nileppezdel Mesaj tarihi: Temmuz 14, 2011 Mesaj tarihi: Temmuz 14, 2011 ne niye ki? Emsal var işte, o şekilde işlemiş zamanında olay. Hayır devre arasına doğru küme düşürülseler, ki muhtemelen - puan cezası da eklenir, playoffa bile kalamazlar ki. Devre arasında zaten oyuncular kaçar falan.. Yani fark eden pek bir şey olmaz. Olay fit olmalarıysa hazırlık maçı yapacak takım bulunur, olmadı her hafta kendi aralarında oynarlar şike cup yaparlar şikesi güçlü olan kazanır :P
DoGMeaT Mesaj tarihi: Temmuz 14, 2011 Mesaj tarihi: Temmuz 14, 2011 emsal olmazki alakası yok ankara şikeden mi düştü? ha derdin fenerin 2 yılının birden yanması,olabildğince zarar görmesi sanırım.
nileppezdel Mesaj tarihi: Temmuz 15, 2011 Mesaj tarihi: Temmuz 15, 2011 14. haftada falan küme düşerseniz direk çıkabileceğinize inanıyor musun? Aynı sebeple ceza görmesi gerekmez emsal olması için o olay, sezon ortasında verilen küme düşürme cezasının uygulamasıyla alakalı emsal olur.
DoGMeaT Mesaj tarihi: Temmuz 15, 2011 Mesaj tarihi: Temmuz 15, 2011 abi neler diyorsun ya 14 hafta fln,ne alakası var adam diyoki,ceza verilecekse bu sezon verilsin bende aynısını düşnüyorum,hem ligin yarsında lig bok olmasın,hem düşen takımalr gelcek sene aynen devam edebilme şansına sahip olsun,hemde bu aptal belirsizlik havası ortadan kalksın diye sen ne diyorsun anlamadım ama
nileppezdel Mesaj tarihi: Temmuz 15, 2011 Mesaj tarihi: Temmuz 15, 2011 bu sezon bittikten sonra ceza verilsin demiş adam ortasında verileceğine. 2012-13 diyor. Yani şikeci takımlar yeterli delil olsa bile düşürülmesinler, lig kirli haliyle oynansın hatta o şikeci takımlar şampiyon falan bile olabilsin, seneye gerekirse düşürün demek bu ve çok aptalca bir fikir gerçekten. Sezon başlamadan hallolmalı, ama olmazsa da ne zaman olabiliyorsa o anda düşürmeliler suç varsa. Sezon ortasında olursa ortasında olsun. Ha bana kalırsa cidden başlamadan düşürsünler, inan bana 2 sene kaybetmesini istemem Fener'in. Sıkıcı olur abi lig diğer büyükler olmadan. Bi sene ceza çekip gelsinler isterim sadece, 2 sene çok, yazık
DoGMeaT Mesaj tarihi: Temmuz 15, 2011 Mesaj tarihi: Temmuz 15, 2011 ha anladım ben 2011-12 sezonundan bahsedio sanmıstım 12-13 diomus,evet.yok şike ortaya cıkarsa düşşün direk ankara gibi lakin,hala şikenin ortaya cıkacagıda,düşeceğide kesin değil,o yüzdenj bu konusmalar afaki .
df Mesaj tarihi: Temmuz 15, 2011 Mesaj tarihi: Temmuz 15, 2011 sezon ortasında o iş yalan. ya şimdi ya 2012-2013. şimdi yargıyı bekleme gibi birşey yaparlarsa her türlü tahkimi de beklemek zorundalar. takımlar da mal değil heralde gider tahkime sezon arası düşmesin diye.
Masticore Mesaj tarihi: Temmuz 15, 2011 Mesaj tarihi: Temmuz 15, 2011 said: Aziz Yıldırım hakkında inanılmaz iddia Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım'ın 'Şike soruşturması' kapsamında tutuklanmasının ardında 21 Nisan tarihindeki bir olayın etkili olduğu iddia edildi. Türk futbolunda deprem etkisi yaratan ve 3 Temmuz'da başlatılan ' Şike soruşturması' kapsamında Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım, tutuklanarak Metris Cezaevi'ne gönderilmişti. Fenerbahçe Başkanı, 14 Nisan 2011'de yürürlüğe giren yeni şiddet yasası ve Futbol Disiplin Talimatı'na göre, "Organize suç örgütü kurmak, şike ve teşvik primi dağıtmak" suçlamasıyla tutuklanmıştı. Geçtiğimiz pazar günü tutuklanan ve 5 gündür cezaevinde bulunan Aziz Yıldırım'la ilgili inanılmaz bir iddia ortaya atıldı. Fenerbahçe Başkanı'nın tutuklanmasının asıl nedeninin 21 Nisan 2011'de sonuçlanan 4 milyar dolarlık helikopter ihalesi olduğu iddia edildi. Zira, Aziz Yıldırım, ihaleyi kazanan konsorsiyumun içinde yer aldığı öne sürüldü. Konsorsiyumun içinde yer alan bir diğer ismin ise Serdal Adalı olduğu iddia edildi. Beşiktaş Futbol Komitesi Başkanı olan Serdal Adalı da şu anda Aziz Yıldırım gibi Metris Cezaevi'nde bulunuyor. Bir diğer iddiaya göre ise ihaleyi kaybeden tarafta ise Çalık Grubu bulunuyordu. Türk futbolunda deprem etkisi yaratan ' Şike soruşturması'nda da düğmeye, 14 Nisan 2011'de yürürlüğe giren Yeni Şiddet Yasası ve Futbol Disiplin Talimatı'na göre değil de 21 Nisan'daki helikopter ihalesinden sonra basıldığı öne sürüldü. İşte konuyla ilgili Fenerbahçeli taraftarların internetteki buluşma adresi antu.com'daki o yazı: "Ekonomik çerçeveden baktığımızda‚ bu ülkenin en büyük holdingi hala Türkiye Cumhuriyeti Devleti. Bu holdingin en büyük bütçeli şirketi ise Türk Silahlı Kuvvetleri. Son 10 yıldır devam eden sermayenin el değiştirmesi operasyonunda‚ bu büyük şirketle çalışmakta geç kalan yeni zenginlerimiz var. Evet‚ Hacıağalar henüz Sikorsky modernizasyonu yapamıyor; tapu gibi distribütörlük antlaşmalarını çiğneyemiyor, ama Aziz Yıldırım'ın şirketinin yaptığı inşaat işlerini‚ iyi bir makina parkı ve bir işçi/mühendis ordusuyla yapamayacak müteahhit yok. İhalelerde tek engel‚ iş deneyim belgesine sahip büyük rakipler. Bakın 4734 sayılı kamu ihale kanunu ne diyor: "İhaleye Katılamayacak Olanlar Madde 11- aşağıda sayılanlar doğrudan veya dolaylı veya alt yüklenici olarak‚ kendileri veya başkaları adına hiçbir şekilde ihalelere katılamazlar: a) (değişik: 20/11/2008-5812/4 md.) Bu kanun ve diğer kanunlardaki hükümler gereğince geçici veya sürekli olarak kamu ihalelerine katılmaktan yasaklanmış olanlar ile 12/4/1991 tarihli ve 3713 sayılı terörle mücadele kanunu kapsamına giren suçlardan veya örgütlü suçlardan veyahut kendi ülkesinde ya da yabancı bir ülkede kamu görevlilerine rüşvet verme suçundan dolayı hükümlü bulunanlar." GAZETEPORT Yaparlarmı? yaparlar valla. E tabi tehdit almıştır heralde ihale öncesi,açıklasın o zaman
vaperon Mesaj tarihi: Temmuz 15, 2011 Mesaj tarihi: Temmuz 15, 2011 said: İşte konuyla ilgili Fenerbahçeli taraftarların internetteki buluşma adresi antu.com'daki o yazı: GAZETEPORT ...
BiTcH_oFBaT Mesaj tarihi: Temmuz 15, 2011 Mesaj tarihi: Temmuz 15, 2011 GS'nin açıklamaları tamamen gündemde kalmak için. Adam gibi transfer yapamamamın acısı. Başka bir şey değil. Haber portalı gibi her harekete, her açıklamaya 5 sn sonra cevap veriyorlar.
BiTcH_oFBaT Mesaj tarihi: Temmuz 15, 2011 Mesaj tarihi: Temmuz 15, 2011 ağır konuştum di mi? hahaha en son spor dışına da sıçradılar
aktiftablet Mesaj tarihi: Temmuz 15, 2011 Mesaj tarihi: Temmuz 15, 2011 12-13 sezonunda cezaların verilmesi mantıklı bence. Zaten mahkemeden ancak bi sonuç çıkark ki belki o zamana bile yetişmez. Karar sezon ortasında verilse bile 12-13 sezonunda uygulanmak üzere verilemez mi?
Kanuni Mesaj tarihi: Temmuz 15, 2011 Mesaj tarihi: Temmuz 15, 2011 Hastayım bjk ye :) yakalandık kupayı alın geri, yakalanmasaydık nah alırdınız, çocuk gibiler , şerefli ikinci :) Allam ya akil fikir..
knox Mesaj tarihi: Temmuz 15, 2011 Mesaj tarihi: Temmuz 15, 2011 sabah sabah sevgili kanuni abim 'diyorum' yaş olarakta büyük kendisi benden bu güzel mesajını görünce yıkıldım. saygılar abi
BiTcH_oFBaT Mesaj tarihi: Temmuz 15, 2011 Mesaj tarihi: Temmuz 15, 2011 peki 12-13 de ceza verilse şunu nasıl telafi edersin. olmaz ya; bjk veya fb olurda avrupa ligi kupasını alırsa, onu da elinden alacak uefa? sen tantanayı o zaman gör
knox Mesaj tarihi: Temmuz 15, 2011 Mesaj tarihi: Temmuz 15, 2011 BEN işin futbol tarafına bakıyorum.. KAYSERİ’DEKİ kupa finali 2-2 bitti. Maç uzatmaya gitti. Normal süre ve uzatmalarda kazanan olmadı. Ama “Futbol kazandı..” dedik. Hem Beşiktaş’ı hem de İBB’yi alkışladık. Nefis bir maç izledik, futbola doyduk. Sonunda futbolun cilvesi olan penaltılarla Beşiktaş şansıyla kupayı kazandı... “MEĞER her şey yalanmış İBB 9 kişiyle oynamış” dersek maçtan görüntüler farklı şeyler söylüyor. İşte o maçtan enstantaneler: İBRAHİM Akın sağ çaprazdan topla sokuluyor ve Aurelio’dan kurtulup vuruyor. Çok sert bir şut değil belki ama gollük bir şut. Rüştü çeliyor, sektiriyor kornere atıyor. İBRAHİM Akın soldan sert ve kavisli bir orta kesiyor. Rüştü çeliyor. DAKİKA 41: Ekrem soldan ortalıyor arka direkte İskender topu ağlara gönderiyor. Ancak karar ofsayt. (Maçtan sonraki programda da konuşmuştuk, bana göre de Rıdvan hocaya göre de hizada ve ofsayt değildi) DAKİKA 53: Simao’nun pasında pres yapıp araya giren İskender Alın topu kazanıyor, Aurelio’dan sıyrılıyor, Aurelio çelmeyi takıyor. Karar: Penaltı.. DAKİKA 54: İbrahim Akın, Beşiktaş kalecisi Rüştü Reçber’i ters köşeye yatırarak penaltıyı gole çeviriyor. DAKİKA 68: İbrahim Akın’ın pasıyla ceza sahasına sokulan Gökhan Ünal, İBB’nin 2. golünü atıyor. 78. dakikada Sivok’un golüyle maç 2-2 olduktan sonra 81. dakikada İskender orta alanda pres yaparak Guti’den topu kazanıyor Guti’den sıyrılıyor Sivok araya girince seken top sağdan hücuma çıkan Cihan’ın önüne geliyor kaleci ile karşı karşıya kalan Cihan kötü bir vuruşla topu dışarı vuruyor. 83’TE İbrahim, 105’te İskender oyundan alınıyor. UZATMALARDA İBB’nin kayda değer tek bir atağı yok. Hatta maçtan sonra Abdullah Avcı İbrahim Akın’ı oyundan aldığı için eleştiriliyor.. Hatırlamayanlar için penaltılara giden maçta Cihan ve Metin’in vuruşlarında top direkten dönüyor ve kupayı Beşiktaş kazanıyor.. İşte bilanço: ŞİKE yaptığı iddia edilen 2 oyuncu kupa finalinde 2 gol atmış (1’ini hakem saymamış) Biri penaltı kazandırırken diğeri gole çevirmiş. Birinin 2’inci golde payı var. Neticede Beşiktaş şike ile suçlandığı maçı kazanamamış. İskender ve İbrahim’in katkılarıyla maç berabere bitmiş. DÜNYA futbol tarihinde böyle bir şike maçı daha var mıdır? Onu da araştırmak lazım. Güntekin Onay [email protected] güzel yazmış ama biz teşebbüs ile suçlanıyoruz sdsfs
Arkasokak Mesaj tarihi: Temmuz 15, 2011 Mesaj tarihi: Temmuz 15, 2011 ibrahim akın hakkında konuşmak gerekirse, necatili ibrahim akınlı 60. dakikaya kadar kaleye inadına gitmeyen, şut çekmeyen forvet hattını, maçları da hatırlarız. imla.
Mighty_THoR Mesaj tarihi: Temmuz 15, 2011 Mesaj tarihi: Temmuz 15, 2011 Kanuni said: Hastayım bjk ye :) yakalandık kupayı alın geri, yakalanmasaydık nah alırdınız, çocuk gibiler , şerefli ikinci :) Allam ya akil fikir.. neye yakalandık olm gel vente de gönül rahatlığı ile küfür edeyim. :)
Masquerade Mesaj tarihi: Temmuz 15, 2011 Mesaj tarihi: Temmuz 15, 2011 BiTcH_oFBaT said: GS'nin açıklamaları tamamen gündemde kalmak için. Adam gibi transfer yapamamamın acısı. Başka bir şey değil. Haber portalı gibi her harekete, her açıklamaya 5 sn sonra cevap veriyorlar. sakin ol abi tamam sike yapmissiniz aciniz buyuk anliyoruz ama sagduyu pls ahah
Esh Mesaj tarihi: Temmuz 15, 2011 Mesaj tarihi: Temmuz 15, 2011 taraf gastesi alan var mı bugun? baransu şike kayıtlarından bazılarını yayınlıycaz dedi dün.
Masquerade Mesaj tarihi: Temmuz 15, 2011 Mesaj tarihi: Temmuz 15, 2011 ekşide gördüm şimdi: bu maç öncesi fenerbahçe yöneticileri ile eskişehirspor'un teknik direktörü ve bazı futbolcuları arasındaki görüşme trafiğinin dökümleri taraf gazetesinde yayınlanmıştır bu gün. eğer doğru ise durum gerçekten vahim. bu dökümler resmi evraklarda da aynen bu şekilde geçiyorsa ne fenerbahçe'nin, ne aziz yıldırım'ın, ne diğer fenerbahçe yöneticilerinin, ne bülent uygun'un ne de ümit karan'ın kurtulması mümkün değil. gidin taraf alın lan hadi, kendinizi feda edin bu davada fghjkghyj. said: Fenerbahçe’nin şampiyonluğa ulaşabilmesi için tek umut Trabzonspor maçıdır. Trabzonspor Fenerbahçe’den iki puan öndedir ve maçlarını zor da olsa kazanmaktadır. Bu durumu gören şike şebekesi bütün umutlarını Eskişehirspor- Trabzonspor maçına bağlar. Bu amaçla çalışmaya başlayan şebeke elemanları da telefon görüşmelerinde durum değerlendirmesi yapar. Tek dayanağımız Eskişehir Mustafa Anlı- Tek dayanağımız Eskişehir bir tek o kaldı yani. Ali Kıratlı-Yok ya Antep maçı yok. Geçer. Tolunay O.... çocuğu. Mustafa Anlı- Eskişehir? Ali Kıratlı- Bizim ya. Mustafa Anlı- Artık Eskişehir oynar. Canla başla. Bence oynaması lazım ki oynayacağını da tahmin ediyorum. Fenerbahçe cephesinde bu gelişmeler sürerken Eskişehirspor, Antalyaspor ile karşılaşmak üzere Antalya da bulunmaktadır. Bir hafta sonra Trabzonspor’la oynayacak Eskişehirspor takımını yoklama görevi İlhan Ekşioğlu’nun talimatıyla Ali Kıratlı’ya verilir. Antalya’ya uçakla giden Kıratlı, İlhan Ekşioğlu’nun cep telefonuna mesaj gönderir.: “Programımızda bir değişiklik yok de’mi başkan.. Konuştuğumuz doğrultuda.” Ekşioğlu bu mesaja “ok” diye cevap verir. 17 nisan 2011’de oynanan maçın kampında bulunan Eskişehirspor’un Teknik Direktörü’nü arayan Ali Kıratlı’dır. Eskişehirspor Antalya’ya iki gün önceden gidip kamp yaptığı sırada Ali Kıratlı Bülent Uygun’u arar. A.K- Antalya da Madran’da kalıyorum buraya gelsene. Geleceksen kapıya haber bırakayım. B.U- Ben şimdi dışarı çıkmak istemiyorum, sen buraya gel. AK- Peki geliyorum Ali Kıratlı daha sonra Ümit Karan’ı da arayarak otelin lobisinde buluşmak ister. Bu davete olumlu cevap veren Ümit Karan ile Kıratlı lobide buluşur. Bu görüşme yapıldıktan sonra İlhan Ekşioğlu Ali Kıratlı’yı arayarak görüşmenin nasıl geçtiğini sorar. İ.E-Bana bak ya sen seyahatin iyi geçti demi. A.K.- İyi, 10 numara, hiçbir sorun yok. Salı günü tekrar çıkacağım işte sen gel... Bu konuşma üzerine Ali Kıratlı ile Bülent Uygun bir kez daha buluşur. İki gün sonra oynanan ve 2-2 biten maçı seyreden Kıratlı, İstanbul’a döner. Trabzonspor’u çelmeleyecek tek takım olan Eskişehir’e maç için teşvik primlerinin hazırlanmasına başlanır. Bu arada sezon sonunda Fenerbahçe’ye transfer olan Sezer Öztürk’ün de işin içine katılmasını isteyen İlhan Ekşioğlu, Ali Kıratlı’yı arar. Onun ağzı sıkı değil İ.E- Ya seninkine şeyi de söyleyebilirsin. He onunla da irtibata geçsin yani. Bizim şeyle de haber göndermişler ona da. Bize gelecek var. Ya bir tane oradan bize gelecek. Onu da alsın işine A.K- Benim ki mi? İ.E- O diyor ki, o tabii olayları biliyor ama sistemi bilmiyor. Burada en önemli şey oradaki 18’in bile bu biter bitmez bu işin kapanacağını bilmesi lazım. A.K- Ben böyle uygun görüldü böyle dedim. O bizimki biliyor. Bizimkininde yani şeyini yapsak iyi olurdu. Esasında öbüründe. İE- Ben bir bakacağım bakacağım ben sana söyleyeceğim. Bu konuşmalardan sonra Ali Kıratlı telefonla Ümit Karan’ı arar. A.K-Ümitçiğim her şey yolunda mı. ÜK-Yok işte bir şey yok haberler. A.K- Asayiş berkemal yani.. Ü.K- (Gülerek )Bu maçı kazanmamız lazım AK- Şeyi vermişler Fenere sizin Sezer’i. Ona da söyledin mi bir şey. Ü.K- Eee.. Ağzı sıkı değil... AK- Ama o bizimkilere demiş. Bizimkiler de ona sormuş. Böyle böyle neyse gelecekmisin falan filan diye. O da diyor bilmiyorum yani. Bana söylediler şimdi. Ü.K- Hallederiz ya daha onunla şey yaparız yani. Maça iki gün kala Fenerbahçeli yönetici İlhan Ekşioğlu ile teşvik görüşmelerini yürüten Ali Kıratlı arasında geçen konuşmalar da Ümit Karan kastedilerek şu diyalog geçer: A.K- Bana diyor ki ‘yavaş yavaş alıyorum hepsini. Bu şey değil ki, öyle hepsini alıp da konferans gibi yapamam ki. İki iki, üç üç alıyorum’ diyor. ‘Olmaz ki abi’ diyor. ‘Ağzı şey olan var. Düz olan var eğri olan var’ diyor. ‘Ağzı olan konuşuyor tercümanlar var’ diyor. ‘Bugün hepsini alacağım’ diyor. Adamın kendisiyle konuştuk yani bizi zan altında bırakacak bir şey yok. Mantıken 20 kişiyi de alıp konuşamazsın. İ.E- Tamamdır. Hocaya söyle sabah yola çıkıyoruz Bu arada Ali Kıratlı Trabzon maçı için kampta olan Eskişehirspor’un yardımcı antrenörü Şükrü Ongan ile konuşup durum raporu almayı da ihmal etmez. AK- Nasıl gidiyor Şükrü. Ş.O- İyi abi her şey yolunda. Bir Sezgin sıkıntı çıkarttı da bakalım ne olacak. AK- Sakat mı? Ş.O- Antrenmanda biraz dizide gevşedi şey oldu. Yine bakalım. AK- He lazım bir de. Diego ne oldu. Ş.O- Oynar AK- Görüşürüz hocaya da söyle geliyormuş diye. Umudun var mı lan Ş.O- Ya yenilmeyeceğiz ya. devamı yok, para istiyor gfd.
akinci Mesaj tarihi: Temmuz 15, 2011 Mesaj tarihi: Temmuz 15, 2011 Gizlilik ayaklarina TFF'nin alamadigini Taraf yayinliyor ne güzel. Ha TFF'de bu deliller var da geregini yap(a)miyorsa o daha bir güzel.
xaty Mesaj tarihi: Temmuz 15, 2011 Mesaj tarihi: Temmuz 15, 2011 Hangi maç öncesi o? Eskişehir TS maçı öncesinde Aziz Yıldırım'ın bir gün önceden şehre geldiği tüm Eskişehir tarafından biliniyor neredeyse. Otel lobisinde kimlerle oturup konuştuğu görülmüş - konuşulmuştu. Eskişehir'den Erkan Zengin'e de sıçrayabilir bu iş. Ya da takımdan gönderilebilir. Daha önceden şike yaptığı düşünüldüğü için transfer edilen adamlar gibi..
tinu Mesaj tarihi: Temmuz 15, 2011 Mesaj tarihi: Temmuz 15, 2011 said: Alın ve Akın, mahkeme sorgusunda, “Şike yapmadık, terimizin son damlasına kadar mücadele ettik” dedi. Suçlamaları reddeden BJK Asbaşkanı Serdal Adalı’nın avukatı ise Adalı’nın İbrahim Akın’a bir at hediye ettiği iddiasının gerçek olmadığını, böyle bir hediyenin verilmediğini söyledi. ‘Sedo One’ adlı at TJK’da Adalı adına kayıtlı. Beşiktaş Teknik Direktörü Tayfur Havutçu da suçlamaları kabul etmeyerek, Akın ve Alın’ın transfer listesine alındığında, finaldeki rakibinin henüz belli olmadığını söyledi. BJK TEKNİK DİREKTÖRÜ TAYFUR HAVUTÇU: “İbrahim ve İskender’e şike teklif etmedim” “Suçlamaları kesinlikle kabul etmiyorum. Beşiktaş ile İBB arasında 11 Mayıs 2011’de oynanan maç öncesinde İBB’de oynayan futbolcular İbrahim Akın ve İskender Alın’a şike teklifinde bulunmadım. Göreve başladıktan sonra BJK yöneticileriyle konuşup, önümüzdeki sezon transfer edilecek sporcular ile ilgili bir liste hazırladık. Bu listede hem yurtiçinden hem de yurtdışından isimler vardı. Listede İbrahim Akın ve İskender Alın’ın da isimleri vardı. Ama listeyi hazırladığımda finalde Beşiktaş’ın rakibi belli olmamıştı. Akın ve Alın’la ilgili görüşmelerde bizzat bulunmadım. BEŞİKTAŞ ASBAŞKANI SERDAL ADALI: ‘Transfer kararı verildiğinde BJK’nin rakibi belli değildi’ “Suçlamaları kabul etmiyorum. Nisan başında, Havutçu bana bir transfer listesi verdi. Bu listedeki yerli futbolcular arasında Akın ve Alın da vardı. Bu liste üzerinde bir süre çalıştık. Bu çalışmayı yaptığımız sıralarda İBB henüz rakibimiz dahi değildi. Ben Yusuf Turanlı ile transfer için ilk defa Bursa’da görüştüm. Bursa’da görüşmemin sebebi Havutçu’nun bu futbolcuların Galatasaray’ın da transfer listesinde olduğunu söylemesi üzerine oldu.(...) Türkiye Kupası maçından 2-3 gün önce Turanlı, Şişli’de bulunan işyerime geldi. Senelik transfer ücretini sordu. Fiyat veremeyeceğimi söyledim. Kendisi bana İskender Alın için yıllık 1 milyon 500 bin lira, İbrahim Akın için de 1 milyon 500 bin Euro gibi bir rakamdan bahsetti. Maçtan sonra para meselesini konuşacağımızı ilettim. Transfer etmek istediğim futbolcuya şike teklif etmem mümkün değildir.” FUTBOLCU İSKENDER ALIN: “Terimin son damlasına kadar mücadele ettim” “Maçta elimden geleni yaptım. Bu iddialar menajerim Yusuf Turanlı’nın bana atmış olduğu abuk subuk mesajlardan kaynaklandı. Bugüne kadar bir haram lokma boğazımdan geçmedi. Sahada da terimin son damlasına kadar mücadele ederim. Havutçu’nun beni transfer etmek istediğini Turanlı’dan öğrendim. Kupa finali öncesinde Turanlı bana bir takım mesajlar attı. Bana ‘relaks ol’ diyordu. ‘Rahat olun, iyi oynamayın’ şeklinde mesajlar attı. Ben de bunu bu şekilde anladım. Şike iddiasını kabul etmiyorum. Bu olaydan dolayı şok oldum, şu anda şoktayım.” ‘O maçta gol attım’ “Finalden bir ay önce BJK’den transfer teklifi aldım. Bunu menajerim Yusuf Turanlı bana iletti. (...) Ben bu transfer teklifini kabul ettiğimi söyleyince menajerim bunu Adalı’ya iletti. Adalı da menajerime transfer konusunun maçtan önce gündeme gelmesinin uygun olmayacağını, maçtan iki gün sonra BJK’nin transfer teklifini vereceğini bana telefonla ve mesajla iletti... Turanlı sanırım maçtan iki gün önce kendisinin Adalı ile benim adıma bir sözleşme imzaladığını söyledi. Turanlı’nın anlatmasına göre 2 milyon Euro isteğim kabul edilmişti. Maçtan birgün önce de menajerim mesaj atarak bu maçta rahat olmamı istedi. Benim bundan anladığım ‘gol atma’ şeklinde anlatımda bulundu. Sonra Turanlı’ya telefon ederek ‘Ben bu maçta çok iyi performans sergileyeceğim, bunu onlara (BJK yöneticilerine) ilet’ dedim. Maçta da bir gol attım.” eğer yukardaki ifadeler gerçekse, olay bu iki futbolcunun menejerinden kaynaklı çıkıyor, yukardaki ifadeler doğruysa adalı ve tayfur un bizim maçta oynama gibi kayıtlı bir kelimesi yoksa, beşiktaş ceza almaz,
Öne çıkan mesajlar