Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

SBS'ye girmesine izin vermeyen annesini tabancayla öldürdü


roket adam

Öne çıkan mesajlar

Okurken kanım dondu, hayretler içerisinde kaldım, ne tepki vereceğimi şaşırdım.

ADANA'da ilköğretim okulu 7'nci sınıfı öğrencisi 11 yaşındaki R.A., kendisini okula göndermeyerek, bugün yapılan Seviye Belirleme Sınavı'na (SBS) girmesine izin vermeyen annesi 39 yaşındaki Songül A.'yı yatakta uyuduğu sırada babasına ait ruhsatlı tabancayla başına ateş ederek öldürdü. Olaydan sonra okul çantasına yerleştirdiği tabancayı alıp sokağa çıkan R.A. polisi arayarak, “Ben annemi vurdum” diye ihbarda bulunup teslim oldu.

İŞTE BÖYLE GÖZALTINA ALINDI

Olay, Ova Mahallesi 3'üncü Sokak'ta bugün saat 05.30'da meydana geldi. Emniyet Müdürlüğü'nün ‘155 Polis İmdat' ihbar hattını ankesörlü telefondan arayan R.A., ağlayarak, “Annemi vurdum” dedi. Küçük kızın sözlerini değerlendiren polis, ankesörlü telefonun numarasından kızın yerini belirledi. R.A.'yı telefon kulübesi önünden alan polis ekibi, gittikleri 3 katlı evin en üst katındaki yatak odasında başından vurulmuş haldeki Songül A.'yı kanlar içinde ağır yaralı halde buldu. Çağrılan 112 ekipleri, yaralıya müdahale etmesine rağmen Songül A. hayata döndürülemedi.

Şakirpaşa Polis Merkezi Amirliği'ne götürülen kayıtlara göre 11 yaşında olmasına karşılık gerçek yaşının 13 olduğu öne sürülen R.A., Çocuk Şube Müdürlüğü ekiplerine, “Annem beni 3 aydan beri okula göndermiyordu. Evde tutuyor ve tarikata sokacağını söylüyordu. Sürekli dayak atıyor, beni sinirlendiriyordu. Bu sabah da Anadolu ve özel lise sınavlarına girecektim. Akşam, sınava göndermeyeceğini söyledi. Tartıştık, sabaha kadar uyumadım. Sabah ezanı okunurken, mesaide olan babamın dolapta tuttuğu tabancayı alıp annemin yattığı odaya girdim. Başına tek el ateş ettim” dedi.

Olay sırasında TCDD hemzemin geçitte makasçı olarak çalışan babasının evde olmadığını anlatan R.A. ifadesinde, “2 ablam, 3 ağabeyim ve küçük erkek kardeşim sabah namazı için uyanmışlardı. Onlar abdest alıyordu, silah sesini duyunca odaya girdiler. Bana saldırmak istedikleri için okul çantamı ve tabancayı alıp dışarı çıktım” dediği bildirildi. R.A.'nın yanında taşıdığı sırt çantasını inceleyen ekipler, R.A’nın olayda kullandığı baba Ali A.'ya ait bulundurma ruhsatlı Smith Wesson marka toplu tabanca, ders kitapları ile sınava giriş belgesi buldu.

“PSİKOLOJİK SORUNLUYDU”

Annesini vurduktan sonra götürüldüğü polis merkezinde olayın şokuyla konuşmakta zorlanan ve sürekli titreyen R.A.'nın, psikolojik sorunları bulunduğu öne sürüldü. Arkadaşları, “Sürekli annesiyle tartışıyor, ona karşı geliyordu. Okulda da arkadaşlarıyla kavga ederdi. Öğretmeni, bizi uyararak, onunla tartışmamamızı söylemişti. Ama böyle bir şey yapacağı aklımaza gelmezdi” dedi.

TCDD'de hemzemin geçit kontrolörü olarak çalışan ve cinayet sırasında mesaide olduğu bildirilen baba Ali A. olayın ardından eve geldi. Sinir krizleri geçiren ve polislerce sakinleştirilen Ali A. açıklama yapmadı. 6 çocuk babası Ali A., memurluğun yanında Şakirpaşa Mahallesi'nde bir fırın ile odun satış deposu sahibi olduğu belirtildi. Olayı duyunca gelerek sokakta toplanan akrabaları kızı tarafından öldürülen Songül A. için gözyaşı döktü. İçine kapanık yapısı olan ailenin, gelir düzeyinin iyi olduğu belirtilirken ailenin, zorunlu eğitim olan ilköğretimi bitiren kızlarını okula göndermedikleri saptandı.

Türk Ceza Kanunu’nun 31/1’inci maddesi uyarınca suç işlediğinde 12 yaşını doldurmamış olan çocukların cezai sorumluluğu olmadığı, bu kişiler hakkında ceza kovuşturması yapılamayacağı, ancak çocuklara özgü güvenlik tedbirlerin uygunalabileceğini belirtildi. Yasaya göre, nüfus cüzdanına göre 12 yaşına dahi girmemiş olan R.A., gerçek yaşı belirleninceye kadar ceza sorumluluğu bulunmadığından koruma altına alınmak üzere Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü'ne bağlı Çocuk Sitesi’ne teslim edileceği belirtildi.

Olay Yeri İnceleme ve Cinayet Bürosu ekiplerinin çalışmasından sonra Songül A.'nın cenazesi Adli Tıp Kurumu Morgu'na kaldırılırken, cinayetle ilgili soruşturma başlatıldı. Baba Ali A.'nın da ifadesine başvuruldu.


http://www.hurriyet.com.tr/gundem/11813615.asp?gid=229
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Bebekleri öldürmüş,binlerce aileyi yıkmış,yüzlerce insanı öldürmüş,birisini öldürmenin haklı gerekcesi yok mu peki sence ?

veya kundaktaki bebeğe taciz etmiş,13 yaşında sabiye tecavüz etmiş birisini öldürmenin ?

insan öldürülebilir bence,hakeden öldürülebilir.ha bu anne hakketmişmidir hayır tabi ki,ama gerçekten bunları yaptıysa da ölümü olmasa bile bazı şeyleri haketmiştir kanımca.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Sivil vatandaşların Mevsi müdafa olmadığı sürece ki bunun bile bir çok açılımı var, kısacası birisi senin canına kast etmediği sürece öldürmeye hakkı yoktur. İstediğinizi düşünebilirsiniz fakat türkiye cumhuriyeti vatandaşı olduğunuz sürece türk ceza kanununa göre yargılanırsınız. Burda sözel olarak kabul etmemen demek, Hukuken kağıt üzerinde bunu kabul ettiğin gerçeğini değiştirmez. Ne kadar etik, orası tartışılır.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Valeron said:

kimse kusura bakmasın,bu benim şahsi fikrimde,birisini öldürmenin bazı durumlarda inanılmaz haklı gerekçeleri olabiliyor.(bu konu için bişey diyemicem)


Bu konu için değil ama genelde katılıyorum. Durumu bilmiyoruz açıkçası. Eğer çocuğun hayatını seçim vermeden mahvedecek, tarikatlara ve törelere boğacak şeyler yapılacaksa, zorla evlendirilecek, okutulmayacaksa, bunun gibi durumlar mevcutken korkudan vuracak piskolojiye girebilir belki. Bir insanı vurmayı, hayati durumlar haricinde doğal karşılayacak bir biçimde büyütülmüşse suç yine ailenin ayrıca. Bu durumu bilmiyorum, özellikle yorum yapamam tabi.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

spawn77 said:

Sivil vatandaşların Mevsi müdafa olmadığı sürece ki bunun bile bir çok açılımı var, kısacası birisi senin canına kast etmediği sürece öldürmeye hakkı yoktur. İstediğinizi düşünebilirsiniz fakat türkiye cumhuriyeti vatandaşı olduğunuz sürece türk ceza kanununa göre yargılanırsınız. Burda sözel olarak kabul etmemen demek, Hukuken kağıt üzerinde bunu kabul ettiğin gerçeğini değiştirmez. Ne kadar etik, orası tartışılır.

Senin etik dediğin şey başlı başına bir tartışma konusudur!
Ne ye göre?
Kime göre?
Hangi zamana göre?
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...