Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Almanya Başbakanı Angela Merkel Türkiye'nin AB üyeliğine karşı çıktı


Öne çıkan mesajlar

Mesaj tarihi:
Selam Nessarian söylediğin aşağı yukarı herşey geçersiz çünkü Avrupa Birliği'nin kriterleri dediğin gibi olsaydı yolsuzluk, refah, eğitim, hukuk ve aşağı yukarı herşeyde Türkiye'den geri olan Romanya ve Bulgaristan gibi ülkeler üye olmazlardı, AB bunlara yüzmilyonlarca euro kalkınma fonu sağlamazdı, kabul etmezdi. Emin ol ki AB komisyonu TR'yi alalımmı almayalımmı tartışması yaparken haktan hukuktan çok ekonomiden, tarımdan, 70 milyon nüfustan, orta doğudan, müslümanlıktan, serbest dolaşımdan bahsediyor.

Suç oranları türkiyede tavan yaptı diyorsun fakat dünya metropolleri arasında en düşük suç oranlarından bir tanesi İstanbul'da, birçok şehirden çok daha büyük olmasına rağmen. Londra'daki suç oranı mesela çok daha yüksek. Kırsal kesimde ve küçük şehirlerde de daha az olduğuna eminim.

Devletin kurumları doğru şekilde işlemiyor demek çok saçma, çünkü hiçbiryerde doğru şekilde işlemiyor. Elbet çalışmayan sistemler var, elbet boşa giden paralar var, elbet yolsuzluk var, ve bunlar çoğu AB ülkesinde var; en basit örnekleri Yunanistan, İspanya, İstalya, Romanya, Bulgaristan ve daha bilmum fransa/almanya/ingiltere olmayan ülke. T.C.'nin devlet kurumları, özellikle son yirmi otuz yılda yapılan düzenlemelerle çok daha verimli ve işlevli hale geldiler ve yukarıda saydığım ülkelerle çok büyük farklılıklara sahip değiliz. Bunu görmemek için ciddi önyargılarının olması lazım. Evet belki bir Almanya kadar etkin ve verimli devlet kurumlarına sahip değiliz -henüz-, ama öyle bir anlatıyorsun ki sanki Somali'deyiz. Düpedüz yanlış.

Avrupa'nın en hızlı büyüyen ve en büyük ekonomilerinden bir tanesine sahibiz. Dış yatırım aktığı, iç pazarın dinamik olduğu bir ekonomi. Genç işgücü bilmemne geyiklerine girmeye gerek bile yok, mısır tarımı yapıp ana ihracatı balık olan bir tarım ülkesi değiliz. Türk şirketleri avrupada rekabet edebiliyor, ithalat yapıyoruz, en hızlı sanayileşen ülkelerden biriyiz.

Kanadalı bisikletçi tecavüze uğradı, pippa zart zurt tecavüze uğradı. Evet korkunç trajediler çok üzgünüz, fakat lütfen çoğaltmaya çalış bu örnekleri; çoğaltamazsın. Genele işaret eden örnekler değil bunlar, anekdotlar. Bugün Pippa'ya tecavüz edeni de aldılar içeri, mardin'de katliam yapanları da. Suç işleniyor evet, cezası da veriliyor çoğu durumda. Yine sanki Congo'da yaşıyormuşuz gibi anlattın.

Tamam anladım, isveçi gördün, hollandayı gördün, bilmum bokpüsür 3-5 milyon nüfusu olan refah ülkesini gördün ve çok hoşuna gitti; fakat bu Türkiye'nin inanılmaz geri ve bozuk bir ülke olduğunu göstermiyor hiç bir şekilde. Türkiye 30 yıldır iç savaşla mücadele eden, yanı başında sürekli savaş olan, siyasi tehditler altında olan ve iki dünya gücünün çekerken neredeyse ortadan yırttığı bir ülke olmasına rağmen AB'nin birçok ülkesinden geri kalmamış, ne ekonomik olarak, ne refah seviyesi olarak çökmemiş bir ülke.

TR şöyle kötü, böyle kötü diyince inanmak çok kolay, hele ki Hollanda'nın temiz sokaklarını, isveçin sağlık sistemini gördükten sonra; ama bu tespitler neredeyse tamamen yüzeysel. Türkiye'nin de çatır çatır işleyen bir devlet sistemi, çatır çatır çalışan bir piyasa ekonomisi ve istikrarlı bir siyasi sistemi var. Herşey mükemmel mi? Tabii ki değil; fakat anlattığın kadar kötü hiç değil. Hele 70 milyonluk, dünyanın siyasi bok çukurunun tam ortasında yer alan bir ülke için mucizevi yerlerde türkiye.

İnterrail'e çıktıktan sonra Türkiye'ye bok atmak çok rahat ve kolay geliyor, ama kazın ayağı gerçekten öyle değil. Ben milliyetçi değilim, vatan millet ayakları yapmıyorum, yurt dışında yaşayanlar türkiye'yi özler, memleketimiz falan filan da demeyeceğim. uzun süre yurt dışında yaşadım, türkçe ikinci dilim ve öyle bir özlemim olmadı hiç bir zaman, çok inanılmaz özel bir sempatim yok türkiye'ye karşı.

Ama iki Avrupa gördükten sonra böyle sığ tespitler yapıp da koca bir ülkeyi düpedüz yanlış tasfir edenlere karşı ciddi bir antipatim var.
Mesaj tarihi:
Türkiye süper harika isveç'le rekabet eder refah seviyemiz olarak algılanmasın bu. Deli gibi yolsuzluk var, hukuk sistemi elbet yavaş işliyor, tabii ki problemler var ve bunların bazıları ciddi.

Ama tutup da Romanya ve Bulgaristan, ve onlardan daha iyi halde olmakla beraber Türkiye'nin çok çok da ilerisinde olmayan Yunanistan, İspanya ve İtalya gibi ülkeler AB'deyken yukarıda Allah var, hak etmiyoruz, avrupa'nın hasta adamıyız, kötüyüz, anlamıyoruz biz bu işten tarzı saçma sapan geyikler yapmayın ya.
Mesaj tarihi:
exodus cok eksik bilgin var. misal

Exodus said:
Suç oranları türkiyede tavan yaptı diyorsun fakat dünya metropolleri arasında en düşük suç oranlarından bir tanesi İstanbul'da, birçok şehirden çok daha büyük olmasına rağmen. Londra'daki suç oranı mesela çok daha yüksek. Kırsal kesimde ve küçük şehirlerde de daha az olduğuna eminim.


turkiyede her konuda suc orani daha dusuktur cunku bizde suclar bildirilmez. ingilterede barda kavga etmek polis zabtina girer, fakat turkiyede girmez. yoksa turkiye gercek suc oranlarindan en yuksek ulkelerden biri.

ayrica italya, ispanya ya da begenmedigimiz yunanistan bizden ileri degil saniyorsan, ya da bulgaristanin bile bizden iyi olmadigini dusunuyorsan OECD raporlarina bakmiyorsundur. bence bu tarz iddialarda bulunabilmek icin once birkac raporu detaylica oku.
Mesaj tarihi:
said:
turkiyede her konuda suc orani daha dusuktur cunku bizde suclar bildirilmez. ingilterede barda kavga etmek polis zabtina girer, fakat turkiyede girmez. yoksa turkiye gercek suc oranlarindan en yuksek ulkelerden biri.

ayrica italya, ispanya ya da begenmedigimiz yunanistan bizden ileri degil saniyorsan, ya da bulgaristanin bile bizden iyi olmadigini dusunuyorsan OECD raporlarina bakmiyorsundur. bence bu tarz iddialarda bulunabilmek icin once birkac raporu detaylica oku.


Selam, raporları detaylıca okudum, AB komisyonunun raporlarına da baktım, AB fonlarının ne kadarının yolsuzluğa gittiğini de araştırdım, hatta bizzat gezip gördüm Bulgaristan ve Romanya net bizden geri ülkeler. İstersen bir Balkan turuna çık, gez gör Romanyayı. Tuvalete gitmeye korkacağın ülkeler, öyle diyeyim.

"Suçlar bildirilmiyor, bildirilse Türkiye dünya'nın en yüksek suç oranına sahiptir"

Çok güzel bir varsayım, çünkü aksini kanıtlamak mümkün değil gibi görünüyor. Ben de diyorum ki bar kavgaları bildirilmese bile (ki onlar bile bildiriliyor çoğu durumda) ciddi suçların (cinayet vs.) bildirildiğini düşünüyorum.

Tabii sen yine kafandan Türkiye'yi en yüksek suç oranına sahip ülke yapabilirsin çünkü bildirilmeyen suçların bildirilmediğini bilemiyoruz hiç bir şekilde. Aynı mantığı ingiltere'ye yada italya'ya uygulasak olmaz ama dimi? Onlar AB ülkesi çünkü.
Mesaj tarihi:
Mum_Chamber said:
bu tarz konulari cok seviyorum.

hic yurtdisi gormemis patilere avrupaya bok atip "biz onlardan iyiyiz, dogu bloguna donersek duyadaki guc eksenleri degisir" deme sansi veriyor.

ulkesinin eksiklerini kabul etmeyen patilere "biz superiz ama hristiyan birligi olm o, ondan almiyorlar bizi aralarina" dedirtiyor.

sadece %10'u universite mezunu gencligini (ki bu OECD'nin en dusuk orani) gelecegin einsteinlari sanan patilere "olm zaten 10 seneye dagilcak AB, bizim genc nufusumuza ihtiyaclari var" kolpalarini sikma olanagi taniyor.

go pati go.


Süper özet :p



Mesaj tarihi:
evet, ab'nin bazı ülkelerine taş çıkartacak potansiyelimiz mevcut, ancak bazı konularda da çok geriden takip ediyoruz. ekonomik krizde, bizden çok daha fazla etkilenen, batmanın eşiğinden dönen ülkeler var avrupada. o yüzden bence mesele ekonomik olmaktan çok, siyasi. ve üzgünüm ki siyasi açıdan, bizden bir miktar ilerideler.

öncelikle sınır sorunlarımız varken ab'ye tam üye olmamız mümkün değil. nedir bu sorunlar: kıbrıs, kuzey ırak ve kürt sorunu, ermenistan meselesi..bunlar bi çözülecek herşeyden önce.

sonra AB'nin neredeyse üzerine inşa edildiği en önemli siyasi kavram "ifade" özgürlüğü. bakın, düşünce özgürlüğüyle ifade özgürlüğünü burada ayırmak lazım. bizde düşünce özgürlüğü nispeten var. ama ifade ettin mi, çaat yargıdasın. yani istediğin şekilde düşünmekte serbestsin, ama devletin öngördüğü biçimde ifade etmezsen, yanlıştasın. AB bu konudaki standartlarımız eşitlenmeden bizi üye yapmaz, yapmamalı da zaten.

ha bi arkadaşın da dediği gibi, eğer biz AB'nin standartlarına, AB'ye üye olmadan ulaşabiliyosak, hatta onları aşabiliyosak fevkalade, keşke olsa. o zaman bence zaten vize sorunu, sınır sorunu, işgücü meselesi hepsi kendiliğinden hallolur. euro'ya geçmeden lirada kalalım, ne çıkar yani..yeter ki devlet doğru düzgün örgütlensin, demokrasi çerçevesinde işlemeyi başarabilsin. bugün bu mücadeleyi ab'nin kriterlerini gözeterek yapıyorsak, gerek devlet geleneği, gerekse demokrasi geleneği açısından geri olduğumuzdandır.

ayriyeten sarkozy'nin ve merkel'in avrupanın büyük çoğunluğunu yansıttığını düşünmüyorum. sarkozy kendi ülkesinde "bonapart junior" diye anılan bi adam zaten, bi dahaki seçimde gidicidir.
Mesaj tarihi:
İfade özgürlüğü, bravo,

hiç duydun mu Jörg Haider adını
veya "Did Six Million Really Die?" adlı kitabı?

Yahudi veya Ermeni soykırımını inkar edenlerin suçlu sayıldığını?

Veya hepsini geçtim, bu ülkede ben "ab'ci değilim" demek, ergenekoncu olmakla eşdeğer hale geldi, biri çıksa dese ki "yav bu ab bizi böyle sürekli oyalıyor, kendimize alternatif bir yol çizelim, en kötü ihtimalle ab ile görüşmelerde manivela olarak kullanırız" dese o garibimin halini düşünemiyorum.


Bi de sınır sorunları varmış.
Yunanistan-Makedonya sorununu biliyor musun,
veya Kıbrıs sorunu bize var da güney kıbrıs'a yok mu?
avrupa'yı karış karış dolaşsan Fransa'daki beter göçmenlik koşullarını bulamazsın, kürt sorunu türkiye'nin iç sorunudur, AB'yi zerre ilgilendirmez, sıkıysa önce fransa'yı düzeltsinler.
Ayrıca kuzey ırak ne alaka, orayı da mı alacaklar ab'ye?



Bugün Türkiye sırtını AB'ye ABD'ye dayamış gidiyor, ekonomik olarak tamamen bu ikisine bağımlı, IMF para verecek de biz de yatırım yapacağız (son IMF anlaşmasının neden suya düştüğünü biliyor musunuz, IMF paranın altyapıya değil yerli sanayicinin avrupaya olan borcunun ödenmesine harcanmasını istedi, yani borcu borçla kapatma stratejisi, seçimler öncesinde akp buna yanaşmadı, bundan sonra neler olur belli değil.) genel üretimi yetersiz, teknolojisini kendi üretemiyor, petrolü yok, doğal kaynaklarını kendi işletemiyor, iş gücü dünyanın geneline bakılacak olursa pahalı (yani dış yatırım ihtimalleri zayıf), AB ve ABD'ye asker gücü olmaktan başka bir işe yaramıyor (ki zaten bizi bu kadar oyalamalarının bi sebebi de bu).
AB'ye üye olursa muazzam hibeler alacak, nüfus yoğunluğu sebebiyle (parlamentoda da bütyük oy potansiyeli barındıracak).

Böyle bir ülkeyi AB sürekli doyurmaya çalışmak, işleyişine, keyfine karıştırmak ister mi?

AB tamamen Fransa, Almanya, İngiltere, İspanya, İtalya gibi büyük abilerin küçük komşularını sömürmek (2. Dünya Savaşından sonra Almanya epey zayıf kalmıştı sömürgecilik konusunda), kendilerinin refahını arttırmak üzerine kurulu, kendi arasında politik bir konsensüs bulunmayan, daha 60 yıl öncesine kadar birbiriyle didişiyor olan, birbirine sadece parayla bağlı bir ülkeler topluluğu.
Sorarım size, neden İsviçre AB üyesi değil?

Yani bırakın yok hristiyan kulübüymüş, yok demokrasimiz zayıfmış, yok iç sorunlarımız varmış palavralarını.

Herşey parada bitiyor.


İç dengeleri altüst olan Gürcistan ve Ukrayna'nın sırf doğalgaz projeleri yüzünden AB'ye alınması gündemde,
siz hala demokrasi deyin, hristiyan deyin.


Ha keşke alsalar, keşke biraz da biz sömürsek (bu durumda yaslaar gereği, sömüren hale geliyoruz).
Ama eloğlu, veya bu durumda elkızı, yedirmiyor adama.
Mesaj tarihi:
yani gerçekleştiği bütün dünyaca kabul edilmiş, belgelere ve tanıklıklara dayalı soykırımların gerçekleştiğini inkar etmek, hate-crime'a girer. ermeni ve yahudi kimliklerinin inkarına kadar yolu var, çünkü o kimlikler bu felaketlerin üzerine kuruludur ister istemez.

AB'deki ifade özgürlüğü dünyanın hiçbi yerinde yok, bunu tartışmaya bile lüzum yok.

bi sonraki çarpıtma enfes olmuş doğrusu. bu ülkede esas AB'ciyim demek seni potansiyel hain yapıyo yahu. daha yeni ortaya çıkmadı mı AB'den para alan sivil toplum kuruluşlarının fişlendiği? devlete hakim ulusalcı dilin yok sorosçu, yok abci, yok "dış mihrak" yok bilmemne diye saldırdığı insanlar boğuşmuyor mu bugün davalarla, 301'lerle? bu ülkenin yargısı, AİHM'yi, AB standartlarını gözetiyor mu, yoksa "ulusal çıkarlar"ı evrensel hukuktan üstün mü tutuyor? TESEV'in tam bu konuda çok güzel bir araştırması var, okumanı öneririm.

kıbrıs sorunu bize var, çünkü kktc'yi tanıyan tek ülke biziz ve uluslararası hukuk'a göre orada "işgalci" konumunda bulunuyoruz.

kürt sorunuysa çoğunlukla iç sorun olmasına rağmen, pkk'nın barındığı yer itibariyle ve sık sık bölgeye operasyon düzenlemek durumunda kaldığımız için kuzey ırakla da bir sınır sorunumuz bulunmakta. ya da bir sorunu paylaşıyoruz diyeyim.

o 60 yıl önce birbirini yiyen ülkeler AB kurulduğundan beri birbiriyle savaşmanın yanından bile geçmiyor. refah seviyesi sürekli yükseliyor, demokrasi geliştiriliyor vesaire..AB'ye giren her ülke müthiş bi kalkınmaya girişiyor, fonlar yağıyor, destek yağıyor. AB şu ekonomik krizde doğu avrupa ülkelerini kurtarmak için adeta seferber oldu, sen buna sömürülmek diyosan ne ala.

üstelik, hem sömürülmekten bahsetmişsin, hem de yük olmaktan. hangisi olacak AB'ye girersek? yük mü olucaz yoksa sömürülcez mi?
Mesaj tarihi:
Tabii canim, zaten Ermenilere soykirim yaptigimiz icin Ermeniler ortak tarih komisyonunun kurulup olayin derinlemesine arastirilmasina karsi cikiyorlar, hic yanasmiyorlar. Belki bizim tarihcilerimiz Ermenilerin cok degerli belgelerini calar da cirkeflik yapar diye.
Mesaj tarihi:
bir şeyler demeden geçemeyeceğim ama çok uzatmadan

ermeni soykırım iddiaları tüm dünya tarafından kabul edilmemiştir. Yani anlayamadım dünyayı nasıl tanımladık.

ayrıca şu dış borç ekonomi ile ilgili hollanda'nın bile dış borcu bizden fazladır demek durumu anlamak açısından yeterli olacak.

Hristiyan birliği denmesiyle dalga geçmiş arkadaşlar ama bazı başkanları AB Hristiyan klübüdür veya böyle
birçok açıklaması olduğunu biliyoruz.

Eğitim konusuna gelince Türkiye'de eğitim sistemi evet iyi değil. Ama yükseköğretim kalitesi öyle pek de kötü değil bunları
karıştırmayalım. Araştırmalar OECD üye ülkeleri veya partnerlik yapan ülkeler arasında sıramız altlarda ama bize çok yakın ülkelerde
Yunanistan, Bulgaristan ve Romanya AB'ye üye ülkelerdir.

Hukuk konusunda bir şey diyemeyeceğim bir çok eksik var doğru.

Türkiye'de şu gerçeği unutmayalım 7 coğrafi bölgemiz var ve bu 5 coğrafi bölgede eğitim sağlık veya ekonomik ortalamalar
birbirine yakın. Fakat Doğu ve Güneydoğu Anadolu çok geri bu bölgelerden. Özet bu.

Komşularımızı anlamadan Ortadoğu'yu anlayamadan Türkiye'nin içinde bulunduğu zorlukları anlamakta bi hayli zor.
PKK için de uzlaşma olmadan veya oradaki refah sağlanmadan eylemlerin sonu gelmez.

Bu arada Guardian Nabucco projesi ile ilgili anlaşmaya varıldığını söylemiş. Bizi de kapalıçarşı da pazarlık yapan
esnafa benzetmiş. Taleplerimizden vazgeçmişiz dediklerine göre %15 ucuz alma konusunda.

Nabucco Rusya Tekelinden kurtulmak için bu proje planlıyordı. Orta Asyadan Mısır ve Avrupa'ya büyük bölümü Türkiye
üzerinden geçecek projedir.
Transit geçiş parasında ufak pürüzler kalmış sanırım

Saygılar
Mesaj tarihi:
senin mantığına göre mahkemelerin karar verdiği bir davayla ilgili yeni bir delil veya iddia araştırılmamalı, suçluyu korumuş oluruz, kurbandan nefret ediyor sayılırız, öyle mi?
Yahudi soykırımını inkarı suç saymak ifade özgürlüğü kısıtlanmasıdır, bu konuda herhangi bir araştırma yapılmasının, tez-makale vs yazılmasının suç sayılmasıdır.

AB'nin ifade özgürlüğü serbestisi Türkiye'nin önünde olabilir, ama AB'yi bir ütopya olarak gördüğünüz sürece bu işin içinden çıkamayız, çünkü orada da ırkçılık savunması altında 301 benzeri yasalar var, merak etme.

KKTC'yi kimin tanıdığı tanımadığı mühim mi, sonuçta güney kıbrıs'ın, adı işgal veya başka birşey, sınır sorunu var mı yok mu? Cevabın "evet, varsa", kıbrıs sorunu diye bir sorunun Türkiye'ye dayatılması tamamen ikiyüzülüktür, "hayır, yok" diye cevap veriyorsan tartışmanın bi lüzumu yok.

ırak'ın kuzeyinde yaşadığımız şeyi sınır sorunu sayman da ayrı bir komedi zaten, orayla ilgili ne karşılıklı toprak talebi var, ne de ırak veya türkiye birbirinin sınırından içeri girip diğerinin toprağını işgal etmiş durumda. Orası sadece ülkenin başbelası bir terörist örgütün sığındığı bir toprak parçası. Oraya sınırötesi operasyon düzenlememizin Almanya'nın Fransa'nın benzer sebeple afganistan'a asker göndermesinden bir farkı yok.

Avrupa ülkelerinin geliştiği semirdiği doğrudur, ama söz sahibi ülkelerin, nüfuslarının, gelirlerinin ve diğer, özellikle sonradan dahil edilen, ülkelerin durumuna bakarsan hiçbiri bir Türkiye değildir, tamamen büyük abilerin küçük kardeşleridir.
Türkiye şu durumda sömürülendir, zayıftır.
Ama AB'ye girdiği anda yasal olarak almaya başlayacağı yardımlarla, parlamentoda edineceği ağırlıkla çok kısa sürede o büyük abilerle boy ölçüşebilir hale gelecektir.

Bunun olmasını istemedikleri için imtiyazlı ortaklık, akdeniz birliği gibi türkiye'yi yine ab'nin sömürgesi olarak bırakacak alternatifler öneriyorlar.


Yani sen istediğin kadar demokrasi de, ifade özgürlüğü de, acı gerçek bu, Türkiye hergün 4-5 kilo et yiyen bir aslanın evde beslenmesi gibi. Birliğe girmemiş durumdayken, AB Türkiye'nin sahiplerine her gün o kadar eti satan kasapken, Türkiye'nin AB'ye girmiş hali AB'nin o aslanı evde kendisinin beslemesi gibi birşey.
Ha o aslan bi tehlike anında AB'yi korur, zaten o yüzden bizden %100 vazgeçemiyorlar, aday sırasında bekletiyorlar.
Mesaj tarihi:
said:
yani gerçekleştiği bütün dünyaca kabul edilmiş, belgelere ve tanıklıklara dayalı soykırımların gerçekleştiğini inkar etmek, hate-crime'a girer. ermeni ve yahudi kimliklerinin inkarına kadar yolu var, çünkü o kimlikler bu felaketlerin üzerine kuruludur ister istemez.


Afedersin de bu söylediğin yanlış. Ermeni Soykırımı "dünyaca kabul edilmiş" değil hiç bir şekilde: tarihçiler arasında ermeni olayları hala tartışılmakta ve akademik bir consensus henüz yok.

Bir parlamentonun "ermeni soykırımı" hakkında yasa çıkarması bir grup tarihçinin bir araya gelip sağlık sistemi üzerine yasa çıkartmaları kadar mantıklı en fazla aynı zamanda.

Yahudiler kimliklerini yahudi soykırımı üzerine kurmadılar zaten de, Ermeniler kurdular diye de kimsenin tartışılan bir tarihi konuyu kabul etme zorunluluğu yok. Neo-naziler de kimliklerini hitleri ve nasyonel sosyalizmi yüceltecen bir tarihi bakış açısı üzerine kurdular; hitler ve nasyonel sosyalizm harika birşey mi o zaman? Değil tabii ki.
Mesaj tarihi:
Dragonutopia said:
ginaly said:
yetersiz olduğumuz tek alan hukuk.
onun dışında hiç bir eksiğimiz yok diyebiliriz.


Oglen oglen guldurdun beni allah ta seni guldursun :)


Prawler said:
Utopyada yasiyorsun Utku da o yuzden.


Alt metni okuyamadınız mı?
Hukuk her alanı etkiler. Ekonomiden sosyal yaşantıya kadar tüm düzen hukuka bağlı.
Vergiden teröre, yolsuzluktan politikaya her şey, işleyen bir hukuk sistemi ile çözülür.
Mesaj tarihi:
O zaman "yetersiz olduğumuz tek alan hukuk" olmuyo işte.
Eğitim, sosyal yaşam, terör, yolsuzluk, politika vs. vs. hukukun etkilediği her alanda da yetersiz olmuş oluyoruz.

Eğer kastettiğin "bir tek hukuku düzeltirsek gerisi de kendiliğinden düzelir zaten" ise; evet haklısın, ancak tek eksiğimiz hukuk demek te komik gerçekten.
Mesaj tarihi:
of sizinle ironi de yapılmıyor ya.
aziz nesin ruhu bitmiş mirim.
garbıça gideyim.

said:
Eğer kastettiğin "bir tek hukuku düzeltirsek gerisi de kendiliğinden düzelir zaten" ise

yaağni.
Mesaj tarihi:
Kendercik said:
Petrol çıksa memleketten keşke. Keyfimiz bambaşka; çok yerinde olurdu şimdi.

petrol var ama kullanmıyoruz ki.
etraftan petrol fışkırsa zaten AB ve ABD bize yedirmezdi.
×
×
  • Yeni Oluştur...