huun Mesaj tarihi: Ağustos 4, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 4, 2011 bu güçlü thor'un kıvrak ve üstün zekası da öldürecek bir gün beni. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Suark Mesaj tarihi: Ağustos 4, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 4, 2011 oha viktor son cumlen tam my little pony lik noldu heklendınmı Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Bone Mesaj tarihi: Ağustos 4, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 4, 2011 TD)Pentagram said: iyide gündem hakkında fikir sunarken,taraftar gibi bir mantıkla yazarsan objektif yorumlayamazsınki. Taraf ve Zaman okuyorum o yüzden. Yılmaz Özdil çok reröre. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
SenariouS Mesaj tarihi: Ağustos 4, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 4, 2011 Viktor said: hicbi insan mukemmel degildirki, toplum olarak derdimiz bu insanlarin %100 istedigimiz gibi olmasini istiyoruz, oysa dunya siyah beyaz degil ve heryerde grinin tonlari hakim, yilmaz ozdilde bole bi adam iste baykali desteklemesi kendi begenisi, secimidir, gidip chp ye oy vermemeside ole ama bu yazidigi bazi yazilarin iyi oldugu gercegini veya cok kafa adam oldugu gercegini degistirmez her insani oldugu gibi gunahalriyla ve savaplariyla kabul edebilmemiz lazim, hickimse mukemmel degil. birine mukemmellik etiketinide yapistiricna o kisinin hata yapamaz oldugunu sanmakta baska bir tuzak, sevdigimiz bi adam sacmalayincada onun sacmalamasini savunmaya itiyor bu bizi, zaten ozelestiri kulturumuzde olmadigi icin direk kuyunun dibine dusup hicbiryere ilerleyemeden esir kaliyoruz bole bir durumda ya son dönemde baya baya geçiriyordu chp'ye yazılarında... AÇın bi okuyun yav arşivden Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Drall Mesaj tarihi: Ağustos 6, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 6, 2011 verildi mi bilmiyorum dayanamadım sjhdg Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Bone Mesaj tarihi: Ağustos 7, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 7, 2011 said: Çeşme’de büyüdüm, çocukluk arkadaşlarım balıkçı çocukları, üstelik, 20’li yaşlarımda rahmetli Çekirge Ahmet’in yanında staj yaptım, ayıptır söylemesi, geceleri çaktırmadan Sakız’a çıkarma yapar, ücra köşelerine gizli gizli kenevir eker, mahsulü Sakız’daki çıplaklar kampına servis eder ve her baskında yırtardı, çekirge unvanı ordan gelirdi... Ayrıca, üniversite yıllarımda Türkiye’de yoktu, Sakız’dan Adidas, Nike filan getirtir, Alsancak’ta satardım, ki, bi nevi kamu hizmetiydi yani. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
toggie Mesaj tarihi: Ağustos 7, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 7, 2011 daha once de yazmıstım da hatırlatayım. isim, sehir, hayvan diye kitabı var. kose yazılarından toplama. alın, okuyun. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Drall Mesaj tarihi: Ağustos 7, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 7, 2011 http://www.radikal.com.tr/Default.aspx?aType=RadikalYazar&ArticleID=1058886&Date=05.08.2011&CategoryID=99 içimden geçenleri gayet küfürsüz bir biçimde yazıya dökmüş adam, takdir ettim. yozdilin o bahsi geçen yazısı hakikaten sinirden ölmeme sebep olmuştu, ve çevremde o yazıya hayran olan onlarca insan var! lanet olsun! Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
sipeyskeyk Mesaj tarihi: Ağustos 7, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 7, 2011 Drall said: http://www.radikal.com.tr/Default.aspx?aType=RadikalYazar&ArticleID=1058886&Date=05.08.2011&CategoryID=99 içimden geçenleri gayet küfürsüz bir biçimde yazıya dökmüş adam, takdir ettim. yozdilin o bahsi geçen yazısı hakikaten sinirden ölmeme sebep olmuştu, ve çevremde o yazıya hayran olan onlarca insan var! lanet olsun! Çok güzel yazı, beğendim. Yözdil bu derece antipati duyduğum yegane adamlardandır herhalde ya. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Flameoffear Mesaj tarihi: Ağustos 7, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 7, 2011 Y. Özdil'i "milliyetçi faşist" göstermek de süpermiş. ahgahahah Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
huun Mesaj tarihi: Ağustos 7, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 7, 2011 Drall said: http://www.radikal.com.tr/Default.aspx?aType=RadikalYazar&ArticleID=1058886&Date=05.08.2011&CategoryID=99 içimden geçenleri gayet küfürsüz bir biçimde yazıya dökmüş adam, takdir ettim. yozdilin o bahsi geçen yazısı hakikaten sinirden ölmeme sebep olmuştu, ve çevremde o yazıya hayran olan onlarca insan var! lanet olsun! şu tip yazıların ana fikrine katılıyorum ama sanki durduk yerde milleti buralardan kovalamışız gibi bazı gerçeklere hiç değinmeden yazıp geçenlere ayrıca kılım. kılım çünkü sadece bu tiplerin yazıları ile vicdan muhasebesi yapacak olanlar zanneder ki balkanlar'da, anadolunun doğusunda hiç müslüman ya da türk katliamı olmamış. pis türkler, dünyada vicdan muhasebesi yapması gerekecek kadar aşağılık bir tek siz varsınız. hadi şimdi gidip ne kadar iğrenç olduğunuzu düşünün. gene de biz sizlerle bir arada yaşamak isterdik türkler, biz o kadar barış sever ve bağışlayıcıyız işte hristiyan ve de ermeni ve de rum olarak. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Drall Mesaj tarihi: Ağustos 7, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 7, 2011 @flameoffer o yazıda bahsi geçen "Benim Neslim" başlıklı yazıyı oku bence. adam bildiğin sol bayrağı altında faşizanlık yapıyor bence, ayrımcılığın da, ırkçılığın da, insanları küçümsemenin de allahını yapıyor birçok yazısında. *şahsi fikir mode deactivated* @huun, tek taraflı düşünmemek lazım zaten. bu yazıda sanki böyle "türkler çok reröre" değil de, biz de bunları yaptık hacı, yapmamışız gibi davranmayı kesin artık diyor gibi geldi bana. yani sadece biz onlara böyle yaptık onlar boş boş otururken demiyor gibi geldi bana. yani türk milletine sövmek değil de, niye bunlar yokmuş gibi davranıyorsunuz? yakarışı gibi geldi bana Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Artariel Mesaj tarihi: Ağustos 7, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 7, 2011 @flame yözdil bal gibi de faşistin teki. tıpkı onun gibi düşünen baykal zihniyetli dinozorlar gibi. ben kemalistim höhöhö diye ortalıkta gezinip bütün gün ermeniler olsun ne bileyim çeşitli milletler olsun, küfür etmekten çekinmezler. milliyetçilerden tek farkları, sol maskesi takmaları. o kadar sinir oluyorum ki bu ikiyüzlülüğe.. izmirde doğup büyümüş ve hala yaşayan biri olarak, çevremdeki "ben kömölöstöm" diye geçinen barzoların, "haha izmir çok aydın çok özgürlükçü bir şehir ya" diye geçinip en ufak bir olayda "godumun kürdü" diye küfür etmekten de çekinmezler. bu da aynı yözdil zihniyeti işte. sadece bir kısım kitleyi gaza getirme amaçlı parasına bakan bir yazar. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Flameoffear Mesaj tarihi: Ağustos 7, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 7, 2011 Yılmaz Özdil'in o yazısını okudum ve orada faşistlik yapılıyor demenin mantığını çözebilmiş değilim. "Adam sana tokat atarken biz öbür yanağımızı döndük" demiş adam. Elalem yüzümüze tükürürken biz alkış tutuyoruz demiş. Bumu faşistlik? Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Bone Mesaj tarihi: Ağustos 7, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 7, 2011 kısa radikali hiç sevmiyorum, paçavra gibi bir gaste. vakit ve zaman'a bile daha çok saygı gösteriyorum. Orhan Kemal Cengiz Yılmaz Özdil'in yazdıklarını anlamamış. komik olan, Yılmaz Özdil'in başka bir gün yazabileceği yazıyı kendisi yazmış, sonra Yılmaz Özdil'i ırkçı faşist terörist gibi göstermiş. Eh, AKP yalakası bi gaste sonuçta... Adam diyor ki, "biz eskiden eskiden Yunanlar olurdu testiden" vaazı vermiş. İyi güzel, "Atatürkçü" diye aşağıladıkları kesimler zaten "Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşı herkes türktür" derken bunu kastediyordu. Kendisine Türk diyenler Öztürk değildir, olamazdır zaten. İsraili, İranlısı, Yunanlısı, Ermenisi, yıllar boyunca Anadoluda göç eden Türklerle birlikte harmanlaşmış ve şu anki Türkiye halkını oluşturmuştur. Osmanlı hanedanlığı da bizzat Öztürk değildi. Ama işte bunları anlatmaya çalışıyoruz anlamıyorlar. Sonra gidip Altkimlik-üstkimlik tartışmasını başlatıyorlar. Türkiye-Yunanistan maçında "Since 1453" pankartından bahsetmiş. Evet, bu da "bizim" eleştirdiğimiz bir unsurdur. "Since 1453" yazmasının ne Yılmaz Özdil zihniyetiyle alakası var, ne de Atatürk zihniyetiyle alakası var. Bunun bizzat Yeni Osmanlıcılık hayalinde koşanların halka dayattığı bir etkidir. Şimdi Since 1453'ü eleştirirsin, sonra gidip Yeni Osmanlıcıları desteklersin. Arkadaş ne bu perhiz, ne bu lahana turşusu. Bir nesilden sonrası, sağcı, muhafazakar, sultanlık ve halifiyet düşkünü kişilerce eğitildi, yetiştirildi. Tarih kitaplarında paso Osmanlı İmparatorluğu ve ne kadar şaşaalı ve mükemmel olduğu öğretildi. Bu gençler büyüyünce İkinci Osmanlı hayaliyle yaşadılar. Bu kişilerin demokratlığı da tatava, Atatürkçülüğü de tatava. Tek istekleri İkinci Mahmut gibi bir padişahımız olsun, biz de Avrupa'ya savaş açalım. AKP'nin yaptığı her maço ve saygısız tavırdan sonra "DİPLOMASİ BAŞARISI" diye manşet atılmasının en önemli nedeni bu zihniyetin daha çok etki göstermesindendir. Yılmaz Özdil'in yazdığı yazı anlaşılmamış. adam Orhan Kemal Cengiz'in dediklerinden çok çok başka bir olaydan bahsetmiş. Diyor ki, Ermenistan Cumhurbaşkanı bile sizi archnemesis'i bellemiş, siz gidip Ermenilerin ayağını öpüyorsunuz, sırf onlara yalakalık olsun diye Azerbaycanın kalbini kırıyorsunuz. Ne yaparsanız yapın adamlar sizi sürekli dışlıyacak, bari dik durun da adam desinler. Dediğinin özeti bu. Bir örnek vereyim. Kıbrıs'ta birkaç sene evvel bir seçim yapıldı. Rumlar ve Türkler arasında anlaşmak için bir olaydı. Tüm Türk gazeteleri "YES BE ANNEM!" diye manşet attı. Hani bu radikal gibi gazeteler Türkler hep ırkçı, hem dışlayıcı gibi gösterir ya, tersine Türkler bu tip aktivitelerde birleşmeye taraf olur. Sonucu Türk tarafında evet, Rum tarafında hayır çıktı. Yani ne? Rum'lar seni istemiyor arkadaş. Seni baştan düşman bellemiş zaten. Ermeniler de öyle. Seni düşman ilan ediyor ülkelerinde, sen "Ermeni aşığı gibi" dolaşıyorsun. Yılmaz Özdil bunu belirtmek istemiş. Ha şu var, Evet, diplomasilerde iyi niyet gösterileri normaldir, olması geereken de odur. Yalnız şu çok önemli, sen kendi çıkarlarını da koruman gereklidir. Kendini bu kadar paçavra gibi bir hale sokarsan, Yılmaz Özdil de böyle bir yazı yazar. neyse çok yazdım, hızlı oldu biraz, yazıyı düzenleyemedim pek, demek istediklerimi iyi anlatamadıysam sorry de ne sorry. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
huun Mesaj tarihi: Ağustos 7, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 7, 2011 şu yeni osmanlıcılık kadar suni bir kavram da yok yalnız. 3-5 amerikan gazetesinde yazdılar, hükümet osmanlıcı oldu bir anda. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Redeagle Mesaj tarihi: Ağustos 7, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 7, 2011 Osmanlı denilince her seferinde Saadet partisinin geçen ay "okullarda osmanlıca derside zorunlu olsun" diyerek, ülkenin zeka seviyesini bir kademe daha aşağı çektiğini hatırlıyorum. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
huun Mesaj tarihi: Ağustos 7, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 7, 2011 üniversitede falan cesaretlendirmek lazım aslında osmanlıca okumayı. resmen arşivleri gavurlar sayesinde tarayabiliyoruz, doğru düzgün adam yok kendi arşivlerimizi okuyacak. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Redeagle Mesaj tarihi: Ağustos 7, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 7, 2011 ölü bir dili ilkokul seviyesinde zorunlu tutalım diyor abi :S Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
huun Mesaj tarihi: Ağustos 7, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 7, 2011 ilk okuldaki velet türkçe öğrenemiyor daha heeh o saçma zaten. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
SenariouS Mesaj tarihi: Eylül 29, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 29, 2011 Çok güzel bir yazı daha Balon http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/18855127.asp?yazarid=249 Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
mani Mesaj tarihi: Ekim 5, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Ekim 5, 2011 http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/18894074.asp said: Deyyus Bazı soru işaretlerim vardı. Artık hiç şüphem kalmadı. Zeus, deyus oluyorsa... Nedim niye terörist olmasın? * Uysa da olur, uymasa da! * Malum, dün okumuşsunuzdur mutlaka... Nedimciğim henüz içeri tıkılmadan önce, değerli ağabeyim Uğur Dündar'a telefon ediyor, “en içten dileklerimle selamlıyorum yüce deyus” diyor, Uğur ağabey de gülüyor, “sağol Apollon” cevabını veriyor. * Hürriyet manşet yaptı: Zeus nasıl oldu deyus? * İzah edeyim... * “Ayşe Arman'a verdiğim röportajda ‘Uğur Dündar televizyonculuğun Zeus'udur' demiştim, Hürriyet'te yayınlanan bu röportajı okuyan Nedimciğim, Uğur ağabeye telefon etmiş, ‘en içten dileklerimle selamlıyorum yüce Zeus' demiş, ‘sağol Apollon' cevabına rağmen, telefonu dinleyen arkadaş ‘yüce Zeus'u ‘yüce deyus' diye yazmış tutanaklara” diyeceğimi filan düşünüyorsanız... Onu zaten Hürriyet yazdı, biliyorsunuz. Bilmediğiniz şu... * Kültür Bakanı Ertuğrul Günay, Afyon Arkeoloji Müzesi'ni ziyaret eder. Türkiye'nin en önemli müzelerindendir. Taa 1933'te açıldı. Kalkolitik, Tunç, Hitit, Frig, Lidya ve Helenistik dönemlerine ait, 50 bin eser barındırır. Bunlardan biri, Zeus'un oğlu Herakles'in heykelidir. Kültür Bakanımız bu heykelin önüne gelir, rezalet patlar... Çünkü, heykelle ilgili bilgi veren Afyon Arkeoloji Müzesi Müdürü Mevlüt Üyümez, “deyyus kelimesi Zeus'tan geliyor” der! * (Halbuki, Zeus ile deyyus arasındaki etimolojik bağlantı sıfır... Kavat manasında kullanılan deyyus, Farsça... Zeus ise, Latince tanrı anlamına gelen Deus'un Yunanca telaffuzu, zdeus.) * (Arkeoloji müdürünün Zeus'u deyyus'a benzetmesi... “Pezo” kullanıyorlar diye, ahlak polisinin Meksika Büyükelçiliği'ne baskın yapması gibi bi şeydir.) * Bu arkadaşların dünyasında, yetiştiriliş tarzlarında, gerçeklere aykırı alternatif tarih yazma çabalarında... Kültür budur. * Ve, heykellerin yıkıldığı, sanatın içine tükürüldüğü bi ülkede, Zeus'un deyus, Nedim'in terörist kabul edilmesi, normaldir... Sen bak, Apollon için yakalama kararı çıkarmasınlar. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Laurelin Mesaj tarihi: Ekim 7, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Ekim 7, 2011 yozdil said: Gökten üç elma düştü. Adem’in elması. Newton’ın elması. Steve Jobs’ın elması. * “Ay”pod “ay”phone, “ay”pad, hayallerin adamıydı Steve Jobs, dünyayı değiştirdi... Ondan bi gün önce vefat eden Muzaffer Tema da, dünyayı değiştiren bi başka hayalin kahramanıydı. * “Ay”a giden ilk Türk’tü. * Taa 1959’da Hollywood yapımı bilimkurgu filmi “twelve to the moon”da oynamıştı. Ay’a giden 12 astronotun öyküsüydü. Ekip, çokulusluydu. Biri siyahi, üç Amerikalı, diğerleri Rus, Alman, Japon, İsveçli, Fransız, İngiliz, Polonya kökenli İsrailli, Brezilyalı ve Türk’tü. * Sadece astronot değillerdi. Herkes “kendi milletinin astronotu” rolündeydi. * Alt tarafı film denemez... Çünkü, Amerikan vizyonunu yansıtan Hollywood’un dünyaya bakış açısını gösteriyordu. Hollywood “gitse gitse bu milletler gider” diye düşünmüştü. * Mesela, ABD’de milyonlarca İtalyan yaşamasına rağmen, yüzlerce İtalyan aktör olmasına rağmen, astronotlar arasında İtalyan yoktu. Çinli yoktu. Kanadalı yoktu. ABD’deki Latin nüfusun ezici çoğunluğuna rağmen, Meksikalı yerine, sürpriz şekilde Brezilyalı astronot tercih edilmişti. * Hollywood’un “gitse gitse anca bu milletler gider” dediği günlerde... Yuri Gagarin’in uzaya çıkmasına daha iki sene vardı. Neil Armstrong’un ayak basmasına 10 sene... NASA bile henüz bir sene önce kurulmuştu. Steve Jobs, dört yaşındaydı. * Bugün... O dört yaşındaki bebek, hayallerinin gerçek olduğunu görerek vefat etti ama, 92 yaşına kadar direnen Muzaffer Tema’nın ömrü yetmedi, Hollywood’un hayali gerçekleşmedi maalesef. * Amerikalılar Ay’a ayak bastı. Siyahi astronotları var. Rusların uzay istasyonu bile var. Alman astronot ve Japon astronot, Soyuz mekiğiyle gitti. İsveçli astronot kadındı, Discovery mekiğiyle gitti. Fransız astronot hem kadındı, hem de uzaydan dönünce Fransa’nın Avrupa Birliği’nden Sorumlu Bakanı oldu. İngiliz astronot, Atlantis mekiğiyle gitti. Polonyalı astronot, Soyuz’la... İsrailli astronot, Columbia mekiğiyle uzaya çıktı, dönüşte infilak ettiler. Brezilyalı astronot öngörüsü de tuttu, Soyuz’la gitti. Ancak, “bunlar gidemez” denilen İtalya’ya haksızlık yaptılar, çünkü İtalyan astronot Soyuz’la gitti, istasyonda aktarma yapıp, Endeavour’la döndü, üstelik mekiğin pilotuydu, uzaydayken Papa’yla bile konuştu. Çinlileri de tutturamadılar, adamlar uzay yürüyüşü yapıyor. Kanada desen... Hollywood’a göre, hesapta yoktu ama, Kanadalı kadın astronot, Endeavour mekiğiyle gitti, hatta, İstanbul’un uzaydan fotoğraflarını çekip Başbakanımızın eşi Emine Hanım’a hediye etti. * Hollywood’un hayalleri ve hatta hayallerinde olmayanlar bile gitti... Geriye kaldı, hayal kırıklığı ülkesi. * Gene de bozmayın moralinizi... Steve Jobs dört yaşında bebekken, uzaya gitme potansiyeli görülen Türkiye, bakın eli kulağında, otomobil icat edecek. * E daha ne birader... Lafla peynir gemisi yüzüyorsa, uzay gemisi de duble yolda güzel güzel gider. AUAAHAHAHAHAHAH Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Kaede Mesaj tarihi: Ekim 7, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Ekim 7, 2011 lol aman kimsenin kalbi kırılmasın her coğrafyadan birilerini seçelim diye fasulyeden girmişiz adam bunun üstüne yazmışda yazmış he öyledir Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Cuce Mesaj tarihi: Ekim 7, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Ekim 7, 2011 52de demir perdeye direnen halkları toplamışlar işte. neden cin yokmuş... mao'nun cınınden amerika uzaya adammı gönderseydi Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar