Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Türban rahibe kıyafetidir


Apache

Öne çıkan mesajlar

HYP Genel Başkanı Yaşar Nuri Öztürk, Türkiye’nin adım adım “ılımlı İslam" devletine değil, dinsizliğe doğru kaydığını söyledi ve türbanla ilgili çok ağır konuştu.
HYP Genel Başkanı ve eski İstanbul Milletvekili Prof. Dr. Yaşar Nuri Öztürk, 22 Temmuz seçiminden sonra AKP döneminde Türkiye’nin adım adım “ılımlı İslam" devletine doğru kaydığı yorumları yapılırken, yine kamuoyunu şaşırtacak bir değerlendirme yaptı. Öztürk, Türkiye’nin “dinsizliğe" doğru gittiğini iddia etti.

Siyasi gelişmelerle ilgili ANKA’nın sorularını yanıtlayan Prof. Dr. Öztürk, “Kuran’ın anladığı manada bir dinden söz ediyorsak, Türkiye dinsizliğe doğru gidiyor" dedi. Öztürk, “Türkiye’yi taşıdıkları yer şirktir, din değil. Biz yıllarca buna karşı mücadele verdik. Ama şimdi Türkiye doğrudan doğruya müşrik zihniyete, şirk zihniyetine doğru gidiyor. Yelken açmış gidiyor hem de. Zaten Kuran’dan ve Hz Muhammed’den onay almayacak sahte bir dini, morfin gibi kullanıp Türkiye üzerinde her istediklerini yapıyorlar, hurafe dinini anestezi gibi kullanıyorlar" diye konuştu.

- “TÜRBAN, ST PAUL’ÜN İNCİL’E SOKTUĞU KIYAFETTİR"-

Prof. Dr. Öztürk, son yıllarda “türban" adı verilen ve değişik tarzda bağlanan örtünün ise Müslümanlıkla ilgisinin olmadığını söyledi.
Öztürk, bunun St Paul’ün İncil’e soktuğu rahibe kıyafeti olduğunu belirterek, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Türkiye’de iki büyük operasyon yapılıyor. Kuran dininin birinci vasfı anti emperyalizmdir. Atatürk de tarih önünde bu konuda en başarılı adamdır. Ama onun anti emperyalist yanını kınıyorlar. Türkiye kullanılarak İslam’ın, anti emperyalist ruhunu yok etmek istiyorlar. Her 50 metreye kurulan camilerde bu ruhu katlediyorlar. Bize, ‘İslam’ın diğer taraflarını bırakın, size bol cami yapmak, hanımların başını örtmek kafidir’ diyorlar. Hanımların başındaki örtü, rahibe kıyafetidir. Saint Paul’un İncil’e soktuğu kıyafettir. O bizim Müslüman insanın örtüsü değildir. ‘Cami ve bu örtü size din olarak yeter’ deniyor. Müslümanlara din diye başka bir şey bırakmadılar."

-“DARBELER İÇİN DUA EDİLECEK NOKTAYA GELİNEBİLİR"-

Önümüzdeki döneme ilişkin karamsar bir tablo çizen Öztürk, Türkiye’nin “iyiye ve hayra" gittiğini düşünemediğini söyledi. Öztürk, türban, lokantada mescit, şehirlerarası otobüslerde namaz molası konuları tartışılırken, Türkiye’nin kaydettiği tek gelişmenin borçlarını artırmak olduğunu belirtti.
Öztürk, şunları söyledi:
“Türkiye örtülü bir şekilde sömürgeleştiriliyor. Hüzün duyarak söylüyorum ki, Türkiye’nin geleceğine ilişkin hiçbir irade Türkiye’yi yönetenlerin elinde değil. Türkiye büyük bir rüzgarın elinde, birilerinin istediği yöne doğru götürülüyor. Birileri en berbat şekilde yorumlayabilirler ama şunu söyleyebilirim: Benim en çok tedirgin olduğum şey, meselelerin siyasetle çözümlenemeyeceği bir noktaya sürüklenilmesi. Bu nokta ya felaket ya da kanlı kavgadır. Felaket nedir, Türkiye, dışardan istedikleri şekilde paramparça edilir. İkincisi, Türkiye iç kavgaya gider. Darbe olur deniyor, ama bana öyle geliyor ki, Türkiye darbeleri bile Allah tan niyaz edecek duruma gelebilir. Şimdi ‘darbe,darbe’ laflarıyla cambaza bak oyunu oynanıyor. Türkiye, darbelere bile el açıp dua edilecek bir noktaya sürükleniyor, Türkiye onu bile arayacak. Çok kaygılıyım bu noktada ben."

-“İKİ MİLLETLİ PARLAMENTO"-

Öztürk, 22 Temmuz’da seçim yapılmadığını belirterek, “Bu, bir tsunami, nevi şahsına münhasır, bir nevi yarı işgal, bütün batılı güçlerin ortaklaşa belirledikleri hedefe 2-3 milyar dolar para harcayarak Türkiye’de halkın iradesinin bir yöne sevkedilmesidir. O sebeple biz bunu bir seçim saymıyoruz. Bunun ne menem bir şey olduğu, yıllar sonra anlaşılacak" dedi.
Seçim sonra tablo konusunda da kaygıları bulunduğunu ifade eden Öztürk, şöyle konuştu:
“Türkiye, tarihinde ilk defa adeta iki milletli parlamentoya mecbur ve mahkum bir hale getirildi. Böyle bir manzara var. Şu anda parlamentonun en aktif unsuru, en azından göründüğü kadarıyla, bölücü temayüller taşıyan unsur. Parlamentonun ilk gündem yaptığı konulardan biri, parlamentoya yeni giren bu unsurun, terör başının yaşam şartlarının iyileştirilmesidir. Buna dikkat etmek lazım. Onun arkasından Türk ordusunu bölücülükle itham demeçlerini dinledik. Arkasından ‘PKK’ya terör örgütü demeyiz’ demecini dinledik. Öbür tarafta henüz anayasayı değiştirme çalışmaları dışında bir şey görmüyoruz."

-“DOKUNULMAZ ZIRHI KİRLENDİ"-

Öztürk, bu parlamentodan bir “hayır" gelecekse, bunun bir numaralı göstergesinin milletvekili dokunulmazlığının kaldırılması olacağını söyledi.
Öztürk, “Eğer parlamento işe dokunulmazlıkları kaldırarak başlarsa, buradan bir hayır çıkacağını düşünebiliriz,aksi takdirde hiçbir hayır çıkmaz. Dokunulmazlık zırhının içi kirlendi, pislendi, bu zırhı kaldırıp atmak lazım" dedi.

(ANKA)
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

türban takanların anasını bellemeye de hazırım ben ama o zaman başı kapalı öğrencilerin de üniversiteye girmesine yök sesini çıkarmayacak, ok?

ama yoo hayır düşündüm de, okumak isteyenler zaten başlarını açabilirdi di mi? Hani din siyasete alet edilmezdi, Türkiye'nin din adamı diye tanıdığı birisinin açıklamalarına bu kadar bel bağlandığına göre bu zaten adil bir tartışma olamaz. vazgeçtim.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Çokakıllıadam said:
Ben türbanı Fahişe kıyafeti diye biliyorum.



Apache said:
sümerli fahişelerin kıyafetidir ama yumusatarak soylemis nuri
beyler bu yaptığınız terbiyesizlik ama bunun dinle alaksı yok terbiyesizlik yapmayın.ne olursa olsun hiçbir insana böle bir ithamda bulunamassınızz bu bir suçtur tck da.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Her ne kadar sonuna kadar nefret duysam da türbana , biri çıkıp da "türban giyen fahişedir" derse karşı çıkarım ben de . Ha yoldan geçerken içimden demiyor muyum ? Diyorum tabii . Ama gelip de public ortamda böyle bir şey söylemek kişinin inancına vs. saygısızlık olur , gerginlik çıkar , o yüzden istemem . Ha hakarete maruz kalan türbanlı vs. kişi bu durumda alınırsa umrumda olur mu ? Olmaz , çok da sevinirim , ama yapmam . Ama ne yazık ki aynı şeyden bahsetmiyoruz .
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

bu muazzez ilmiye çığ'ın bi araştırmasıydı, çok üzerine gittiler kadıncağızın. çünkü toplumumuzda bilim nedir, tarih nedir, kültürel semboller nası gelişir falan kimse farkında değil.

eskiden türban başka bişey için kullanılıyomuş, bugün de başka işte. yine de kimin ne giydiğine karışmamak gerek değil mi arkadaşlar?
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

kimse yanlış anlamasın beni ben inançlı bir insan olmama rağmen türbana karşıyımdır çünkü bizim ülkemizde türban zorlama ile giydirilmektedir buda insanların kişisel haklarına tecvüz girer bende ninjaları gerçketen sevmiyorum ama fahişe demek çok ayıp geliyor bana.belki çok klişe ama sizin ailenizde olsa ve bu laf konuşulsa sizde hoş karşılamassınız.sonuçta ninja görünümlü olsa da onlarda insan ailesi var kız kardeşi çoluğu çocuğu vesaire.kimse kendine yapılmasını istemediği şeyi başkasına yapmamalı.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Agaliler o İlmiye Çığ dediğiniz insan Sümerceye Türkçeden geçme en az 50 kelimenin ispatını da yaptı. Bu durumda dünyanın yarısı Türk ya da geçmişte Türklerle irtibatta dediğim zaman beni aşağlamıyacaksınız di mi?

piliz ay em so faking gırety!!1111!!1
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Misafir
Bu konu yeni mesajlara artık kapalıdır.
×
×
  • Yeni Oluştur...