Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Biz Demiştik Alper Bey


Öne çıkan mesajlar

Mesaj tarihi:
HSYK’ya adli ve idari yargıdan gelecek üyelerin seçimi için dün binlerce hâkim ve savcı oy kullandı. Adalet Bakanlığı’nın desteklediği iddialarını yalanladığı listedeki isimlerin hepsi seçildi.

http://haber.gazetevatan.com/iste-hsyk-adaylari/334972/1/Gundem

http://haber.gazetevatan.com/Haber/335101/1/Gundem

http://www.milliyet.com.tr/bakanligin-hsyk-si/siyaset/haberdetay/18.10.2010/1302929/default.htm

http://haber.gazetevatan.com/hsyk-secim-sonuclari-belli-oldu/335252/1/Gundem




Bu da Taraf'tan Alper Görmüş'ün "aklının başına geldiği" yazı...

“Demokrat yargının derdi mevcut HSYK’nın ‘Kemalist dikta’ olmasıydı. Ama vurgumuz ‘Kemalizm’e değil, ‘dikta’ya idi. Fakat sizin derdiniz ‘Kemalizm’miş, diktayla sorununuz yokmuş!..”

http://www.taraf.com.tr/alper-gormus/makale-hsyk-secimleri-ve-muhafazakar-demokrat-lar.htm




Bu da trajikomik zaytung haberi:
http://zaytung.com/fotohaberdetay.asp?newsid=47400
Mesaj tarihi:
bi adam vardı rus,
oylarınız etki etçek olsaydı izin vermezdik gibi bi laf etmişti
haa bu

'It's Not the People Who Vote that Count; It's the People Who Count the Votes'
Mesaj tarihi:
hakimlerden bahsediyoruz. siyasi bir altyapısı olmayan, hayat görüşü oturmamış newbielerden değil. bu 11 bin üst düzeyde eğitimli insanın kendi iradeleriyle oy veremediğini iddia etmek en basit tabiriyle saflıktan başka birşey değildir.

oradaki insanların gerçekten fikirlerinin şu seçimin gösterdiği gibi olduğunu düşünüyorsanız ve o fikirleri eleştiriyorsanız eyvallah. ama hakimlerin korktuğunu, kaypak davrandığını söylüyorsanız vazgeçin.
Mesaj tarihi:
12 eylulde askeri ve yargi vesayeti kalktugu icun cekemeyen yandas medyanin yaptigi provakatif haberler efendim bunlar

hakimler kendi ozgur iradeleriyle oylarini kullanmislar ve adalet bakanimizin verdigi sarsaf listeyi secmislerdir, halkin iradesine saygidir bu, 12 eylulde askeri ve yargi vesayeti kalktigu icun hakimletrimize yakisanda budur

an azindan abiler dun geceki hos sohbette oyle soyledi
Mesaj tarihi:
cidden anlamadığım şu... kaçınız hükümetle zıt olduğunuz halde hakim veya savcı olsanız, gizli bir oylamda baskı ile bakanlığın adaylarına oy verirsiniz? oradaki hakimlerden sizinle paralel düşünenlerin kaçının bu şekilde oy verdiğini düşünüyorsunuz?
Mesaj tarihi:
çok zor değil, gerçi zordur belki sizin için bilemem de, linkleri bi tıklasanız şöyle bir haberle karşılaşacaksınız:

Anayasa değişikliği doğrultusunda hakim ve savcılar bugün HSYK üyeliği seçimi için sandık başına giderken referandumda “Evet” yönünde kampanya yürüten Demokrat Yargı Derneği’nden sürpriz bir çıkış geldi. Referanduma kadar AKP’nin yargı politikalarına büyük ölçüde destek veren Demokrat Yargı Derneği’nin Eşbaşkanı ve Beypazarı hakimi Orhangazi Ertekin, Adalet Bakanlığı’nın kendi bürokratlarının da içinde olduğu listeyi seçtirmek için 2 bin kişiyle sahada çalışma yürüttüğünü ve hakim savcılar üzerinde baskı kurduğunu söyledi. Ertekin, bakanlığın listesinin seçimi 10-0 kazanma ihtimali olduğunu belirterek “Bu onların pirus zaferi olacak. Kazandıkları gün kaybedecekler” dedi. Ertekin, bakanlığın bazı adayları çekilmeleri için tehdit ettiği, bazı hakim ve savcılara ise çeşitli vaatlerde bulunduğunu iddia etti.

Bürokratların bu süreçte Anayasa değişikliğinin ruhu gereği aday olmamaları gerekir. Türkiye sınırları dışına çıkarsanız bürokratların hakim sayılmasını açıklayamazsınız. Hem hakim hem bürokrat olması ancak Türkiye’de olur. Hakim-savcıyı, hakim-savcı yapan mahkeme kürsüsüdür. Türkiye’de bürokratlar hakim olarak sayılıyor hukuken. Ama siyaseten hakimlerle bürokratlar arasında mesafe olduğu fark edilmiyor.



Sonuç olarak, Adalet Bakanlığı, i.e. hükümet, samimi olsaydı en başta kendi adamlarını (hakim savcı değil, kendi bünyesinde çalışan düz bürokratları) aday göstertmezdi. Hakim ve savcıların bu adamları seçmiş olması değil yani mesele. Mesele artık HSYK'da başka bir diktanın oturuyor olması. Şu an hakim ve savcıların geleceğine hakim ve savcılar değil, Adalet Bakanlığı tescilli adamlar yön verecek.
Seçimlerde neler döndüğü ise ayrı bi muamma. Seçimden üç gün öncesine kadar seçimin varlığından bile haberdar olmayan (oldurulmayan) bir medyamız var. Demokrat Yargı Eşbaşkanı bile isyan ettiyse kimbilir ne dolaplar döndü.

Alper Görmüş bile gördü durumun vehametini, bakalım siz ne zaman göreceksiniz.
Mesaj tarihi:
Sufi said:

cidden anlamadığım şu... kaçınız hükümetle zıt olduğunuz halde hakim veya savcı olsanız, gizli bir oylamda baskı ile bakanlığın adaylarına oy verirsiniz? oradaki hakimlerden sizinle paralel düşünenlerin kaçının bu şekilde oy verdiğini düşünüyorsunuz?


sorun şu; hakim veya savcı olmak için sınava giriyorsunuz ve sınavı başaranlar mülakata alınıyor. mülakattan geçebilirseniz hakim veya savcı olabiliyorsunuz.

hakim veya savcı olabilmek zaten o kadar kolay değil. özellikle 'bitaraf olan bertaraf olur' gibi bir zihniyetle çalışan güçlü bir siyasi iktidar varsa karşında hakim veya savcı olmak, daha doğrusu iktidarın görüşlerine karşıt hakim veya savcı olmak çok çok zor.

hatta adalet bakanlığı yargının üstünde bu şekilde demir yumruk misali durduğu sürece o iş çok çok zor.
Mesaj tarihi:
hahaha Adalet Bakanı, eşbaşkanları kanal kanal dolaşıp referandumda evet çıksın diye propaganda yapan liberal Demokrat Yargı derneğini marjinal oluşum diye yaftalamış.

acıyorum halinize, hepinizin (ve sizin yüzünüzden hepimizin) sonu böyle olacak.
Mesaj tarihi:
SodomVsGomore said:

Sufi said:

cidden anlamadığım şu... kaçınız hükümetle zıt olduğunuz halde hakim veya savcı olsanız, gizli bir oylamda baskı ile bakanlığın adaylarına oy verirsiniz? oradaki hakimlerden sizinle paralel düşünenlerin kaçının bu şekilde oy verdiğini düşünüyorsunuz?


sorun şu; hakim veya savcı olmak için sınava giriyorsunuz ve sınavı başaranlar mülakata alınıyor. mülakattan geçebilirseniz hakim veya savcı olabiliyorsunuz.

hakim veya savcı olabilmek zaten o kadar kolay değil. özellikle 'bitaraf olan bertaraf olur' gibi bir zihniyetle çalışan güçlü bir siyasi iktidar varsa karşında hakim veya savcı olmak, daha doğrusu iktidarın görüşlerine karşıt hakim veya savcı olmak çok çok zor.

hatta adalet bakanlığı yargının üstünde bu şekilde demir yumruk misali durduğu sürece o iş çok çok zor.


Peki şunu da açıklarsan gerçekten sevinicem. Madem hükümet mülakatla sadece istediği adamları alıyordu anayasa değişikliğiyle, referandumla niye bukadar kastı. Zaten kendi adamlarını kendi seç miyor mu bu mantıkla?
×
×
  • Yeni Oluştur...