Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

e-ticaret yapanlar , alibaba vs. yi aktif kullananlar


Dynun

Öne çıkan mesajlar

DarKRideR said:

abi üretim yapın üretim, üretim yapan bu ülkede hiçbir şekilde kaybetmez.

ham madde ve işçilik bu kadar ucuzken yani ithalat ile uğraşmak ciddi anlamda en mantıksız şey...

edit:

Ticaret yapacağım diyorsanız iç ticaret yapın işte sorunsuz şekilde, en temizi. Doğu'dan bal getirip satın mesela ne bileyim sadfsad


en son ne üretimini yaptın, kaç işçi çalıştırdın(nız)?
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

di said:

Sunlari okuyunca vazgectim ben ticaretten falan. Yalniz bi ara dedim ki "ulan kesin abartiyo bunlar piyasaya baskasi girmesin diye". Sonra dedim Turkiye lan burasi, imkansizi bile normal. sdf


ticaret iyidir ama şu aralar, satım ve tahsilat garantisi yoksa, yeni başlamak sorunlu
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Feamer said:

di said:

Sunlari okuyunca vazgectim ben ticaretten falan. Yalniz bi ara dedim ki "ulan kesin abartiyo bunlar piyasaya baskasi girmesin diye". Sonra dedim Turkiye lan burasi, imkansizi bile normal. sdf


ticaret iyidir ama şu aralar, satım ve tahsilat garantisi yoksa, yeni başlamak sorunlu

satım ve tahsilat garantisi olan iş mi var :)
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

ek: var.

misal, gıda işi, kuru gıda özellikle, zücaciye işi, sanayi ara mamulleri vb. gibi bunlar her zaman rağbet görecek şeyler, yem içme ve süslenme olmazsa olmaz şeyler, ama bir mobilya misal öyle değil, hele sıkıntılı piyasalarda anca yeni evlilere veye acil ihtiyacı olanlara satarsın buda satışları etkiler, çoğunluk zevk için mobilyadeğiştirmez, daha doğrusu parasını buraya yatırmak istemez, telefon alır, mobilyacı olarak sende telefon alırsın....


geniş yazmak lazım ama hastalık başlangıcı hiç keyfim yok, yukarıda bahsedildiği gibi "özel" işleri kovalamak lazım, veya mevcut satılan bir ürüne, rağbet görecek katma değer katmak lazım vb. gibi

misal sagra üretime tekrar başladığında bir röportaj vardı, kriz zamanı böyle bir yatırım yapmak doğrumu diye, adamlar bir avantaj olarak görüyoruz diyorlardı ki, başarılıda oldular

piyasalarda ödeme sıkıntısı olduğu bir gerçek, hal böyle olunca vadeli satışların geri dönüşü sıkıntılı oluyor, buna ek olarak son kullanıcıda bir çok harcamasından kısıp kendince öncelik belirlediği konulara kayıyor veya maaşını telefon taksitine yatıyor.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

eğer sanat veya benzeri bir şey yapmıyorsanız, "ben bunu yapmak istemiyorum yağghh" dan ziyade, yapmak istediğiniz şey ne ise onun girip mutfağında ne az 3 yıl çalışın. yönetimi nasıl yapılıyor, giderler gelirler nasıl dönüyor, tedarik zinciri ne, kimle nasıl ilişkiler kurmak gerekiyor, nasıl krizler yaşanabiliyor*, krizler nasıl yönetiliyor gibi şeylerin yanıtlarını öğrenmeniz gerekli.

bu çalıştığı süre zarfında doğru insanlara yaklaşmalı, network kurmalı. kendin gibi vizyon sahibi insanları friend liste eklemeli. riski paylaşmalı.

hurra diye giren adamın başarması imkansız gibi bir şey hele ki türkiye gibi bir yerde. çok niche bir şey yapmanız gerek veya çok iyi bağlantılarınız olmalı (veya çöpe atacak paranız)
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

abi ticarette deli para var. ama hangi işe girdiğini bileceksin, doğru zamanda doğru şekilde gireceksin.

her ülke gibi türkiye de ithalatı düşürmek istiyor. o yüzden ithal edip bir şey satmaya calısacaksan işin çok zor. yukarıda da anlatmıslar zaten.

ama ne yazık ki üretim de zor türkiye de. enerji ve vergiler ağır olduğundan üretim yapmak da kolay değil. kolay tabii yaparsın ama kara geçebileceğin kadar satışı da garantilemen lazım falan. sermaye yatırman, arkasında durman falan lazım. stresli iş

o yüzden şu an türkiye de yapılacak en iyi ikinci iş ihracattır (inşaat 1. tabii). satacak bir şey bul, pazarını bul, sat. bir dış ticaret eğitimi ile yapabileceğin bir şey. ofisi evde gösterirsin, maliyetin olmaz. ama ne satacağına, nereye satacağına iyi karar vermen lazım. kobiden destek alıp fuar fuar gezersin hem yurtdışını. karı da çok iyidir bu arada. döviz yükseldikçe mutlu olursun mesela. senin alışın 10 dolara gelirken 8 dolara düşer çünkü. satarken yine aynı fiyata satabilirsin üstelik.

şahsen ben askere gidiyorum haftaya. sonrasında bu işe girmeyi planlıyorum. eski çalıştığım yerde de zaten ihracat yapıyorduk o yüzden işi biliyorum. ithalata gireceğinize ihracatı zorlayın derim.

devlet ithalatta sana nasıl köstek oluyorsa ihracatta destek oluyor.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

sanırım endüstri mühendisiydin?

abi bildiğin bir şeyden başla. mesela makine üretiyorduysa eskiden çalıştığın firma, o ne makinesiyse ondan satmayı düşün. adamların maliyetini bile biliyorsundur. piyasayı daha iyi bilirsin, başka kim üretir, bilirsin.

ona göre alırken de elin güçlü olur. satarken de bildiğin malı satmanın kolaylığını yaşarsın.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

ihracaatci olacaksan..

1- ya dayin partili olacak suntalari gumrukten mobilya diye gecirip tesvigini yiyeceksin..

2-ya iraga yakit satiyorum diye rafineriden tesvikli mal alip ic piyasaya vereceksin.

3-ya ic camasiri gibi maliyeti 1 liranin altinda mallari yurtdisina fahis fiyatlarla ihrac etmis gorunup tesvigini yiyeceksin mallari da arap pazarinda ikizlere takke diye okutacaksin.. nakliyesi de az tutuyor.

4-ya ve*tel gibi f*rd vs gibi alakasiz 1000 yerden yedek parca getirtip burada uretim bandinda birlestiriliyor diyip ustune tesvik alip kose olup ustune yaa satamiyoruz yaa vergi kokleyin diyeceksin.

dunyada neredeyse hicbir ulkenin mal uretiminde cin le yarisabilme yetenegi kalmadi ..belki uzaklarda g amerikada vs nakliye maliyetlerinden kurtariyorlardir.hele birsey ihrac edebilecek uretim yapmak..zor be..
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

gelin fındık için değişik bir tüketim şekli bulalım. o zaman köşeyi döneriz işte. mesela amerika mısır üretiminde birinci. adamlar başka tüketme yolları bulmuş ki mısırın değeri düşmesin.

mısırdan bir doritos çıkacağı kimin aklına gelirdi. bizde de fındık var aynı şekilde. böyle soslu moslu bir şeyler yapalım çıtır çerez diye. sadece amerikaya satsak ihya oluruz sdf
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

bingildak said:

eğer sanat veya benzeri bir şey yapmıyorsanız, "ben bunu yapmak istemiyorum yağghh" dan ziyade, yapmak istediğiniz şey ne ise onun girip mutfağında ne az 3 yıl çalışın. yönetimi nasıl yapılıyor, giderler gelirler nasıl dönüyor, tedarik zinciri ne, kimle nasıl ilişkiler kurmak gerekiyor, nasıl krizler yaşanabiliyor*, krizler nasıl yönetiliyor gibi şeylerin yanıtlarını öğrenmeniz gerekli.

bu çalıştığı süre zarfında doğru insanlara yaklaşmalı, network kurmalı. kendin gibi vizyon sahibi insanları friend liste eklemeli. riski paylaşmalı.

hurra diye giren adamın başarması imkansız gibi bir şey hele ki türkiye gibi bir yerde. çok niche bir şey yapmanız gerek veya çok iyi bağlantılarınız olmalı (veya çöpe atacak paranız)


yetenek meselesi birazda bu işler, bu saydıkları yapılması gereken işler ama yeteneğin yoksa, 24 saat kulaklığında bunları dinlesen de bir faydası yok, diğer adam bunları bilmese bile...

bodoslama için ise 80-90 lar civarında başarı sağlaya biliyordun piyasa müsahit ti mesela
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Daemir said:

sanırım endüstri mühendisiydin?

abi bildiğin bir şeyden başla. mesela makine üretiyorduysa eskiden çalıştığın firma, o ne makinesiyse ondan satmayı düşün. adamların maliyetini bile biliyorsundur. piyasayı daha iyi bilirsin, başka kim üretir, bilirsin.

ona göre alırken de elin güçlü olur. satarken de bildiğin malı satmanın kolaylığını yaşarsın.


makine parçaları iyi olabilir, tekstil makineleri özelikle
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

di said:

Peki alakali soru o zaman.

Vergisini falan odeyince niye takilsin urun gumrukte? Kesici alet zehirli oyuncak falan olmadigini varsayiyorum tabi.

75$'lık 3 tane araç kamerası aldım şirkete. her şeyi mevzuata uygun yaptık ve 1487TL gümrük masrafı ödedik.
bişey getirip satacağına göre yıllık bu miktarları geçecek fazlasıyla.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

abi ticari olarak ciddi anlamda ithalat yaptığında o kadar uçuk fiyatlar çıkmıyor. getirdiğin miktar ve fiyatı düşük olunca gümrük çokmuş gibi geliyor.

sadece ithalat gümrük işlemleri için gümrükçün 350 tl alıyor izmir de mesela. gerçi anlasmana göre değişebilir de, aşağı yukarı cok farketmez.

getirdiğin ürünün gümrük vergisi de önemli.

ardiye ödemeden mesela çekebilmeniz lazım, gümrükçüyle çalışırsanız.

ürün gelmeden tüm belgeleri falan hazır tutunca gümrükçünüz de varsa yarım günde çekebiliyorsunuz, izmir için konusuyorum.

o kadar abartı bir durum yok yani ama işte o belgeyi bu belgeyi istiyor devlet, gümrük vergisi yüksek olabiliyor falan.

zaten gümrükçüne haber veriyorsun ben bunu getiriyorum kardeşim bunun vergi oranı nedir bana kaça mal olacak her şey dahil. çıkartıyor sana;

%x bilmemne vergisi
%y gümrük vergisi
%z trt bandrolü
%p kdv
+gümrükçü bedeli falan filan

buna göre parayı hazır ediyorsun, belgelerin zaten hazır. mal gelince ödüyorsun paranı, çekiyor malları gümrükçü.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Abi zaten onu dedim. Paran varsa ve büyük oynayacaksan piyasada zaten ithalatta sorun yok ama Dynun gibi falan böyle "işimi gücümü bırakacam, birikimim ile yatırım yapıp iş kuracağım" diyenler için hiç mantıklı değil. Hatta orta ölçekli işletmeler için bile çok mantıklı olmayabiliyor. Sonuçta stok her zaman risk ve aldığın o malın çöpe gitme ihtimaline karşı vs. de yine kenarda belki iki katı paran olması gerekiyor vs...

Yani klasik bir laf vardır, büyükler hep söyler.

"Para, parayı çeker."

Bu ülkede, hatta ülkeyi geç dünyada zaten cebinde para varsa ve biraz kafan çalışıyorsa her şekilde para kazanırsın.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...