Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

The Extra-Terrestrial Concept (Açıkfikirli insanların bakması rica olunur)


Sovereign

Öne çıkan mesajlar

bende element konusuna inanmıyorum ve yalan olduğunu düşünüyorum.fakat dünyada bulunmayan alaşım, bir maden birleşiği veya teknik olarak dünyadaki hiçbir cisime benzemiyen bir yapı olabilir.

neden interneti kullanmıyorlar örnek alıyorlar demişsiniz.bilimsel deneyler tıp fakültelerinde veya fen ile ilgili fakültelerde internetten download ederek mi öğretiliyor yoksa deney veya örnek toplama yolu gösterilerek mi?. dünyada yeni bir hayvan ırkı bulunsa.mesela derin sularda bazen keşfediliyor.onun için bilim adamlar internetemi bağlanıyor yoksa kendileri örnek alıp inceliyorlar mı?. bilmediğiniz bir dil bilmediğiniz bir uygarlık varken internetine tamamen size yabancı bir code ile bağlanmaya çalışmak yerine örnek almak insan veya hayvana deney yapmak daha mantıklı duruyor.

sonuçta eğer evrende tek başımıza değilsek tıpkı bizim hayvan türleri üzerinde inceleme yaptığımız gibi onlarda bizi alt seviye canlı olarak gördükleri için inceleme yapacaklardır.akıl sahibi tür daima kendinden aşağı seviyedeki canlıları inceler.diyeceksiniz hayvanlarda akıl yok mu , akıl var olabilir fakat biz deney yapmayı bilgi birikimini öğrendik.

uzaylılar konusunda bu kadar çok şahit ve bürokrat konuşuyorken.koskoca evrende 15 milyar yıl içinde 6 milyar yıl önce oluşmuş samanyolunun kenarındaki gezegende 250bin yıldır var olan bir insanın akıllı olduğunu düşünmek çok safca olur.her gezegen dünya gibi veya çok daha başka bir şekilde olsun, canlılar yaratabilir.su olması ve uygun sıcaklık atmosfer yeterlidir.hümanoidde olabilir çok alakasız canlılarda olabilir.

insanların uzayılardan korkmasını bunun saklanmasını anlamıyorum.eğer saldırgan olsalardı çoktan bizi dünyadan silebilirlerdi.şöyle düşünüyorum 1945 yılında attığımız atom bombası ile bunların dikkatini çektik.bundan çok öncede biliniyorduk fakat atom bombası özel ilgi gerektirdiği ve belkide bizim kendi ırkımızı yok etmemizi istemedikleri için incelemeye ve büyük devletlerle temas kurmaya çalışıyorlardır.sonuçta bu evrende evrimleşen akıllı canlılardan biriyiz.hiç bir uzaylı varlık bizim yok olmamızı istemez.ileriki 10 20 yıl içinde çok farklı bir temasa şahit olabiliriz.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Gizlenmesi olayi dedigim gibi 40'lara dayaniyor. Ulkelerin birbirinden korkmasi sonucu bir paronaya, guc elde etme, one gecme arzusu ile cisimler uzerinde arastirma yapilmak isteniyor.

50'lerde, 60'larda bu bazi askeri yetkililer UFO sightings yada crash oldugu zaman "ruslar mi acaba" diye dusunuyorlar. Rus yetkililerin aciklamasinda da onlarda Amerika'dan korkmuslar. Sonra tabiki anliyorlar ki birbirleri degiller.

Gizleme olayi 60'larda had safhaya cikiyor. Cunku 1967'ye kadar Project Bluebook denilen bir ufo arastirmasi yapiliyor el altindan. Sonra bu dosya kapatiliyor ve UFO yok deniliyor. O gunden bu gune USAF butun iddialari red ediyor. Bilinen o ki, dedigim gibi, arastirmalar top secret devam ediyor. Atom bombasinin gelistirilmesinden bile daha yuksek bir gizlilige sahip. Cogu baskan bilmiyor bunu bile. Eski baskanlar sadece taniklar, cunku degisime sahitler. Baskanlarin ve ust duzey yetkililerin donemdeki raporlarina gore Free Information Act'e bile dahil degil bu gizlilik.

90'larda Clinton disclosure yapmak istiyor ama hemen vazgeciriliyor. Butce'de milyarlarca dolar acik bulunuyor, bir research'e gitmis para ama bilinmiyor, Disclosure project'in amacida bu free information act ile bu gizliligin kanun disi oldugunu, o paranin nereye gittigini ve geri kalan seylerin aciklanmasini istiyor.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Ya şurda on binlerce bilimadamının hayatını adadığı gündemi de sık sık meşgul eden ciddi bir konuyu adam gibi tartışmak istiyoruz alan yetkilisinin yaptığına bak. Başkası yapsa troll der ceza falan verirsiniz adama. Size saçma gelince konu onun hakkında geyik yapıp tartışma ortamını bozmak normal oluyor ama başka konularda aynı şey yapılınca yasak öyle mi yani?
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Ben de size bir video izletmek istiyorum, inanılmaz eğlenceli, komik bir video(ama geyik değil, esasen ciddi bir araştırma var arkasında). Penn&Teller: Bullshit! İsimli bir program, ismindende anlaşıldığı gibi "Bullshit" iddiaları inceliyor. Yapan kişiler 2 ilüzyonist olduğu için bunu sıkıcı bir belgesel havasından çok daha farklı ve eğlenceli bir halde veriyorlar(izlerseniz esprilerin altında hakikaten ciddi olduklarını göreceksiniz, baya ciddi uzmanlar çıkartıyorlar).

Sadece 30 dakika ve acaip eğlenceli, izlemenizi çok rica ediyorum.

Part I:
http://www.youtube.com/watch?v=w2VzR-lxwBs
watch?v=w2VzR-lxwBs

Part II:
http://www.youtube.com/watch?v=Zf0ZIHTanmk
watch?v=Zf0ZIHTanmk

Part III:
http://www.youtube.com/watch?v=ZKaVaXKPcUM
watch?v=ZKaVaXKPcUM
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

yahu uzaylının neyini ciddi tartışcaksın ki ?

sen var inanıyorum gördüm desen bile kimse inanmicak.kanıtlayamıcaksın bile :)

ben canlı yanında cnn de uzaylıyla roportaj yaptıklarını görmeden inanmam.kesinlikle öyle bişi yok demiyorum.açık kapı bırakıyorum.olabilir yani.ama bu konunun tartışılması zaman kaybı :)

alkol masasında uzun uuzn tartış arkadaşlarınla.gayet zevkli oluyor kafa güzelken :)

ha yanlıs anlama olmasın.ben ''ciddi'' tartışma olayına laf ediyorum.yoksa tabiki tartışalım.ama naparsanız yapın makara döner bi şekilde bu konuda
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Dönmesi saçma abi, olasılıkları düşününce gayet de mantıklı olan uzaylıların var olması. Anti tezini adam gibi sunsa herkes tartışalım ben de inanın demiyorum zaten, inanmayacağını da biliyorum fikir alışverişi. Din konusu bundan daha ciddi tartışılabiliyoırken bana saçma geliyor. Çünkü Tanrı'nın varlığından net bi şekilde daha olası geliyo bana uzaylıların varlığı. Ha bu benim görüşüm ayrı da, neyse ya. Takılın makara döndürün. Ben neden uğraşıyorum ki :D Di mi? :)
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Yalnız uzaylıların kuvvetle muhtemel var olduğuna dair kimsenin bir şüphesi olduğunu zannetmiyorum. Bu inanılmaz büyüklükteki evrende tek başımıza olmamız pek olasılık dahilinde değil, ki bunu Carl Sagan gibi bilimadamları da defalarca belirttiler. Ama onların bu koca evrende dünyayı bulup, ziyaret ettiklerine dair delilimiz yok, ki uzaylıların bizi bulması pek olası gözükmüyor.

Atmosferi geçebilecek ilk televizyon yayını, Hitler zamanındaki Berlin Olimpiyatlarında gerçekleşmiş, kabaca 60 sene olmuş yani.

Bizim galaksinin bir ucundan diğerine olan mesafe 100.000 ışıkyılı, yani ışık bir uçtan diğerine 100.000 senede yol alıyor.

Bize 60 ışık yılı uzaklıkta gezegeni olan bir yıldız olmadığına göre(ki araştırması yapılıyor, 150 civarı gezegen bulunmuştu başka yıldızlarda en son) bu adamlar daha uzak bir yerden geliyor olmalılar.

Yani bu adamların dünyada yaşam olduğunu bilmeleri(uzaktan bunu gözlemlemeleri imkansız), zaten unutmayın bu galakside ortalama bir mesafede -25bin ışık yılı gibi- bir mesafede olmaları demek şu an(ne demekse artık) bizim gezegenin 25bin sene önceki halini görüyor olmaları demek ve bu gezegeni diğer sürüyle gezegenden ayırt etmek ellerinde hiçbir şey olmadığı manasına geliyor bu(25bin sene önce etrafa garip sinyaller yayan eski bir uygarlığın olduğunu iddia etmezseniz eğer-Atlantis filan :D).

Uzun lafın kısası bu arkadaşların bizi bulmasının tek yolu şans eseri bizim dünyaya rastlamış olmaları, ki bizim yıldızımızın gayet ortalama bir yıldız olduğunu varsayacak olursak bu pek mümkün gözükmüyor.

Hatta hesap yapalım, galaksimiz orta halli bir galaksi ve içinde 100 milyar=10^11 tane yıldız var. Evrende de yaklaşık 10^11 galaksi olduğuna göre, yaklaşık 10^22 tane yıldız var. Bizim yıldızımızı bu yıldız kalabalığının içinde rastgele bulma olasılıkları 10^-22, bizim galaksimizde olurlarsa eğer, 100 milyarda 1. Hiç olası değil yani.

Daha nasıl ışık hızını aştıklarına filan hiç değinmiyorum, onu geçen konuda konuşmuştuk.

Uzaylı akıllı varlıklara evet ama sağlam fiziksel kanıt görene kadar onların bizi bulduklarına bir körü körüne inanç olarak bakıyorum.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Red said:
yahu uzaylının neyini ciddi tartışcaksın ki ?

sen var inanıyorum gördüm desen bile kimse inanmicak.kanıtlayamıcaksın bile :)

ben canlı yanında cnn de uzaylıyla roportaj yaptıklarını görmeden inanmam.kesinlikle öyle bişi yok demiyorum.açık kapı bırakıyorum.olabilir yani.ama bu konunun tartışılması zaman kaybı :)


Hayir burda sunulan videolari incelemeden, orneklere bakmadan "uzaylilar HEHE" demek zaman kaybi.

Ben diyorum ki bazi videolarda CNN'e cikmis kadar gercek goruntuler var.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Drigeolf, bizim teknolojimizden, bizim acimizdan neden degerlendiriyorsun olayi? Adamlar daha onceden bulmus olamazlar mi bizi? Sanki bizim sinyal gondermemiz gerekli. O kadar anlamsiz ki bu kurdugun mantik.

Bizim suan her gezegene baktigimiz gibi, her gezegeni sirayla dinledigimiz gibi onlarda bunu binlerce yil once yapmis olabilirler. Bizden teknolojik olarak kat kat daha ustunler.

Boyle dunyadan yollanan radyo dalgalari ile hesaplanmaz bu is.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

edison ile cd ne alaka ise bizimde şimdiki tekonolojimiz ile yıldızlar arası boşluk geçilemez ışık hızı aşılamaz dememiz oladar alakasız.kimse ışık hızını aşıyorlar demiyor zaten.:) zannediyormusunuzki bundan 10 yıl önceki teknolojimiz ile şimdiki aynı? açın cep telefonlarınıza bakın veya son 50 yıldaki tekonojik ilerlememize bakın.birgün o mesafelerde aşılacak merak etmeyin.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

LathspeLL said:
Drigeolf, bizim teknolojimizden, bizim acimizdan neden degerlendiriyorsun olayi? Adamlar daha onceden bulmus olamazlar mi bizi? Sanki bizim sinyal gondermemiz gerekli. O kadar anlamsiz ki bu kurdugun mantik.

Bizim suan her gezegene baktigimiz gibi, her gezegeni sirayla dinledigimiz gibi onlarda bunu binlerce yil once yapmis olabilirler. Bizden teknolojik olarak kat kat daha ustunler.

Boyle dunyadan yollanan radyo dalgalari ile hesaplanmaz bu is.



Aslında adam senin söylediklerini çürütüyor Lathspell. Olmuyan sesi dinleyemezsin bilmem kaç ışık yılı uzağındaki gezegenin o anki halini gözlüyemezsin. Tabi ışık hızından daha hızlı bir ışık gözleme tekniği icat etmedilerse...
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Bu arada Drigeof videolari izledim. Yine birsey vermiyor ayrica cok derin arastirma falanda yapmiyorlar. Oldukca yuzeysel bir sekilde komedi ile birlikte debunk etmeye calisiyorlar.

Soyle bir olay var, dunya uzerinde "ufo var/beni ufo kacirdi/bende video var" diyenlerin %80/%90'i yalan olarak kabul ediliyor. Videoyu izlerken bende guldum adamlarin "beni kacirdilar" hikayelerine. Zaten en bilinemeyecek olay kacirilma mevzulari.

Resmen videoda klasik amerikan ufo fanatikleri ile roportajlar yapilmis.

Sonda tek bilinen isim ameliyat yapan Dr. Leir. Onunda kayda deger bir debunk oldugunu soyleyemiyecegim. Cunku adam tek sari bir nesne cikarmadi. Baska vakalarda var. Su videoda tek elle tutulur sey Leir'in probation aldigini gosterdigi belge. Onun haricinde tamamen yalan bir program.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

veyr10 said:
LathspeLL said:
Drigeolf, bizim teknolojimizden, bizim acimizdan neden degerlendiriyorsun olayi? Adamlar daha onceden bulmus olamazlar mi bizi? Sanki bizim sinyal gondermemiz gerekli. O kadar anlamsiz ki bu kurdugun mantik.

Bizim suan her gezegene baktigimiz gibi, her gezegeni sirayla dinledigimiz gibi onlarda bunu binlerce yil once yapmis olabilirler. Bizden teknolojik olarak kat kat daha ustunler.

Boyle dunyadan yollanan radyo dalgalari ile hesaplanmaz bu is.



Aslında adam senin söylediklerini çürütüyor Lathspell. Olmuyan sesi dinleyemezsin bilmem kaç ışık yılı uzağındaki gezegenin o anki halini gözlüyemezsin. Tabi ışık hızından daha hızlı bir ışık gözleme tekniği icat etmedilerse...


Hic bir seyi curuttugu yok. Radyo dalgalari tabikide suanda ki olanlari soylemez. Dinledigin gezegene gore milyonlarca yil oncesini gosteriyor falan. Ama sizin yanildiginiz nokta adamlarin bizi radyoyla dinledigini varsaymaniz. Yada teleskopla gozlemledigini falan.

Daha nasil travel ettigini bilmediginiz bir canli olusumu hakkinda en basit yontemi feyz alarak debunk etmeye calismak yanlis.

Ben zaten "geldiler mi?" diye dusunmuyorum. Zaten geldiklerini dusunuyorum hatta videolara falan bakinca "biliyorum".
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

@lathspell

İddiamız şu o zaman, bunlar çok gelişmiş canlılar olacakları için hiper ötesi aşmış gözlem cihazları olacaktır, bizim bildiğimiz teleskopların çok ötesinde zoom yeteneğine sahip(fizik yasalarını geçiyoruz, optik olmasın bunlar, özel bir şey olsun).

@odiflame

Ben sizin dediğiniz şeye katılıyorum, teknoloji inanılmaz hızlarda ilerliyor. Ama bu dediğimiz olay teknoloji ile ilgili bir olay değil, bildiğimiz fiziksel bir sınır var. Tabii ki bir bilim kurgu hayranı olarak hiperuzay ve solucan deliklerini çok duydum ama bunların ne kadar yapılabilir olduğu çok tartışmalı (teorik olarak bile). Dolayısıyla teknoloji çok gelişirse herşeyi yapabiliriz görüşüne pek katılmak mümkün değil. Şunu ışık hızından hızlı uzay yolculuğu için diyebilmek için: "birgün o mesafelerde aşılacak merak etmeyin." ya fiziğin f'sinden haberdar olmamak ya da ciddi manada bir inanç(kanıt olmadan bir şeyin doğru olduğu kanaatine varmak) gerekiyor.

Umut ediyorum ki bu sınırı aşacağız, hatta geçen topicte söylediğim gibi fizik bölümünde okumamın ve kozmoloji üzerine doktora yapmak istememin sepeblerinden birisi bu, ışık hızı bariyerini aşacak(solucan deliği gibi, gerçekten aşmak gerekmiyor) konular üzerine araştırma yapma isteği duyuyorum. Fakat, bu konuyla ne kadar ilgilenirsem ilgileneyim asla eminim ki bu bariyer aşılacak diyemem, çünkü fizik yasaları açık ve net bir biçimde buna olanak sağlamıyor. Beğenin ya da beğenmeyin sınırlar mevcuttur, bazı şeyler hakikaten imkansızdır. Kimse bir aracın yardımı olmadan saatte 100km hızla koşamaz, ya da devridaim makineleri icad edilemez(Erke dönergeci gibi) veya ışık hızı aşılamaz. Bunlardan birisinin yapılması demek bildiğimiz bütün temel bilimlerin hatalı olduğu manasına gelir. Her ne kadar bir ara yol umut etsek dahi (solucan delikleri gibi) bu kesin bulunur canım, teknolojinin hızına bakın demek için ciddi biçimde "inanmak" gerekiyor. Yani bu ampülü bulmak gibi birşey değil, ısınan cisimlerin ışık yaydığını biliyoruz, gerisi mühendislik. Şu anda bulduğumuz cihazlar mesela son teknoloji cep telefonları asla termodinamik yasalarına aykırı işler yapmıyorlar.

Yani ışık hızı için bunlar için konuştuğumuz rahatlıkta konuşamayız, 30 sene sonra 100GB bugünün 100KB'ı olacak demek ile ışık hızı bariyerini 1000 seneye kalmaz aşarız baksanıza teknolojiye demek arasında temel bir fark var, umarım demek istediğimi anlatabilmişimdir.


[hr]

Uzun lafın kısası dediğiniz şeylerin hiçbiri imkansız değil, sadece olmaları için çok ciddi bazı varsayımlarda bulunmanız gerekiyor bunlar ise şu işte bitiyor: "Teknoloji hızla gelişiyor, bakın 100 sene önce gripten ölüyorduk, şimdi kanseri yeniyoruz, bunu yaparsak 1000 sene sonra ne olur?"

Bu sorunun cevabının optik yasalarını altüst eden gözlem araçları veya temel fizik kanunlarına aykırı araçlar olduğunu pek zannetmiyorum. Ama kimse 1000 sene sonrasını bilemeyeceği için imkansız demek istemiyorum. Sonuç olarak 1000 sene önce insanlar dünyayı evrenin merkezinde zannediyordu, bu kadar yanılmayı hiç beklememişlerdir eminim ki. Biz de büyük bir olasılıkla çok fena yanılıyoruzdur, bizden 1000 sene 10000 sene gelişmiş bir uygarlık bizimle aynen şu an mağara adamlarıyla dalga geçtiğimiz gibi gülüyordur herhalde.

Ama bütün bunları bilmemiz, elimizdeki kanıtların hiçbirinin bu yönde olmadığını ve bunlara inanmamızın sebebinin tamamiyle körü körüne inanç olduğunun bilincinde olmamız gerekir.

Ayrıca farkediyor musunuz bilmiyorum ama, elimizdeki veriyi kullanarak sonuca varmak yerine, sonucu eldeki verilere uydurmaya çalışıyorsunuz.

Yani şu andaki fizik yasaları buna elvermez dediğim zaman dediğiniz şey, bizden bu kadar gelişmiş bir uygarlığın bu fizik yasalarının çok ötesinde olduğu.

Bunun bilimsel bir deney ortamında yaptığının tırt olduğu ortaya çıkan Reikicinin, sizin kötü enerjiniz beni etkiledi demesinden neden farklı olduğunu söyleyebilirseniz çok sevinirim.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

@Lathspell

Merak ettiğim için soruyorum, kesinlikle iğneleme amaçlı değil.

Bu tür iddiaların en az %80-%90'ı düzmecedir/yanılgıdır. Önermesinde anladığım üzere hemfikiriz.

Geri kalan %10'un doğru olduğuna inanma sebebiniz, 1.000.000 video varsa 1'i de doğrudur artık mantığı mı, yoksa başka bir sebep mi var.

Çok kaliteli fake videolar izledim,bu işin milyar dolarlık bir endüstri olduğunun da farkındayım ,o yüzden nasıl ayırt ettiğinizi merak ediyorum.

edit: Videodaki Dr.Leir'in hakiki bir doktor olduğunuz unutmuşsunuz sanırım. Adam resmen çıkardığı o şeye uzaylı implantı diyor fakat benim kuzenimde çıktığı için biliyorum, o hakikaten pek sık rastlanan bir olaymış(o sarı şey). Bir doktorun bunu bilmemesi imkansız, yani adam açık açık yalan söylüyor. Bu size birşey ifade etmiyor mu? Ayrıca adam probation almış, ki bu sizin de dediğiniz gibi sağlam bir iddia.

Siz bunlar delilerle görüşmüş diyorsunuz ama Uzaylılar tarafından kaçırıldığını iddia edenlerin çok büyük bir kısmı hipnoz sırasında bu olayları "hatırlıyor". Bu da işin şaibesini bayağı artırıyor doğrusu.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Drigeolf said:
@lathspell

İddiamız şu o zaman, bunlar çok gelişmiş canlılar olacakları için hiper ötesi aşmış gözlem cihazları olacaktır, bizim bildiğimiz teleskopların çok ötesinde zoom yeteneğine sahip(fizik yasalarını geçiyoruz, optik olmasın bunlar, özel bir şey olsun).


Hayir. Dri, sen surekli adamlarin bizi "teleskopla gozleyerek" yada "radyo dalgalariyla dinleyerek" bulup ondan sonra yanimiza geldigini dusunuyorsun. Baska bisey dusunmuyorsun. Baska binbir tane cesit olabilir. En basiti galaksi galaksi geziyorlar ahanda bizi buluyorlar derim ben. Videolarda gorunen sey inanilmaz hizlara cikabiliyorlar. Birden yok oluyorlar falan. Tekrar ediyorum worm hole ile geliyor olabilirler, yok isinlaniyor olabilirler. Biz bunlari bilmiyoruz diye imkansiz diye bisey yok. Klasik benzetmeyi yapacagim: Dunyanin yuvarlak oldugu kanitlanmadan evvel insanlar inanmiyordu, guluyordu. Yukarda bahsedilen teoriler bilim adamlari tarafindan yillardir arastiriliyor.

Yani adamlarin bizi bulmasi icin sadece radyo yada teleskoplari varmis gibi dusunmek cok yanlis. Ayrica benim teorilerimden biride (altini ciziyorum benim teorim) dunya uzerinde ki yasamimizin baslangicida onlar. Yani bizi yaratan onlar.

said:


Umut ediyorum ki bu sınırı aşacağız, hatta geçen topicte söylediğim gibi fizik bölümünde okumamın ve kozmoloji üzerine doktora yapmak istememin sepeblerinden birisi bu, ışık hızı bariyerini aşacak(solucan deliği gibi, gerçekten aşmak gerekmiyor) konular üzerine araştırma yapma isteği duyuyorum. Fakat, bu konuyla ne kadar ilgilenirsem ilgileneyim asla eminim ki bu bariyer aşılacak diyemem, çünkü fizik yasaları açık ve net bir biçimde buna olanak sağlamıyor. Beğenin ya da beğenmeyin sınırlar mevcuttur, bazı şeyler hakikaten imkansızdır. Kimse bir aracın yardımı olmadan saatte 100km hızla koşamaz, ya da devridaim makineleri icad edilemez(Erke dönergeci gibi) veya ışık hızı aşılamaz. Bunlardan birisinin yapılması demek bildiğimiz bütün temel bilimlerin hatalı olduğu manasına gelir. Her ne kadar bir ara yol umut etsek dahi (solucan delikleri gibi) bu kesin bulunur canım, teknolojinin hızına bakın demek için ciddi biçimde "inanmak" gerekiyor. Yani bu ampülü bulmak gibi birşey değil, ısınan cisimlerin ışık yaydığını biliyoruz, gerisi mühendislik. Şu anda bulduğumuz cihazlar mesela son teknoloji cep telefonları asla termodinamik yasalarına aykırı işler yapmıyorlar.

Yani ışık hızı için bunlar için konuştuğumuz rahatlıkta konuşamayız, 30 sene sonra 100GB bugünün 100KB'ı olacak demek ile ışık hızı bariyerini 1000 seneye kalmaz aşarız baksanıza teknolojiye demek arasında temel bir fark var, umarım demek istediğimi anlatabilmişimdir.


Hicbir teknolojik bulus yapilamayacak o zaman? Bulduk bulacagimizi. Wormhole'ler, yuksek hizda seyahat falan yalan yani. Cunku suan ki fizik soylemiyor. Yine yanlis dusunce. Hersey surekli degisiyor, yeni buluslar yeni kapilar aciyor. Nano teknolojisi yeni yeni hayatimiza giriyor. Ileride yapilabilecekler akla hayale sigmaz seyler. Yine bilindik ornek, kimse televizyonun olacagina inanmazdi cunku o zamanlar ne fizik ne bisey goruntu transferini soylemiyordu. Ama oldu.
Diger seylerde zamanla olacak.


said:

Uzun lafın kısası dediğiniz şeylerin hiçbiri imkansız değil, sadece olmaları için çok ciddi bazı varsayımlarda bulunmanız gerekiyor bunlar ise şu işte bitiyor: "Teknoloji hızla gelişiyor, bakın 100 sene önce gripten ölüyorduk, şimdi kanseri yeniyoruz, bunu yaparsak 1000 sene sonra ne olur?"

Bu sorunun cevabının optik yasalarını altüst eden gözlem araçları veya temel fizik kanunlarına aykırı araçlar olduğunu pek zannetmiyorum. Ama kimse 1000 sene sonrasını bilemeyeceği için imkansız demek istemiyorum. Sonuç olarak 1000 sene önce insanlar dünyayı evrenin merkezinde zannediyordu, bu kadar yanılmayı hiç beklememişlerdir eminim ki. Biz de büyük bir olasılıkla çok fena yanılıyoruzdur, bizden 1000 sene 10000 sene gelişmiş bir uygarlık bizimle aynen şu an mağara adamlarıyla dalga geçtiğimiz gibi gülüyordur herhalde.


Bunlar temel fizik yasassina aykiri degil aksine temel fizik yasasinin kendisi. Einstein'in teorileri test ediliyor. Ve evet zamanla bulunacak wormhole, evren zaman bukumu falan filan gibi seyler. Ve evet 1000 sene once boyleydik, simdi boleyiz, kimbilir gelecekte neler olacak demekte gayet normal. Cunku butun bahsedilen teoriler fizige aykiri degil tam aksine parcasi.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Drigeolf said:
@Lathspell

Merak ettiğim için soruyorum, kesinlikle iğneleme amaçlı değil.

Bu tür iddiaların en az %80-%90'ı düzmecedir/yanılgıdır. Önermesinde anladığım üzere hemfikiriz.

Geri kalan %10'un doğru olduğuna inanma sebebiniz, 1.000.000 video varsa 1'i de doğrudur artık mantığı mı, yoksa başka bir sebep mi var.

Çok kaliteli fake videolar izledim,bu işin milyar dolarlık bir endüstri olduğunun da farkındayım ,o yüzden nasıl ayırt ettiğinizi merak ediyorum.

edit: Videodaki Dr.Leir'in hakiki bir doktor olduğunuz unutmuşsunuz sanırım. Adam resmen çıkardığı o şeye uzaylı implantı diyor fakat benim kuzenimde çıktığı için biliyorum, o hakikaten pek sık rastlanan bir olaymış(o sarı şey). Bir doktorun bunu bilmemesi imkansız, yani adam açık açık yalan söylüyor. Bu size birşey ifade etmiyor mu? Ayrıca adam probation almış, ki bu sizin de dediğiniz gibi sağlam bir iddia.

Siz bunlar delilerle görüşmüş diyorsunuz ama Uzaylılar tarafından kaçırıldığını iddia edenlerin çok büyük bir kısmı hipnoz sırasında bu olayları "hatırlıyor". Bu da işin şaibesini bayağı artırıyor doğrusu.


Bende diyorum ki iddialara inanmiyorum zaten. Bilinemezde diyorum. Hipnoz olayinida hicbir zaman %100 gercek bilgiye ulasir olarak kabul etmedim. Kacirilma hikayelerini genel olarak ignore ediyorum.

UFO convention'i cok buyuk bir gelir kaynagi. Batman fanatikleri gibi UFO fanatikleride gidiyor alisveris yapiyor, kendince tatmin oluyor fikirleri acisindan. Cogu kiside bu kaynaktan faydalaniyor. Mesela bu haziranda amerika'da texas'ta bir tane daha konferans var. Bir baktim bizim Haktan Akdogan orda. Neden orda? Cunku istanbulda gozlenen bir ufo olayinin videosunu nete koydu. Ordan kazandigi unle prrrrr uctu londra'ya ordan Amerika'ya geziyor simdi. Para aliyordur o konferanslardan muhtemelen. Bu is sermayeye doneli cok oluyor. "I want to beleive" posterleriyle baslamistir sermaye muhtemelen.

Simdi bu insanlarin ac gozlulugu bazi olaylarin gercekligini ort-pas etmiyor. Beni kacirdi anusume boru soktu diyen redneck elemanlarla askeri personelleri, ust duzey airforce komutanlarini falna ayri tutuyorum.

Su UFO convention olayini izleyince 90'lara gittim bir an. O zamanlarda ayni sekilde goruyordum butun UFO piyasasini, onemsemiyordum. O konferanslar E.T. izlemek, Star Wars izlemekten farkli bisey degil.

Ama iste 2001 yilinda yapilan konferans bence butun bunlardan ayriliyor. Cikip konusan insanlarin onemi ve o disclosure'in buyuklugu onemli. Fransadan, italyadan, rusyadan, orta avrupadan, ingiltere'den cesitli askeri rutbeye sahip insanlar, pilotlar falan cikip konusuyor, bazi belgeler sunuyor. Ayrica dedigim gibi guvendigim bazi insanlarin belgesellerde sundugu hukumet cover-up belgeleri falan olayi cok farklilastiriyor. Sadece bu kisilerin yasadigi olaylari takip etsen yeterli. Bu ufo convention olayi eglencelik bir funfair'dan baska bisey degil bunun yaninda.



Video olayina gelirsek. Her ne kadar milyon dolarlar harcasanda videolar kendini eleverir. Special effect specialist'ler inceliyor videolari.
Sadece videolara bakmiyorlar, gidiyorlar olay mahaline nerden cekildi, ne kadar uzaklikta, o an o saatte baska bir arac var mi diye anlamak icin official kaynaklarla, radar kuleleriyle, hava usleriyle temasa geciyorlar. Diger iddialar olabilir mi diye test ediyorlar falan. Olayi goren kisilerle konusuyorlar. Bunlar 3-5 kisi degil, bazi olaylarda onbinlerin uzerinde kisi goruyor. (Texas lights)

Bunlarin ardindan U.F.O damgasini yiyor o cisim.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Önerdiğiniz çözüm: "En basiti galaksi galaksi geziyorlar ahanda bizi buluyorlar derim ben". Bunun olma olasılığının 10^-22 olduğunu söylemiştim, bize rastgelme olasılığı. Bunu ciddi bir fikir olarak ele alıp almamak sizin elinizde.
Işık hızından hızlı seyahati ya da bu işi (sınırı koyan) relativiteyi düşünecek olursak bir sürü bilimadamının bu konuda çalıştığı konusunda size katılıyorum. İmkansız diye birşeyin olmadığını ben de söyledim zaten, fakat elimizdeki bütün kanıtlar bunun aksine işaret ediyorken buna inanmak, bakın bu olası bir fikirdir demek demiyorum, bu doğrudur(hatta dünyadaki yaşamın kaynağı bu varlıklardır) demek körü körüne inanç olmuyor mu?

Bu arada optik olmayan bir gözlem aracı dedim teleskop değil :D.

Bilim konusunda ciddi eksiklikleriniz olduğunu düşünüyorum, ama umarım bu yorumuma çok kızmazsınız.

Bunun sebebi ise bazı temel fizik yasalarının temel buluşları engellediğini düşünmeniz. Evet fizik yasaları devr-i daim makinelerini(Erke dönergeci gibi) engelliyor ama nanoteknoloji ile temel fizik yasaları arasında en ufak bir karşıtlık olmamasına rağmen bizim sihir diyebileceğimiz kadar ilginç şeyler üretilebiliyor.

Kimsenin televizyonun olamayacağına inanmasının sebebi görüntü transferinin devrin bilimine aykırı olması değil bunun insanlar tarafından yapılmasının imkansız olarak algılanmasıdır, yani uçmak gibi düşününün. Havadan ağır bir cismin uçmasında en ufak bir sakınca yoktur, kuşlar uzun zamandır bunu yapıyor, ama insanlar bunu bizim yapabileceğimize inanmıyorlardı, bunun yapılamayacağına değil.

Eninde sonunda telgraf var ise(yani uzun mesafelere bilgi transfer ediliyor ise) televizyonun olmaması için hiçbir engel yoktur.

Benim dedem vefat etmeden önce (ki bu ben doğmadan oluyor) Türkiye'ye ilk kutu dondurma ve tetra-pak içinde sütü getirmeye kalkmış. Annemin anlattığına göre bütün tanıdıkları Şinasi kafayı yedi, kutuda süt, dondurma mı olurmuş diye dalga geçmişler. Ömrü yetseydi şu anda herhalde devasa bir mandıra imparatorluğumuz vardı :D. Yani insanların bilimsel gelişmeler karşısında katı olabilmelerini anlıyorum ama emin olun ki böyle bir gelenekten gelmiyorum. Ben bilim ile herşeyin mümkün olabileceğini düşünüyorum.

Fakat bu düşünceye sahip olmam bunun olduğuna inanmamı gerektirmiyor. Yani birşeyin mantıklı olması, onun doğru olduğu manasına gelmiyor.

Işık hızından hızlı seyahatte böyle birşey, bu kutuda süt üretimi veya ampül ya da televizyon değil. Bunun olamayacağını sıradan halk iddia etmiyor(yani bunun olamayacağını söyleme sebebimiz bu kadarını da icat edemezler canım! değil). Bu temel fizik kanunlarına aykırı. Ben de bunun değişeceğini umut ediyorum, fakat yapılan onbinlerce deney bu sınırın olduğunu söylüyor ve elimizde bunu aşmak için tek fikir olarak bilimkurgu var.

Bu yüzden bu sınırın aşılacağına inanmak ile televizyona ya da dünyanın düz olduğuna inanmak arasında çok ciddi bir fark var.

Relativite çok ciddi olarak deneysel sonuçlarla kanıtlanmış bir olgu. Bunun aksinin,teorik olarak, olabileceğini düşünmek doğal, hatta bilimsel düşünce bunu gerektiriyor ama bunun olduğunu söylemek inanç istiyor.

edit: Bu belgesellerin(UFO Hunters gibi bir belgeselden bahsediyordunuz yanılmıyorsam), bu araştırmacıların da bu işten ciddi paralar kazandığını düşünecek olursak neden ve nasıl ben bu adamlara güvenebilirim ki?

edit2: Deminki soruyu açacak olursam, biz anektodlara dayalı kanıtların çok ama çok kötü olduğunu biliyoruz. Mesela bir olay yerinden kaçan arabaya bir görgü tanığı sarı wolksvagen derken öbürü mavi renault diyebiliyor. O yüzden zaten temel bilimsel sorgulama ve araştırma yöntemleri geliştirildi. Bu konuda ciddi araştırma yapan(yani alacağı maaş televizyondaki reytinge belli olmayan), peer-reviewed makaleler yazmış(bir UFO olayı ile ilgili mesela) birisi var mı? Yoksa bu multi-milyar dolarlık sektörden nemalanan adamlara nasıl güvenebilirim. O videodaki hükümet görevlilerine kıyak bir emeklilik verilmediğini nasıl bilebilirim?

Bunları bilmemin tek yolu bilimsel araştırmadan ve peer-reviewed yayınlardan geçiyor. Zaten bütün bu sorunlar ortadan kalksın diye yüzlerce yıl süründükten sonra koyulmuş bu bilimsel araştırma kanunları. Böyle bir kaynak var mı?
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Misafir
Bu konu yeni mesajlara artık kapalıdır.
×
×
  • Yeni Oluştur...