Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Gerçek islam bu değil !


Feamer

Öne çıkan mesajlar

evde notlarıma, kağıtlara falan bakmak lazım, tatil zamanı anca bakabilirim :)

ama sabah bunları buldum, bunlarda yeterli aslında,

http://ah-arkeoloji.tumblr.com/
http://tr.wikipedia.org/wiki/A%C5%9F%C4%B1kl%C4%B1_H%C3%B6y%C3%BCk

öte yandan, arkeoloji okumayı çok istedim, ama işler güçler pek izim vermedi, birde alta ki gibi de bir olay var ve benim canımı sıkıyor şahsen:

"Eski zamanlarda arkeoloji sadece bilim çevrelerinin kendi içinde tartıştığı, çoğu zaman yayınlanana dek yeni bulguların “saklandığı” bir anlayışı benimsemişti. Kemikleşen bu izole anlayıştan olsa gerek yakın çevremiz dahil olmak üzere çoğumuzun biz arkeologların neyi, nasıl ve ne için kazdığımızı anlaması pek kolay olmuyor."

bunun dışında hitit ve truva da yapılan yeni kazılar ve çıkan sonuçlar var, onlarda bir çok şeyi değiştiriyor, ama bunların genel bilgi olarak kabl edilmesi için her halde 100 sene falan geçmesi lazım, zaten kimseyi de ilgilendirmiyor, eski yazılanlar yetiyor onlara.

eskiden belli efsanelerin izinden giden, maceracı-araştırmacıların yaptıkları kazılar ile bu külliyat oluştu, onlarda bulgularını efsaneler ışında değerlendirdiler,

mesela truva kazıları truva destanı ile paralel olacak şekilde yapıldı, sonuçlandırıldı,

dün geceki mevzu içinde benzer şeklide yapıldı araştırmalar

neyse yazsam yazılır da cidden vaktim yok
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Türkiye’de kaç okul var?
67 bin…
Kaç hastane var?
1220…
Kaç sağlık ocağı var:
6 bin 300…
... Peki kaç cami var?
85 bin…
Her 60 bin kişiye 1 hastane düşerken, 350 kişiye 1 cami düşüyor.
Peki kaç kilise var?
270…
Kaç cemevi var?
100.
* * *
Türkiye’de kaç doktor var?
77 bin…
Peki kaç din görevlisi var?
90 bin…
Türkiye’de her 900 kişiye bir doktor düşerken, her 780 kişiye bir din görevlisi düşüyor.
Eğitim-Sen’e göre Türkiye’nin 200 bin öğretmen açığı var.
* * *
Türkiye’de kaç kütüphane var?
1435…
Almanya’da kaç kütüphane var?
11 bin…
Türkiye’nin kaç kentinde devlet tiyatrosu var?
13…
Kaç kentte kuran kursu var?
81…
Bu kursların toplam sayısı kaç?
3852…
* * *
Türkiye’de 1 opera derneği var; 11 bale, 10 heykel, 18 resim, 18 sinema, 38 tiyatro derneği var.
Peki kaç tane “cami yaptırma derneği” var?
35 bin…
* * *
İçişleri Bakanlığı’nın bütçesi ne kadar?
783 trilyon…
Ulaştırma Bakanlığı’nın?
678 trilyon…
Bayındırlık ve İskân Bakanlığı’nın?
677 trilyon…
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın?
632 trilyon…
Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’nın?
280 trilyon…
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın?
249 trilyon…
Çevre ve Orman Bakanlığı’nın?
404 trilyon…
Sadece Sünnileri temsil eden Diyanet İşleri Başkanlığı’nın bütçesi ne kadar?
1.3 katrilyon…
8 bakanlığın bütçesi kadar…
22 üniversitenin toplam bütçesine denk…
* * *
Diyanet İşleri Başkanlığı bütçesinin yıldan yıla büyümesine bakalım:
1997′de 66 trilyon.
1998′de 119…
1999′da 180…
2000′de 270…
2001′de 302…
2002′de 553…
2003′te 771…
2004′te 1 katrilyon…
2005′te 1 katrilyon…
2006′da 1,3 katrilyon…
2007′de 2.7 katrilyon…
* * *
Bir ülke, Diyanet’e, bütün üniversitelerine ayırdığı bütçe kadar pay ayırıyor ve bunu son bir yılda ikiye katlıyorsa, doktordan, öğretmenden fazla imam yetiştiriyorsa, hastane değil cami yaptırıyor, kütüphaneden çok Kuran kursu açıyorsa, o ülkenin durup bir daha düşünmesi gerekmez mi?

Bekir Coskun
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş


Feamer said:

evde notlarıma, kağıtlara falan bakmak lazım, tatil zamanı anca bakabilirim :)

ama sabah bunları buldum, bunlarda yeterli aslında,

http://ah-arkeoloji.tumblr.com/
http://tr.wikipedia.org/wiki/A%C5%9F%C4%B1kl%C4%B1_H%C3%B6y%C3%BCk

öte yandan, arkeoloji okumayı çok istedim, ama işler güçler pek izim vermedi, birde alta ki gibi de bir olay var ve benim canımı sıkıyor şahsen:

"Eski zamanlarda arkeoloji sadece bilim çevrelerinin kendi içinde tartıştığı, çoğu zaman yayınlanana dek yeni bulguların “saklandığı” bir anlayışı benimsemişti. Kemikleşen bu izole anlayıştan olsa gerek yakın çevremiz dahil olmak üzere çoğumuzun biz arkeologların neyi, nasıl ve ne için kazdığımızı anlaması pek kolay olmuyor."

bunun dışında hitit ve truva da yapılan yeni kazılar ve çıkan sonuçlar var, onlarda bir çok şeyi değiştiriyor, ama bunların genel bilgi olarak kabl edilmesi için her halde 100 sene falan geçmesi lazım, zaten kimseyi de ilgilendirmiyor, eski yazılanlar yetiyor onlara.

eskiden belli efsanelerin izinden giden, maceracı-araştırmacıların yaptıkları kazılar ile bu külliyat oluştu, onlarda bulgularını efsaneler ışında değerlendirdiler,

mesela truva kazıları truva destanı ile paralel olacak şekilde yapıldı, sonuçlandırıldı,

dün geceki mevzu içinde benzer şeklide yapıldı araştırmalar

neyse yazsam yazılır da cidden vaktim yok





şu ortamda çok acayip insanlar gördüm ama sen en iyisisin ya.

adam anadolu'daki eski köy yerleşmeleri kazılarından ne sonuca varıyor. ne sonuca vardığı belli de değil aslında tam olarak. yani harun yahya vs. en azından diyor ki, bu köyler ve tapınaklar 10000 yıldan eskidir, tapınakların olması insanın darwinistlerin savunduğu gibi ağaçtan inip toprağı işleyip yavaş yavaş kentleşen ilkeller olmadığını gösterir. ayrıca diyor ki bu yapılar yontma taşla yapılamazdı, insan metal kullanmıştır. merak edenler buyrun. (etmeyin)

şimdi,
1- insan metal falan kullanmamıştır, bu iddia düzmecedir. bu yapılar volkan camıyla (obsidyen) ile yapılmıştır. volkan camı da doğada saf halde bulunabilen ve hiçbir madencilik işlemine tabii tutulmadan kullanabilen bir araçtır. (arkeoloji haklı)
2- totem ve tabu 40.000 yıl öncesinde de vardı. neandertaller de ölülerini ritüelle gömüp mezarlarını süslüyorlardı. 10000 yıl önce mısırda veya mezopotamyada yaşayan kabilelerin de totemleri vardı. göbeklitepe'nin önemi, avcı-toplayıcı bir toplumun bu kadar büyük tapınakları inşa etmesi. so what?
3- aşıklı höyük kazısını da koymuşsun. yine bir so what? zaten tarımın geçmişi de aşağı yukarı 10000 yıl. hatta 9000'de amerika kıtasında bile tarım başlıyor. bu dediğin arkeolojinin hangi temellerini sarsmakta? arkeoloji tarım mezopotamya'da veya mısırda başlamıştır demiyor ki, ilk ciddi tarım toplulukları burada oluşmuş ve bunlar zamanla kent devletlerine evrilmiştir diyor. hani böyle olmasa ne olacak? 2000 yıl önce anadolu'da bir kent devleti bulsalar mesela madencilik, çömlekçilik yapan, buradan senin yapacağın çıkarım "uygarlık daha önce de vardı" mı olacak? amacın nedir?
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Genwa said:

Daha durun. akp son 50 yılda yapılan 40bin caminin %99'undan memnun değilmiş. Mimari yapısı gerçek islamı yansıtmıyormuş, bu yüzden önümüzdeki yıllarda mimari ağırlığı olan camiler yapılacakmış.


Daha cok vader ve stormtrooper camileri lazim memlekete



http://2.bp.blogspot.com/_SG645uG9Rs0/TNgmOagxTKI/AAAAAAAAACg/FCUOts-gCRY/s1600/stormtrooper+camii.jpg
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

anlamak mı istemiyorsun adamı seçiyorsun?

hangi konu üzerine ne konuşulmuş da ben onu demişim onu anladın mı onu söyle bana, ne çıkarım yaptın da saldırıyorsun.

arkeolojik kazıların ne kafada yapıldığını anlatmaya çalışıyorum, bilenler zaten ne halt olduğunu biliyor,

belli bir amaca, sonuca ulaşmak için yapılan kazılar var ki, bulgularını bu amaca yönelik yorumlarlar

birde kazı yapıp çıkan sonuçları sunalar var

bunları bir düşün sonra öyle cevap yaz, ezberden konuşmayın

tamam avcı toplayıcılar mısırda ve çevresinde yerleşik hayata geçmiş olsun, oradan da asya ve amerikaya mı gitmişler? asya ya gidenler orada hiç bir iz bırakmadan tekrar anadolu ve mezepotamyaya mı dönmüşler? niye dönmüşler? bi zenciler malmış herhalde afrika da kalmış, çinlilerde asyada, ilk mısır yerleşimcileri pramit yapacak kadar gelişmişken, aç ve açıkta göçmen kabilelerin medeniyetlerini yıkmasını engeleyememişler mi?

ve dönmedilerse niye asyada araştırma yapılmaz, veya yapılan araştırmalar ne kadarının sunumu yapılır?

anlatmaya çalıştığım cevap gereken sorular var ve bunlara verilen cevaplarda zaten yorumlara dayanıyor, hal böyle olunca da, öyleymiş, böyleymiş diye atıp tutmak fantaziye kaçıyor

ve evet benim, düşünceme göre bildiğimiz tarihin öncesinden de bir insan medeniyeti olabilir,

nitekim truva bulunana kadar oda efsane bir şehirdi


ortalama bir insan için, genel ve yaygın ekol açısından yeterli iken niye ekstra bilgiler araştırmak istensin?
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

günümüzün globalleşen dünyasında dinler artık eski katılığını git gide kaybetmekte fakat aynı zamanda eski katılığına geri döndürülmek istenmekte çünkü ancak bu şekilde bazı insanlar güç sahibi olabilecekler ancak günümüzün globalleşen dünyasında bu tür eşyleri görmek artık gittikçe zorlaşıyor diyebiliriz çünkü medya ve internetin etkisiyle ve facebook gibi sitelerde yabancılara hello ne var ne yok diyerek globalleşen dünyada bir söz sahibi olmamız işten bile değil diyebilirim fakat bunun değerini bilmeyenler için internet hala daha bir oyun aracı ve çük penis gösterme aracı olarak görülüyor değerini bilenler ise ikiye ayrılıyor diyebiliriz, pozitif ve negatif.... pozitif değerciler interneti iyilik adına kullanırken negatifçiler interneti karanlık emellerine alet ediyorlar hatta kimi zaman interneti mahkeme kararıyla yasaklayarak bilgiye olan erişimimizi kısıtlıyorlar artık buna dur demeliyiz adeta eriyen kutuplar gibi eritilen özgürlüğümüz günümüzde havadan sudan bile önemli bir hale gelmiştir ve özgürlüğümüzü din gibi katı kurallarla kısıtlamaya çalışanlara karşı her zaman savaşacağız çünkü mahalle baskısı eşittir kabadayılık ve kabadayılar her zaman yenilmeye mahkumdur arkadaşlar, sorularınız varsa özelden yanıtlayabilirim iyi akşamlar
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Feamer said:


tamam avcı toplayıcılar mısırda ve çevresinde yerleşik hayata geçmiş olsun, oradan da asya ve amerikaya mı gitmişler? asya ya gidenler orada hiç bir iz bırakmadan tekrar anadolu ve mezepotamyaya mı dönmüşler? niye dönmüşler? bi zenciler malmış herhalde afrika da kalmış, çinlilerde asyada, ilk mısır yerleşimcileri pramit yapacak kadar gelişmişken, aç ve açıkta göçmen kabilelerin medeniyetlerini yıkmasını engeleyememişler mi?




Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Feamer said:


bi zenciler malmış herhalde afrika da kalmış, çinlilerde asyada, ilk mısır yerleşimcileri pramit yapacak kadar gelişmişken, aç ve açıkta göçmen kabilelerin medeniyetlerini yıkmasını engeleyememişler mi?



Türk kavimleri Asya'ya göç ederken Çinliler malmış herhalde orada kaldığına göre? diyebiliriz aynı mantıkla.

Ayrıca Afrika'nın geri kalmışlığı üzerine teoriler vardır. Denir ki bütün kavimler farklı kıtalara göç edip oraların şartlarına dayanmayı öğrenirken, kendilerini güçlendirip geliştirirken Afrika kavimleri kendi güvenli ortamlarında kalmayı tercih ettikleri için bu mücadeleleri yaşamamışlardır. Bu nedenle öteki kendini geliştirmiş kavimlerden geri kalmış olabilirler.

Bunlar konuşulan şeyler.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş


Myshkin said:

Feamer said:


tamam avcı toplayıcılar mısırda ve çevresinde yerleşik hayata geçmiş olsun, oradan da asya ve amerikaya mı gitmişler? asya ya gidenler orada hiç bir iz bırakmadan tekrar anadolu ve mezepotamyaya mı dönmüşler? niye dönmüşler? bi zenciler malmış herhalde afrika da kalmış, çinlilerde asyada, ilk mısır yerleşimcileri pramit yapacak kadar gelişmişken, aç ve açıkta göçmen kabilelerin medeniyetlerini yıkmasını engeleyememişler mi?







çok komik ya seviyenizi ve okuma bilginize böyle kanıtlıyorsunuz.

ben sizden farklı olarak, bu böyledir bu şöyledir diye ahkam kesmiyorum.

diyorum bunlara da cevap versin o güvenilir kanıtlarınız, ben nasıl böyledir diye kanıt getiremiyorsam, görüldüğü gibi sizde aksi için kanıt getiremiyorsunuz.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Redeagle said:

Feamer said:


bi zenciler malmış herhalde afrika da kalmış, çinlilerde asyada, ilk mısır yerleşimcileri pramit yapacak kadar gelişmişken, aç ve açıkta göçmen kabilelerin medeniyetlerini yıkmasını engeleyememişler mi?



Türk kavimleri Asya'ya göç ederken Çinliler malmış herhalde orada kaldığına göre? diyebiliriz aynı mantıkla.

Ayrıca Afrika'nın geri kalmışlığı üzerine teoriler vardır. Denir ki bütün kavimler farklı kıtalara göç edip oraların şartlarına dayanmayı öğrenirken, kendilerini güçlendirip geliştirirken Afrika kavimleri kendi güvenli ortamlarında kalmayı tercih ettikleri için bu mücadeleleri yaşamamışlardır. Bu nedenle öteki kendini geliştirmiş kavimlerden geri kalmış olabilirler.

Bunlar konuşulan şeyler.


onu diyorum zaten konuşulan şeyler, yüzde yüz kanıtlanan şeyler değil ki?

alta yazacaklarımı anlayabilecek bilgi birikiminde olduğunuz farz ederek yazıoyrum

mesela hititler kafkasya üzerinden anadoluya geldiklerinden bahsediliyor ve geldikleri gibi yerleşik halkı sindirip kendi medeniyetlerini kuruyorlar, askeri alanda, mimari alanda, teknoloji alanında mısırlılar dahil daha ileri bir medeniyet bu adamlar, çelik üretikleri konusuna girmiyorum kitaptan alıntı yapmak lazım.

şimdi merak etiğim konu şu bu adamlar asyadan niye göç etmişler?

kuraklık veya çevresel etkenler desek, zaten hitilerin tarih sahnesinden silinmesini kuraklığa bağlıyoruz, adamlar bir kuraklıktan kaça bilmişler de, ikincisinden niye kaçamamışlar.

veya bölgesel mücadeleler sonucumu göç etiler, eğer öyle ise tarih sahnesine, görece ileri bir medeniyet ile çıkan bu kavmi kim nasıl göçe zorlamış?

bunlara bir cevap verebiliyormusunuz?

anca iddia edebiliyoruz.

ben gidip kazı düzenlesem, bu iddialara dayanak oluşturması için araştırma yapar ve bulgularımı öyle sunarım.

bir bakası başka şekilde yapıyor.

5. veya 6. kez yine anlatmak istediğim bu
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Misafir
Bu konu yeni mesajlara artık kapalıdır.
×
×
  • Yeni Oluştur...