Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Münazara 2 / "Avrupa Birliği'ne girmelimiyiz girmemelimiyiz?"


Drall

Öne çıkan mesajlar

ilk münazarayı biraz zorladık ve 5 puan farkla kazandık, savunmadığımız şey denk gelince savunmadığımız bi düşünceyi savunmak zor oldu cidden. bu seferki konu "avrupa birliğine girmelimiyiz?", münazara yarın ve yarından sonra. buseferde biraz yardıma ihtiyacım var, özellikle kophenag kriterleri ve kıbrıs'ın uyum sürecindeki yeri vs konusunda bilgi verebilirmisiniz? o konulardan vurmayı planlıyorum ama tam bilgim yok işte, bide bu kura olayı çok kötü ya, neyi savunacağımızı yarın münazara başlamadan bikaç saniye önce öğrenicez... oyüzden de sadece "girmeliyiz!" yada "girmemeliyiz!" demek yerine bunların nedenini açıklarsanız çok daha yardımcı olursunuz :)
şimdi hangisi denk gelirse nasıl savunacağımı falan anlatmiyim bu mesajda geçen seferkinde anlatmıştım mesajın uzunluğu görüldüğünde gözü korktu heralde insanların, çok az cevap geldi :D gerçi konu kötüydü oyüzdende olabilir =/
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

*Girmemeliyiz.

Algı kelimesini biraz fazla kullandım ama olay bundan ibaret olduğu millet tarafından bilinmesi şart. AB Türkiye'yi Ab'ye almıyor gibi gözüksede bu insanlara algılatılan kısmı , asıl AB Türkiye'ye ihtiyacı var.

3 tarafıdnan denizlerle çevrili oluşu , tarıma elverişli alan , Asya ve Avrupa kıtasını birbirine bağlayan ve ciddi ticaret yolları elinde tutan bir coğrafyamız var.

Ayrıca geleceğin jet yaktının ham maddesi borun dünyadaki büyük bir yüzdesine sahibiz her ne kadar kimyasını ABD yapıp , boru çıkaramıyor olsakta.

Karasal açıdan dünyanın en iyi ordularından birine sahibiz , şüphesiz.

Türkiye kendine yeter diye düşünüyorum.

ve böyle birkaç noktalar var.
ipucu olsun.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Drall said:
bu seferki konu "avrupa birliğine girmelimiyiz?", münazara yarın ve yarından sonra. buseferde biraz yardıma ihtiyacım var, özellikle kophenag kriterleri ve kıbrıs'ın uyum sürecindeki yeri vs konusunda bilgi verebilirmisiniz? o konulardan vurmayı planlıyorum ama tam bilgim yok işte, bide bu kura olayı çok kötü ya, neyi savunacağımızı yarın münazara başlamadan bikaç saniye önce öğrenicez... oyüzden de sadece "girmeliyiz!" yada "girmemeliyiz!" demek yerine bunların nedenini açıklarsanız çok daha yardımcı olursunuz :)
şimdi hangisi denk gelirse nasıl savunacağımı falan anlatmiyim bu mesajda geçen seferkinde anlatmıştım mesajın uzunluğu görüldüğünde gözü korktu heralde insanların, çok az cevap geldi :D gerçi konu kötüydü oyüzdende olabilir =/


Münazara konusunu bir gün önceden mi aldınız?

Neyse, biz "Kıbrıs'ı vermeliyiz"i savunmuştuk, zor konuları savunmak daha iyi oluyor genelde, tecrübe kazanıyorsun. Ayrıyeten zor bir konuyu savunduğunda, güzel bir noktayı yakalarsan, jürinin gözünde daha önemli oluyor.

Hükümet açılış olursanız, öncelikle sınır koyun. Yani, "Avrupa Birliği'ne ne pahasına olursa olsun girmeliyiz" diyeceğinize, daha yumuşatarak, "Hükümet olarak savunduğumuz konu, Avrupa Birliği'ne, devlet olarak herhangi bir taviz vermeden girmektir" derseniz muhalefetin elinden güçlü bir kozu alırsınız.

Gelişecek ekonomiden, buna bağlı olarak halkın refah seviyesinin yükseleceğinden, aynı zamanda nüfusumuz nedeniyle Avrupa Birliği'nde söz sahibi olacağımızdan ve bunun da politik güç olarak geri döneceğinden bahsedebilirsiniz. Aynı zamanda, Avrupa Birliği'ne giriş sürecinde Kopenhag kriterleri gereğince yapılan düzenlemelerin, ülkemizde sosyal haklar ve hizmeti de geliştirdiğini söyleyebilirsiniz.

Muhalefet olursanız, çok daha rahat olursunuz bence. Avrupa Birliği'ne 50 senedir girmeye çalıştığımızı, fakat bizden çok çok sonra başvuranlar olmasına (ve hepsinin kabul edilmesine) rağmen, bizim hala bekletildiğimizi söyleyebilirsiniz. Bir çok Avrupa ülkesinde yapılan referandumlar sonucunda Avrupa Birliği ülkelerinin vatandaşlarının Türkiye'yi aralarında görmek istemediklerinden, Avrupa Birliği'nin bir Hristiyan Topluluğu olduğundan da bahsedebilirsiniz. "Empati" yapmanız önemli bu konuda. Bunlardan sonra İslam ülkeleri, Türk Cumhuriyetleri veya Rusya/Çin gibi alternatifleri öne sürebilirsiniz. Oradaki inandırıcılığınız size bağlı tabii.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Girmeliyiz eğer daha fazla şeffaflık, demokrasi ve özgürlük istiyorsak. Şu an ki haliyle Türkiye'nin AB'ye girmesi imkansız. Çünkü Türkiye 80 yıldır "gelişmekte" olan bir ülke. Ama kimse neden bir türlü gelişmiş bir ülke olamadığımızı merak etmez. Kimsenin de merak etmesine izin vermezler!!!
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Asteroth çok sağol şu ana hatları not aliyim baya işe yarıcak, özellikle ben, girmeliyiz denk gelseydi direk "kesin girmeliyiz" diye savunucaktım valla:D iyi oldu uyarın saol kullanırım onu, buarada geçen cuma verildi konu ama ben daha demin "aaa yarın bizim münazara var layn!" deyince yoğun bi sınav haftasının içinde, acil bikaç alternatif fikir aliyim diye konuyu açtım. sende bu konuda münazaraya katılmışsın anlaşılan =D bizim jüride geçen sene bu konuyu yarı finaller ve finallerde karşı tarafları savunarak birinci olmuşlardı, oyüzden onları da etkiler hem bahsettiğin tarz bi konuşma. sağol tekrar biraz daha yarınki sınava çalıştıktan sonra not aliyim biraz bahsettiklerinden.

bide şöyle bi açıdan yaklaşmayı planlıyodum eğerki "girmemeliyiz" denk gelirse, sence etkilermi jüriyi diye soriyim dedim;

"almanya avrupa birliğinin ortak para birimi olan euro'yu kullanmadan önce örnek veriyorum bi öğretmenin maaşı 5000 mark'tı ve bi kilo kıyma 10 marktı. fakat euro kullanılmaya başlandığında öğretmen maaşı 2000 euro'ya düştüğü halde kıymanın fiyatı 10 markken 10 euro oldu. böyle bir kahpeliği alman hükümeti bile yapmışken, fener maçının olduğu gün bütün gündemler onu gösterirken ekmeğe ciddi miktarda zam yapan hükümetimiz sizce bunu nasıl kullanır?" gibi bi saldırı yapabilirim işte eğer girmemeliyizi savunursak. öğrenciler arasında olduğundan siyasi öğeler kullanılabilir öyle öğretmen yok münazarayı yaptığımız sınıfta. karşı tarafında cevap vermesi sadece aşırı şekilde hükümeti savunarak gerçekleşebilir, öyle bişeye yeltenirlersede konuyu çok dağıtırlar oda feci puan kaybetmelerine sebep olur gibime geliyo
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Öncelikle şunu anlaman lazım, şu an gerçek hayattaki hükümetle, münazara sırasında karşındaki hükümet aynı pozisyonda değiller.

Yani adam biraz biliyorsa işi, senin bu sözlerinin üstüne kalkıp "Sizin bahsettiğiniz olay önceki hükümet için geçerliydi, bizim yönetimimiz altında böyle bir durum söz konusu olamaz" der, hem argümanın boşa gider, hem de adamlara artı puan yazılır. Yani Recep Tayyip Erdoğan'ın yaptıklarını, karşındaki Hükümet'in başbakanına mal edemezsin =)

Onun yerine "Avrupa Birliği ülkeleri, ortak para birimi olan Euro'ya geçtiğinde, ekonomisi sağlam olan Almanya bile büyük problemlerle karşılaşmışken, mevcut durumda son derece hassas olan Türk ekonomisinin böyle bir geçişi nasıl kaldıracağını düşünüyorsunuz?" şeklinde bir argüman sunabilirsin.

Ha ona da kalkıp "İngilizler para birimlerini değiştirmediler. Euro'ya geçiş Avrupa Birliği'ne girişte zorunluluk değildir" diyebilirler, onu da düşünmen lazım =)
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Asteroth said:

Onun yerine "Avrupa Birliği ülkeleri, ortak para birimi olan Euro'ya geçtiğinde, ekonomisi sağlam olan Almanya bile büyük problemlerle karşılaşmışken, mevcut durumda son derece hassas olan Türk ekonomisinin böyle bir geçişi nasıl kaldıracağını düşünüyorsunuz?" şeklinde bir argüman sunabilirsin.

Ha ona da kalkıp "İngilizler para birimlerini değiştirmediler. Euro'ya geçiş Avrupa Birliği'ne girişte zorunluluk değildir" diyebilirler, onu da düşünmen lazım =)


ok madem öyle yapiyim daha mantıklı olur hakikaten ama seninde son cümlende dediğin gibi bi cevap vermeleri benim açımdan kötü olur. bunu son dakikalarda cevap veremicekleri kadar az süre kaldığında söyliyim madem sadece 2 gün öğle aralarında yapıcaz münazarayı. biraz daha uzun zaman olsaydı ve neyi savunacağımızı bikaç saniye önceden öğrenmesek ve sınav zamanına denk getirmeseler daha iyi olurdu aslında ya, en azından daha sağlıklı şekilde tartışır araştırırdık. böyle son günde kafamın bi yarısını -logM ler diğer yarısını anfoter oksitler falan kaplamışken avrupa birliği müzakereleri hakkında yorum yapmamızın istenmesi zorlayıcı bişey.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

bizde 3e3 yapıyoruz ben ve bi arkadaş daha konuşuyoruz takır takır, özellikle bi arkadaş diye bahsettiğim arkadaş baya iyi açık yakalıyo sağlam vuruyo, 3üncü arkadaş kalkıp 3 kelime ediyo sözünün gerisine biz devam ediyoruz =D insan bukadar mı konuşma özürlü olur ama ya kız kalkıp 6-7 kelime söyledi, söylediklerini cümle halinde verse çok sağlam koyucak lafları ama yok kız cümle çıkarmıyo ağzından resmen kelimenin başıyla kıçını birbirine sokuyo... sınıf asosyal olduğundan ondan daha iyi bi seçenekte yok oyüzden onu konuşturtmadan süreyi doldurmaya çalışıyoruz biz de =D
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

PhysX said:
LathspeLL said:
Gelişmiş, çağdaş bir toplum olunca girmeliyiz. Girerken yalvararak değil, istediğimiz şekilde girmeliyiz.

Şuan girmemeliyiz, hak etmiyoruz.


Daha dün gözü topraklarımızda olan Yunanistan, Türklerin evlerine, kapılarına kibrit bırakılan Almanya, Türkleri her zaman aşşağılayan Fransa, güneşi batmayan sömürgeci imparatorluk İngiltere... Hakikaten hak etmiyoruz aralarında olmayı. Benim bu kadarı aklıma geldi, daha fazlasını Ankara Ticaret Odası araştırmış aşağıda linki var, isteyen baksın, sonra bir daha düşünsün hak ediyor muyuz etmiyor muyuz diye...


AB'nin Katliam ve Soykırım Sicil Raporu


Gelişmiş çağdaş bir toplum olmak için kaç kişi öldürmeli?
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Kıbrıs sorumu uyum sürecimizide müzakereleri de doğrudan etkiliyor. Bir kere Kıbrıs Rum Kesimi müzakereyi tek başına veto etme şansına sahip. Hemde 39 başlığın herbirinin açılışında ve kağanışında ayrıca toplamına dair bir kez daha 79 veto hakları var. Tabii bazı başlıklar açıldı ve bir başlık kapandı (bilim ve teknoloji) Limanların açılması-Genişletilmiş Ankara Protokolünün uygulamaya geçirilmesi- mevzusu yüzünden çok sayıda başlık tamamenn kilitlendi ve ayrıca açılmış olan ve açılacak hiçbir başlık Limanlar Kıbrıs RK'ye açılmadan kapatılamayacak. Yani üyeliğimiz Hristofyas'In iki dudağı arasında, ya avrupa'ya elveda yada Kıbrıs'a. Seçim hükümetin.

Kopenhag kriterleri konusunda söylenecek çok şey yok. AB'nin sitesine gir veya Türkiye'de en iyi kaynak site İktisadi Kalkınma Vakfı'nın internet sitesidir.

EURO meselesine gelince, AB ekonomilerinin EURO yüzünden mi yavaşladığı, yavaşladıysa bile kar zarar analizinde EURO zararlı mı o hala tartışmalı. AB EURO dünya parası olarak dolara rakip olabilsin diye EURO'yu güçlü tutmak için çok çaba harcıyor. AMerikancı iktisatçılar ise EURO'nun DOLAR'a rakip olmasını istemedikleri için devlet politikasının devamı olarak EURO'yu sürekli eleştiriyorlar.

Adam kıbrıs ve kopenhag sormuş siz neler anlatmışsınız bu arada tebrikler.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

"girmeyelim"i savunmak geldi kurada

kıbrıs hakkındaki bilgiler için sağol not aliyim onları karşılıklı konuşmada kullanırım, ama girmeyelim dediğimiz için kopenhag ı kullanmak saçma olur, sadece kopenhag a karşı anti tezler kullanabiliriz. o para konusunu açıcaktım bugün iyiki açmamışım karşı taraf sağlam konuştu çünkü bazı yerleri zor toparladık, gerçi onlarda bazı yerleri toparlayamadılar bile =D yarım saatte 6 kişinin karşılıklı atışması fazla olanaklı değil zaten, anca konuşuyoruz bi kişi en fazla 2 konu açabiliyo(oda diğer arkadaşının süresindende biraz kullanırsa), ben kıbrıs üzerinden saldiriyim madem birazda "verirsek kıbrısı şöyle olur böyle olur güç kaybettiğimizin simgesi olur" falan derim tam oturur gibime geliyo.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Kıbrıs meselesinde şunu da kullan, AB 1959 Londra ve 1960 Zürih ANtlaşmalarına aykırı olarak; Türkiye'nin üye olmadığı bir kuruma, Kıbrıs Rum Kesimi'ni Kıbrıs Cumhuriyeti adıyla üye kabul etmiştir. BU durumda söz konusu antlaşmaların geçerliliği kalmamıştır ve Kıbrıs TÜrk Toplumunu Kıbrıs Cumhuriyeti'ne bağlayan yasal bağlar kopmuştur. Dolayısı ile KKTC'nin bağımsız olma hakkı vardır... Tabii münazarada ağır kaçabilir ama araştırma yaptığını göstermiş olursun. Millet etkilenir.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

'Belçika'daki lise coğrafya ders kitaplarında ortadoğu coğrafyası kısmında PKK örgütü "bağımsızlık mücadelesi veren gerilla savaşı veren özgürlük savaşçıları" olarak geçiyor , bu mudur len girmek istediğimiz Avrupa Birliği!' de , bu cümlenle hem salonu tek cümlenle provoke etmiş hem rakip gruba moralmen savuşturamayacağı bir darbe vurmuş olur , münazarayı tek harekette %50 kazanmış olursun. Üstüne "Almanya'da her gün yurttaşlarımızı yakıyorlar" yada "PKKnın döşediği plastik mayınlar ne malı, bir araştırın lan" türü ateşe körükle giden ifadeler kullan, zafer senindir.

Şaka bir yana... Gerçi diplomasi dediğimiz şeyde, yani gerçek hayatta böyle fanteziler yapamazsın. Münazara ve gerçek hayat arasındaki fark budur. Zaten münazaraların adamıydım okul yıllarımda, ordan biliyorum, provoke cümlelerle şeytanın avukatını oynarsan kazanan sen olursun.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...