Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Bugün Ne Seyrettiniz?


sabonis

Öne çıkan mesajlar





ekşi-2002 said:

soylendigine gore, zamaninda tiyatroda olay yaratan ve basrollerini yine lale, alev oraloglunun oynadigi bir oyunun sinemaya uyarlanmis hali. seyrettigim en etkileyici turk filmlerinden birisi. turk sinemasinin alisik olmadigi bir konunun secilmis olmasi, hicbir sekilde filmin onune gecmemisti. sıkı gerilim atmosferi, sonuna kadar devam ediyordu. ne yazik ki televizyonda bir kere gosterdildi. imdb'de de kayitli degil


sene 2010 olduğuna göre artık bu filme erişebiliyoruz. an itibariyle indirip bu hasta ruhlu filmle yüzleşmem lazım.

2. izleyiş tecrübemi izler izlemez aktaracağım.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

bayram boyunca izlediklerim başlığı altında şunlar bulunmakta:



jack nicholson rullz. güzel film.



hipnozla ilgilenen biri için güzel bi film olabilir. ortalamaydı.



çok iyi.



mükemmel bi hayalgücü, acayip sürükleyici. izleyin izlettirin.



eğlendiriyor, güldürüyor hoş.



dürüst polis filmi. al pacino dan babam çıksa izlerim. gayet güzel.

Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Bi süredir eskiden izleyip de beğendiğim filmleri 720p 1080p falan izliyorum asıl tadını almak amacıyla. Odaya bi televizyon çaktım mı bi daha izlicem sdfsdfsdf Yazayım izlediklerimi

wot alert

Leon - The Professional (1994)


http://ecx.images-amazon.com/images/I/4144F0Z4K8L.jpg

9/10

Efsane bi film. Güzel bi konu, güzel müzikler, güzel mekanlar, güzel ışık, güzel yönetmenlik ve inanılmaz oyunculuk. Hani Jean Reno ve Natalie Portman zaten iyiler, hatta "bu nasıl çocuk lan bi çocuk böyle iyi oynayabilir mi" diyosun Portman için de, Gary Oldman bitirmiş olayı ya. En sevdiğim aktör olduğu için tarafsız yorum yapamıyorum malesef sdfsdf




JFK (1991)


http://3.bp.blogspot.com/_eg04Zz3CERw/TIQrX6f1JDI/AAAAAAAAEzA/LYVmK1uKcn8/s1600/JFK_movie_poster.jpg

8/10

İlk izlediğimde yeterince dikkat etmemişim, biçok önemli detayı kaçırmışım her şeyi bölük pörçük yalan yanlış anlamışım. Gerçekten trajedik bi olay. Adamı öldürmeleri yetmemiş bi de kardeşi tam seçimleri kazanacakken onu da öldürmüşler. Yuh yani. Neyse hikayeyi bi yana bırakalım. Olaylar iyi kurgulanmış, müzikler, ses efektleri falan iyi. Oyunculuklar yine üst düzey, özellikle Kevin Costner'ın filmin sonlarına doğru mahkeme sahnelerindeki oyunculuğu kalite. Yine de 8'den fazlasına gönlüm el vermedi, niye bilemiyorum.




Dark City (1998)


http://www.lampprojectiontv.com/wp-content/uploads/2010/05/movie-dark-city.jpg

9/10

Bu filmi ilk burda duyup izlemiştim ve anında en sevdiğim filmler listesine sokmuştum. Yeniden izleyince konuyu daha iyi anladım, görüntü kalitesi daha yüksek olduğu için detayları daha iyi seçebildim falan. Ve yine ilk izlediğim zamanki kadar zevk aldım. Hani şimdi bakınca, hikayenin sonlandırılışı çok klasik olmuş aslında diyorum, ama yine de her şeyiyle çok kült bi yapım. Teker teker bulup anlamaya çalışmak için çok kafa patlatmak istemedim, zaten mutlaka felsefi olarak inceleyenler vardır ve onlar ortaya çıkarmışlardır ama, biçok metafor vardı izlerken gözüme çarpan. Takdir ettim.




The Untouchables (1987)


http://www.examiner.com/images/blog/wysiwyg/image/The_Untouchables.jpg

8.5/10

Kevin Costner'ın süper polis olduğu bi başka film. Ama bunda inanılmaz bi oyunculuk sergilemiş Robert De Niro ve karşısında her zaman boynumuzun kıldan ince olduğu Sean Connery reisler var, Costner geçsin kenara. Andy Garcia'yı çok fazla izlemedim, dolayısı ile bilemiyorum oyunculuğunu tam olarak. Film boyunca suratına ve hareketlerine yansıyan alaycı ve umursamaz tavırları vardı. Ha İtalyan aksanını çok güzel yapmış, ona lafım yok, ama o tavırları bende "lan bu adam iyi mi oynamıyo fazla, yoksa oynadığı karakter böyle de fazla mı iyi oynuyo" kuşkusunu doğurdu. Hoş, sanmıyorum kötü oynadığını ya.



Bunlar tekrar izlediklerimdi. Onlar dışında ilk defa izlediklerim var bi de.

Blade Runner (1982)


http://www.wesleyan.edu/synthesis/culture-cubed/schloss/brdc-poster.jpg

9/10

Bi insan hayatında ilk defa izlediği bi filmi ertesi gün tekrar izler mi? İnanılmaz bi filmdi. Yönetmenlik ve özellikle Harrison Ford'un oyunculuğunu beğenmedim diyebilirim, buna ek olarak filmin belirli yerlerinde (Çin mahallelerinde geçen yerlerde) arkaplanda aynı ses kaydını defalarca loop etmişler, son derece rahatsız ediciydi.
Ama onun dışında gerçekten çok büyük bi zevkti bunu izlemek. Cyberpunk atmosfer, yorumu izleyiciye bırakılan hikaye öğeleri, sayısız metafor, görüntü efektleri, müzikler, Rutger Hauer'in oyunculuğu, filmin her yerinden fışkıran anlamlı sözler falan her şey inanılmazdı. Filmin bu kadar kült olmasına şaşmamalı.
Sayfalarca incelenmeli aslında bu film de, çok uzatmadan keseyim ben. Zaten şimdiden wall of text oldu bu post. Ha bi de belki klişe olmuştur artık ama yine de alıntılamadan olmaz;


"I've seen things you people wouldn't believe. Attack ships on fire off the shoulder of Orion. I watched C-beams glitter in the dark, near the Tannhauser Gate. All those moments will be lost in time, like tears in rain... Time to die."

http://media.bladezone.com/contents/film/image-library/Images/3414251_Roy_Dies.jpg



Pirates of Silicon Valley (1999)

http://moviecritter.com/static/images/cover/pirates-of-silicon-valley.jpg

8/10

Bu topikte gördüm bunu, hemen izledim. Güzeldi genel olarak. Steve Jobs'ı sevmemekte haklıymışım. Good artists copy, great artists steal dayı, get over it. Aslında 7 puan vercektim ama Vampire Bloodlines'da Smiling Jack'i seslendiren John DiMaggio abimiz Steve Ballmer'ı oynuyo, o yüzden 1 puan ekledim sdsdf. Ha bi de Steve Wozniak ne kadar iyi bi adammış ya, tam sevdiğim tarz bi kafa yapısı var.

Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş




7/10

seth rogen li sahnelerin hatrına bu kadar puan verdim.yoksa genel olarak eh idare eder bir film.çok iyi bikaç dialog var kadar

bide bu jonah hill nası 83 lü anlamadım ya.herif 13 yaşında şişko cocuk gibi.get him to the greekte biraz daha adam gibi büyümüş.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş



Uruguayan rugby team stranded in the snow swept Andes are forced to use desperate measures to survive after a plane crash.


based on a true story

Alive is a 1993 movie, based on a true story, directed by Frank Marshall. It is based upon Piers Paul Read's 1974 book Alive: The Story of the Andes Survivors, which itself was based upon interviews with survivors of the crash of Uruguayan Air Force Flight 571 on October 13, 1972.



iyidi baya.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Misafir
Bu konu yeni mesajlara artık kapalıdır.
×
×
  • Yeni Oluştur...