Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Boşananlar kulübü


Aceace

Öne çıkan mesajlar

yanlış anlaşılmasın ama ben de o konuyu merak ediyorum, yani çocuk yapma kararından çocuğun 2 yaşına gelmesine kadar altı üstü 36 ay falan var. çocuk yapacak kadar kendine ve evliliğine güvenen iki insanı, 36 ayda boşanma noktasına getirebilecek ne olabilir. çünkü iki taraf da çocuk yaparken lan bu oyuncak değil bu ciddi bi konu, derdimizi tasamızı bi kenara koyucaz der diye düşünüyorum. kazara olduysa ayrı bir konu tabii.

herkesin özel hayatı tabii lütfen yargılıyorum diye düşünmeyin. mutsuz evlilik vardır ama mutsuz boşanma yoktur sonuçta ?

roket adam tarafından düzenlendi
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

çocuk çok yıpratıcı bir şey. göz korkutmak için demiyorum bunu. benim de 3 yaşımda kızım var. öncesi ve sonrası hem anne için hem baba için bambaşka hayatlar. 7/24 bakıcı tutabileceğiniz maddi ve manevi durumunuz varsa ayrı ama orta direk bir aile için her saatini çocuğa göre planlamak, normal zevklerinden vazgeçmek, çocuğu tamamen hayatın merkezine koymak seni bambaşka birisi yapıyor. herkes bunu yapamayabiliyor. yani normalde iş çıkısı arkadaşlarla iki saat oturup rahatlayıp eve gitmek var, bir de iş çıkışı zaten akşama kadar çocuk yüzünden pestili çıkmış anneye yardıma koşup hem onunla hem çocukla ilgilenmek var. üstüne ev işlerinde de full time yardım etmeye başlamak zorundasın. ve tüm bunlar olurken sana keyif veren tek şey bebenin sana bakıp biraz gülmesi, elini tutması, omzunda uyuması falan. başka bir manevi getirisi yok. 

dediğim gibi herkes bu durumda sağlıklı kalamıyor, sıkılıyor, evden uzaklaşabiliyor. hormonları ve üstüne aldığı sorumluluk nedeniyle zaten gerginleşmiş anne ile arada tahammülsüzlükler çok artabiliyor. hele ki anneanne veya babanneden de yeterli yardım gelmiyorsa gerçekten çok yıpranıyor ilişkiler. o yüzden yadırgamam ben çocuktan sonra boşanmaları. yeter ki çocuklar yıpranmasın. 

Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

2 dakika önce, goldbären dedi ki:

ah çok küçükmüş de yavrucak vah vah ? bundan sonra hep yarım büyüyecek ? asla ana babalı ev gibi olmayacak ? çok zor ? hırsız da olur geçimsiz de olur aile şefkati olmayınca ? allah kolaylık versin size ? taksiratını affetsin şimdiden? ? ? ?

belki inanmayabilirsin de türkiye kültüründe travma yaşatacak etkenler var. hiç mi sezercik izleyip öğrenmedin mesela. sezerciğin "ben piç değilim" yakarışlarını duymadın mı !!7448093eb9daf7c0cf2622d8f560d197.jpg 

insandan insana değişiyor tabi de, anne babasından birisinin hayatında hiç olmamasının burukluğunu illaki yaşıyor. benim kendi çevremdeki insanlardan gördüğüm bu şekilde en azından. vardır tabii senin dediğin gibi sıkıntı etmeyen bireyler, dünya büyük, ben görmedim sadece. 

Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

28 dakika önce, ahmedinejad dedi ki:

Çocuk kendini suçlu veya yetersiz hissedebiliyor ve ileriki hayatını etkiliyebiliyor bu durum. Hiç bir şey olmuyor diye bir şey yok yani. Bu durumu minimize edip sağlıklı büyümesini saglayabilirsin elbette. Ama anne baba ayrılığı çocukta büyük travma yaratabilir özellikle 5-15 yaş arası. Bunu en aza indirmeye çalışmak gerek. İki yaşındaki çocuk için belki de daha kolay bile olabilir her şey. Buna uygun büyüyeceği için kendi normalini buna göre düzenler. 

Annem babam bu yas diliminde ayrildi, birlikte kaldiklari donemin psikolojimde kesinlikle cok cok cok cok daha kotu etkisi var. Bosanmanin bu kadar buyutulmesini anlamak zor geliyor sahsen bana. Ustteki mesaj bana gelmis, gorebilirsin kanka. Iyi ki ayrilmis annem babam. 

Oyle filmlerdeki gibi kimse Sezercik senin baban/annen nerde? Sen pic misin? diye sormuyor hahahaha

 

@ocean LAN BEN SENIN SEZERCIK MESAJINI GORMEMISTIM AYNI NOKTAYA GITMISIZ HAHAHAHA

cicibeybe tarafından düzenlendi
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

2 dakika önce, Oce4n dedi ki:

insandan insana değişiyor tabi de, anne babasından birisinin hayatında hiç olmamasının burukluğunu illaki yaşıyor. benim kendi çevremdeki insanlardan gördüğüm bu şekilde en azından. vardır tabii senin dediğin gibi sıkıntı etmeyen bireyler, dünya büyük, ben görmedim sadece. 

benim buna itirazım yok, ama sürekli kavga edecek ana babadansa bu "benim de ailem şöyle böyle olsaydı" hasreti daha atlatılabilir bir durum onu demek istiyorum. boşanacak kadar kavga eden çiftle yaşaması her gün bir sürü mikro travma ile huzursuzluk ortamında büyütecekse çocuğu, daha kötü yetişecek.

Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

17 dakika önce, roket adam dedi ki:

yanlış anlaşılmasın ama ben de o konuyu merak ediyorum, yani çocuk yapma kararından çocuğun 2 yaşına gelmesine kadar altı üstü 36 ay falan var. çocuk yapacak kadar kendine ve evliliğine güvenen iki insanı, 36 ayda boşanma noktasına getirebilecek ne olabilir. çünkü iki taraf da çocuk yaparken lan bu oyuncak değil bu ciddi bi konu, derdimizi tasamızı bi kenara koyucaz der diye düşünüyorum. kazara olduysa ayrı bir konu tabii.

herkesin özel hayatı tabii lütfen yargılıyorum diye düşünmeyin. mutsuz evlilik vardır ama mutsuz boşanma yoktur sonuçta ?

Güzel soru olmuş ??
 

@Cthulhu 

Eğer ahmedinejadin yazdigi cocuk travmasi degilse sebep ?

Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

10 dakika önce, ahmedinejad dedi ki:

çocuk çok yıpratıcı bir şey. göz korkutmak için demiyorum bunu. benim de 3 yaşımda kızım var. öncesi ve sonrası hem anne için hem baba için bambaşka hayatlar. 7/24 bakıcı tutabileceğiniz maddi ve manevi durumunuz varsa ayrı ama orta direk bir aile için her saatini çocuğa göre planlamak, normal zevklerinden vazgeçmek, çocuğu tamamen hayatın merkezine koymak seni bambaşka birisi yapıyor. herkes bunu yapamayabiliyor. yani normalde iş çıkısı arkadaşlarla iki saat oturup rahatlayıp eve gitmek var, bir de iş çıkışı zaten akşama kadar çocuk yüzünden pestili çıkmış anneye yardıma koşup hem onunla hem çocukla ilgilenmek var. üstüne ev işlerinde de full time yardım etmeye başlamak zorundasın. ve tüm bunlar olurken sana keyif veren tek şey bebenin sana bakıp biraz gülmesi, elini tutması, omzunda uyuması falan. başka bir manevi getirisi yok. 

dediğim gibi herkes bu durumda sağlıklı kalamıyor, sıkılıyor, evden uzaklaşabiliyor. hormonları ve üstüne aldığı sorumluluk nedeniyle zaten gerginleşmiş anne ile arada tahammülsüzlükler çok artabiliyor. hele ki anneanne veya babanneden de yeterli yardım gelmiyorsa gerçekten çok yıpranıyor ilişkiler. o yüzden yadırgamam ben çocuktan sonra boşanmaları. yeter ki çocuklar yıpranmasın. 

şunlar minimum olacak olanlar zaten baştan biliyosun. bunu bilerek çocuğu yapıyosan sorumluluğu yüklerim

Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

18 dakika önce, roket adam dedi ki:

yanlış anlaşılmasın ama ben de o konuyu merak ediyorum, yani çocuk yapma kararından çocuğun 2 yaşına gelmesine kadar altı üstü 36 ay falan var. çocuk yapacak kadar kendine ve evliliğine güvenen iki insanı, 36 ayda boşanma noktasına getirebilecek ne olabilir. çünkü iki taraf da çocuk yaparken lan bu oyuncak değil bu ciddi bi konu, derdimizi tasamızı bi kenara koyucaz der diye düşünüyorum. kazara olduysa ayrı bir konu tabii.

herkesin özel hayatı tabii lütfen yargılıyorum diye düşünmeyin. mutsuz evlilik vardır ama mutsuz boşanma yoktur sonuçta ?

kaza değil ama zaten kimse boşanmak için evlenmez de çocuk da yapmaz. ilişkinin en güzel döneminde çocuk kararı aldık. sonrasında da grafik yukarı doğru gider hayaliyle verdik bu kararı tabi ki. ama öyle olmadı. 

Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

14 dakika önce, ahmedinejad dedi ki:

çocuk çok yıpratıcı bir şey. göz korkutmak için demiyorum bunu. benim de 3 yaşımda kızım var. öncesi ve sonrası hem anne için hem baba için bambaşka hayatlar. 7/24 bakıcı tutabileceğiniz maddi ve manevi durumunuz varsa ayrı ama orta direk bir aile için her saatini çocuğa göre planlamak, normal zevklerinden vazgeçmek, çocuğu tamamen hayatın merkezine koymak seni bambaşka birisi yapıyor. herkes bunu yapamayabiliyor. yani normalde iş çıkısı arkadaşlarla iki saat oturup rahatlayıp eve gitmek var, bir de iş çıkışı zaten akşama kadar çocuk yüzünden pestili çıkmış anneye yardıma koşup hem onunla hem çocukla ilgilenmek var. üstüne ev işlerinde de full time yardım etmeye başlamak zorundasın. ve tüm bunlar olurken sana keyif veren tek şey bebenin sana bakıp biraz gülmesi, elini tutması, omzunda uyuması falan. başka bir manevi getirisi yok. 

dediğim gibi herkes bu durumda sağlıklı kalamıyor, sıkılıyor, evden uzaklaşabiliyor. hormonları ve üstüne aldığı sorumluluk nedeniyle zaten gerginleşmiş anne ile arada tahammülsüzlükler çok artabiliyor. hele ki anneanne veya babanneden de yeterli yardım gelmiyorsa gerçekten çok yıpranıyor ilişkiler. o yüzden yadırgamam ben çocuktan sonra boşanmaları. yeter ki çocuklar yıpranmasın. 

bu kesinlikle değil mesela. benim babalıkla ilgili hiçbir sorunum yok. benim sorunum evliliğimleydi. Deva'nın benimle olduğu her gün, günü tamamen ona göre yaşamak hiç koymuyor bana. 

Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

@tiLiçocuk yapan bunları elbette göze alıyordur ama bir yerden sonra şarteli atabiliyor bazı insanların. benim baldız da boşandı. 4 ve 5 yaşında iki erkek çocukları var. damat başlarda ilgiliydi çocuklarına karşı iyiydi. özellikle ikinci çocuktan sonra hem annede hem babada bir şeyler bozuldu yani resmen. eleman alkole uyuşturucuya başladı, gitti ukraynalı sevgili buldu kendine. yani iyi bir insan dediğimiz adam bir anda evine uğramayan çocuklarıyla ilgilenmeyen birisine dönüştü bir anda. burada şöyle bir ikilem var. çocuklar masumlar. onların yüzünden olan bir şey değil bu. ama her insanın bu durumlara verdiği tepkileri öngöremiyorsun.  

Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

2 dakika önce, Cthulhu dedi ki:

bu kesinlikle değil mesela. benim babalıkla ilgili hiçbir sorunum yok. benim sorunum evliliğimleydi. Deva'nın benimle olduğu her gün, günü tamamen ona göre yaşamak hiç koymuyor bana. 

eyvallah abi. seni tanımıyorum ben zaten roket adamın sorduğuna cevap vermiştim ben. 

Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

keşke dediğim mümkün olsa da çocuk yapmadan önceki evliliğine bakıp hmm bu evlilik çocuk kaldırır diye sağlıklı karar verebilinse ama kendi dediğim bana bile çok mümkün gelmiyor. gene de elinizden geleni yapın. çocuk yapmayın temizi. POÇ DEMESİNLER DİYE ÇOCUK MU YAPMAYAK

tiLi tarafından düzenlendi
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

2 saat önce, Soimyr dedi ki:

fresia, sanki senin tüm "evliliğinin" neredeyse hiç tanımadıgın bir kadınla biraz aile baskısı biraz orta-yaş krizimsi bir psikolojik kafayla, anormal hızlı bir şekilde gerçekleştiğini; bir forumdaki (bknz. paticik) gene neredeyse tamamen yabancı insanların bile çok rahat "abi yapma etme olmaz öyle, tez zamanda ayrılırsınız" diyebileceği kadar sakat bir temel üzerine kurulu olduğunu biliyoruz.

çok iyi rol yapan ve yalan söyleyen bir insanı, yalanla işi olmamış bir insanın tanıması zaten olanaksız

bendeki sorun tecrübesizlikti

dedektiflik yapıp somut bilgiler elde edebilirdim ama gerçek karakter zamanla öğrenilebilecek bir şey değil onun açık vermesi ya da gerçek yüzünü göstermesi ile ilgili

 

karşıdaki kişide ise dolandırıcılık değil psikolojik temelli bir sorun var umarım çözer ilerde

sabredip emek versem sonuç çok iyi olabilir ama bu riski almak istemiyorum

 

Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

2 saat önce, fresia dedi ki:

çok iyi rol yapan ve yalan söyleyen bir insanı, yalanla işi olmamış bir insanın tanıması zaten olanaksız

bendeki sorun tecrübesizlikti

dedektiflik yapıp somut bilgiler elde edebilirdim ama gerçek karakter zamanla öğrenilebilecek bir şey değil onun açık vermesi ya da gerçek yüzünü göstermesi ile ilgili

 

karşıdaki kişide ise dolandırıcılık değil psikolojik temelli bir sorun var umarım çözer ilerde

sabredip emek versem sonuç çok iyi olabilir ama bu riski almak istemiyorum

Insanlari hemen taniyamadigin icin zaten dogru duzgun tanimadan, bir sure birlikte zaman gecirmeden evlenme diye bas bas bagiriyordu herkes. Sanki cok mantikliymissin kafan calisiyormus ama kader kurbani olmussun gibi yaziyorsun ama dogrusu o degil benim gordugum. Eger en azindan birkac yil tanimadan biriyle evleneceksen bari annene veya bu konuda yetkin older generationdan birine ver yetkiyi o bulsun sana. Bagira bagira sorunlu evlilik gelmis hala su zaten olanaksiz dedektiflik yapsam olurdu bla bla, analiz icin biraz gec. 

Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

az da olsa fresia ya hak veriyorum ama. 10 sene beraber olup ayrılanlar da var. 30 sene beraber olup eşini aldatarak devam edenler de var. bir insanı tanımak zor, herkes insan sarrafı olamadığı gibi çok kaliteli yalancılar da var.

ve bir de hormon etkisi var. sen çok seversin sevdiğine toz kondurmazsın. "o öyle biri değil yapmaz öyle şeyler" dersin sağda solda, ama arkandan ne işler çeviriyordur farkında olmadan. 

bir de bana göre en tehlikelisi var ki; kendine yalan söyleyenler. seni seviyorum der ama içten içe zerre sevmiyodur itici geliyosundur veya bişi bişi içine atıp atıp duruyordur. sonra hop bi anda patlayıp "aslında sende yaptığımız onca xx yy şey vardı ya hiç birinden keyif almadım" der mal gibi kalırsın...

 

Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

44 dakika önce, cicibeybe dedi ki:

Eger en azindan birkac yil tanimadan biriyle evleneceksen

vakit kaybı açısından farkı ne?

 

daha önce yalancı bir insanla ilişkim olmadığı ve iyi bir yalancı ve iyi bir insan olduğu için çok kolay güvendim

gerisini evliyken tanımayı tercih ettim, işin hukuki boyutu hafife alıp

Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...