Otedengelen Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 lolicon yok bu topicte, ne iş? Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
-007- Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 Kaede said: 007 bence sen ne söylediğini bilmiyorsun. Öyle bir yetkisi yok o adamın. Yapabileceği en fazla kendi eri aracılığıyla öyle bir mesaj vermek. Adamda yetkisini sonuna kadar sömürüyor ve bunu yapıyor zaten Kusura bakmayın da şu olayı savunacak kadar kör olmayın Ha Sufinin yaptığı yanlış. O halde herhangi bir askeri kuruma gidilmez. Yazılı bir kanun olmasa bile arı kovanına çomak sokmaktır yaptığı. ya nasıl yetkisi yok askeriye kurumlarına herkes babasının çiftliği gibi giremez yazılı olmayan kurallar vardır diyorum. O adamın kendi erine laf etme emretme yetkisi var babalar gibi ve yazılı olmayan kuralları uygulatmakla sorumlu. Gayet düzgün şekilde de bunu yapıyor. Otedengelen said: kardesi tekrar kestiriyor kisa saclarini olay o, dolayli yoldan gorusmeyi engellemis. ama beles sac trasi ne guzel, ben simdi gidip 30 tl vericem mesela. bir de escinsellik konusunda bir yorum agir yaralamis topic sahibini. yuzlerce defa ipne yazmis. bana göre mağduriyet değil bu, oluşan kural dışı durumun bir kişiye patlaması lazım o da muhatap olan kişi, yani kardeşi. Bence bu bi mağduriyet değil. Adamın emretme yetkisi var. Bu kadar mantık sorgulamayın askeriye sisteminde. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Otedengelen Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 anlamamakta direniyorlar, yapacak birşey yok. kapasite bu. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
axedice Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 Beyfendi kardeşinizi görmeye gelmişsiniz ama saçınız uzun, o yüzden şu şu kurallar gereği sizi içeri alamıyoruz. Beyfendi kardeşinizi görmeye gelmişsiniz ama saçınız uzun, o yüzden ziyareti kısa kesiyoruz kardeşin de saçını kessin. İki cümle arasındaki 7 farkı bulunuz. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Kaede Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 Yazılı olmayan kural kanun değildir. Öyle bir yetkisi yok o adamın. Aynen başka bir mesajda söylendiği gibi komutan üstünde yetkisi olduğu askerini fırçalar ve onun üstünden mesaj gönderir. Dediğim gibi Sufinin yaptığı yanlış, ben yapmam, yapanı da savunmam ciddi ciddi bilmeden yapmadığı sürece. Ama o komutanın yaptığı da yanlış, o da savunulmaz Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
-007- Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 "Aynen başka bir mesajda söylendiği gibi komutan üstünde yetkisi olduğu askerini fırçalar ve onun üstünden mesaj gönderir." Zaten öyle yapmamış mı? Üstelik fırçalamamış bile. Onun üstünden mesaj göndermiş gayet. Adamın yaptığı şey bu ve yetkisi dahilinde. Teorik bakış açısını bırakıp gerçek hayata bakarsanız gerçek hayatta bir takım olaylar karşısında "yeri gelince yazılı olmayan kuralların kanun olabildiği zamanlar" olduğunu görürsünüz. Yeri gelince yazılı olmayan kurallar da kanun olabiliyor. axedice said: İki cümle arasındaki 7 farkı bulunuz. Detay. Sonuç belli askeriyeye belli şekillerde girilmez olayın özü bu ve çoğunluk da bunu bilir, herkesin de bilmesi kendi yararınadır. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Otedengelen Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 saçı uzunlar! birleşin! Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Prawler Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 Emretme yetkisi var eyvallah da, sacini kestirsin diyemez. Soyle ziyaretcine disari ciksin, uzun sacla askeriyeye giremez diyebilirdi. Hem de daha kibar olur. Ama mantik aramamak lazim askeriyede evet. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Otedengelen Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 sacini kestirsin dedigi elemanin kardesi. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Prawler Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 Ha o zaman tamam. Ben elemana dedi sandim. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Kaede Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 -007- said: Zaten öyle yapmamış mı? Üstelik fırçalamamış bile. Onun üstünden mesaj göndermiş gayet. Adamın yaptığı şey bu ve yetkisi dahilinde. eh yani o yaptığının yanlış olduğunu söylüyoruz işte tıpkı sufinin yağtığının yanlış olduğu gibi. Yetki dahilinde değil demiyoruz, yetkinin kullanılışı yanlış o nu diyoruz. Emri altındaki kardeşinin üstünden "bak akıllı ol sana dokunamam ama kardeşine böyle takla attırırım" mesajını detay olarak görüyorsan başka söylencek söz de yok zaten Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Mighty_THoR Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 Ractamainus said: sufi giremeyebilir de sufi girdi diye, sufi'nin kardeşi üzerinde ego şişirmeyi de savunmuyorsunuz değil mi? yani sufi giremezse, girdirmesinler. o işin ayrı boyutu. yani o komutanın yaptığına "doğru" diyor musunuz? bu olay üzerinden askeriyeyi suçlamaya gelince. açıkçası bu olay "münferit" değil =) ama konuyu hassas noktanızda ilan ediyor ve susuyorum. amen. saçmalamanın lüzumu yok 1 ego şişirdiğini nerden biliyorsun 2 burada tamamen subjektif şekilde anlatılan bir hikaye var doğruluğu tartışılır 3 sufi kim ki kardeşinin saçının askeri kurallara göre uzun yada kısa olduğuna karar verebiliyor bırakın bunları ya Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Nefr Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 -007- said: "Aynen başka bir mesajda söylendiği gibi komutan üstünde yetkisi olduğu askerini fırçalar ve onun üstünden mesaj gönderir." Zaten öyle yapmamış mı? Üstelik fırçalamamış bile. Onun üstünden mesaj göndermiş gayet. Adamın yaptığı şey bu ve yetkisi dahilinde. .... Sonuç belli askeriyeye belli şekillerde girilmez olayın özü bu ve çoğunluk da bunu bilir, herkesin de bilmesi kendi yararınadır. okudun mu ilk mesaji? okuduysan ya onu bir daha oku, ya kendi yazdigini bence haydi tekrar yazalim; sufi sivil (sivil: asker olmayan kisi ya da kisiler) bu durumda komutanin sufi uzerinde bir yaptirim gucu yok. neden yok? cunku adam sivil, bulunulan ortam da ziyaret icin ayrilmis bolumu askeriyenin. orduevi degil yani, kilik kiyafet zorunlulugu hedesi yok. kaldi ki olsa bile, zaten o anda iceride sufi, ve komutan ona cik git buradan demiyor, diyemiyor, diyebilemiyor. sufi sivil demis miydik? [edit;] sufiyi iceri almasalardi durum farkliydi, o zaman mekanin kurallari zirvasi cercevesinde kuralin gerekliglini tartisabilirdik belki, ama iceri almayan er hakli olurdu. durum ractanin sahane yazdigi gibi o degil, anlamayanlara tekrar yazayim [/edit] ee ama kil olmus hamdi onbasi -bunca senede general olmustur hamdi onbasi herhalde-, ne yapsin? tamam simdi buldum, 'yakini elimin altinda, ona pislik yapayim madem' desin, gitsin pislik yapsin. yapti mi? yapti, ohh ama general mi, general. yuru be, savunun gozu kapali, alkislayin generalimi. ne de olsa vatani icin canini vermeye hazir ululardan bir ulu kendisi, tum patiler sabah aksam secde etsek yeridir kendisine, arkadan yanasip ensemize vursa sesimizi cikartmayiz yahu cok mu zor ulan general esseklik etmis, yetkisini kotuye kullanmis demek, hadi demeyin ama bunu dusunebilmek? ilk mesajin finali alakasiz olmus ama gercekten. zannimca bazi askere gitme meraklisi arkadaslari hedef almis sufi orada ama amacini asmis o cumle sonradan cekistirilip uzatilmanin da etkisiyle. yine de bu hamdi generalimi hakli cikartmiyor, bilmem farkina varabiliyor musun? Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
aquatik Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 +1 Ohhh, içimin yağları eridi valla. Evet, eşşeklik etmiş adam...İşte bu kadar... Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Sam Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 gözlerim yaşardı, sağduyunun neslinin kurumadığını biliyordum. :') Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Ardeth Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 bu tartışmayı bu kadar kişiselleştirmeyin yahu Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Otedengelen Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 Nefr said: ilk mesajin finali alakasiz olmus ama gercekten. zannimca bazi askere gitme meraklisi arkadaslari hedef almis sufi orada ama amacini asmis o cumle sonradan cekistirilip uzatilmanin da etkisiyle. yine de bu hamdi generalimi hakli cikartmiyor, bilmem farkina varabiliyor musun? bu kadar tepkinin esas kaynagi o final, nitekim kişinin askere olan bakış açısını gözler önüne serip insanların olayı yorumlamasını etkileyen kısım da o. yine de "hamdi general" er üstünde yetkiye sahip ve istediği gibi kullanabilir, belki ders vermek amacında abin gibi saçını uzatma böyle muameleye maruz kalma gibi vs. vs. denildiği gibi oldukça taraflı, duygularla yoğurulmuş bir yakarış yazısı bu. aman canım haklısın cicim diyip alkış tutmak komik. askere saldırmak için fırsat kollayanların üşüşme trendi ise şahane topicteki. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
InneR_ChaoS Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 her ne kadar askerlik konseptini gereksiz ve ilkel bulsam da, su anda bu ulkede dinin ele geciremedigi tek kurum tsk'dir. bu yuzden laf etmiyorum ne o komutana ne de baskasina Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
fede Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 TSK persolneli arasında yapılan seçim anketlerinde AKP'nin oyunun %40 olduğunu biliyormuydunuz? Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Saeros Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 InneR_ChaoS said: her ne kadar askerlik konseptini gereksiz ve ilkel bulsam da, insanlar da ilkel merak etme, filmlerde yaşamıyoruz Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
fede Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 fede said: TSK persolneli arasında yapılan seçim anketlerinde AKP'nin oyunun %40 olduğunu biliyormuydunuz? ha bunu innera cevap olsun diye yazdım ama akpye oy verecek olması dinci olduğunu göstermiyor bana göre, ama innera göre gösteriyodur diye yazdım Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
InneR_ChaoS Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 fede said: fede said: TSK persolneli arasında yapılan seçim anketlerinde AKP'nin oyunun %40 olduğunu biliyormuydunuz? ha bunu innera cevap olsun diye yazdım ama akpye oy verecek olması dinci olduğunu göstermiyor bana göre, ama innera göre gösteriyodur diye yazdım ordaki erlerin veya yetkisi az olan personelin ne dusundugu hic onemli degil cunku askeriye emir komuta zincirine gore calistigindan, en bastakilerin ne dusundugu onemli secim yapilmiyo sonucta orda Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Armentum Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 Otedengelen, küçükken topun orduevine mi kaçtı sokakta oynarken? Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Otedengelen Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 yoo? orduyla sorunu olanların kaçmış galiba? Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Sufi Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Haziran 8, 2009 aslında yazmıycaktım ama öncelikle ısrarla, yapmaya çalıştığım "ipne" kinayesi üzerinden ekmek yemeye çalışanlar olmuş. bir de lafı herzamanki gibi götünden başından anlayanlar olmuş. 3. olarak da son cümleyi bağlayış şeklim sırıtmış. 1- "yazılı olmayan kurallar" ekime kadar, sayın arkadaşlar. yazılı olmayan kurallar alsın bunu savunanları. "saç uzunluğundan dolayı ziyaretçi görüştürülmemesi" diye ne yazılı ne de yazısız bir kural var. yüz kere söylendi ama duvar duvar olduğundan duymuyor. ben yine tekrar edeyim: ben içeri alındım. kapıdaki nöbetçi asker bana "abicim böyle olmaz" demedi. general kişi bana "böyle olmaz çık dışarı" demedi. kapıdaki görevli kabinine gidip "bunu kim aldı?" demedi. bu general kişiden 15 dk önce kardeşim içeri çay almaya gittiği sırada -sonradan bir albay olduğunu kardeşimden öğrendiğim- sivil kıyafetli birisi beni yalnız oturuyor görünce gülümseyerek "askerinize haber edildi mi?" diye sordu. aynı biçimde gülümseyerek "teşekkür ederim, burada, çay getiriyor" dedim. tabi ama adam albay, general değil ki... çömez herhalde?... yani ziyaretçi saçıyla ilgili bir kural olsa bu albay ve biz oradayken inzibatların geçerken selam durduğu birkaç kişi daha işi generale bırakmadan hallederdi. yok böyle bir kural. ancak ilk günkü yazılarımda bu general kişinin uzun saçlı erkeğin nesine kıl olduğunu çözmeye çalışıyordum. aklıma "uzun saçlıysa ya ipnedir ya anarşisttir" gibi embesil bir faşist dönem saplantısı geldi. zaten her iki tabiri de kullanmışım. ancak fark şu ki ipne tabirini anarşistten daha fazla kullanmışım. anlayış yönünden trene bakan sevimli besi hayvanımızdan hallice olan arkadaşlar için özellikle net bir açıklama gerekiyorsa buyrun: eşcinsel/gay/ipne değilim. bu cümleyi söylemek zorunda kaldığım için de çok üzülüyorum. aykırı cinsel yaşamlı insanlardan da özür diliyorum. asla bu konuyu bir ayıplama konusu olarak görmüyorum. mesajlarımda bu konudaki ısrar edişim bunun ayıp olduğunu düşündüğümden değil, yaşadığım öküzlük mertebesi yüksek olayın böyle bir zihniyetin ürünü olabileceğini düşündüğümdendir. saç konusunda son bir ek: hayır saçıma bok sürüp gitmedim ziyarete. gayet düzgün ve bakımlı bir şekildeydim. yüzlerce kilometre öteden kardeşimi görmeye gelmişim. pis bir insan bile olsam çeki düzen verip öyle giderdim x aydır görmediğim kardeşime. 2- lafı götünden başından anlaşılması... ilk maddede epeyce açıklamışım zaten. bana "böyle olmaz" diyen olmadı. ha durum böyle olsaydı oturur bu kuralın anlamsızlığını gereksizliğini konuşur olurduk ki zaten böylece de söylenmiş yukarıda lisan-ı münasiple. kardeşimin saçı bana göre kısaydı falan da demedim. kardeşimin saçı sıfır numaraydı. hatta bana "neyini kestircem ya bunun, 2 gün önce kazıttıydım" dedi. sonra "takip falan eder şimdi, gidip bi daha geçeyim üstünden" dedi ve yolcu etti beni. el insaf bu kadar mı art niyetli olunur... sufi saç kısalığı uzmanı mıymış. 3- son cümleyi "gerekçesiz" biçimde bağlayınca at kuyruğunda kelebek gibi olmuş, burada kabahat bende. gerçekte durum şudur: yakın zamanda tartışılan zorunlu askerlik konusunun hemen peşinden bu olayı yaşamış olmam, oradaki başlıkta zaten başka ve çok farklı gerekçelerle belirtmiş olduğum düşüncelerin üstüne "ahanda bakın böyle de bi durum var" dedirtti bana. belki sonunda -öyle düşündüğüm halde- aslında çok da yerinde olmadığı için o cümleyi yazmasaydım daha iyi olurdu. hiç değilse konu sapmazdı. buradan özellikle belirteyim netleşsin. bu konuyu açmamdaki esas amaç son cümledeki söylem değil orada yaşadığım hanzoluğa isyan etmekti. son cümleyle amacını aşmış diyenler olmuş, doğrudur. bu konuda başka mesaj yazmayacağım. aslında 2. gün kardeşimle yaptığım çarşı görüşmesinde, kardeşim general kişiyle uzaklaştıktan sonra neler olduğunu öğrendim ve sinirim ve moral bozukluğum misliyle arttı. kardeşim hala asker olduğu için hiç yazmamayı daha sağlıklı buluyorum. --- buradaki bazı kişilerin takındığı tavır dolayısıyla ortaya çıkan bir sonuç var ki ayrıcalıklı zümre askeriye ve askerin ayrıcalıklı olduğunu düşünen asker olmayan zümre diye 2 gerçeğimiz var. 1.'si 2.'nin sonucu. 2. zümre tükenmeden 1. durum sona ermez. not: bolca ipne/göt/baş/bok falan yazmışım yine. buyrun nereye alacaksanız alın. editler: ufak tefek Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar