Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

dunyanin kutlesi


reyou

Öne çıkan mesajlar

reyou said:

uzayda uydular falan var yani daha hafifiz.. ole degil mi?

e simdi insanlar uzaya paso bisiler yollarsa, dunya hafifleyip daha hizli donup falan yorungeden cikmazmi?


uzaya yolladığımız uydular öyle ahım şahım bir kütle oluşturacak cinsten değil.

bak dünya şöyle bişi:

http://i.imgur.com/CYd98.jpg

http://i.imgur.com/X7I1E.gif

http://i.imgur.com/KwmdH.jpg

6000+ km'lik yarı çapı olan bir gezegende, topraktan kazdığın birkaç metrelik kısımların o kadar da etkisi olmuyor.

hatta katmanların kütle kıyaslamasını vermek için:

Inner core: 1.7% of the Earth's mass; depth of 5,150-6,370 kilometers (3,219 - 3,981 miles)
Outer core: 30.8% of Earth's mass; depth of 2,890-5,150 kilometers (1,806 - 3,219 miles)
D": 3% of Earth's mass; depth of 2,700-2,890 kilometers (1,688 - 1,806 miles)
Lower mantle: 49.2% of Earth's mass; depth of 650-2,890 kilometers (406 -1,806 miles)
Transition region: 7.5% of Earth's mass; depth of 400-650 kilometers (250-406 miles)
Upper mantle: 10.3% of Earth's mass; depth of 10-400 kilometers (6 - 250 miles)
Oceanic crust: 0.099% of Earth's mass; depth of 0-10 kilometers (0 - 6 miles)
Continental crust: 0.374% of Earth's mass; depth of 0-50 kilometers (0 - 31 miles)

bu arada uzay bilimcilerine sorsak büyük ihtimalle bizim kazdığımız metallerden hazırlayıp yolladığımız uydulardan daha çok maddenin zaten her sene dünyadan koptuğunu söyleyecektir. ya da o uzaya yollanan uyduların ağırlıklarından çok göktaşı düştüğünü felan...

yani pencereni söküp uzaya fırlatmanla dünya yörüngeden kopmaz.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

  • Genel Yönetici
di said:

ALLAH EVRENI VE DUNYAYI OYLE BIR YARATMISTIRKIIIII DUNYA GUNESE 2 MM YAKLASSA YANAR KUL OLURUZ, 2 MM UZAKLASSA DONAR KALIRIZ!..


Bunu demeye gelmiştim. Allah uydu göndermeyi insanlara düşen meteorlarla denge kurulsun diye lütfetti, bilmiyor musun? Meteorlar tam 1mm oynatacak kadar birikmişti ki, uzaya çıkmayı keşfettik.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Bone said:


http://i.imgur.com/CYd98.jpg


Abi benim bi yerden duyduğum bildiğim kadarıyla şu ana kadar dünyanın 40 km bile içine gidememişiz. teknolojimiz yetmemiş.
durum böyleyken ilkokuldan beridir hatırladığım bu resmi kim nasıl, neye dayanarak çizdi ?
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

zaten sondajla falan ulasilabilcek derinlik birşey degil abi anca jeofizik yöntemlerle kestirimi yapılır.

Dünya kütle kaybediyorsa o zaman gravite degeri de azalır. Böylelikle yakında düşük yerçekimli ortamlara sahip olur özendiğimiz astronotlar gibi ucabiliriz.

Güneşe yakınlaşma uzaklasma çözülebilecek bir problem. Ekvatordan birkaç tane roket ateşlersek uzaklasip yaklasabiliriz.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

calimero said:

lan dünya deyince neden atmosfere kadar alıyosunuz ki?

ayrıca genleşen maddenin kütlesi aynı mı kalıyordu, giderek sosyalci zekasına kayıyorum lan halp mé!


Gaz atomlarının da bi kütlesi var ve sürekli dünyanın çevresinde bulunuyolar. Lise fiziğindeki kütle merkezi problemleri gibi ele alınabilir bu kısım. Tabi toplam kütlenin milyonda biri bile etmiyodur muhtemelen ama dünyayı bi sistem olarak düşünüyosak atmosfer de o sistemin bi parçası.

Genleşme kütleyi değiştirmez, senin dediğin yoğunluk(kütle/hacim). Hacim artarsa kütle sabit kaldığından yoğunluk azalır.

Oce4n said:

Abi benim bi yerden duyduğum bildiğim kadarıyla şu ana kadar dünyanın 40 km bile içine gidememişiz. teknolojimiz yetmemiş.
durum böyleyken ilkokuldan beridir hatırladığım bu resmi kim nasıl, neye dayanarak çizdi ?

En derin sondaj kuyusu 12 küsür km.
http://en.wikipedia.org/wiki/Kola_Superdeep_Borehole
Daha sonra birkaç tane bunu geçen sondaj olmuş ama aşağı yukarı onlar da o kadar filan işte.

Zaten oysan nereye kadar oyucaksın, kabuk kalınlığı ortalama 25-30, max. 50 km filan. Altı manto. Dünyanin yarıçapı yaklaşık 6371 km filan, yani onları öğrenicek kadar derine inmen imkansız.

Sismik araştırmalarla belirliyolar. Dalgaların varış zamanlarını filan ölçüyolar. Deprem olduğunda P ve S dalgaları oluşuyo. P dalgaları daha hızlı ve sıvılar içerisinde ilerleyebiliyo, S dalgaları daha yavaş ve sadece katılar içerisinde ilerliyebiliyolar(işin detayları filan var tabi ama basite indirgediğimiz için atlıyoruz)
http://blog.thekashmirwalla.com/wp-content/uploads/2011/12/internal-structure-of-earth.jpg
Dış çekirdek sıvı olduğundan S dalgaları hiçbir şekilde ilerleyemiyolar, bu yüzden çekirdeğin kapladığı kısmın diğer tarafından hiçbir şekilde S dalgası ölçemiyolar.
Bi de kabuk/manto/dış çekirdek/iç çekirdek sınırlarında yoğunluk ve sismik hızlar değiştiğinden dalgalar kırılıyo. Bu yüzden bir de P dalgasının ulaşamadığı bi bölge oluşuyo.
Bunları değerlendirmeye alıp hesapladıklarında sınırların derinliklerini yaklaşık olarak tespit edebiliyolar.

(Dalgaların düz değil eğik yol almalarının sebebi de yoğunluk ve sismik hız farklarının derinlikle de artması. Bu yüzden katman sınırlarında kırıldığı kadar net olmasa da sürekli minik minik kırılmalara maruz kalıyo olarak düşünülebilir)


Ayrıca benzer araştırmaları gravite ve manyetik yöntemlerle filan da yapıyolar ama bildiğim kadarıyla katman derinliklerini filan bu kadar net bir şekilde belirleyemiyolar o yöntemlerle.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...