fenris Mesaj tarihi: Ocak 29, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 29, 2008 yapmaya said: ne yazik ki hala şeriat la türbanının alakasını açıklayan olmamış. e şeriat isteyen bi hareketin simgesi. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Phobos Mesaj tarihi: Ocak 29, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 29, 2008 Yahu newdonis gibi tiplerin* mesajlarını ka'ale alıp yanıtlamayın, laf yetiştirmeyin zaten otomatik olarak çekip gider. Birileri onun gibilere cevap yazdıkça coşa gelir bunlar. * "newdonis gibi tipler" derken o zihniyettikeleri kastettim, adam gibi tartışan eden kesime lafım yok. Kimse üzerine alınmasın. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
yapmaya Mesaj tarihi: Ocak 29, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 29, 2008 newdonisi bilmem de, burda hangi adam gibi davranış harici konuşmamı gördünüz,quotelarsanız sevinirim. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
yapmaya Mesaj tarihi: Ocak 29, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 29, 2008 fenris said: yapmaya said: ne yazik ki hala şeriat la türbanının alakasını açıklayan olmamış. e şeriat isteyen bi hareketin simgesi. nerde yazıyor öyle birşey.+ benim tanıdıgım türbanlı var ama şeriat istemiyor? Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Griswold Mesaj tarihi: Ocak 29, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 29, 2008 Ekmek said: Abi newdonisin bi fikri, bi idelojisi zart zurt yok. Adamın son 3 ayda aldığı 17 accountta savunduğu tek şey var, yüzüne söyleyemediğini burda da söyleme. Bildiğin forum trollü yem vermeyin şuna. Abi cidden bak, trollük yaptığını gördüğünüz adamlara cevap vermekle uğraşmayın, direk sallamayın, kimse sallamazsa kendi gider yani. Yemlemeyelim hakikaten. Adam gibi tartışan belli sinir kaldıran belli, hiç sinirlerimizi bozmadan en güzel çözüm bandan önce direk sallamamak olur. Adam account açıp açıp gelir yani sonuçta dikkate alındığı sürece. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Sacros Mesaj tarihi: Ocak 30, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 30, 2008 yapmaya said: benim tanıdıgım türbanlı var ama şeriat istemiyor? çocukluktan bi insana korkuyla eğitim verilirse ne o kafadaki türbanı çıkarır ne şeriat ister. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Ferrero Mesaj tarihi: Ocak 30, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 30, 2008 türban ve başörtüsü arasındaki ince çizgiye dikkat plz. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
PrudenT Mesaj tarihi: Ocak 30, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 30, 2008 valla başörtüsüyle açıköğretim sınavlarına girmek falan yıllardır yaşanan olaylar 40 yaşında kadınların baş örtüsünü lafla da çıkarttıramıyorsun Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
eisenheim Mesaj tarihi: Ocak 30, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 30, 2008 Ferrero said: türban ve başörtüsü arasındaki ince çizgiye dikkat plz. +1 Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
sg-1 Mesaj tarihi: Ocak 30, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 30, 2008 Türkiye’ye ’laik’ demeyin lütfen Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
sg-1 Mesaj tarihi: Ocak 30, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 30, 2008 Sarı öküz SÖMESTR başladı. Karne hediyesi olarak ne versem acaba diye düşünüyordum, karınca kararınca, şu meşhur hikáyeyi vermek geldi aklıma. Yetişkinlerin işine yaramadı... Belki çocukların işine yarar. * Ormanın birinde... Aslanlar toplanmış. "Yahu" demişler, "Hesapta kralız, açlıktan öleceğiz birader... Maymuna saldırsak, ağaca kaçıyor; fillere saldırsak, fazla büyük... Ceylanlar hızlı, yetişemiyoruz; kuşa dalsak, uçuyor; e balık yakalayacak halimiz de yok... N’aapsak?" Bir tanesi "En iyisi, öküzlere saldıralım" demiş, "iri yarı görünüyorlar ama, ne pençeleri var, ne dişleri diş... Tam dişimize göre!" Olur mu? Olur. Hücum! Ama evdeki hesap çarşıya uymamış; öküz, öyle yabana atılacak hayvan değilmiş meğer... Organize oluyorlar, topluca savunma yapıyorlar, püskürtüyorlarmış. Aslanlar aç bilaç. N’aapsak, n’aapsak? "Tilkiye danışalım" demişler. Tilki "kolay" demiş, "beni, öküzlerin yaşadığı zengin otlakların prensi yapın, işinizi halledeyim..." Kabul etmişler. Tilki, elinde beyaz bayrakla öküzlere gitmiş, "saygıdeğer öküzler" demiş, "aslında aslanlar uysaldır, sizi de çok seviyorlar... Ama şu aranızdaki sarı öküz var ya, sarı öküz, işte sorun o... Görünce tahrik oluyorlar, canları çekiyor, verin şu sarı öküzü, kurtulun kardeşim, huzur içinde yaşayın!" Öküz heyeti düşünmüş taşınmış, "bana dokunmayan yılan bin yaşasın" mantığıyla, verivemişler sarı öküzü... Aslanlar da afiyetle yemiş. Bir gün, iki gün... Tilki gene gelmiş. "Bakın gördüğünüz gibi, saldırılar kesildi, mutlu mutlu yaşıyorsunuz" demiş ve eklemiş: "Ama şu benekli öküz var ya, benekli öküz, o burada olduğu sürece size rahat yüzü yok arkadaş, canları çekiyor, verin, kurtulun!" Öküz heyeti düşünmüş, "otlağın selameti için" teslim etmiş benekli öküzü. Üç gün, dört gün... Tilki gene gelmiş. Kuyruğu uzun olanı... Burnu beyaz olanı... Tombul olanı... Tek tek alıp, gitmiş. Otlak seyrelmiş. Aslanlar semirmiş. Bir gün... Tilki gelmemiş! Gerek kalmamış çünkü. Direkt aslan gelmiş. "Hanginizi istiyorsam, canım hanginizi çekiyorsa, onu vereceksiniz, adamı hasta etmeyin" demiş. Otların arasında tir tir titreyen, tek tük kalmış öküzler, "keşke sarı öküzü vermeseydik" demiş ama, iş işten geçmiş. * İşte böyle çocuklar... Öküzlük böyle bir şey. Yılmaz Özdil'in bugünkü yazısı, diğer başlığa da koymuştum, ama buraya daha bi yakıştı. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
LathspeLL Mesaj tarihi: Ocak 30, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 30, 2008 Harika yazı harika. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
sir Mesaj tarihi: Ocak 30, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 30, 2008 survival of the fittest? gerçekten örnek alıncak hikaye vay be. ufkum genişledi adeta. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Sparkcaster Mesaj tarihi: Ocak 30, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 30, 2008 teşekkürler sir bakış açını tekrar gösterdiğin için Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
sir Mesaj tarihi: Ocak 30, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 30, 2008 keşke emin çölaşan hiç gitmeseydi hürriyetten, en azından böyle sığ ajitasyon yazıları değil de kapı gibi belgeli, sağlam olaylar yazardı. şimdi meydan böyle tatlı su muhaliflerine kaldı.. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
sg-1 Mesaj tarihi: Ocak 30, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 30, 2008 Adamın fabldan anladığı doğal seleksiyon olmuş. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
raw power Mesaj tarihi: Ocak 30, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 30, 2008 sir said: keşke emin çölaşan hiç gitmeseydi hürriyetten, en azından böyle sığ ajitasyon yazıları değil de kapı gibi belgeli, sağlam olaylar yazardı. şimdi meydan böyle tatlı su muhaliflerine kaldı.. Haklısın.Hürriyet'in de istediği ajitasyon değil mi zaten? Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
odiflame Mesaj tarihi: Ocak 30, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 30, 2008 sir said: survival of the fittest? gerçekten örnek alıncak hikaye vay be. ufkum genişledi adeta. aha aha aha ... fabllara darwinsel bakış. evrim teorisini mi kutlamak lazım yoksa darwini mi? Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
LathspeLL Mesaj tarihi: Ocak 30, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 30, 2008 "Sığ ajitasyon"'muş :) Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
sir Mesaj tarihi: Ocak 30, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 30, 2008 bekir coşkunla yılmaz özdil bunu hep yapıyor zaten =)) okurlarının her zaman duymak istediği ezberden laflar, yüzeysel bi vatanseverlik, bayrak milliyetçiliği ve banal espri anlayışları..hadi bi anlaşma yapalım, ben engin ardıçtan alıntı yapmiyim siz de bu iki adamın yazılarını koymayın, valla daral geliyo ya. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
SturmVogel Mesaj tarihi: Ocak 30, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 30, 2008 sir said: bekir coşkunla yılmaz özdil bunu hep yapıyor zaten =)) okurlarının her zaman duymak istediği ezberden laflar, yüzeysel bi vatanseverlik, bayrak milliyetçiliği ve banal espri anlayışları..hadi bi anlaşma yapalım, ben engin ardıçtan alıntı yapmiyim siz de bu iki adamın yazılarını koymayın, valla daral geliyo ya. Yılmaz Özdil'in savunduklarını sen söylemeye cesaret edebilir misin? söylesene sir, başbakan'ın artık klişeleşmiş mahalle ağzına, sağa sola bağırıp durmasına yada dün A dediğine bugun Z demesinden mi örnek vereceğiz? savunduğunuz insandan daha takiyyeci olmanızı tavsiye etmem. harbi komik oluyorsunuz artık. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
sir Mesaj tarihi: Ocak 30, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 30, 2008 konunun tayyiple ilgisi ne ki şimdi? bu ülkede tayyipi eleştirmek, amerikada bushu eleştirmek kadar kolay, ikisinin de yediği haltlar ortada, seviyeleri ortada. ben gazetecilikten söz ediyorum, hakiki gazetecilik yapmaktan. hem bu ülkede zor olan iktidarları eleştirmek değil, kalıplaşmış, kemikleşmiş şeyleri eleştirmek. onu da herkes yapamaz tabi. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Absolut Mesaj tarihi: Ocak 30, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 30, 2008 Din gibi mi? Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
yapmaya Mesaj tarihi: Ocak 30, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 30, 2008 dinler eleştiriye kapalıdır. eleştirsen bile eline ne geçer? inanla alakalı birşeydir din,seni alakadar etmez. ha kendi dinini kendinle eleştirebilirsin,başkasının dinini eleştirmen ne sana yarar saglar ne ona. +yilmaz özdil neyi savunuyormuş da o cesarete sahipmiş? +sire katılıyorum.emin çölaşan hiç olmazsa yalanda olsa dogruda olsa olaylara ciddi sonuçlara göre yazı yazıyordu,böyle fabllar ve masallarla degil. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Absolut Mesaj tarihi: Ocak 30, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 30, 2008 Benim dinim beni alakadar eder. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar