Devinimli güneş enerjisi fikri

[sanssizsansli]

Şimdi şu çinin ay projesi başlığından aklıma fikir geldi.

Öncelikle mühendis değilim matematikçi fizikçi vb değilim o yüzden yanlıştır belki düşüncem onu söliyim.

olay şu, işte yapay bi uydu yolluyorsun ayna şeklinde bir ışığı dünyaya gönderiyor.
biz bu dönen ışığı bir dış yansıtıcı ya da aynaların odağını ayarlayarak olabildiğince ufak bir bölgeye büyüteç misali ışığı gönderiyoruz.

yerdeki güneş ışığı panelleri ya da benzeri bir ısı enerjisi dönüştürücü ile 24 saat enerji santrali hem de fosil yakıtsız, zararsız bir kaynak oluşturuyoruz.

kafam mı güzel yoksa çalışır mı ?

[aquila]

abi sen film filan yorumu yazmaya devam et ya.

[sanssizsansli]

abi klasik cool guy tribine girme de cevap ver biliyosan :D
saçmalıksa niye saçmalık onu söyle ne bileyim ne gerek var böyle liseliliklere.

[aquila]

yoo boyle iyi.

[Fin]

calismaz

[sanssizsansli]

ya bu arada kafam gerçekten iyi he gündüz sativası.

[Jaegerjaquez]

dünya sürekli döndüğü için zor

[sanssizsansli]

uydunun hızçapını senkron edebilirler aslında ufak sapmalarla hani yerde sapma 5 km2 karede olsun diyelim yine de büyük bi panel çiftliğiyle sürekliliği uygulanabilir belki hmm

[mokoko]

sen o malzeme için iletişim bilgisi ver ya asıl

[sanssizsansli]

geçen vermiştim tekrar etmiyim şimdi sdf

[neutrino]

abi bu dedigin icin firlatacagin uydunun geostationary orbitte durmasi lazim, yani kafani kaldirdiginda hep o noktada olacak uydu ki geri yansitabilsin kendisine gelen isigi.

bu yorungenin dunyaya mesafesi 35,786km'ymis, ve bu yorungede kalip hep ayni noktada durmak icin duzenli olarak yakit harcaman lazim, bu yuzden ya uyduya yakit ikmali yapacaksin ya da gunes isigini bir sekilde thrust'a cevireceksin. ilki cok maliyetli, ikincisi var mi bilmiyorum.

sonra bi de odaklayip yansitmak icin gunes isigini toplaman lazim, bunun icin yine genis yuzey alani lazim uyduda, ekstra bi maliyet daha demek bu da.

yansiyan isik bir de buluttan vs etkilenecektir, hava trafigini hesaba katman, atmosferin etkilerini dusunmen lazim. bi de en nihayetinde yansittigin noktada gunes panelleri olacak ki, verimlilikleri %15-17 arasinda degisiyor, %25 bile desen hala dusuk.

sanirim bu kadar maliyetin uzerine bu sistemi kurmak ekonomik olarak verimli olmayabilir.

[sanssizsansli]

valla mükemmel bi açıklama yazmışsın teşekkürler.
zaten bahsettiğin sapmalara biraz değinmişim ben önceki postumda. bi de yansıtıcı zaten güneşi kendi içerisinde topluyor, enerjiye dönüştürüp kendisini çalıştırması kolaylaştırılır.
fakat yine de şunu da merak ediyorum. gelir/gider dengesindeki hesaplamayı yapmak yani bilebilmek lazım. kar marjı fisiblesa aslında bay baya yenilikçi alternatif enerji kaynağı bile olabilir gelecekte.

[neutrino]

Abi gunes enerjisindeki temel sorunu cozmeye yonelik dusunmussun, yani uretimin maksimum oldugu zamanla talebin ortusmemesi;

https://www.solarchoice.net.au/wp-content/uploads/Average-NSW-household-in-winter-electricity-consumption-vs-PV-generation.jpg

veya genel icin soyle;

https://cdn.app.compendium.com/uploads/user/e7c690e8-6ff9-102a-ac6d-e4aebca50425/15fb7b3d-d228-4816-95cd-6909c567e917/Image6b46bd6340ddbea736a676cf22483061/SolarBlogImg_141118_2-03.png

Bu sorunu ama tek noktada cozmek mumkun degil, gunler dinamik, her yerde farkli zamanlarda demand/supply egrileri degisiyor. Dolayisiyla yerel olarak uretimin ayarlanmasi gerekiyor. Bu yuzden senin sistemden farkli noktalara kurmak lazim. Farkli noktalara kurunca scale kuculecek, maliyet cogalacak, verim dusecek.

Zor isler.

[sanssizsansli]

fakat elektrik kullanımı sadece cihazların çalışması için değil aynı zamanda ısı ve diğer yakıtlara çevirilebilinir.
mesela ilk tabloda sadece elektrik kullanımı demiş ama bunu ısı için de kullanabilirler. ev kullanımın dışında sanayi vb. temel enerji ihtiyacını da değiştirebilir.

aslında işte dediğin gibi tek değil birden fazla uygulanabilse ve global olarak dönüşüm gerçekleşse yeni çağ gibi bişi olur :p

tabi işin güç savaşlarına, enerji patronlarının engellerine falan girmiyorum o bambaşka film konusu uehue


zaten benzer bi kafayı james bond die another day filminde bahsetmişlerdi. ışığı toplayıp lazer sıkalım fantazisi. nazilerin de vardı benzer bi programı sdf

[Phoenixlin]

neutrino, güneş enerjisinin probleminin üretim/tüketim zamanlarının örtüşmemesi demiş ama bunu ev halkı bazında söylemiş. Oysa elektrik tüketiminin peak saatleri genel olarak 10-19 arasıdır. Hane halkının evde harcadığı elektrik sanayinin, gökdelenlerin, avmlerin harcadığının yanında devede kulak. Haliyle güneş enerjisi gayette peak tüketimin olduğu zamanlar enerji üretiyor. Sıkıntısı maliyeti, verimliliği, storage'ı falan.

Türkiye'deki güneş enerjisi üretimini de şu linkten görebilirsiniz saatlik olarak: https://seffaflik.epias.com.tr/transparency/uretim/yekdem/lisanssiz-uretim-miktari.xhtml

[sanssizsansli]

işte know how'ın önemi burada çıkıyor ortaya (tu)

[Esh]

No one knows how abi henuz

[µh]

uzaya boyle bir sistem kurmaya harcadigin parayla yeryuzunde 6 saatlik boylam farkiyla 4 panel tarlasi kur gene araliksiz uret? kaldi ki 4 tesisten de fazla kurarsin muhtemelen.


ayrica gunes enerjisi foos, gelecek nukleerde.

[sardalya]

sanssizsansli said:

Şimdi şu çinin ay projesi başlığından aklıma fikir geldi.

Öncelikle mühendis değilim matematikçi fizikçi vb değilim o yüzden yanlıştır belki düşüncem onu söliyim.

olay şu, işte yapay bi uydu yolluyorsun ayna şeklinde bir ışığı dünyaya gönderiyor.
biz bu dönen ışığı bir dış yansıtıcı ya da aynaların odağını ayarlayarak olabildiğince ufak bir bölgeye büyüteç misali ışığı gönderiyoruz.

yerdeki güneş ışığı panelleri ya da benzeri bir ısı enerjisi dönüştürücü ile 24 saat enerji santrali hem de fosil yakıtsız, zararsız bir kaynak oluşturuyoruz.

kafam mı güzel yoksa çalışır mı ?

calisir da ne gerek var, gunduz uret iste. gece lazimsa da pil tak.

[sardalya]

neutrino said:

abi bu dedigin icin firlatacagin uydunun geostationary orbitte durmasi lazim, yani kafani kaldirdiginda hep o noktada olacak uydu ki geri yansitabilsin kendisine gelen isigi.

bu yorungenin dunyaya mesafesi 35,786km'ymis, ve bu yorungede kalip hep ayni noktada durmak icin duzenli olarak yakit harcaman lazim, bu yuzden ya uyduya yakit ikmali yapacaksin ya da gunes isigini bir sekilde thrust'a cevireceksin. ilki cok maliyetli, ikincisi var mi bilmiyorum.

geostationary orbitte surtunme yok sayilir bitek lower orbitte var, attin mi orada kalir yani

[Aceace]

Phoenixlin said:

neutrino, güneş enerjisinin probleminin üretim/tüketim zamanlarının örtüşmemesi demiş ama bunu ev halkı bazında söylemiş. Oysa elektrik tüketiminin peak saatleri genel olarak 10-19 arasıdır. Hane halkının evde harcadığı elektrik sanayinin, gökdelenlerin, avmlerin harcadığının yanında devede kulak. Haliyle güneş enerjisi gayette peak tüketimin olduğu zamanlar enerji üretiyor. Sıkıntısı maliyeti, verimliliği, storage'ı falan.

Türkiye'deki güneş enerjisi üretimini de şu linkten görebilirsiniz saatlik olarak: https://seffaflik.epias.com.tr/transparency/uretim/yekdem/lisanssiz-uretim-miktari.xhtml

O diilde...

Bu sene hangi aylarda elektrik kesintisi öngörüyorsunuz?

[Phoenixlin]

Yani doğalgaz bazında yeni boru hatları depolama goygoyları kuruldu. Bma bu kış ne kadar soğuk geçer, aşırı soğuk olursa bu yeni hatlar/depolamalar ne kadar derman olur bilemem. Hoş doğalgaz yüzünden sıkıntı olmasa da her zaman hatlar kopabilir (2016 kışı İstanbuldaki kesintiler).

[sanssizsansli]

Ortaköyde oturuyorum sene boyunca kesildi elektrikler.

[Phoenixlin]

Bedaş değilim abi bana ağlamayın =) Büyük çaplı kesintiler olursa anca benim, sebebine dair haberim oluyor.

[neutrino]

sardalya said:

neutrino said:

abi bu dedigin icin firlatacagin uydunun geostationary orbitte durmasi lazim, yani kafani kaldirdiginda hep o noktada olacak uydu ki geri yansitabilsin kendisine gelen isigi.

bu yorungenin dunyaya mesafesi 35,786km'ymis, ve bu yorungede kalip hep ayni noktada durmak icin duzenli olarak yakit harcaman lazim, bu yuzden ya uyduya yakit ikmali yapacaksin ya da gunes isigini bir sekilde thrust'a cevireceksin. ilki cok maliyetli, ikincisi var mi bilmiyorum.

geostationary orbitte surtunme yok sayilir bitek lower orbitte var, attin mi orada kalir yani

Surtunme yuzunden degil zaten, ay ve gunesin yercekimi etkileri, solar wind, dunyanin asimetrik olmasi vs yuzunden gerekiyor.

detay ama ingilicce

A geostationary orbit can be achieved only at an altitude very close to 35,786 km (22,236 mi) and directly above the equator. This equates to an orbital velocity of 3.07 km/s (1.91 mi/s) and an orbital period of 1,436 minutes, which equates to almost exactly one sidereal day (23.934461223 hours). This ensures that the satellite will match the Earth's rotational period and has a stationary footprint on the ground. All geostationary satellites have to be located on this ring.

A combination of lunar gravity, solar gravity, and the flattening of the Earth at its poles causes a precession motion of the orbital plane of any geostationary object, with an orbital period of about 53 years and an initial inclination gradient of about 0.85° per year, achieving a maximal inclination of 15° after 26.5 years.[12] To correct for this orbital perturbation, regular orbital stationkeeping manoeuvres are necessary, amounting to a delta-v of approximately 50 m/s per year.

A second effect to be taken into account is the longitudinal drift, caused by the asymmetry of the Earth – the equator is slightly elliptical. There are two stable (at 75.3°E and 252°E) and two unstable (at 165.3°E and 14.7°W) equilibrium points. Any geostationary object placed between the equilibrium points would (without any action) be slowly accelerated towards the stable equilibrium position, causing a periodic longitude variation.[12] The correction of this effect requires station-keeping maneuvers with a maximal delta-v of about 2 m/s per year, depending on the desired longitude.

Solar wind and radiation pressure also exert small forces on satellites; over time, these cause them to slowly drift away from their prescribed orbits.

In the absence of servicing missions from the Earth or a renewable propulsion method, the consumption of thruster propellant for station keeping places a limitation on the lifetime of the satellite. Hall-effect thrusters, which are currently in use, have the potential to prolong the service life of a satellite by providing high-efficiency electric propulsion.
Limitations to usable life of geostationary satellites
When they run out of thruster fuel, the satellites are at the end of their service life, as they are no longer able to stay in their allocated orbital position. The transponders and other onboard systems generally outlive the thruster fuel and, by stopping N–S station keeping, some satellites can continue to be used in inclined orbits (where the orbital track appears to follow a figure-eight loop centred on the equator),[13][14] or else be elevated to a "graveyard" disposal orbit.