Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Türklerin dini Şamanizm miydi,Türkler zorla mı müslüman oldu?


Oguzhan06

Öne çıkan mesajlar

çok teşekkürler "araştırmak" diye bir kavram varmış bak bilmiyordum bunu...

bir iddia ortaya atıyorsanız bunun bir dayanağı olması lazım ve eğer varsa orada yazıyor olması lazım. temel kısmındaki belirsizlikler varsa şehir mekan ve tanrı isimleri tarih aralığı olmadan veriliyorsa ne denmesi bekleniyor?

bir zamana aralığında -ki burada 100-200 senelik bir aralık- türklerin şehirleri varmış, içinde tapınaklar, tapınakların içinde de putlar varmış?

gerçekten hangi tanrı bu? gök tanrının tapınağı ve içinde putları diye bir şey duymadım ben varsa bilmiyorum. kaynak varsa verin öğrenelim

diğer taraftan incil yazımı ile kuranın yazımını birlikte kıyaslamak kibarca bilgisizlik olur.

incil yazımını daha doğrusu havarileri yazdıklarını, hadis ile kıyaslayabiliriz.

hadi diyelim havariler tutarlı ve doğru yazmışlar diye kabul edelim, İznik Konsili nereye koyuyoruz

hayır bu gayret nedir onuda anlamıyorum, misyoner falan mısınız?
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Lord_Argos said:

Feamer said:

Lord_Argos said:

Kuteybe orta asyayı islamlaştırmak feth ettiği şehirlere birtakım girişimlerde bulunuyordu. En başlıcaları;

[list=1]

[*] Tüm putları yıktırıldı.
[*] Yılda 2 kez yapılan ve kendi tanrılarını kutladıkları bayram ve panayırların kurulması yasaklandı.
[*] Şehrin başlıca tapınağı yıkılıp cami yaptırıldı
[/list]


bu hangi şehir veya şehirler, ve hangi tanrı(lar)ın tapınağı veya putları bir bilgi var mı?


Buhara


tapınak ve tanrı?
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Yanlış hatırlamıyorsam Tarih-i Taberi'de yazıyor metinde şöyle:

Kuteybe’nin bölgede İslam’ı yaymak amacıyla yaptığı işlerden biri de Cuma Mescidinin (Mescid-i Cami‘) inşası oldu. İç kalede, putperestlerin tapınağının bulunduğu ve şehrin en kalabalık mevkii durumunda olan Mâh-ı Rûz çarşısında Buhara’nın bilinen ilk mescidi olan Cuma Mescidi inşa edildi (94/712-713).

Sanıyorum tengri'ye ithafen yapılmış olan tapınaktan bahsediyorlar.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

fenn said:

Türkler hadi kendileri müslüman oldular peki Çinliler, Ruslar ve moğollar,hintliler gibi ırklar neden müslüman olmadı. Bence tarih eksik anlatılıyor.


şu yüzden:

http://i.imgur.com/laJ3EMw.jpg

Türkler, Milattan Önceki tarihlerde Orta ve Doğu Asya'da yaşarlarmış. Ama zamanla gittikçe daha Batı'ya göç etmeye başlamışlar. Oğuz Türkü olarak bildiğimiz Türk boyu, Hazar Denizi'nin kıyısına ulaştığı zaman, hemen altındaki İranlı'larla ilişki içerisine girmiş. Bu sırada biraz daha güneye ve batıya gitmeye devam etmiş (hala İran'da yaşayan Kaşkay Türkleri bulunmaktadır). Anadolu'ya girebilmek için Araplarla ve haliyle İslamiyet'le de ilişki içerisine girmesi gerekmiş. Selçuklular, Roma İmparatorluğunu 1071 yılında yenip, Anadolu'ya girme şansını elde ettiler, ama bundan önce bu civardaki Türkler çoktan Müslüman olmuştu.

Çin, Rus, Moğol ve Hintlilerin böyle bir serüvenleri olmayınca, haliyle Müslümanlık gibi bir dertleri olmamıştı. Haritada bakarsan epey mesafe var.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

neyse değiştirmiş anlamsız oldu ama kalsın

iyi, al o zaman

arap akıncıları şehre geldiklerinde yerel halk sokaklara dökülüp arapların atlarının önüne atlamış, ne olur bizi de müslüman yapın diye ağlamışlar, o kadar ki, kendi tapınaklarını kendileri yıkıp camiye çevirmişler. bu durumdan çok etkilen araplar, şehre dokunmamış, hatta şehrin eksikliklerini tamamlamak için hazineden para göndermişler.

bak ne şehir ismi var, ne tarih var hiç bir bilgi yok ne güzel dimi hemen kabul edelim

böyle bir şey olabilir mi? bakınız bu bir zulümdür.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

daha öncede tartıştığımız gibi "türkler" demek doğru gelmiyor. tam doğrusu "Mâverâünnehir bölgesindeki türkler arap istilası ile zorla müslüman yapılmışlardır"

Türkler zorla müslüman oldu dersek bu gayet propaganda olur, türkler istiyerek müslüman olduların propaganda olduğu gibi...

araplar şehirleri ve kasabaları işgal ettiler ama kırsal alanda çatışmalar uzun yıllar devam etti, bunun dışında kuzeyde ve doğuda daha geniş türk kitleler bulunuyordu arapların işgal etmediği...

diğer taraftan türklerin istiyerek müslüman olması kısmına gelirsek.

bir göcebe türke, allah bir muhammet onun elçisi, buda kuran okursun dersen adamın fazla sorun çıkartacağını zannetmiyorum.

tabi burada bu faaliyeti kimin yaptığı önemli, cübbeli ahmet giderse tabi kabul etmez ama bu işlerin olduğu zamanları abbasi imp. zamanların ortaları, imparatorluk içinde yetşimiş türk din adamlarının da olma ihtimali ile değerlendirmek lazım, bu adamlar kuranı onların hoşuna gidecek şekilde anlatmış olabilirler, nasıl balkan ve anadolu yapıldı ise...

ama işte sorun burada başlıyor, bu onların hoşuna gitme, diğer müslümanların ne kadar hoşuna gitmiş olabilir?

gitmemiş olduğunu -gerçi yönetim konusunda da tartışmalar içeriyor bu çatışmalar- b. selçuklu, anadolu selçuklu ve beylikler zamanında gitmediği anlaşılıyor.

bende diyorum ki "türkler ne zaman kültürel asimile oldular?" buda arapların değil, selçuklu ve osmanlı zamanlarına geliyor ve yıllara yayılıyor

mesela, Akşemseddin karakteri müslümanlık ile uygun bir karakter değil, incelendiğinde halil inalcık da dediği gibi eski türk kimliğine daha uygun bir karakter. o zamanlarda bile saraya çıkacak kadar imkanları varsa demek ki bu yozlaşma daha sonralarda baskın çıktığını söyleye biliriz
https://www.youtube.com/watch?v=yYdu1EKPgLI
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

ha bu arada atlamışım, Mâverâünnehir de sadece türkler yaşamıyor ve tek bir dini inançta yok, buhara dediğimiz yer ise baya cosmopolit bir şehir, budis, zerdüş vb. bölgede bulunan bütün dinlerden insalar var.

ayrı bölge için ek bilgi soğdlar. bu adamların tarihi çok karışık...
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

senko said:

tanri o yuzden mi kurani yolluyor assigiya?

bastan yazmak yerine incil'in first edition'i bir daha niye getirmemis?
siz baya sagini solunu bozdunuz ama orjinali bu diye direk ilk incili getirebilirdi


Akhlaur said:
Bir de incilin toparlanmış olması havarilerin yazdırmış olması falan demişsin de kuran nasıl yazıldı ? Kaçıncı halife kağıda döktürdü ? Kaç defa değişti ayetler ? Şeytan ayetleri nelerdir ? Bunları biliyor muydunuz ?


din dersini kopyayla geçenler belli olmuş :D

Hz. Musa, yani Yahudi'lerin Peygamberi, Firavun ve Kızıl Deniz ile işini bitirdikten sonra, Tanrı'nın söylevlerini oturur tabletlere yazar. Ama sonra kızıp tabletlerin hepsini parçalar. Tabletlerin üstündeki cümleler, söz ile nesilden nesile aktarılır.

Hz. İsa, geldiğinde insanlara barışçı bir Peygamber olarak yaklaşır. Dönemin Roması, İsa'yı çarmıha gerer. Adam öldükten çok sonra, İsa'nın havarileri oturur kendileri kitap yazar. İncil dediğimiz şey, iki parçadan oluşur. Eski Ahit ve Yeni Ahit. Eski Ahit, Yahudi'lerin Tevrat ve Zebur'unun birleşimidir. Yeni Ahit ise bu havarilerin yazdığı kitaplardır. Her havarinin kendi incili vardır, ve bunlardaki ayetler "Matta 6:9, Luka 4:2" vs gibi referans edilir.

Hz. Muhammed, tüm bu karışıklıkları önlemek için, kendisine gelen vahiyleri oturur kendi yazdırıp kitaplaştırır. Yani Hz. Musa'nın sözleri kırması ve Hz. İsa'nın sözlerinin sonradan kitaplaştırılması yerine, Hz. Muhammed'in aracılığıyla bir kutsal kitap oluşturduğunu söyleyebiliriz. Bu yüzden de Müslüman'lar diğer kitapları değil sadece Kuran'ı esas alır.

"Allah istese ilk incili revize edip getirebilirdi"
hayır getiremezdi. Tevrat ve Zebur Yahudilerin tarih kitabı. Yeni Ahit Hristiyanların anı kitabı. Bunlar birleşip "Kitab-ı Mukaddes" haline çevrilmiş zaten. Ve hepsi de sonraki kişilerin hazırladığı bilgiler. Tanrı'nın her vahiyi gelişinde yazmakla, başkaların sonradan söylediklerinin üstünden geçmek arasında fark var.

bunlar tabii ortaokul-lise'de gördüğümüz bilgiler. bunların üstüne gidip de araştırma gereği duymadım hiç.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Feamer said:
bir zamana aralığında -ki burada 100-200 senelik bir aralık- türklerin şehirleri varmış, içinde tapınaklar, tapınakların içinde de putlar varmış?

gerçekten hangi tanrı bu? gök tanrının tapınağı ve içinde putları diye bir şey duymadım ben varsa bilmiyorum. kaynak varsa verin öğrenelim


http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/siyaset/792781/Ataturk_anitina_saldiriya_hukumetten_ilk_tepki.html

şuradaki saldırıyı yapan adam, "put" diye kırmaya çalışıyor. göktanrı'ya inanan adamın illa tapınakta puta tapması felan gerekmiyor. en ufak bir obje bile arap birisine put gelecektir.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

ayni guzel insan kesin haci bayrama gidip dua etmis niyette bulunmus, kizina hayirli kismet kendisine de arkasi ottoman cikartmali sifir siyah doblo niyet etmistir, ebu vikvik efendi turbesinde niyazda bulunmustur..basi sıkıstıgında hiziri beklemekte , muhtemel seyhi ebu cikcik efendinin ogretilerini hatmetmektedir..
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

bone ile hızlandırılmış semavi dinler

Bone said:

Hz. Musa, yani Yahudi'lerin Peygamberi, Firavun ve Kızıl Deniz ile işini bitirdikten sonra, Tanrı'nın söylevlerini oturur tabletlere yazar. Ama sonra kızıp tabletlerin hepsini parçalar. Tabletlerin üstündeki cümleler, söz ile nesilden nesile aktarılır.

Hz. İsa, geldiğinde insanlara barışçı bir Peygamber olarak yaklaşır. Dönemin Roması, İsa'yı çarmıha gerer. Adam öldükten çok sonra, İsa'nın havarileri oturur kendileri kitap yazar. İncil dediğimiz şey, iki parçadan oluşur. Eski Ahit ve Yeni Ahit. Eski Ahit, Yahudi'lerin Tevrat ve Zebur'unun birleşimidir. Yeni Ahit ise bu havarilerin yazdığı kitaplardır. Her havarinin kendi incili vardır, ve bunlardaki ayetler "Matta 6:9, Luka 4:2" vs gibi referans edilir.

Hz. Muhammed, tüm bu karışıklıkları önlemek için, kendisine gelen vahiyleri oturur kendi yazdırıp kitaplaştırır. Yani Hz. Musa'nın sözleri kırması ve Hz. İsa'nın sözlerinin sonradan kitaplaştırılması yerine, Hz. Muhammed'in aracılığıyla bir kutsal kitap oluşturduğunu söyleyebiliriz. Bu yüzden de Müslüman'lar diğer kitapları değil sadece Kuran'ı esas alır.



OKU!
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Bone said:

fenn said:

Türkler hadi kendileri müslüman oldular peki Çinliler, Ruslar ve moğollar,hintliler gibi ırklar neden müslüman olmadı. Bence tarih eksik anlatılıyor.


şu yüzden:

http://i.imgur.com/laJ3EMw.jpg

Türkler, Milattan Önceki tarihlerde Orta ve Doğu Asya'da yaşarlarmış. Ama zamanla gittikçe daha Batı'ya göç etmeye başlamışlar. Oğuz Türkü olarak bildiğimiz Türk boyu, Hazar Denizi'nin kıyısına ulaştığı zaman, hemen altındaki İranlı'larla ilişki içerisine girmiş. Bu sırada biraz daha güneye ve batıya gitmeye devam etmiş (hala İran'da yaşayan Kaşkay Türkleri bulunmaktadır). Anadolu'ya girebilmek için Araplarla ve haliyle İslamiyet'le de ilişki içerisine girmesi gerekmiş. Selçuklular, Roma İmparatorluğunu 1071 yılında yenip, Anadolu'ya girme şansını elde ettiler, ama bundan önce bu civardaki Türkler çoktan Müslüman olmuştu.

Çin, Rus, Moğol ve Hintlilerin böyle bir serüvenleri olmayınca, haliyle Müslümanlık gibi bir dertleri olmamıştı. Haritada bakarsan epey mesafe var.


Çinliler ile araplar savaşıyor. Savaştan önce kiminle savaştığını biliyordur çinliler ve savaşa gerek yok islama geçiyoruz dememişler. Yenilmişler ve o arada kalan türk topraklarını araplara bırakmak zorunda kalmışlar. Türklerin o zayıf anında ise islamın güçlü olması artık tesadüf.
İslamın moğolların tarihlerinde ilk defa güçlü oldukları döneme gelmesi şanssızlık. Zira moğollar arapları kıyımdan geçirmişler. Tam araştırmadım ama islamın böyle orta asyadan karadeniz kuzeyine, hazar kuzeyine ve sibiryaya kadar yayılmasını bile engelledi diye düşünüyorum. O kadar yakın temasta bulunduğu islama geçmek yerine toplu kıyım yaptılar ve abbasi halifesini kadın kıyafeti giydirip atlara ezdirerek öldürdüler. Özellikle Hülagü Han bu konuda çok fena !
Ruslar ise özellikle S.S.C.B. döneminde islam topraklarının sınırına kadar geliyor ama müslüman falan olmuyorlar. Afganistanı işgal ediyorlar ve sonra falan filan .
Hintliler ise İran ın fethedilmesiyle temas ediyorlar hatta gazneliler kuzey hindistanın çoğuna sahip oluyor ama öyle topluca Hindistan ın müslüman olduğu falan yok.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

müslümanların yaşadığı coğrafyayı işgal edersen iki seçeneğin var, ya müslüman olacaksın, yada toplu katliam yapacaksın. yoksa yerleşik halk ile sorunlar çıkıyor.

mesela roma uzun süre hristiyanlığa direniyor ama artık avamda o kadar çok yayılıyor ki, mecburen kabul etmek gereği duyuyorlar ama onuda kendinlerine uyduruyorlar. veya uygurlular budist oluyor. budizm çok güzel sende gelsene diye bir vaatle olduğunda ziyade kendi hinderlantlarında budizm in yaygın olması denilebilir. veya hazarlar yahudi olmuş, bunun için ise hristiyan ve müslüman iki imparatorluk arasında kaldıkları yüzünden diye iddialar var.

veya moğollar gibi hepsini öldürün tezi ile hareket edenler var ama bu işte uygulamada başarı sağlamıyor, asyanın düşün yoğunluklı şehir ve kasabalarında uyguladıklarını iran ve mezapotamyada uygulamaları aynı verimi sağlamıyor.

hangi birini öldüreceksin, onlarca şehir, tonlarca kasaba var, her köylünün başına asker mi göndereceksin? askerin motivasyonu ve parası nasıl sağlanacak, köy yağması ne kadar para getirir, vs vs.

bu sistem bir halta yaramıyor, verimsiz

buradan bakarsak iranın ve daha önce müslüman olmuş maveraünnehir in kalabalık coğrafyasına uygun hareket etmeleri daha olası, hatta yerel halka gereğinden fazla imtiyaz sağlandığını düşünen türklerin çıkardığı sorunlardan da bahsedilir

tabi şu da var, çin her hangi bir arap toğrağını işgal edince gidip müslüman olmaz, oraya yerleşecek adam gönderir kendi bildikleri gibi devam edeler, yerleşen halk belki zamanla müslüman olur

ama çin imparatoru çinde oturuken, türk hakanı gidip iranlıların arasında oturup yanina iranlı vezir alıyor

yani bu şartlar altında niye müslüman oldular diye hayret etmek yersiz oluyor

ama bizim tartışmamız gereken hususun, "türk halkının islam kültürünü tam kabulu" olması gerektiğini düşünüyorum
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş


Bone said:

senko said:

tanri o yuzden mi kurani yolluyor assigiya?

bastan yazmak yerine incil'in first edition'i bir daha niye getirmemis?
siz baya sagini solunu bozdunuz ama orjinali bu diye direk ilk incili getirebilirdi


Akhlaur said:
Bir de incilin toparlanmış olması havarilerin yazdırmış olması falan demişsin de kuran nasıl yazıldı ? Kaçıncı halife kağıda döktürdü ? Kaç defa değişti ayetler ? Şeytan ayetleri nelerdir ? Bunları biliyor muydunuz ?


din dersini kopyayla geçenler belli olmuş :D

Hz. Musa, yani Yahudi'lerin Peygamberi, Firavun ve Kızıl Deniz ile işini bitirdikten sonra, Tanrı'nın söylevlerini oturur tabletlere yazar. Ama sonra kızıp tabletlerin hepsini parçalar. Tabletlerin üstündeki cümleler, söz ile nesilden nesile aktarılır.

Hz. İsa, geldiğinde insanlara barışçı bir Peygamber olarak yaklaşır. Dönemin Roması, İsa'yı çarmıha gerer. Adam öldükten çok sonra, İsa'nın havarileri oturur kendileri kitap yazar. İncil dediğimiz şey, iki parçadan oluşur. Eski Ahit ve Yeni Ahit. Eski Ahit, Yahudi'lerin Tevrat ve Zebur'unun birleşimidir. Yeni Ahit ise bu havarilerin yazdığı kitaplardır. Her havarinin kendi incili vardır, ve bunlardaki ayetler "Matta 6:9, Luka 4:2" vs gibi referans edilir.

Hz. Muhammed, tüm bu karışıklıkları önlemek için, kendisine gelen vahiyleri oturur kendi yazdırıp kitaplaştırır. Yani Hz. Musa'nın sözleri kırması ve Hz. İsa'nın sözlerinin sonradan kitaplaştırılması yerine, Hz. Muhammed'in aracılığıyla bir kutsal kitap oluşturduğunu söyleyebiliriz. Bu yüzden de Müslüman'lar diğer kitapları değil sadece Kuran'ı esas alır.

"Allah istese ilk incili revize edip getirebilirdi"
hayır getiremezdi. Tevrat ve Zebur Yahudilerin tarih kitabı. Yeni Ahit Hristiyanların anı kitabı. Bunlar birleşip "Kitab-ı Mukaddes" haline çevrilmiş zaten. Ve hepsi de sonraki kişilerin hazırladığı bilgiler. Tanrı'nın her vahiyi gelişinde yazmakla, başkaların sonradan söylediklerinin üstünden geçmek arasında fark var.

bunlar tabii ortaokul-lise'de gördüğümüz bilgiler. bunların üstüne gidip de araştırma gereği duymadım hiç.




O öyle değil işte ya. Okuma yazma bilmeyen adam ne yazıyor yazdırıyor. Muhammed zamanında yazılı bi kuran yok. Sen ortaokulda okuduklarına bu yaşa iyi gelmişsin yine.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Bone said:

Hz. Muhammed, tüm bu karışıklıkları önlemek için, kendisine gelen vahiyleri oturur kendi yazdırıp kitaplaştırır.


Sende doğru öğrenememişsin. Bir kere Kuran Hz. Muhammed öldükten sonra yazılmıştır. Hz. Muhammed ayetleri söylenenlere göre bir kısmını yapraklara, kemiklere, paçavralara yazıyordu ve bir kısmını da hafızlarına ezberletiyordu. Hatta o kadar düzensizdi ki Buharinin bir hadisinde Hz. Ayşe der ki; Biz Muhammed ölünce ve cenazesiyle ilgilenirken bir keçi odaya girdi ve yatağın altındaki ayet yazılı yaprağı yedi der (yatağın altında ayet ne arar o da muammadır). Bana göre zaten Kuran'da ki en büyük tutarsızlık da Hz. Muhammed'in ölmeden önce ayetleri hiç s.kine takmamasıdır. Taksaydı ölmeden önce kitaplaştırırdı. Hz. Muhammed ölünce üstüne toplu dinden çıkmalar ve isyanlar çıktı, ezberlettiği hafızların bir kısmı bu isyanlarda öldü, yaşayanlar da gelen halifenin baskısı ile Kuran'ı yazmaya koyuldu.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...