Doğa moğa

[Cokomantis]

Organik tarım, sahte bal, gdo'lu pirinç falan filan, (aslında herhangi bir anahaber bülteninde gıdayla ilgili çıkan herhangi bir haberi düşünün) bunların gazıyla bi "doğala dönüş" modası var. Ya da magazin programında son 40 yıldır ağaca çıkmamış, eski arabeskçi ayı gelip "ay tam bir doğa aşığıyım" falan diyor. İnsanlar ekmek yapma makinesi alıyor, evinde yoğurt yapmaya çalışıyor mm ne kadar doğal diye. İnternetini kessen sıkıntıdan bileklerini kesecek üniversiteliler "yek yea yaşanmaz istanbul'da, oh yes doğa" diyor taksim'de bira tokuştururken. Bayramda yeşillik fotosu spamleniyor instagram'da. Hadi son kısmı "mmm tatile gittim, alın size fotoğraf, siz de orda çürüyün" modunda hava atma muhabbetine veriyorum bir kısmını. Bi de herkesin memleketinin en güzel memleket olması, herkesin mutlaka orayı en az bi kere görmesi gerekmesi...

Sebeplerine girmiyorum mainstream medya gazlıyor, insanlar şöyle bıktı, büyük şehirlere göç böyle patladı falan çok anladığım şeyler değil ama var yani böyle bi durum.

Yahu orda iki tane ağaç var, arasından su akıyor, arkada biraz daha yeşillik var. Şu yani
http://www.academic-tour.com/galeri_foto/b/2012-karadeniz-gunduz-cikisli-1732.jpg

Yani tamam güzel, ağaç var oksijen veriyor, su var balık çıkıyor, ekolojisi dengesi var, yansa kül olsa patates oluruz tamam kabul. Ama öyle saatletce bakayım, ay yaz gelse de tatile gitsem diye bütün yıl delireyim (yıllık iznim de yeni bitti, bilerek isteyerek istanbul'da geçirdim) gibi hislerim yok hiç. Onun yerine oo ne güzel bina yapmışlar diye yalanıyorum. Üstteki karadeniz fotoğrafı beni zerre etkilemezken, al bu da karadeniz
http://www.hayrat.net/html/maliresim/sumela2.jpg

Yani alttaki fotoda çaba var, emek var, planlama, mimari, mühendislik vs var, üstteki foto öylesine denk gelmiş. Ordan su akmış, onun sonucunda burdan ağaç çıkmış. "Ne denk gelmesi lan, allah!" diyecek olursanız da "e yine çaba yok, sonsuz gücü var, ol demiş olmuş" derim.

Var mı başka böyle düşünen? Ya da bu doğal da doğal hype'ından bıkan? Şehirden çıkamayan butthurt beyaz yakalılara gıcık olma konusunda katılan olacaktır diye tahmin ediyorum da "abi ağaç işte?" kısmını merak ediyorum asıl.

Edit notu: yanlışlıkla hepsini yazmadan gönderdiğimden ötürü real time tamamladım.

[yumy]

peki.

[Osirix]

adam iyi triggered olmuş

[Rasmon]

Ben arkadaşla aynı görüşteyim.

[pascalnouman]

temmuz basindan beri dogayla ic iceydim once koycegiz gokceova koyunde kamp yaptım sonra bozcaadaydım dune kadar da alaçamda kamptaydım su soylediklerinin hicbirini dusunmedim dogrusu

[Rotweiler]

Yalan dolandan doğa aşıkları kısmına katılıyorum ben de.
Onun dışında o sessizlik o oksijen kalitesi beni mest ediyor açıkcası.

[di]

Neyi sevdigin nerde olmak istedigin degisiyo zamanla. Ogrenciyken buyuk sehirler cekici geliyo, ufak sehre burun kiviriliniyo, sonra calisma hayati baslayinca "ah ulan azcik yesil olsa", "ah ulan isle ev azcik yakin olsa", "ah ulan bi haftacik yativersem"ler basliyo.

Haliyle "amaaan yesil mi? koy gotune yansin bitsin" demediginiz surece ne dusungunuzun cok onemi yok. Danone reklami gibi ayni, sana gore sut bana gore cikolata...

[Baggio]

Şehrin en arabasız, en insansız yerinden bile duyulan statik şehir uğultusunun yok olacağı kadar uzak ve steril bir yere gitmek hoş bir şey. Arada çok canı istiyor insanın.

Fakat o sözde beğenmediği keşmekeş hayata aslında bağımlı olan, tüm hayatını orada geçiren, şehirden başka yerde yaşamayı aklından bile geçiremeyecek, senede toplasan 1 haftayı fırsat kuponlarıyla trekking vb. ile kırsalda geçirince kendini doğa aşığı falan sanan insanlar bence malın önde gidenidir.

[Cokomantis]

Valla sonsuz yoğun da bi işte çalışıyorum. Yaş oldu 30, içelim sıçalım evresini de geçtim. İşimi seviyorum, evime de yakın, hatta ev böyle mecidiyeköy gibi kapı dışına adım attığın an egzos yediğin bi yerde değil. Merkezi ulaşıma ulaşmak için biraz yürümek gerekiyor. Bu rahatlıpın da etkisi vardır mutlaka, "Ulan öyle işim evim olsa ben de sallamazdım ağaç böcek" denebilir yani, ama benden kat kat iyi şartlarda çalışıp/yaşayıp "geçen gün bi ormana gittim, allah seni inandırsın..." diye darlıyorlar. Hani "yok yok en iyisi bodrum'a yerleşip bahçeye domates ekmek" diyen sonsuz klişe adamlar bile şundan mantıklı yani. Neticede hayatıyla ilgili, ne yapmak istediğiyle ilgili bi görüşü kararı hayali vs var. X yerde değil, b yerde yaşamak istiyor, sabah metrobüse binmek değil, yumurta toplamak istiyor falan filan. Öbürü, ov ne güzel ağaç çıkmış diyor. Time lapse gül açması bile bundan iyi ya. En azından belgesel melgesel oluyor ondan.

[Auril]

şu ilk şelalede ne sevişilir beaaa

[Rasmon]

ilk fotoğrafta mercek gibi saat gibi bişey var kayanın üzerinde. O ne?

[Cokomantis]

Ne bileyim, google'a karadeniz yazdım, çıktı :)

[bingildak]

reklam yerleştirme o, subliminal condom referansı, sevişin ama korunun diyor. malum doğa falan afrodizyak.

[neutrino]

Aslında doğa sevgisi, özleminden çok insanlardan bıkmışlık bunun sebebi bence.

Bayramda ankaradaydım, insanlar tatile köyüne falan gitti. Lan şehir nasıl güzelleşti gözümde, sessiz sakin sokaklar, trafik minimum, gürültü çok az, hava temiz. Sanki avrupa'da ufak bir şehirdeyim. Doğa falan aklımın ucundan geçmedi o ara.

İnsan nerde çoksa boku çıkıyor her şeyin malesef.