Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

İranlı bir felsefe öğretmeninin kaleminden


Apache

Öne çıkan mesajlar

Phy said:
Soyle Kac kisi tolandi? Sende bir bak sonra ulkenin nufusunun kacta kaci ediyo onada bak. Daha kac insan var ah bende orda olmak istedim diyen ama olamayan onlarin tepkisi tepkiden sayiliyomu? Hayir! 53%un kaci ordaydi sen soyle bana
Edit
Mektubu takmazlar belki ama o mektuptan kac tane geldigini takarlar. Ayrica fetocu degilim.


1.5 milyona yakın insan toplandı. ankaranın nüfusu zaten 3.5 milyon.
ama sen hala bizi "hiç bişi yapmıyor"lukla suçlayıp
mektup atmak gibi daha "işe yarar" bir yöntem yapılmasını iddia ediyorsun.

halkın sesini duymayan insanlar o e-mailleri mi kaale alakaca?

fethullahçı değilim diyorsun ama halen %'lerle felan saçma sapan şeylerden bahsediyorsun.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Hmm soyle anlatayim ozaman da anla neden mektup sayidan bahsettigimi. 70 kisilik bir gezi dusun. 4 kisi ben gelmicem dedi gezi iptal olurmu? Hayir 20 kisi gelmem derse? iptal olur. Bu mantikla bak. Ben diyorum ki mitingler yapildi iyide oldu. ama 70 milyonluk nufusu olan bir ulkede 3.5 milyon cok ama cok ufak bir sayi olarak kaliyor. Ben diyorumki daha kac kisi gelmek istedi de gelemedi is yuzunden yada maddi ihtiyac yuzunden. Mektup email dememin nedenide bu herkes yapabilir. Ama 20 milyon insani bir arada toplamak daha etkili olur.
Hala anlamadiysan bu dedigimi imza toplamak gibi dusun. Yaptirimi arttirmak icin daha cok imza toplamak gerekir.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

sen şucusun bucusun demeseniz ne guzel tartışılacak da orda tıkanıor işte adam cvp yazmaya gelmior.

Bunun dısında, ulkenin gelecegine karar verecekler kendi insanları. Bizim insanımız da ne yazık ki yonlendirilmeye acık, sorumluluk almaktan uzak, tuzu kuru. Insanların kendi sorunları kör etmiş onları, aç adama da özgürlüğü biraz zor anlatırsınız tabii. Milliyetçilik yapanlar eski Osmanlı günlerine özlem duyuyorsa, İslam diyen din elden gidiyor diyen de halifelik gunlerini arıyorsa iki taraftan da rejime karşı grup kurar ulkeyi kaosa suruklersin ne ozgurluk kalır, ne İslamiyet. :{

kisaca; bence, olacak varsa (ama bunun altında bircok deişken var İrandan farklı) engellemek zor, guclu bir siyasi muhalif olmazsa anarşik bi duzende birkaç taraf carpışmak zorunda kalacak.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

O kadar güzel yazılmış bir yazı ki... Ama bizim "şeriat geliyor lolz"cular hemen bunada kulp takacaklardır.

Aynı şeyleri benim İranlı eniştem söylüyor, oda islam devrimi öncesi Türkiye'ye kaçtı, şimdi Amerika'da yaşıyor. 15 sene önce söylüyordu, "adım adım geliyor, farkında değilsiniz" diyordu.

22 Temmuz ve öncesinden beri onlarca olay oldu, onlarca yasa, onlarca irtica haberi verildi. O kadar açık sinyaller ki bunlar hala bir takım gerizekalılar "şeriat geliyor lolz" diyebilecek kadar kör yada "bilinçli" olabiliyor.

Ekonominin iyiye gittiğini söyleyebilen, Atatürk'e rahatlıkla dil uzatabilen, onun ilkelerini rahatlıkla "sorgulanabilir" yapan ama buna karşılık "özgürlük" adı altında kapanma yasağına inanan, onca yaşanmış olaya rağmen, insanların yakılmasına, öldürülmesine rağmen "şeriattan eser yok" diyebilen insanlar türedi çevremizde. Korkunç bir tablo.

Halk gittikçe fakirleşiyor, fakirleşen halk hacılar/hocalarla bütünleşiyor. Öte yandan fakirleşmemiş kesimde müze tuvaletlerinde ayak yıkayan türbanlıyı "demokratik hak" olarak tanımlayabiliyor. Ekonomi üniversitesi öğrencisi 3 çocuk yapmanın ülkeyi kalkındıracağını savunuyor.

Cahillik her kesimde, her seviyede almış başını gitmiş. Özgürlükten gram anlamayanlar özgürlükçü, faşistler demokratik olmuş.

Geri kafalılıkları inanılmaz düzeyde. Ülkenin aydınları, sanatçıları, eğitimlileri ne derse tersini söylüyorlar, sanki bu insanlar yanlış konuşuyor, sanki kendileri onlardan daha iyi biliyor, sanki bizim bu forumda yazdıklarımız saçma... Gelip kökten dincilerden şiirler yapıştırıp "ne güzel yazmış" diyorlar.

Bu olanlara i-n-a-n-a-m-ı-y-o-r-u-m.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

1) Anadolu’da din güçlü bir unsur olmakla birlikte, bu topraklara, kendine özgü bir İslam anlayışı damgasını vurmuştur. Bu, Müslümanlığı oldukça geç bir tarihte kabul eden Türklerin çok tanrılı dinlerinden gelen pek çok inanç ve geleneği de içeren bir İslamdır. İslamda yeri olmayan pek çok Batıl inancın İslam adına, üstelik de çok yaygın kabul görür bir şekilde savunulmasının kökeninde bu olgu yatmaktadır.

2) Şeriatın uygulandığı Osmanlı döneminde dahi, din hiçbir zaman bir Arap ülkesindeki ağırlığıyla toplumsal hayata egemen olmamıştır. Bunda, Osmanlı İmparatorluğunun çok çeşitli bir etnik ve dini yapıya sahip olmasının da belirleyici bir önemi vardır. Örneğin, padişah eşlerinin ve dolayısıyla analarının neredeyse tamamının gayri-Müslimlerden oluşması dikkat çekicidir.

3) Diğer şeri ülkelerle kıyas kabul etmeyecek gelişmişlikte bir kapitalizme sahip olan Türkiye, özellikle 1970’lerden itibaren çok hızlı bir kapitalistleşme süreci geçirmiştir. Türkiye, burjuva devrimini İran’a kıyasla çok erken bir tarihte tamamlamıştır. Kapitalistleşme sürecinde, küçük-burjuvazi toplumsal ağırlığını giderek yitirmiştir. Belirleyici ekonomik ve siyasal güç ise tümüyle tekelci büyük burjuvazinin elindedir.

4) Özellikle 1980 sonrasında, “yeşil” sermaye diye nitelenen bir “İslamcı” sermaye ortaya çıkmıştır. Ne var ki bu sermaye grubunun, İran’daki gibi bir “bazzari” esnafıyla en ufak bir ilgisi yoktur. Bunlar, Özal döneminde çeşitli teşviklerle türedi bir biçimde ortaya çıkan büyük burjuvazinin unsurlarıdır.

5) Bunlar, yaşam tarzları itibarıyla da, geleneksel İslamcı unsurlardan tümüyle farklıdırlar. Aslında varlıklarının tek nesnel zeminini günümüzün “modern” ve “seküler” kapitalizmi oluşturmaktadır.

Bütün bu özgül yapısı, Türkiye’yi İran ve benzeri ülkelerden köklü bir biçimde ayırmaktadır. Dolayısıyla bu topraklarda, şeriata dayalı bir rejimin uzun süreli bir şekilde hayat sürmesi mümkün değildir.

Tüm bu olgulara rağmen, devletin sahibi olduğunu sanan Kemalist sivil-asker bürokrasinin ve bunların etrafında toplanmış ayrıcalıklı bir kesimin “Türkiye yeni bir İran olabilir” çığlığını atmalarının tek nedeni, toplumsal statülerinin elden gidebileceği korkusudur. Kendi çıkarlarını laiklik siyasi üst-kimliği altında saklamaya çalışan bu kesimler, ceberut devlet yapısının korunmasını devletin bekâsından çok kendi çıkarlarının bekâsı için savunuyorlar. İşçi ve emekçi yığınları şeriat korkusuyla gerip, toplumu laikler ve şeriatçılar olarak bölmeyi amaçlıyorlar. Oysa yıllarca dini eğitimi bir devlet dayatması olarak uygulayan ve dini kendi çıkarları temelinde kullanmak için her an bir silah olarak tutan yine bu çıkar gruplarıdır.

Böyle bir süreçte şeriattan söz etmek, toplumu bu temellerde bölmek, olayları saptırmak ve emekçilerin kafasını bulandırmak, sömürücü sistemin temel çelişkilerini gözardı etmeye, unutturmaya yöneliktir. Sömürülen yığınlar bu oyuna gelmemelidir.

not : Alıntıdır. Burda yazanlara ben katılıyorum.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

hikaye bir giriş, burjuva ve devrim lafları ve bitişinde de iftira.. evet çok harika bir yazı.

kemalistler kendi çıkarları için halkı bölüyorlar öyle mi? kemalistler kemalist düşünceyi savunan insanlar değil mi? kemal dediğimiz de mustafa kemal atatürk değil mi? ve atatürk de padişah olmak varken gidip de laik cumhuriyet rejimini seçmedi mi?

bu durumda ne zırvalıyorsunuz sorabilirmiyim?

hak özgürlük tutmayınca şimdi de iftira mı başladı?
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Phy said:
Hmm soyle anlatayim ozaman da anla neden mektup sayidan bahsettigimi. 70 kisilik bir gezi dusun. 4 kisi ben gelmicem dedi gezi iptal olurmu? Hayir 20 kisi gelmem derse? iptal olur. Bu mantikla bak. Ben diyorum ki mitingler yapildi iyide oldu. ama 70 milyonluk nufusu olan bir ulkede 3.5 milyon cok ama cok ufak bir sayi olarak kaliyor. Ben diyorumki daha kac kisi gelmek istedi de gelemedi is yuzunden yada maddi ihtiyac yuzunden. Mektup email dememin nedenide bu herkes yapabilir. Ama 20 milyon insani bir arada toplamak daha etkili olur.
Hala anlamadiysan bu dedigimi imza toplamak gibi dusun. Yaptirimi arttirmak icin daha cok imza toplamak gerekir.

70 milyonun 70 milyonu da mektup gönderse o hükümet bunu kaale almaz onu anlatmaya çalışıyorum.
1.5 milyon medyana çıkıyor, buna rağmen bunlara "masonlar, bindirilmiş kıtalar" diye hakaret ediyor.
Kendinden olmayanı "halk" saymayan bir zihniyetten bahsediyoruz.
Belediyelerde bile kendisine oy vermeyen bölgelere hizmet vermeyen kişilerden bahsediyoruz.

E-mail yolluyalım diyorsun da, istersen 70 milyon e-mail yollayalım, bu ne işe yarıyacak?
Bunun gerçekten işe yarayacağını düşünüyor musun?
Kaç yaşındasın merak ettim.
Atatürk veya Che Guevra gibi kişiler mevcut yönetime e-mail atarak mı başarmıştı yaptıklarını?
1.5 milyon kişiye "mason" diyen kişilerin, 70 milyon kişinin e-mail atmasından etkileneceğini ciddi ciddi sanıyor musun?

70 milyonluk nüfusla kıyaslayıp 1.5 milyonun az olduğundan bahsediyorsun hala.
Ben sana Ankara diyorum. Ankara. Ankara'nın nüfusu 3.5-4 milyon civarındadır. Böyle az nüfusa sahip bir kentte 1.5 milyon kişi toplamak her baba yiğidin harcı değildir. Buna rağmen ısrarla 70 milyonla kıyaslamaya devam ediyorsun.

Miting alanına toplanmış 1.5 milyon dediğimiz sana 70 ile kıyaslayınca gülünç bir rakam gibi gelebilir. Ama 70 milyonundan 70 milyonunu oraya toplamak imkansız.
Neden?
1- 70 milyon arasındaki bir kısım, AKPyi desteklemekte ve şeriatın gelmesini istemektedir.
2- 70 milyon arasında bir kısım, AKP'nin onları gerçekten zenginleştireceği hayaliyle yaşamaktadır.
3- 70 milyon arasında bir kısım, AKP'nin ülkeye hiç bir zarar veremeyeceğini düşünmektedir.
4- 70 milyon arasında bir kısım, AKP'ye karşı olmasına rağmen, bu toplanılan mitinglerin arkasında başka çıkarların olduğunu, ülkeye hiç bir kazanç sağlamayacağını düşünmektedir.
5- 70 milyon arasında bir kısım, "bir şey yapmalı" diye düşünmektedir.
6- 70 milyon arasında bir kısım, "ben kendim birşeyler yapmalıyım" diye düşünmektedir.

70 milyon arasında bu kadar farklı kesim varken, sen tutup 1.5 milyonu 70 milyonla kıyaslayıp, "en az 20 milyon kişinin toplanması lazımdı ki dişe dokunur bir miting olsun" diye.
İşte bu konuda bizle dalga geçtiğini söylüyorum, ama dalga geçtiğinin farkında bile değilsin. Çok acı bir şey.

Bu ülke, 80 darbesinden sonra, gerek Kenan Evren sayesinde, gerekse de Turgut Özal sayesinde, yeni bir "apolitik Özal tosuncuğu" nesli yetiştirmiştir. Şimdiye kadar gençlerimiz hep apolitik yetişmiştir, 80 darbesi öncesindeki olaylardan bile bihaberdir, duyunca sanki yalan söyleniyormuş bile sanmaktadırlar. Bu kadar içine kapanık bir Türkiye'de, o mitinglerde 1.5 milyona yakın insanı toplamak bile bir mucizedir. En önemli etkisi, siyasetçilerin yaptıklarına karşı halkın gözünü açmış olmasıdır. Bundan bir on yıl önce, millet ülkenin tüm haklarını politikacılara teslim etmişti, politikacılar istediği gibi at koşturmaktaydı. Ancak şimdi durum değişti, halk yavaş yavaş uyanıyor.
Böyle bir etkiyi sağlamış mitingi bile sanki önemsiz birşeymiş gibi göstererek "eğer 20 milyon toplansaydı o zaman işe yarar derdim" diyorsun.
Hani karşılığında daha işe yarar bir teklifin olsa eyvallah diycem de, e-mail göndermek gibi tuhaf şeylerden bahsediyorsun.

Halen bazı şeylerin farkında olmayan ve Atatürk dönemi anlatılırken "kötü" olarak nitelendirilen mandacı tayfadan olduğunu farketmeyenler mevcut. Halen bir kısım halk grubunda üşengeçlik, umusramazlık, vurdumduymazlık var. Bunlar hep 80 darbesi sonucu oluşan umursamazlık akımının neticesi.
Böyle bir durumda 20 milyon insanın toparlanıp sokağa dökülmesini beklemek biraz fazla hayalcilik olur. Rüya kuruyorsun sen derler adama.

Ha bir de AKP'ye karşı olup bu mitinglere katılmayan kişiler arasında en çok duyduğum laf şudur.
"Mitinglere katılanları tek tek tespit edip bizim devletle veya orduyla olan ilişkimizi bitireceklerinden korkuyoruz. O mitingler kalabalık olunca bomba atıp herkesi öldüreceklerinden korkuyoruz. Mitinglere katılmıyorum çünkü can güvenliğimden korkuyorum."

E buna rağmen 1.5 milyon kişinin miting yapmış olmasını eleştiriyorsan, en azından e-mail ile protestodan biraz daha mantıklı teklifler getirmeni rica ediyorum.
Teşekkürler.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Horizon said:
1) Anadolu’da din güçlü bir unsur olmakla birlikte, bu topraklara, kendine özgü bir İslam anlayışı damgasını vurmuştur. Bu, Müslümanlığı oldukça geç bir tarihte kabul eden Türklerin çok tanrılı dinlerinden gelen pek çok inanç ve geleneği de içeren bir İslamdır. İslamda yeri olmayan pek çok Batıl inancın İslam adına, üstelik de çok yaygın kabul görür bir şekilde savunulmasının kökeninde bu olgu yatmaktadır.

2) Şeriatın uygulandığı Osmanlı döneminde dahi, din hiçbir zaman bir Arap ülkesindeki ağırlığıyla toplumsal hayata egemen olmamıştır. Bunda, Osmanlı İmparatorluğunun çok çeşitli bir etnik ve dini yapıya sahip olmasının da belirleyici bir önemi vardır. Örneğin, padişah eşlerinin ve dolayısıyla analarının neredeyse tamamının gayri-Müslimlerden oluşması dikkat çekicidir.

3) Diğer şeri ülkelerle kıyas kabul etmeyecek gelişmişlikte bir kapitalizme sahip olan Türkiye, özellikle 1970’lerden itibaren çok hızlı bir kapitalistleşme süreci geçirmiştir. Türkiye, burjuva devrimini İran’a kıyasla çok erken bir tarihte tamamlamıştır. Kapitalistleşme sürecinde, küçük-burjuvazi toplumsal ağırlığını giderek yitirmiştir. Belirleyici ekonomik ve siyasal güç ise tümüyle tekelci büyük burjuvazinin elindedir.

4) Özellikle 1980 sonrasında, “yeşil” sermaye diye nitelenen bir “İslamcı” sermaye ortaya çıkmıştır. Ne var ki bu sermaye grubunun, İran’daki gibi bir “bazzari” esnafıyla en ufak bir ilgisi yoktur. Bunlar, Özal döneminde çeşitli teşviklerle türedi bir biçimde ortaya çıkan büyük burjuvazinin unsurlarıdır.

5) Bunlar, yaşam tarzları itibarıyla da, geleneksel İslamcı unsurlardan tümüyle farklıdırlar. Aslında varlıklarının tek nesnel zeminini günümüzün “modern” ve “seküler” kapitalizmi oluşturmaktadır.

Bütün bu özgül yapısı, Türkiye’yi İran ve benzeri ülkelerden köklü bir biçimde ayırmaktadır. Dolayısıyla bu topraklarda, şeriata dayalı bir rejimin uzun süreli bir şekilde hayat sürmesi mümkün değildir.

Tüm bu olgulara rağmen, devletin sahibi olduğunu sanan Kemalist sivil-asker bürokrasinin ve bunların etrafında toplanmış ayrıcalıklı bir kesimin “Türkiye yeni bir İran olabilir” çığlığını atmalarının tek nedeni, toplumsal statülerinin elden gidebileceği korkusudur. Kendi çıkarlarını laiklik siyasi üst-kimliği altında saklamaya çalışan bu kesimler, ceberut devlet yapısının korunmasını devletin bekâsından çok kendi çıkarlarının bekâsı için savunuyorlar. İşçi ve emekçi yığınları şeriat korkusuyla gerip, toplumu laikler ve şeriatçılar olarak bölmeyi amaçlıyorlar. Oysa yıllarca dini eğitimi bir devlet dayatması olarak uygulayan ve dini kendi çıkarları temelinde kullanmak için her an bir silah olarak tutan yine bu çıkar gruplarıdır.

Böyle bir süreçte şeriattan söz etmek, toplumu bu temellerde bölmek, olayları saptırmak ve emekçilerin kafasını bulandırmak, sömürücü sistemin temel çelişkilerini gözardı etmeye, unutturmaya yöneliktir. Sömürülen yığınlar bu oyuna gelmemelidir.

not : Alıntıdır. Burda yazanlara ben katılıyorum.


ilginç şeylerden bahsetmiş.
nerden alıntı olduğunu söylersen çok sevinirim.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Bone said:
Ha bir de AKP'ye karşı olup bu mitinglere katılmayan kişiler arasında en çok duyduğum laf şudur.
"Mitinglere katılanları tek tek tespit edip bizim devletle veya orduyla olan ilişkimizi bitireceklerinden korkuyoruz. O mitingler kalabalık olunca bomba atıp herkesi öldüreceklerinden korkuyoruz. Mitinglere katılmıyorum çünkü can güvenliğimden korkuyorum."



1971den sonra aslında olmayacak birşey değil ama hala kimsenin gücünün yetemeyeceğini düşünüyorum bir mitingi bombalamaya.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

@Horizon kendini devletin sahibi sanıp kendi çıkarına yönelik "yaygara" çıkaran bana göre kemalist değildir zaten..

o yüzden benim gözümde içinde kemalistlere nasıl b** atarım düşüncesi barındıran, yaptıkları tespitler kısmen doğru olsa da saldırı hedefi yanlış olan, ve en önemlisi de konunun açılış amacındaki mektuba bir cevap niteliği olmayan bir yazı..

bu tıpkı bir kesimin oha müslüman bombacı demesi gibi çok çok yanlış bir genelleme. bunu bu şekilde genelleyenler aynı şekilde müslümanlığa da b** atmak istiyor.

ha o yazarın dediği kişileri herkes eleştirir, eleştirmeli.. fakat kemalist çıkarcı damgası vurarak değil..

ayrıca bu ülkenin irandan farkı var şeriat gelmez demek çözüm değil ve benim ciddi şekilde olan kaygılarımı gidermiyor
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Aket-Atum said:
Bone said:
Ha bir de AKP'ye karşı olup bu mitinglere katılmayan kişiler arasında en çok duyduğum laf şudur.
"Mitinglere katılanları tek tek tespit edip bizim devletle veya orduyla olan ilişkimizi bitireceklerinden korkuyoruz. O mitingler kalabalık olunca bomba atıp herkesi öldüreceklerinden korkuyoruz. Mitinglere katılmıyorum çünkü can güvenliğimden korkuyorum."



1971den sonra aslında olmayacak birşey değil ama hala kimsenin gücünün yetemeyeceğini düşünüyorum bir mitingi bombalamaya.


1 Mayıs 1977 işçi mitinginde çatıdan halka ateş edenin "derin devlet" adamlarından biri olduğu iddia ediliyor. Polislerin ateş edilen çatıya gitmek yerine panzerlerini halkın arasına sürmesi ve "kazara" birilerini ezmesi de bunu doğrulamışçasına olmuştur.

Daha sonra Sivas Katliamı'nda polisin hiç müdahele etmemesi, itfaiye'nin geç gelmesi, itfaiye'yle birlikte o dönemin belediye başkanının da geldiği ve insanları tartakladığı iddiaları vs.

Bu tip meseleler yüzünden halkın devlete olan güveni azalmıştır. Ayrıca devletten korkmasını sağlamıştır. Bir çok insanın bu tip mitinglere katılmamasının sebeplerinden biri bu. Yani geniş çapta bir miting oldu diyelim, arada bir bombalama vakası olsa bile devlet kendi gücünü kullanarak bunu hasıraltı edebilir. Suçu PKK'ya veya orduya atabilir. Bunu "dinsizlerin cezalandırılması" gibi gösterebilirler.

İnsanların korkuyla yaşamsında bu tip olaylar yer alıyor.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Bana göre baştakı mektubu geçersiz kılmak için yada benzetmesini çürütmek için bazı bilgilere sahip bir yazı.

Dediğin Kemalist konusunda sana katılıyorum aynen bombacı müslüman genellemesi gibi algılanabiliyor. Ama orda ince bi çizgi var , yıllardır terörist ile müslüman kelimesini ikame kelimeler haline getirmeye çalıştılar ve başarılı oldular çoğunlukta.

Burda devletin sahibi olduğunu sanan Kemalistler lafının o derecenin çok uzağında görüyorum. Ama genede o şekilde söylenmiş olması xci , acı , bci gibi ayırıma itiyor ve yanlış.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

2-3 ay önce sanırım buradaki "şetiat geliyor" vari bir konuya yavaş gelsin gibi bir yazı yazmıştım. Dibine kadar geri aldım yazdıklarımı.
Çok doğru tespitler. Sürekli fakirliğe itilen halk, makarnaya, kömüre, nohuta oy veren insanlar elbette kandırılacaklardır. Kandırılıyorlar. Ve o kandırılmış insanların arasından çıkan gençlerde askere alınıyor. Ve onlara orada doğru düzgün eğitim verilmiyor ne yazık ki.

Yılanın başı artık ezilemeyecek kadar büyüdü.
Türkün aklı başına sonradan gelir vari bir söz vardır. Ne yazık ki çok doğrudur.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Bone said:

Bu ülke, 80 darbesinden sonra, gerek Kenan Evren sayesinde, gerekse de Turgut Özal sayesinde, yeni bir "apolitik Özal tosuncuğu" nesli yetiştirmiştir. Şimdiye kadar gençlerimiz hep apolitik yetişmiştir, 80 darbesi öncesindeki olaylardan bile bihaberdir, duyunca sanki yalan söyleniyormuş bile sanmaktadırlar. Bu kadar içine kapanık bir Türkiye'de, o mitinglerde 1.5 milyona yakın insanı toplamak bile bir mucizedir. En önemli etkisi, siyasetçilerin yaptıklarına karşı halkın gözünü açmış olmasıdır. Bundan bir on yıl önce, millet ülkenin tüm haklarını politikacılara teslim etmişti, politikacılar istediği gibi at koşturmaktaydı. Ancak şimdi durum değişti, halk yavaş yavaş uyanıyor.
Böyle bir etkiyi sağlamış mitingi bile sanki önemsiz birşeymiş gibi göstererek "eğer 20 milyon toplansaydı o zaman işe yarar derdim" diyorsun.
Hani karşılığında daha işe yarar bir teklifin olsa eyvallah diycem de, e-mail göndermek gibi tuhaf şeylerden bahsediyorsun.

Halen bazı şeylerin farkında olmayan ve Atatürk dönemi anlatılırken "kötü" olarak nitelendirilen mandacı tayfadan olduğunu farketmeyenler mevcut. Halen bir kısım halk grubunda üşengeçlik, umusramazlık, vurdumduymazlık var. Bunlar hep 80 darbesi sonucu oluşan umursamazlık akımının neticesi.
Böyle bir durumda 20 milyon insanın toparlanıp sokağa dökülmesini beklemek biraz fazla hayalcilik olur. Rüya kuruyorsun sen derler adama.

Ha bir de AKP'ye karşı olup bu mitinglere katılmayan kişiler arasında en çok duyduğum laf şudur.
"Mitinglere katılanları tek tek tespit edip bizim devletle veya orduyla olan ilişkimizi bitireceklerinden korkuyoruz. O mitingler kalabalık olunca bomba atıp herkesi öldüreceklerinden korkuyoruz. Mitinglere katılmıyorum çünkü can güvenliğimden korkuyorum."

E buna rağmen 1.5 milyon kişinin miting yapmış olmasını eleştiriyorsan, en azından e-mail ile protestodan biraz daha mantıklı teklifler getirmeni rica ediyorum.
Teşekkürler.


lise 2. sınıfa gidiyorum.ve bizim sınıfta 30 kişiden 25 i magazin okuyup mp3 playerlarında yoz yoz müzikler dinliyor,amerika deyince 'aah amerika' diye iç geçiriyolar.

'neymiş bu amerika?' diyorum.gökdelenler müzik asıl hayat orda filan diyolar.harlemde dayak yiyen zencilerden filan haberiniz yok sanırım diyorum.defol git diyolar filan...elin salağı hayattan haberi yok,sorsan hayatını yaşıyor.haberin olmayan bişeyi nasıl yaşarsın anlamam ben.

katılıyorum yani bone a.herkes bi apolitik,kültürel egamonya altında boş mu boş yetişen bir nesil.

din kültürü dersinde ferhan adlı,okuldışı türban takan bir kız,öğretmenin kafirler ve cehenneme gidecekler hakkındaki konuşmaları sonucunda satanistler,ateistler,bide komünistler cehenneme gider demesi filan.yahu bilmiyosun konuşma bari.ağzının ortasına geçiricektim kızın zor tuttum kendimi 2 sıra ötedeyim.

bişey bildiğini sanan,bilmeyen bir nesil.ukalalık tavan yapmış zaten.ne desen onlar haklı...bide öğretmenler derler hergün hergün,'gelecek size emanet' diye.yahu şu adamlar neyi emanet alıcak alsa ne yapıcak?

sonumuz iyi değil
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...