Masteis Mesaj tarihi: Mayıs 22, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 22, 2007 Artık eve kitlicem kendimi hatta camdan bile kafamı uzatmıcam bu gidişle. Ya anlamıyorum insanların derdi nedir? Yanımda bir arkadaş yolda gidiyoruz muhabbet ede ede neyse elemanın biri çaktı omzu geçti, ha o yapmış ha ben yapmışım ne olursa olsun "pardon" her zaman derim. Döndüm pardon dedim ki gayet böyle sevimli birşekilde surat asarakta değil neyse ilerlerken arkadan bi bağrış geldi "Artislik yapma lan!". Zaten sinirliyim biraz(kızla sorunlar yaşadık biraz)döndüm arkamı ne diyon ya kimsin sen falan üstüne gitmeye çalıştım arkadaş tutuyor beni yanda. Allahtan tutmuş... Mübarek çingene ordusu, yok artık dedirtcek şekilde bölünerek çoğalıyorlar 7-8 kişi oluverdiler bi anda(artık böyle biri damdan fırlıyor biri lağım kapağından çıkıyor vs.), elemanda çıkarmış kasap bıçağını küfrediyor bana üstüme falan geliyor. Esnaflar falan vardı allahtan tuttular hepsini biraz tartıştık sonra biz yolumuza devam ettik tabi ki klasik olarak polisler gelmedi elemanlar vırvır ediyor adamlar bize "siz gidin" vs. diyor. Bundan önce benim ilk çeşmeye taşındığım gün(4 sene yada daha fazla oluyor heralde) okul çıkışı beni indirmeye gelmiş diğer okuldan bi ordu öğrenci vardı. Hoşgeldin komitesiymiş... Okulun penceresinden atlayıp kaçtığımı hatırlarım. Arkadaşımın başından geçmiş bir olay buda : Arkadaşı 7-8 kişi sıkıştırmış dövcekler niyetlenmişler(bok yere). Bizim arkadaşta bunlara demiş "erkekseniz tek tek gelin" vs. Bunlarda gaz tabi tamam hemen yapalım. Bizim eleman bunlardan birini tekme tokat dövmüş sonrada basmış topuğu kaçmış. Geçen yıl yada ondan önceki yıl, rekabette olan 2 restaurant şefleri satırlarla birbirine girmişti çarşı içinde. Sonucundan biri hemen ambulansa kaldırıldı diğeri ise kapışma sonunca kulağını yerde arıyordu. Daha orta 3'te okuyorum güzelyalı parkındayım dolanıyorum(akşam 8 civarı). Tam 4-5 metre önümde silahlı çatışma olmuştu. G.t korkusundan donup kaldığımı hatırlıyorum. Yav ben ne zaman dışarı çıktığımda içim rahat çıkıcam? Elin piskopatı geliyor çekiyor bıcağı sokuyor sonrada bişi olmamış gibi gidiyor. Nedende yok hani, eskiden ne güzel namus, kan davası falan vardı. Şimdi oda yok... Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
oper Mesaj tarihi: Mayıs 22, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 22, 2007 geçmiş olsun... amma bedeviymişsin be kardeş, benden kötü olmasın da... Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
tellos Mesaj tarihi: Mayıs 22, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 22, 2007 Böle şeyler olurda sende biraz İlker Yasin'lik varmış bea abi=) fazla denk gelmiş sana Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Pyro Mesaj tarihi: Mayıs 22, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 22, 2007 sen her evden çıkmadan önce bir du$ al en iyisi. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Apache Mesaj tarihi: Mayıs 23, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 23, 2007 dediğine katılıyorum sonuna kadar masteis.sokaklar gün geçtikçe psikopat manyakların oyun sahası haline gelmeye başladı.insanlar en ufak durumda parlayıp insanlıklarından çıkacak duruma gelebiliyorlar. "kendilerine uymayan","hoşlanmadıkları" kişilere omuz atma,lafla taciz vb. şekilde rahatsız ederek gezip tozabiliyorlar. işin bir diğer boyutuda sokaktaki insanın iyi niyetinin gittikçe azalması. sokakta birbirine sarılan gençlerin yoldan geçen bir arabadan inen kişilerce dövülmesi,gazi ünide küpe takan öğretim görevlisinin saldırıya uğraması.bunlar ufak şeyler gibi gözüküyor ama ileride patlayacak sosyal histerinin başı gibi birşey. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
tellos Mesaj tarihi: Mayıs 23, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 23, 2007 Abi izmit'de küpe takan cocuk, küpe takan başka çoçuğa ''niye küpe takıyon ibnemisin lan'' dedi, ben alıştım artık hayatımıza renk katan insanlar.. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
-Wissy Mesaj tarihi: Mayıs 23, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 23, 2007 Asil korkman gereken korkunun kendisi! Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
wizardofoz Mesaj tarihi: Mayıs 23, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 23, 2007 Tak kulaklıkları yürü git. Zaten dışarıda duyalacak kuş sesi de kalmadı artık. Yoo, gerçekten, tak kulaklıkları ve yürü git. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
kingpin Mesaj tarihi: Mayıs 23, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 23, 2007 said: . Bizim eleman bunlardan birini tekme tokat dövmüş sonrada basmış topuğu kaçmış. ahahah az gülmedim, geçmiş olsun. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
paparnoz Mesaj tarihi: Mayıs 23, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 23, 2007 tellos izmit'in klasik muhabbetidir yahu o,etrafda psikolojisi bozulmuş bir yığın insan evladı var.Fabrikaların dumanlarımı insanların psikolojisini bozdu bilmiyorum ama ben izmit'te doğdum büyüdüm sıradan olağan geliyor,30 yaşında yaşını başını almış adamları geçen abi sıkıysa yesene ehüehü diye sümüklü böcekleri çiğ çiğ atıp atraksiyon yaptıklarına tanık oldum onun dışında çarşı çocuğu olayı var,babası eve 600 ytl getiriyor kıt kanaat geçiniyor aile,kız dershane taksitini ödemek bahanesiyle gidip diesel kot alıyor ki yüzde 70 i böyle bu marka giyinen gençlerin şu izmit'te 2 sene oldu olmadı hapisten yeni çıkmış gençler en olmayacak arkadaşlarla kavga edip hayatında kavga etmemiş adamı bıçakla öldürdü (kelebek) ki şu derince 60 evler bölgesinde sırf bir laf atmadan dolayı silahların patlaması 3 kişinin ölmesi olayını hiç katmıyorum.Daha geçenlerde kaşkal dere mevkiinde bir adamı arabanın içinde kurşun yağmuruna tutmuşlar (mafia hesaplaşmasıymış) ve yine ilginçtir hırsızlık olaylarıda artık gün ortasında yapılmaya başlandı.(ne yazıkki tabelalarda izmit bir avrupa kentidir yazar) istanbul'a döndü bir dirhem huzur bulduğum şehir.Vakti zamanında ülkü ocaklarına ateriler kuruluydu mesela sırf çocukları ülkü ocaklarına çekmek için (kalktımı bilmiyorum,ama çocuklar abi sıtrit faytır alfa kaseti gelmiş ülkü ocağına diye vakti zamanında ülkü ocaklarına gittiklerini biliyorum) Uzun lafın kısası insanları biz kontrol etmediğimiz için evde kapanmanında hiçbir faydası olmayacaktır.Birisi omuz attığında hiç istifini bozmadan yürümek en akıllıcası olacak çünkü herkes sen veya ben değil "pardon yanlışlıkla oldu kusura bakmayın" diyen birini çoğu zaman bulamazsın şu türkiye'de,daha dün sigara ekmek felan alıyorum bir kavga oldu adamın teki koşa koşa alışveriş yaptığım bakkala girip ekmek bıçağını kaptı ben direk marketin kapısını kapattım adamı sakinleştirene kadar canımız çıktı.Kavga sebebide okey'de taş çalmış adam O_o işsizlik böyle birşey işte. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
kertenkel Mesaj tarihi: Mayıs 23, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 23, 2007 ben dünyanın tehlikeli bir yer olduğunu unutmuştum, ki geçen gün kalamış marina'da 2 tane 14-15 yaşında çocuk KILIÇ çekti bize... topuklamasak herhalde bir tarafımızdan girip öbür tarafımızdan çıkacaktı... not: bıçak falan değil KILIÇ en az 35-40cm'di not2: 50 metre ileride asayiş, polis çevirmesi vardı [ Mesaj 23 Mayıs 2007, Çarşamba - 09:43 tarihinde, kertenkel tarafından güncellenmiştir ] Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
kertenkel Mesaj tarihi: Mayıs 23, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 23, 2007 iki tane gitti... [ Mesaj 23 Mayıs 2007, Çarşamba - 09:42 tarihinde, kertenkel tarafından güncellenmiştir ] Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Xaenin Mesaj tarihi: Mayıs 23, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 23, 2007 Ya plastik tabanca alıp belime takıp gezicem ben bu gidişle . Geçen gün kadıköyde Metal Gear Solid oynadım resmen . Sahilden Rexx'e doğru yürüyorum , gece saat 11 falan , arkadaşların yanına gidiyorum . Karanlık bi caddeye girdim ilerde 3 tane 17-18 yaşlarında çocuk var , görüntü itibariyle sakat duruyorlar , çantamda da laptop var , giderse yanarım . Lan dedim tek kişi olsa belki indirip kaçardım da yok , 3 kişi olmaz . İndim bi alt sokaktan girdim ordan yukarı çıktım , duvardan yaslandım baktım , hızlı adımlarla diğer sokağa girdim , oradan da devam ettim . Bu arada yaşı çok büyük olmayan tinerci npc lerin levelı o kadar yüksek değil , biraz daha çocuk tipli görürseniz avucunuzun içine anahtarı alıp sadece sivri kısmı gözükecek şekilde gösterin , vallaha korkuyorlar . Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
kertenkel Mesaj tarihi: Mayıs 23, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 23, 2007 ya inan bulaşılacak gibi değil, hayatımızı riske atmaya değmez biz 5 kişi olmamıza rağmen 2 kişiden kaçtık ki bizden en az 6-7 yaş küçüktüler öyle bir şey çıkarttılar bellerinden... hayatımızı riske etmeye değmez... direk topuk en iyisi... Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Xaenin Mesaj tarihi: Mayıs 23, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 23, 2007 Haklısın ama bunlar her bıçak çektiğinde üstümüzdeki her şeyi alacaklarsa ve 50 metre ilerde duran polis bişey yapmayacaksa 3-5 yıla ne hale gelir sokaklar ? Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
BlaCk Mesaj tarihi: Mayıs 23, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 23, 2007 öyle işte polisten medet ummayın hatta o tinerciler bile daha guvenılırdır Masteis olay nerde oldu ya izmirde mi? Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Masteis Mesaj tarihi: Mayıs 23, 2007 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 23, 2007 Silahlı çatışma tam olarak güzelyalı parkının bittiği(caddenin başladığı, hemen yanındada pehlivanoğlu var orda oldu). hoşgeldin komitesi mehmet akpınar okulunda(çeşmede) oldu. arkadaşı nerde kıstırdılar tam yer bilmiyorum(alsancak olabilir) ilk anlattığım olay ise çeşme merkez, balıkçılar sokağının o taraflar Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
nileppezdel Mesaj tarihi: Mayıs 23, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 23, 2007 Ben de İstanbul'da böyleyim, sokağa çıkmaya harbi korkuyorum. Tinerci, çingene, yobaz, deli bi sürü it kopuk dolu etraf.. Arkadaşlar hep kadıköye gidiyo ama benim g.tüm yemiyo. Şööle bi alışveriş merkezi olsun, bağdat caddesi olsun nispeten nezih, karanlık sokaklar olmayan kalabalık yerler olsun. Ne ööle milyon tane tinercinin arasına gideyim kadıköyde. Kafam girsin böyle memlekete, sokağaçıkamaz olduk yaa :( Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
taz Mesaj tarihi: Mayıs 23, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 23, 2007 sokaktaki kekolardan nasiplenmemek istiyorsanız tipinize dikkat edin arkadaşlar. ciddiyim. öyle 20 tane küpe, uzun saç, falan filan tiplere çok uyuz oluyor bunlar. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Apache Mesaj tarihi: Mayıs 23, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 23, 2007 said: sokaktaki kekolardan nasiplenmemek istiyorsanız tipinize dikkat edin arkadaşlar. ciddiyim. öyle 20 tane küpe, uzun saç, falan filan tiplere çok uyuz oluyor bunlar. bir bok yiyemezler,hırt hepsi. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
RayCharles Mesaj tarihi: Mayıs 23, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 23, 2007 Apaçi öyle diyosun da Allah korusun abi biri bıçak çekse soksa bi tarafına umrunda mı sanki Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
taz Mesaj tarihi: Mayıs 23, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 23, 2007 apache tamam aga sen kapışırsın o zaman :D Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Natanyal Mesaj tarihi: Mayıs 23, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 23, 2007 Özellikle tatil yörelerinde yerli halk,tatilci kesime çok sataşıyor. Benim kuzenim benden bir yaş küçük olmasına rağmen çok çocuksu görünüyor surat vs. olsun.Durduk yerde çocuğa sürekli sataşıyorlar çocuğa.Bir keresinde durduk yerde yine laf atmışlar,bu dönüp bakmadı diye çocuğu hırpalamaya başlamışlar.Şansa mi diyeyim artık ne diyeyim bende o arada sahilde olduğum için görüyorum bu olayı ve yanlarına gidiyorum.Kuzenimin kolundan tutuyorum "eve dönüyoruz" diyorum ve "sen kimsin" diye bir ses duyuyorum ve kafama bira şişesi yiyorum. Zaten canımın acımasına dayanamam,aşırı sinirli bir kişiliğim var ve bana bu olunca ben o baş ağrısı ile ki başımdan kan geliyordu,çocuklara tek daldım ve üçünü de dövdüm.Hatta bir ara gaza gelip beni tutmaya çalışan kuzene bile vurdum.Baktım kaçıyorlar hadi eve dedim bu seferde bir anda yine aynı çocuklar + rahat 20 kişi toplandılar.Denildiği gibi çatıdan,bacadan,lağımdan her yerden çıkıyorlar bir anda.En sonda devriye gezen jandarma geliyor ve bizi tutuyor eve kadar kendileri bırakıyor.Diğer çocuklardan 4 tanesi de gözaltına alınıyor. Ertesi gün sahile bu sefer kalabalık bir grupla iniliyor ne olur ne olmaz.Çocuklarla karşılaşılıyor ve çocuklar sadece bakıyor bir şey yapamıyor ki bir önceki günden daha kalabalık olmalarına rağmen.Jandarma terbiye mi etmiştir nedir bilinmez ama ben yazlıktaki 7 günümü kafamda bir bandajla geçirmek zorunda kalıyorum. Yeter artık yani,büyükşehirlerde bu tür olayları şimdiye kadar yaşamadım hiç.Oturduğum yerlerden olsa gerek bilmiyorum ama yaşamakta istemem.Kavgayı hiç sevmeyen bir kişiyim,özellikle kavga edilen ortamlardan kaçmaya çalışırım ama yanımdakine,akrabama veya direk bana yapılınca gözüm hiç kimseyi görmüyor. Böyle bir zamanda bir bıçak darbesine ya da bir kurşuna gitmekte istemiyorum.Bunlara kökten bir çözüm bulunamaz ama en azından azaltılması lazım yoksa ya katil olacağız ya da kurban. [ Mesaj 24 Mayıs 2007, Perşembe - 00:23 tarihinde, DarKRideR tarafından güncellenmiştir ] Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Ardeth Mesaj tarihi: Mayıs 23, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 23, 2007 sırf bu yüzden işte avrupa'nın en sakin ülkelerinden birine yerleşesim geliyor bazen. En tiksindiğim durum bu durum ya, yok imkanmış, yok iyi akademik ortammış falan bunların eksikliğini kaldırırım ama eline bıçak alanın sokağa indiği piskopatlaşmış bir ülke harbiden sinir ediyor beni. Bu yüzden zaten amerikaya falan da mastera doktoraya gitmem her ne kadar akademik açıdan orası daha verimli olsa da. Orasının da bu açıdan hali pek iç açıcı değil bence. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Griswold Mesaj tarihi: Mayıs 23, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 23, 2007 Bir arkadaşımın arkadaşı bizim okuldan çıkıp (Bilgi Üni. Dolapdere kampüsü) hayatının hatasını yapıyor ve okuldan paso kalkan otobüslere binmek yerine yürümeye karar veriyor Taksim'e. Yolda haliyle bir dayı çeviriyor, cep telefonunu rica ediyor bıçağı eşliğinde. Kahramanımız da bari sim kartını alayım falan derken telefonu adamın elinden geri kapıp (vermiş arada bir de telefonu) topukluyor, sonra da yolda polisle karşılaşıyor. Polise diyor ki böyle böyle. Polis nerede diyor, kahramanımız dönüp gösteriyor, geri dönüyor, polis arazi. Benim okul ofsayt kısacası, Dolapdere'ye gidiyorum her allahın günü. Okul otobüs kaldırmasa meydandan imkanı yok gidilmez, kafamı alırlar bu tiple (1-2 gitmişliğim var ama ballıyım, bir şey olmadı lol) Açıkçası gece dışarda olmaya ben de tırsıyorum, hep tırstım. O kadar çok tırstım ki neredeyse hiç bir şey gelmedi başıma allaha şükür. Ama gelmeyeceği anlamına da gelmiyor bu. Kışın özellikle cüsseli gösteren montlar vs. giyiyorum, çok sarmıyorlar (boy uzun ama en sıfır), saçı açıp haldır huldur yürüdüğümden, biri sarma amaçlı bir şey söylese de duyamayacağımdan (kulaklık) çok problem olmuyor. Her an tetikte yürüyorum ama, her an topuklamaya hazır yürüyorum çünkü biri sarsa kavga mavga çıksa direk hastanede açarım gözü kaçamazsam =) Bağdat Caddesi denmiş te, orası da tekin değil 3'ten sonra (gerçi 3'ten sonra normaldir heh). Bir kere sarmışlardı ordayken, ama adam beni tek zannederek sarmış olduğu için ben istifimi bözmadan geri dönüp 2-3 metre ilerdeki 1-2 arkadaşımla geri ziyaret edince kendisini (arkadaşlardan biri apartman gibi bir arkadaştı) vaz geçmişti. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar