas etme yöntemleride birilerini işin başından almak sora nasıl olsa gündelik yaşamda unutluk taki başka bir can gidene kadar ve biz yine yerimizde sayarız sorada başlarız yok moderniz yok avrupa yok bilmem ne
hangi masalları anlatıyolar allahaşkına....
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Çok acıklıydı ikinci veya üçüncü posttaki Yılmaz Özdil'in yazısı.

Böyle problemleri hep birilerini suçluyoruz ama suçlu biziz yine, yani seçenler biziz, uygulayanlar biziz. Ne yaptık diye düşünmek lazım. Siyasi görüş meselesi bile değil bu. Her gün birer kişi daha olurken hep oturup birilerini suçluyoruz. Problemle çok derin, ama herkes oradan geçerken oranın tehlikeli olabileceğini görüp de bildirmediyse, veya onu oradan kaldırıp atmadıysa, hepimiz de suçluyuz.

Gerçekten suçlu olmasak da, dolaylı suçlular olsak da, suçun karşısında durup birbirimize söylenmekten başka şeyler de yapmalıyız. Yani söyleneceksek, bari bu işleri yapanlar söylenelim.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

  • 1 ay sonra ...
×
×
  • Yeni Oluştur...