Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Şarap'ın ismini ağza almak bile yasak oldu haberimiz yok


Öne çıkan mesajlar

Mesaj tarihi:
cidden yabancı filmleri zaten izleyemiyoduk türk kanallarında artık takip ettiğim 1-2 türk dizisinin bile içine ediyolar. cnbc-e deki yabancı dizilerde bile bazı yerler kesintiye uğruyo malesef. allah akıl fikir versin rtüke
Mesaj tarihi:
o diil de kurtlar vadisine bu yasak işlemiyo galiba, bu "şekerim şekerim" diye gezen tataroğlunun oğlu olan eleman absolutları, viskileri deviriyo her hafta..
Mesaj tarihi:
Horizon said:
RTÜK ün denyoluğu. Bazı konularda iyi uygulamalar yapıyorlar ama bazen zıvanadan çıkıyolar şekil 1-A.


Vanity said:
horizon,bu tip adamları şuna benzetebilirsin.
Geçiriyorlar formayı sırtlarına,fanatik taraftarlar gibi takımları ne derse sorgulamadan onu yapıyorlar,karşı takımların hepsi de kendi düşmanları.


kendi fake nickiyle yada başka fake'cilerle muhabbete girenlere lafımız mı var?

Konu açılmış ilerliyor, siz bu duruma nasıl geldiğimizi bile algılayamıyorsunuz hala, kaçak dövüşüyorsunuz: "AKPnin değil RTÜK işidir bu, ama arada bir saçmalıyorlarmış da, AKPyi hoş görmemiz lazımmış da" Sorarlar adama , saçmalayan o adamlara o cesareti, o yetkiyi kim verip de son 1-2 senede palazlandırdı diye?

Hadi diyorum AKPye bu kadar toz kondurmuyorsunuz, Konu Dışı'nda biriken bunca mesaj, hiç mi birşey ifade etmiyor, bu kadar mı boş mesajlar bunlar?

Ya, bir gün de sorgulamasını öğrenin başınızdaki insanları, hatalarını görün diyorum. Arkadaşlar maşallah "ben onların adamı değilim ama..." muhabbetine devam ediyor. "Arada bir saçmalıyorlar..." diyorsunuz ama yaptıklarınının %99unu görmezden geldiğiniz için yaptıklarınız "münferit olay canım" sınırlarından çıkamıyor. Sadece şunu söylemek istiyorum, ileride bir gün, "bunlar haklılarmış" diyeceksiniz ama o gün artık bunları tartışacak alan da kalmayacak. Pişman olduğunuzda kalacaksınız.

Teşekkür etmemiz lazım sizlere. Durmak yok, karanlığa tam yol devam...
Mesaj tarihi:
ekşiden;

said:
-abi elie'yi seyrettin mi?
-ne lan o?
-söyleyemiyorum... hani fransız filmi... hani sıcacık.
-ne diyon lan sen?
-abi başını söyleyemiyorum yasak...
Mesaj tarihi:
Vanity said:
horizon,bu tip adamları şuna benzetebilirsin.
Geçiriyorlar formayı sırtlarına,fanatik taraftarlar gibi takımları ne derse sorgulamadan onu yapıyorlar,karşı takımların hepsi de kendi düşmanları.


hocam sen dalga mı geçiyorsun? ne yapmamızı bekliyorsun yani eleştirecekken de "ah aman şöyle iyi ama böyle böyle kötü" gibi bir şey mi söylememiz gerek sen kendini iyi hisset diye? istersen eleştirmeden evvel önümüzü falan ilikleyip önce bir teşekkür metni okuyalım bizi seven ve düşünen sevgili hükümetimiz ve sansür kuruluşlarına.

rtük'ün denyoca bir iş yaptığını söylüyor olmak daha önce güzel bir iş yapmamış olduğunu söylemekle eş değer mi? daha önceden iyi bir iş yapmış olmaları bu rezil işi yapmalarına mazeret mi?

bu terazi kavramına çok alışmışınız abi siz.
Mesaj tarihi:
AKP’nin gündelik hayat zorbalığı


AKP iktidarının "liberal demokratlarca" kuşkuya değer bulunmayan "saklı amaçlarını" bazı ipuçlarından hareketle tahmin edebiliriz. Bunlardan birisi de içkidir.

Şaraptan alınan ÖTV’yi dayanılmaz oranlara çıkartıp, üreticiyi bağlarını sökmeye zorlayan AKP, şimdi de içki içilen ve satılan yerlere karşı amansız bir savaşa girmiştir. Örneğin 14.10.2005 günlü bir genelge ile İçişleri Bakanlığı içkili yer bölgelerini şehir dışına çıkarmaya başlamış, basında "kırmızı bölgeler" diye adlandırılan bu girişim epey yankı yapmıştı.

ALKOL TERÖRÜ

Ankara Barosu’nun Danıştay’da açtığı dava, 8. Daire’nin 07.03.2007 gün ve 2005/6261; 2007/1246 sayılı kararıyla kabul edilerek genelge iptal edilmiştir. Kararda, "Yönetmelikte yer verilmeyen kısıtlamaların genelge ile getirilmesi, içkili yerlerin tecrit anlamında şehir dışına itilmesi sonucu vereceğinden içerik yönünden hukuka aykırı" bulunmuştur.

Dini mesajlar çağrıştıran bu girişimlerinin özellikle Anadolu kasabalarında "mülki idare baskısı" yarattığı, neredeyse içki içilecek yer bulunan şehir, kasaba kalmadığı bilinmektedir. Tabii AKP’li belediye ve diğer kurumların lokallerinde alkol terörü uzun zamandır sürmektedir. Son olarak da, spor kulüplerinin lokallerine yönelik "koruyucu" (!) önlemler devreye girmeye başlamıştır.

OYSA KAZANILMIŞ HAK

Dernekler Kanunu’nun 26. maddesinde "...dernek lokallerinde alkollü içki kullanılması ve bu tesislerin işletilmesi mülki idare amirlerinden izin almalarına bağlıdır" denilmektedir.

İçişleri Bakanlığı 01.04.2005 tarihinde yayınladığı ve 01.04.2008’de yürürlüğe girecek bir genelgeyle, "Gençlik Spor veya Gençlik ve Spor kulüplerinin sosyal amaçlı tesisleri ile lokallerinde alkollü içki kullanılmasına izin verilemez" hükmünü getirmişti. İlk bakışta gençleri içkiye özendirmemek için masum bir önlem gibi görünen bu girişim uygulamaya girdiğinde, örneğin Galatasaray ve Fenerbahçe kulüplerinin Kalamış ve Kuruçeşme’deki tesislerinde içki içilemeyecektir. Aynı şey TED, ENKA, Ankara 19 Mayıs, Kavaklıdere Sporting Tenis Kulüplerinde ya da Briç, Satranç, Atlı Spor kulüplerinde de yasaklanabilecektir. Halbuki şu anda hepsinin içki ruhsatı mevcuttur ve bu ruhsatlar süresizdir, kazanılmış haklar söz konusudur.

SAVAŞIN BİR CEPHESİ

Bu lokallerde veya sosyal tesislerde 18 yaşın altında genç sporcuların bulunması ve içki içenlerle birlikte olması esasen hemen hemen olanaksızdır. Önemli bir bölümünün lokali ile spor yapılan sahaları ayrı ayrı yerlerdedir. Lokal ile spor alanlarının aynı yerde olduğu derneklerde ise "18 yaşın altındaki sporcuların" bu lokallere girmesi esasen yasaktır. Asıl amaç (!) anlaşılan bu derneklerin üyesi yetişkinleri içkiden ve günah işlemekten korumaktır.

Teknik hukuk açısından sakat ve iptale mahkûm bu girişim tıpkı türban ve imam-hatip fesatlarında olduğu gibi Cumhuriyet’e karşı başlatılan amansız savaşın cephelerinden biridir.

Küçük bir hukuk bilgisi: Yasalar Anayasa’ya, yönetmelikler de yasalara aykırı olamaz! Yasa hiçbir yasak getirmemişken, yönetmelikle yasak getirmek hukuk bakımından çok açık sakatlık olup kişi özgürlüklerine ağır bir tecavüzdür. Gündelik hayat da türban savunucusu liberal demokratların ilgisine mahzar olmayı beklemektedir, efendim!


Özdemir İnce, Hürriyet
×
×
  • Yeni Oluştur...