Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Breakfast at Tiffany's (1961)


GERGE

Öne çıkan mesajlar

  • Genel Yönetici
Budur. 50 yillik film ama her acidan cogu modern filme ustun, aranizda hala izlememis olan utanmazlar vardir diye konusunu actim. Icinde yasamis en guzel kadinlardan birinin oldugunu gecerseniz, oykusu ve karakterleriyle de cok iyi sunulan bir film. Zamansiz bir basyapit tam olarak.

Sinema sanatinin Anna Karenina'si.

Konusu kisaca su:

Filmde New York sosyetesinin renkli siması, ayrıksı, saf, pervasız, neşeli, çılgın, acayip ama herkesin sevgilisi Holly Golightly (Audrey Hepburn) ile apartman komşusu genç yazar Paul Varjak (George Peppard) arasındaki romantik ilişki anlatılmaktadır. Capote'nin romanında Holy'nin bir telekız olduğu açıkça belirtilmişken, sansür nedeniyle filmde bohem hayatı sürdüren ve aldığı armağanlarla geçinen çılgın sosyetik kız haline getirilmiştir. Varjak ise filmde de romandaki gibi jigololuk yaparak geçimini sağlamaktadır.

Sansurlu hali bile gunumuzde zor rastlanacak tipte ama romantik sifatina pek katilmiyorum. Romantik bir film oldugu dogru ama romantizm karakterler ve oykunun arkasinda kaliyor, olmasi gereken de bu zaten. Her detayin bir anlami var filmde, tek bir bos bakis ya da replik yok.

Izlemeyenler izlesin.

Nereden cikti simdi derseniz, Netflix'de gezenken gordum, oraya da koymuslar, bugun tekrar izledim. Biraz abartiyor da olabilirim ama benim icin en onemli filmlerden biri.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

GERGE said:

Budur. 50 yillik film ama her acidan cogu modern filme ustun, aranizda hala izlememis olan utanmazlar vardir diye konusunu actim. Icinde yasamis en guzel kadinlardan birinin oldugunu gecerseniz, oykusu ve karakterleriyle de cok iyi sunulan bir film. Zamansiz bir basyapit tam olarak.

Sinema sanatinin Anna Karenina'si.

Konusu kisaca su:

Filmde New York sosyetesinin renkli siması, ayrıksı, saf, pervasız, neşeli, çılgın, acayip ama herkesin sevgilisi Holly Golightly (Audrey Hepburn) ile apartman komşusu genç yazar Paul Varjak (George Peppard) arasındaki romantik ilişki anlatılmaktadır. Capote'nin romanında Holy'nin bir telekız olduğu açıkça belirtilmişken, sansür nedeniyle filmde bohem hayatı sürdüren ve aldığı armağanlarla geçinen çılgın sosyetik kız haline getirilmiştir. Varjak ise filmde de romandaki gibi jigololuk yaparak geçimini sağlamaktadır.

Sansurlu hali bile gunumuzde zor rastlanacak tipte ama romantik sifatina pek katilmiyorum. Romantik bir film oldugu dogru ama romantizm karakterler ve oykunun arkasinda kaliyor, olmasi gereken de bu zaten. Her detayin bir anlami var filmde, tek bir bos bakis ya da replik yok.

Izlemeyenler izlesin.

Nereden cikti simdi derseniz, Netflix'de gezenken gordum, oraya da koymuslar, bugun tekrar izledim. Biraz abartiyor da olabilirim ama benim icin en onemli filmlerden biri.

+1
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

jsdfksjfks

50 senelik filmin konusu mu olur ya.

gerçi şimdi sadece oskar kazananları filan açsak kafadan 50 topik eder. bunu unutturmayın da bi ara spamliyim filmleri


bi de audrey <3

http://moviebeauty.files.wordpress.com/2011/02/269443608_7b7b4a9994.jpg

konu boş kalmasın göz doldursun
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

akirafes said:

GERGE said:

Budur. 50 yillik film ama her acidan cogu modern filme ustun, aranizda hala izlememis olan utanmazlar vardir diye konusunu actim. Icinde yasamis en guzel kadinlardan birinin oldugunu gecerseniz, oykusu ve karakterleriyle de cok iyi sunulan bir film. Zamansiz bir basyapit tam olarak.

Sinema sanatinin Anna Karenina'si.

Konusu kisaca su:

Filmde New York sosyetesinin renkli siması, ayrıksı, saf, pervasız, neşeli, çılgın, acayip ama herkesin sevgilisi Holly Golightly (Audrey Hepburn) ile apartman komşusu genç yazar Paul Varjak (George Peppard) arasındaki romantik ilişki anlatılmaktadır. Capote'nin romanında Holy'nin bir telekız olduğu açıkça belirtilmişken, sansür nedeniyle filmde bohem hayatı sürdüren ve aldığı armağanlarla geçinen çılgın sosyetik kız haline getirilmiştir. Varjak ise filmde de romandaki gibi jigololuk yaparak geçimini sağlamaktadır.

Sansurlu hali bile gunumuzde zor rastlanacak tipte ama romantik sifatina pek katilmiyorum. Romantik bir film oldugu dogru ama romantizm karakterler ve oykunun arkasinda kaliyor, olmasi gereken de bu zaten. Her detayin bir anlami var filmde, tek bir bos bakis ya da replik yok.

Izlemeyenler izlesin.

Nereden cikti simdi derseniz, Netflix'de gezenken gordum, oraya da koymuslar, bugun tekrar izledim. Biraz abartiyor da olabilirim ama benim icin en onemli filmlerden biri.

+1

+2
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

audrey hepburn öyle ahım şahım güzel bir kadın değil. tatlı bir yüzü var ama afeti devran değil. kozmetiği, modayı, zamanının pr imkanlarını son derece iyi kullanabilen bir aktrist. aramızda ekranda gördüğü her başarılı ürünü ağzı açık seyreden utanmazlar da vardır kesin.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

  • 1 ay sonra ...
×
×
  • Yeni Oluştur...