Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Gunluk


CusTodeM

Öne çıkan mesajlar

günlük mactan geldm yorgunum,sanırım sol ayak bileğim ya cıktı ya da ezildi.öküzün biri macta topa bastı düstü,düserkende benim sol ayak bileğine öyle bir bastı ki aha dedim ayak gitti,lan böyle ayak bileğimin yerinden oynadığını hissettm,maca devam ettm ama şimdi sızlamaya basladı yarın hastaneye gidicem
offff offff :(
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

binbir gece dizisi fransız filmlerini dövermiş, dün bunu düşündüm ve bugün pekiştirdim..

dün tv karşısında mayışmışım, klima üfürüğü altında dışarıdaki sıcağın biraz dinmesini umuyorum. bir taraftan da tv'ye göz atıyorum. tv8'de film var.. adını "saklı" diye çevirmişler. made in france bi film işte. film iyiymiş ödül manyağı olmuş -nedense..

şimdi malumunuz bu uydu nanesi araya girdi mi, zapping bozuluyor! kanal ekrana gelene kadar ben 4kanal zaplarım arkadaş. işte bu sebepten ötürü zaplamıyorum/zaplayamıyorum!

her neyse işte, tv8'e bakıyorum, saklı isimli filme.. sahneyi anlatıyorum;
sokak, gündüz vakti, sarmaşıklı 2katlı bi ev, önünde bi araba parketmiş, bi arabalık daha yer var. yanılmıyorsam siyah bi araba geçiyor sokaktan... sonra gri bi reno geliyor ve parkediyor. sonra adam arabadan inip kapıya geliyor. sonrasında evden çekimdeyiz, adam kapıyı açıyor, anahtarı kilide takılmış, çıkmıyor. zorluyor ve anahtarı alıyor.. ceketini çıkartıyor..

evet sahne bu.. bi 6dakika falan sürüyor sanırım ve 4dakikasında boş sokağı ve kalan 2dakikasında da beceriksiz bi salağın anahtarı çıkartmasını izliyoruz.

neyse, küfredip kanalı çevirdim tabii. ama başka da bi şi yok.. geri geldim ben de.. sahneyi anlatıyorum;
okul önünde adamla birlikte çocuğun okuldan çıkmasını bekliyoruz.

budur! ben de beklemiş kadar oldum. hatta dediklerimi duysalar çocuğa "okuldan koşarak erken çıkma taktikleri" kitabı vericektim. bayağı aptal bi olay yani. koy kamerayı, git sigara iç, kahve iç sonra kumdan kale yap, sonra o kalede arkadaşlarla gol atan kaleye oyna.. sonra kamerayı al da koş git ödül al.

filmi montajlayıp gereksiz beklemeleri çıkartsam film 10dk falan sürer bak! o kadar boş. hani ne zaman baksam bekliyorlardı. saklı olan neymiş anlamadım. sanırım bekleme hakkı saklı.. müseccel marka her hakkı saklıdır hesabı.

her neyse, bizim binbir gece bunları döver sanat olayında. ben bi keresinde kumandanın pili bittiği için o kadını 8dakika falan çocuğunu severken izlemiştim! Real time olm! bi de kavaltı ediyorlardı. öyle uzun kahvaltı ettiler ki ben acıkmıştım. tüm kahvaltıyı izledim.. öle bişi.


her neyse işte hani istatistik verirler ya, insan hayatından kesitler. işte; "hayatınızın 3 te 1ini uyuyarak geçiriyorsunuz" tarzı. hah bi fransız filmi 100dk sürse, 80 dakikası zaten boş görüntüden oluşuyor. hayatınızda 120tane fransız filmi izlemiş olsanız toplam. zaten daha fazla izleyen ya fransızdır ya da kafayı falan yemiştir. o kadar uzun süre kumandasız da yapılmaz, gider pil alırsınız illaki.. 120 makul bi rakam insan hayatı için. 120x80=9600dakika
böl 60'a hmm 160saat. öyleyse hayatınızda tam 6,66günü boş boş sanatsal olduğu söylenen ve ödül almış bomboş bir ekrana bakınarak geçiriyorsunuz.

bence ekranın köşesine kurdela takın, böle madalya falan da yapın karpuz kabuğundan. kapalı tv'yi izleyin de elektrik gitmesin..

ha bu arada muhteşem filmimle ben de ödül bekliyorum.. yalnız gif ve biraz uzun.. açılması uzun sürebilir diye gif'e koydum. tam bi fransız filmi


http://1.bp.blogspot.com/_4GKuAz4Ufqk/R9NZfZh6WqI/AAAAAAAAAiU/Xv0fD2YY5cw/s400/laptop_20keyboard.jpg












hmm.. 10dakika geçtikten sonra spoileri kapatıp ayağa kalkın ve bu şaheseri alkışlayın.. çok başarılı bence..



bugün de bi fransız filminde sadece kamera kurulup balık avlanmaya gidildiğinde ödül kazanıldığını öğrendim. kamerayı kur, çeksin.. sen git balık tut, gez toz.. film ne de olsa "sanatsal" bulunuyor bi şekilde..

hadi lan..
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Gene real time olaylara denk gelmişsin sen, bu Fransız filmlerinin bir de diyaloglu versiyonları var. Düşün şimdi, iki kişi muhabbet ediyoruz, konumuz "Coca Cola mı daha güzel, Pepsi mi?" olsun.

Ne konuşabiliriz?

-Pepsi sevmiyorum ben ya, hayatta içmem.
-Valla herkes öyle de, ben Pepsi'yi daha çok seviyorum.
-Gerçi Amerika'da da Pepsi daha çok içiliyormuş.
-Of bir de Cola Turca ve türevleri var.
-Abi o ne rezil bir şeydir ya.

Şimdi replik başına 10 saniye desek, bu diyalog totalde 50 saniye sürer. Arada cümle kurmak için durup düşünmeleri falan da kattık hadi 1 dakika olsun.

Aynı diyaloğun bol ödüllü Fransız filmi versiyonuna bakalım bir de.

-Pepsi sevmiyorum ben.
-...
-...
-...
-...
-...
-Hayatta içmem.
-...
-...
-...
-...
-...
-...
-Valla herkes öyle de...
-...
-...
-...
-Ben Pepsi'yi daha çok seviyorum.
-...
-...
vs. vs.

Aynı replikler, az önceki konuşma azami 1 dakika tutuyorken, şu konuşma minimum 30 dakika.

Bazen hiç konuşmayıp sadece bakışıyorlar, o daha acı verici. O zaman 15 dakika susup bakışmalarını izliyoruz. Arada tuvalete gidip geliyorsun hala aynı sahne, "Hah iyi bir şey kaçırmamışım" da diyemiyorsun, zira kaçıracak bir şey de yok filmde. En kötü biri osurur falan.

Ay daral geldi, Die Hard falan izleyeyim ben.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

günnük full hd ekranımı da aldım, wireless repeater'ı da çaktım sadfs. tabletimi de önüne koydum. yanımda da kasası olmayan yeni bilgisayarım... düzkontakla açıyorum direkt sdfgsdfg

çogzel lan böle.

ha bi de; bu akşam biriyle, yarın akşam başka biriyle... :D
hadi bakalım sdaf.
edit: bi daha baktım da, bu ne ulan böyle Mr_Hand? arabada 5 evde 15 der gibi dsfg.


İşlerim de başımdan aşkın ya. Cumartesi günü 8de kalktım bu yüzden. haftasonu da çalışıp yetiştirmeli baps. sçarım yoksa.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Misafir
Bu konu yeni mesajlara artık kapalıdır.
×
×
  • Yeni Oluştur...