frenquit Mesaj tarihi: Temmuz 11, 2008 Mesaj tarihi: Temmuz 11, 2008 Ya $u turban meselesi ile ilgili, ben kendim din kursam ve desem ki benim dinimin kiyafeti kafaya gecirilen bir dondur, yarin universiteme veya resmi daireye kafamda donla gittigimde beni almayacaklar mi? $imdi kimse dinsiz kopek sen turbanla donu nasil bir tutarsin demesin, eger ben bir din kurduysam o dinin en az islam kadar saygi gormesi gerekir, anayasa onunde benim dinim de islam da ayni kutaslliga sahiptir.
Horizon Mesaj tarihi: Temmuz 11, 2008 Mesaj tarihi: Temmuz 11, 2008 Sg-1 sen mesaj yazmıyor olabilirsin , ama insanların arasında tartışmaya yol açtığı ortaya çıkıyor sen hernekadar ciddi değil canım desende , gayette ciddi. Damlaya damlaya göl olur o ufak dediğin haberler. Sonrada burda münferit canım diye alay edilir. Hepsinin bir etkisi var. Hemen ayırım yapıyorsun şucusu daha tehlikelidir diye , hayır hepsi aynı ciddiyette tehlikedir. Kötü adam rolünde içki içen kişi görüntüsü yıllardır bizim türk sinemasında mevcuttur bunu garipseyecek ya da başka yere çekecek bir durum yok. O örnek yanlış bence. O adamlarda dikkat edersen hiçbiyerde masa üstünde normal içkisini içen adam değil , ya dolandırıcıdır ya hırsızdır , ya da alkoliktir vs. Bunu kötülemenin nesi yanlış.
Cooldragon Mesaj tarihi: Temmuz 11, 2008 Mesaj tarihi: Temmuz 11, 2008 Horizon said: YALAN 1: Amasya Kız Meslek Lisesi 'nde okulun pansiyonunda kalan 4 öğrenci dini baskı gördüklerini için bu okuldan ayrıldılar. Doğrusu: H.D., G.D., Ş.Ç. ve Ş.D. isimli öğrencilerin 3 'ü hiç pansiyonda kalmamış. Diğeri ise 1 hafta pansiyonda kaldıktan sonra köyüne yakın diye başka bir liseye kaydını yaptırmış. Dini baskı gördükleri iddia edilen. H.D., G.D., Ş.Ç bir yakınlarının yanında kalmışlar ve bu yakınlarının iş sebebiyle Turhal 'a taşınması sebebiyle okuldan nakillerini almışlar. Ayrıca haberin aksine hiçbir öğrenci yakınının resmi bir makama şikâyeti olmamış. Bu olaydan sonra milletvekillerin oluşan bir grup kızlar ve aileleri ile görüştü. Nedense kurulan grupta sadce AKP milletvekilleri vardı. Diğer partilerden millet vekilleri gruba alınmadı. Yapılardan görüşmelerden sonra "okulun baskısı yok, arkadaş baskısı var" diye açıklama yapıldı. Sanki baskı parkta yapılıyorda böyle bir cevap verdiler. Okulda çocuklar bir birine din baskısı yapıyor. Okul yönetimide buna seyirci kalıyor. AKP yönetimide okul baskısı yok arkadaş baskısı var deyip olayı kapatıyor.
fedaykin Mesaj tarihi: Temmuz 11, 2008 Mesaj tarihi: Temmuz 11, 2008 Hürriyet'in bir çok sefer yalan haber yaptığı doğrudur ama aşağıdaki haberi neresi yapmışsa onunda Hürriyet'den farkı yok. Üstine düşüp araştırma yapmadan yalan denilen haberlerden doğru olduğunu bildiklerimi yazayım efendim. Horizon said: Dayanamadım sana şöyle sunayim. Güzel bir yazı buldum. İspatını sen kendin yaparsın yazıdaki gibi. HÜRRİYET YALAN ENVANTERİ YALAN 2: Isparta'da bir öğretmen, öğrencilerine "Atatürk resimli tişört" giydirdi diye soruşturma açıldı. Doğrusu: Soruşturma; öğretmenin, öğrencileri yönetmeliğe aykırı şekilde okul idaresinden izinsiz olarak şehir dışına Cumhuriyet mitingine götürdüğü için açılmış. O öğretmen hakkında şehir dışına çıktı diye soruşturma açıldı, öğrencileri götürdü diye değil. Bunca senedir hiç bir devlet memuru hakkında saçma sapan eski bir kanun maddesi gereği izinsiz şehir dışına çıktığı gerekçesi ile soruşturma açılmaz iken onun hakkında açılmış olması aslında Atatürkçü olduğu için bu soruşturmanın açıldığı gerçeğini gözler önüne seriyor. said: YALAN 8: Manşet: "Ağustos Böceği ile Karınca". Melih Gökçek, Ankara'yı susuz bıraktı. DSP 'li Eskişehir belediye başkanı Yılmaz Büyükerşen ise çok çalıştı Eskişehir' e baraj yaptı. Doğrusu: Büyükerşen, baraj değil gölet yapmış. Ayrıca gölet, kano yarışları için yapılmış ve Eskişehir ' e su falan verdiği yok. Su verse bile Eskişehir 'in yalnızca 29 günlük su ihtiyacını karşılıyor.(Belediyenin kendi beyanı) Eskişehir belediyenin o yönde bir beyanı yok, o beyan Melih Gökçek' ait. Koskoca Sarısungur Barajını bir anda yoketmeyi başaran ve olana yok diyen kişileri buradan kutluyorum. Bu tip haberler çıkmasın diye bir daha hiç bir baraj göletinde su suporu yapılmasın bari. Bunlar benim bildiklerim, diğerleri de deşilse aslında neler çıkar kimbilir.7
Horizon Mesaj tarihi: Temmuz 11, 2008 Mesaj tarihi: Temmuz 11, 2008 Kaynakların yalancısıyım. Bu bir. said: Baraj değil gölet ! Eskişehirli Mehmet Ali Kalkan, Hürriyet Gazetesi'nde yayınlanan 'Ağustos böceği ve karınca' başlıklı haber ile ilgili Hürriyet Gazetesi Yazı İşleri Müdürlüğü'ne bir dilekçe göndermiş. Aynı dilekçeyi bize de yollamış. Bakın ne diyor; “4 Ağustos 2007 tarihli gazetenizde "Ağustos Böceği ile Karınca" manşet haberi sadece Y. Büyükerşen'i övmek için yapılmış, bir haber" dir. Şöyle ki; Eskişehir'in suyu Porsuk Barajından karşılanır. Hacmi 525 milyon metreküptür. Bahsettiğiniz Mamuca Göleti Sarısungur suyu üzerinde yapılmış, fuar alanlarında görebildiğimiz avuç içi kadar bir yerdir. Baraj değil gölettir. Hacmi dediklerine göre - ki ben inanmıyorum- 3.5 milyon m3'tür. Eskişehir'in günlük su ihtiyacı şu günlerde yaklaşık 120 bin m3'tür. Bu göletin tamamı kullanılsa 29 günlük ihtiyaçtır ki devede tüy bile değildir. D.S.İ 3. Bölge Müdürü Remzi Ertek'in açıklamalarına göre "Hiç yağmur ve kar yağmasa bile Eskişehir'e 2008'e kadar yetecek su stoku mevcuttur. Baraj (!) diye haber yaptığınız göletten Eskişehir'in kullanma suyuna bir damla bile su gelmemektedir. Bağlantı yoktur. Bu durum bizzat Y. Büyükerşen'den, D.S.İ 3. Bölge Müdürü Remzi Ertek'ten, Eskişehirde ki kullanma suyunu idare eden ESKİ (Eskişehir Su Kanalizasyon İdaresi) Müdürü Garip Yıldırım'dan öğrenilebilir. Hatta Eskişehir'de her vatandaş Porsuk Barajından su alındığını, baraj diye bahsettiğiniz göletin "kano sporları" için kullanıldığını balık atıldığını bilir. Bir telefonla öğrenilecek doğru bilgilere ulaşmayıp, hangi maksatla ve hangi maksada hizmet ettiğini bilmediğim haberleri yapmayın. Bu da 2. said: “Mamuca Göledinde biriken su İçme suyu amaçlı kullanılamaz” “Mamuca Göledinde biriken su İçme suyu amaçlı kullanılamaz” Büyükşehir Belediyesi ve Odunpazarı Belediyesi Meclis Üyesi, ESKİ Denetleme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Nazmi Oruç,"Mamuca Göledine su taşıyan Sarısungur Deresi, Akpınar Köyü çıkışında (Eskişehir, Seyitgazi karayolu) H tipi Ceza Evindeki 1000'i aşkın mahkûm-tutuklu ve personelin kanalizasyon atıklarını da alarak gölede ulaşmaktadır. Bu konuyu defalarca ilgililere yerini de göstererek anlatmama rağmen bir önlem alınmamıştır" dedi. "Tehlikeyi 3 yıl önce gördü, Eskişehir'i susuzluktan kurtardı' gibi ulusal gazetelerde yer alan haberlerin gerçeği yansıtmadığını da kaydeden Prof. Dr. Oruç, E.S.K.İ Yönetim Kurulunun 04.04.2005 tarih ve Karar No:33 ile Gülpınar Köyü Sarısungur Deresi üzerinde İÇME SUYU amaçlı baraj yapımı kararı almış olduğunu, alınan bu karar doğrultusunda Mamuca Göledinin yapıldığını da belirtti. Ağustos Böceği ve Karınca başlıklı 4 Ağustos 2007 tarihli Hürriyet Gazetesinde Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Sarısungur Göleti resminin üzerinde yer alan 'TEHLİKEYİ 3 YIL ÖNCE GÖRDÜ, ESKİŞEHİR'İ KURTARDI' haberinin yer aldığını bu haberin fotokopilerinin Büyükşehir Belediyesi tarafından çoğaltılarak tramvay duraklarına ve belediye ekmek büfelerine asılan bu haberle, gerekli önlemleri zamanında almadığı iddiasıyla su sıkıntısı çeken Ankara Büyükşehir Belediyesi Ağustos Böceğine, üç yıl önceden su sıkıntısı olacağını bilerek Sarısungur Göletini inşa ettiren Eskişehir Büyükşehir Belediyesi ise Karıncaya benzetilerek kıyas yapılmaktadır. Bir ulusal basında ve yerel gazetelerde yer alan haberlerdeki belirtildiği gibi Mamuca Göledinde biriken suyun içme suyu olarak kullanılmasının mümkün olmadığını da vurgulayan Prof. Dr. Nazmi Oruç yapmış olduğu açıklamada şu iddialara da yer verdi: "Hazırlanması, yayınlanması ve belediye imkânlarıyla kent merkezinde kasıtlı olarak dağıtılması tamamen siyasi amaç taşıyan bu olaydaki yanlışlıklar aşağıda maddeler halinde belirtilmiştir. 1-E.S.K.İ Yönetim Kurulunun 04.04.2005 tarih ve Karar No:33 ile Gülpınar Köyü Sarısungur Deresi üzerinde İÇME SUYU amaçlı baraj yapımı kararı alınmıştır.2- Sarısungur Göledi E.S.K.İ nin İçme Suyu Havzalarını Koruma Yönetmeliğinde korunması gereken göletler arasında yer almaktadır. 3- E.S.K.İ, Göledin hemen üzerinde Mutlak Koruma Alanına giren bir yerde yönetmeliğe aykırı olarak ANFİ inşaatı yapmaktadır. 4- Gazete haberinde Eskişehir'i su sıkıntısından kurtardığı yazılan göledin İÇME SUYU amaçlı olarak kullanılması olanaksızdır. 5 - Gölet'e su taşıyan Sarısungur Deresi, Akpınar Köyü çıkışında (Eskişehir, Seyitgazi karayolu) H tipi Ceza Evindeki 1000'i aşkın mahkûm-tutuklu ve personelin kanalizasyon atıklarını da alarak gölede ulaşmaktadır. Bu konuyu defalarca ilgililere yerini de göstererek anlatmama rağmen bir önlem alınmamıştır. 6- Gölet suyunun içme suyu standartlarına göre (TSE 266) ve özellikle bakteriyolojik tahlilleri yoktur. Gölet'in su aynası içerisinde bir ahır kalmıştır ve su toplama havzasındaki tarımsal alanlarda ticari gübre ve tarımsal ilaç kullanılmaktadır. 7- Gölet üzerinde herhangi bir su alma yapısı, arıtma tesisi ve yerleşim yerlerine su götürebilecek bir alt yapı çalışması ve daha da önemlisi. Bir Çevre Düzeni Planı yoktur. Sadece Kano yarışları düzenlenmekte ve ANFİ inşaatı karınca gayretiyle yürütülmektedir. Göledin mevcut haliyle ESKİŞEHİR'İ SU SIKINTISINDAN KURTARDIĞINA ilişkin Gazete haberi gerçek değildir. 8- Eskişehir şehir şebekesine yaklaşık 17 yıldır Porsuk Çayı'ndan ortalama saniyede bir metre küp olarak alınan su verilmektedir. E.S.K.İ kayıtlarına göre şebeke suyundaki toplam kayıplar 2004 yılında % 52 iken günümüzde % 48 dolayına çekilmiştir. Belediyenin KARINCALIK görevi gölet üzerine ANFİ yapmak yerine bu su kayıplarını Avrupa Standartları olan %10 -15 'e çekecek yatırımları yapmasıdır. " Tarih : 18.08.2007
fedaykin Mesaj tarihi: Temmuz 12, 2008 Mesaj tarihi: Temmuz 12, 2008 Bilim adamlarının kuraklık uyarılarını dikkate alan Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, belediyenin kendi olanakları ile baraj inşaa ettirdi ve yeni kullanılabilir su havzalarını tescil ettirdi. Son yıllarda bilim adamlarının küresel ısınma nedeniyle meydana gelecek su sıkıntısına dikkat çekmesine rağmen, duyarsızlıkları ve bu konuda önceden hiçbir yatırım yapmamakla eleştirilen belediyelerin Türkiye'de tek istinası olduğu ortaya çıktı. Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Yılmaz Büyükerşen, daha 2005 yılında iken, bugünkü tehlikeyi göz önüne alarak, şehir merkezi yakınındaki bir vadinin önünü kapatarak oluşturulacak göletle milyonlarca metreküp yedek su biriktirecek olan küçük bir barajın ivedi inşaası için ESKİ Genel Müdürlüğü'ne talimat vermişti. ESKİ'nin 2005 yılı yatırım programı ve bütçesinde ödeneği bulunmamasına karşın, idarenin kendi elindeki makine parkı, mühendis, teknik eleman ve işçileri ile Mamuca Vadisi'nin önüne, temel dahil 40 metre gövde duvarı inşaa edildi. 4,5 ayda gece gündüz çalışılarak tamamlanan ve su tutmaya başlayan barajın tüm malzemesi aynı yerden alındı ve ESKİ bunun için yalnızca 170 ton mazot ve yağ harcaması yaptı. Büyükşehir Belediyesi Sarısungur Göleti'nde Mevsimin kurak geçmesine rağmen, halen 3,5 milyon m3 su biriktiren ve 2.5 km uzunluğunda ferş alanı oluştu. Büyükşehir Belediyesi 2005 yılından beri, yine küresel ısınmaya karşı, beş yeni su havzası ilan etti ve tescil aldı. Ayrıca 2001 yılında Avrupa Yatırım Bankası'ndan kredi alan Büyükşehir Belediyesi, kentin su şebekesindeki kaçaklarını önlemek amacıyla, su borularını yenileyecek ve elektronik kontrollü SKADA sistemini ihaleye çıkardı. Büyükşehir Belediyesi ESKİ Genel Müdürlüğü, şimdi de 2008 yılı bütçesinde yer almak üzere, yeni bir gölet projesi ve içme suyu rezervlerine yönelik kaptaj projeleri ile yeni su havzalarını mevcut şebekeye bağlanması hazırlığını bitirmek üzere. Söz konusu Sarısungur Göleti su sıkıntısı için Eskişehir'in su garantisi olurken, diğer taraftan çeşitli su sporlarının yapılmasına da olanak sağlıyor.
Redeagle Mesaj tarihi: Temmuz 12, 2008 Mesaj tarihi: Temmuz 12, 2008 "Savcının yaptığı saçmalığı savunmak için, mantıklarımızı vicdani red" kampanyası hakkında birşeyler yazıcaktım. Fakat konu yine akp severlerin ispat çabasına dönmüş :/
Bone Mesaj tarihi: Temmuz 12, 2008 Mesaj tarihi: Temmuz 12, 2008 said: Ergenekon soruşturmasını yürüten savcı Zekeriya Öz bu ülkenin cesur insanlarından biri olduğunu kanıtladı. Şemdinli Davası savcısının akıbetine aldırmadan, daha geniş kapsamlı bir soruşturmayı başlattı ve giderek derinleştiriyor. Bu dava artık basit bir ‘çete’ davası olmaktan çıkmış, darbeci bir terör örgütünün devletin tepelerine kadar yayılan uzantılarına ulaşmaya başlamış ve ülkeyi demokratikleştirme mücadelesinin önemli bir parçası olmuştur. heey yavrum heeyyy... go go!
mani Mesaj tarihi: Temmuz 12, 2008 Mesaj tarihi: Temmuz 12, 2008 yersenekon davasından sonra ivedilikle AKP nin icraatları ve AKP li belediyeler hakkındada dava açmasını, ülkeyi örümcek ağı gibi saran tarikatların peşine düşmesini, villalarda oturan şeyhleri soruşturmasını, eli değmişken bakan çocuklarının, okula giderken maddi durumu el vermediği için burslara başvuran başbakanın oğlunun nasıl olupta gemicik aldığını araştırırsa gönülden sevinirim. yani madem mangal gibi yürek var, madem aslanlar gibi soruşturuyor bakalım mangalın kömürü nerelerden geliyormuş onlarıda görmüş oluruz.
Bone Mesaj tarihi: Temmuz 12, 2008 Mesaj tarihi: Temmuz 12, 2008 Horizon said: Ben kimseye zorla başını kapat , örtün , kısa etek giyme soyunma dendiğini , devletin bu tarz uygulamalar yaptığını görmüyorum. SÜrekli olarak haberlerde ya da bazı gazetelerde çıkan irticai faliyet diye gösterilenlerin çoğu vatandaşların nezninde yapılan şeyler ve yeni değil senelerdir var olan şeyler. Horizon zaten sizin gibilerin (ya da kısaca senin) absürt ütopik fikirlerle gündeme bakmanız ve bunun sonucunda siyah olan şeyleri bile beyaz görmeniz hep bu yüzden. Şeriat devletine geçicek bir hükümet, herşey sıfırken bir anda "haydin şeriat kuruyoruz" diyip şeriat devleti kurulduktan sonra kuralları teker teker getirmez. Onun yerine önce kuralları koyar. Teker teker kurallar konulurken "demokratikleşiyoruz" denilir. Ama tüm kurallar konduktan sonra zaten adı şeriat yönetimi olmasa da şeriat yönetiminde bulunmuş olursun. bu aşamada adını şeriat yönetimi diye değiştirmende bir sakınca kalmıyacaktır. Bu tip şeyleri görmezden gelip "demokratik" bir görüntü yaratmaya çalışırken "milli görüş sempatizanı" olmaktan öteye gidemiyorsun. Belki de görmezden gelmeyi seçiyorsundur. Bunu bilmene rağmen değilmiş gibi düşünüyorsundur. Ki en tehlikelisi de bu. Bakınız radikal gazetesi. Adamlar süper kültürlü aydın gençlik gibi takılıyorlar, ama çok şey bilseler bile umursamazlıkları yüzünden içi boş liboş oluyorlar.
Overseer Mesaj tarihi: Temmuz 12, 2008 Mesaj tarihi: Temmuz 12, 2008 fedaykin said: Bilim adamlarının kuraklık uyarılarını dikkate alan Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, belediyenin kendi olanakları ile baraj inşaa ettirdi ve yeni kullanılabilir su havzalarını tescil ettirdi. büyükerşen müthiş bi adam. yani yönetici dediğin zaman sözlükteki karşılığı tutturabilecek bi adam. ve eski rektör. akademik kökenli olunca böyle şeyler çıkıyo işte.
Giovanni Mesaj tarihi: Temmuz 13, 2008 Mesaj tarihi: Temmuz 13, 2008 Lambda nin kapatilmasina da hayir diyorlar iste islamofasistler degil mi haahah
sir Mesaj tarihi: Temmuz 13, 2008 Mesaj tarihi: Temmuz 13, 2008 ahah aslında şeriat devleti kanunları çıkarılıyomuş ama biz "demokratikleşme" zannediyomuşuz..bone için yeni bi kademe bu, high-five! ayrıca radikale laf atıp durma, yazarlarının bi kısmı yine sizin "cenah"tan. mehmet ali kışlalı, murat yetkin felan gayet ordu-sever şahsiyetler, ismet berkan meselesine zaten hiç girmek istemiyorum..eh doğan medyaya bağlı olduğunu da eklersek yayın politikasını az çok anlayabiliriz.
Rahan Mesaj tarihi: Temmuz 13, 2008 Mesaj tarihi: Temmuz 13, 2008 fedaykin said: fotoşoooop!!!birbir hile o bencee. ufacık orası!! ben gördüm avuç içi gibi. yüce halkın demokrasisinden iyi mi olacak elitist meritokrasisi! adam rektörmüş zaten halktan gelmeyen başkan nasıl olur da halk için iş yapar??? lanet olsun böyle tepeden inmeci felsefeye.
LathspeLL Mesaj tarihi: Temmuz 13, 2008 Mesaj tarihi: Temmuz 13, 2008 sir, yazik evladim hala demokratiklesiyoruz zannediyor... Cok uzuluyorum yavrucaga ya :(...
Bone Mesaj tarihi: Temmuz 13, 2008 Mesaj tarihi: Temmuz 13, 2008 e sabah ergenekona ne kadar yüklenirse o kadar demokratikleşmiyormuyuz zaten?
Horizon Mesaj tarihi: Temmuz 14, 2008 Mesaj tarihi: Temmuz 14, 2008 Bone ben de senin hayalperestliğine hayranım.
Öne çıkan mesajlar