Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

MIT depremi! KCK MIT in gozetiminde olustu...


Laurelin

Öne çıkan mesajlar

said:
İstanbul Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında, KCK yapılanmasının faaliyetlerinde MİT heyetinin rolü deşifre edildi. Savcılığın çok çarpıcı bilgilere ulaştığı ortaya çıktı.

SES KAYITLARI ELE GEÇİRİLDİ
PKK/KCK terör örgütü hakkında yürütülen soruşturma kapsamında, 13 Ocak 2012 tarihindeki ‘Önderlik Komitesi’ operasyonunda 21 kişi gözaltına alınmış, 13’ü tutuklanmıştı. Bu soruşturma kapsamında 39 kurum ve kuruluşta da arama yapıldı. Operasyonda, BDP Diyarbakır İl Başkanlığı’ndaki aramalarda; MİT heyeti ile kırmızı bültenle aranan terör örgütü yöneticileri arasında yapılan ve Oslo görüşmelerini tamamlayıcı nitelikteki toplantılara ait 12 adet ses kaydı, Abdullah Öcalan’ın KCK Yürütme Konseyi Başkanlığı’na gönderdiği 6’sı el yazısı olmak üzere 19 mektup bulundu.

ŞOK İDDİALAR, ŞOK SUÇLAMALAR
MİT yöneticileriyle ilgili olarak, Diyarbakır BDP binasındaki dokümanlarda çok önemli bilgi ve belgelere ulaşıldı. Bu belgelere göre, MİT, istihbarat toplama ve bilgi edinme görevinin dışında, örgütün yönetilmesine aracılık etme olanağı sağladı. Silahlı faaliyet yürütmesi en baştan beri öngörülen KCK yapılanması, MİT heyetinin gözetiminde tamamlandı.

MİT, BİLDİĞİ EYLEMLERİ ÖNLEMEDİ
Yine belgelere göre, MİT, gerek doğrudan temaslarında, gerekse örgüt içindeki ajanlarıyla elde ettiği saldırı ve eylem talimatlarının önlenmesine yönelik harekete geçmedi. Aksine eylem talimatlarının, Kandil ve kırsal kadrolara iletilmesine aracı oldu. İstihbarat toplama vazifesi aşılarak, devletin bütünlüğü ve anayasal düzene karşı anlaşma noktasına varıldı. Ayrıca ele geçirilen mutabakat metinlerine göre, yeni Anayasa’da özerk Kürdistan’a imkân tanınması, Öcalan’ın önce ev hapsine çıkarılması, ardından özgürlüğüne kavuşması, PKK’nın özerk Kürdistan’da polis gücü olarak kullanılması, Birleşmiş Milletler veya NATO’nun bölgeye müdahalesini de içeren planlara ulaşıldı.

OSLO KAYITLARI DELİLLER ARASINDA
“PKK-Oslo görüşmeleri”ne dair ses kayıtları da soruşturma dosyasına girdi. Afet Güneş’in, kayıtlarda, Öcalan ile Avrupa’daki örgüt yöneticileri arasında mektup iletişimini yürüteceğini söylediği tespit edildi.

1.5 SAAT ÖCALAN’I BEKLEDİLER
Ses kayıtlarında; MİT heyetinin, İmralı’ya gittiklerinde ilk olarak örgüt tarafından hazırlanan notu Abdullah Öcalan’a verdiği anlaşılıyor. Aynı kayıtlardan MİT’çilerin, hiç ses çıkarmadan okumasını bekledikleri belirlendi. Öcalan’ın da notu 1-1.5 saat boyunca okuduğu, ardından cevabını mektubun arkasına yazdığı, bunun da 45 dakika civarında sürdüğü ortaya çıktı. Bu sırada heyetin, Öcalan’dan kısa yazmasını istediği söyleniyor. O ses kayıtlarında Afet Güneş, mektup trafiğinin hukuksuz olduğunu da itiraf ediyor.

'MİT, ÖCALAN İÇİN KURİYELİK YAPTI' İDDİASI
MİT heyeti, Öcalan’ın terör örgütünün Avrupa ve kırsal kadrolarıyla iletişimini kuryelik yaparak sağladı. MİT, verilen taahhütler çerçevesinde, KCK yapılanmasının tamamlaması için örgüte zaman kazandırdı. Avukatların, cezaevinde Öcalan’ın kaleme aldığı mektupları, MİT heyeti üstünden sağladığı anlaşıldı. Öcalan’ın 6 Temmuz 2011 tarihli “KCK Yürütme Konseyi Başkanlığı’na” başlıklı el yazısı mektup; MİT heyeti tarafından örgütün Avrupa kadrolarına ulaştırıldı. Öcalan’ın notlarında birçok defa MİT heyetiyle görüştüğünü, mektup trafiği yaşandığını açıkladığı da ortaya çıktı. MİT heyeti tarafından KCK Yürütme Konseyi’ne ulaştırılan Öcalan’a ait el yazması mektupta, KCK’nın alternatif devlet kurma girişimi olduğu belirtiliyor.

'MİT İSTEDİ, 14 TEMMUZ'DA ÖZERKLİK İLAN EDİLDİ'
ELE geçen belgelerde, diğer iddialar şöyle: MİT heyeti tarafından örgüte ulaştırılan mektup üzerine 14 Temmuz 2011’de DTK tarafından demokratik özerklik ilan edildiği anlaşıldı. MİT heyeti, özerklik ilanından haberdar olduğu, hatta bu talimata aracı olduğu halde bunu ilgili kurumlarla paylaşmadı. Ses kayıtlarında Afet Güneş’in, “Örgütün kadrolarını ülke dışına çıkarma kararı alması durumunda MİT’in Genelkurmay’ı operasyon yapmama yönünde uyaracağı ve buna ikna edebilecekleri” şeklinde beyanda bulunduğu da belirlenmiş.


MİT TAAHHÜT ETTİ
MİT heyeti ile örgüt arasında yapılan ve Diyarbakır’da ele geçirilen mutabakat metinlerinde KCK tutuklularının serbest bırakılması için MİT heyetinin taahhütte bulunduğu anlaşıldı: “Kürt halkının siyasi ve legal temsilcileri, basın yayın organları ve çalışanlarına yönelik uygulanan baskı, tutuklama ve çalışmalarını engelleme vb. yönelimlere son verilmesi ve KCK adı altında gerçekleşen siyasi operasyonlarda tutuklananların serbest bırakılması, sürecin yumuşatılması ve çözüm yönünde ilerlemesi için önemli bir adım olacaktır. Bu çerçevede Türk tarafı ilk adım olarak Newroz ve sonrasında tutuklanan Kürt siyasetçileri bırakmayı taahhüt eder.”

AJAN AVUKAT
KCK Önderlik Komitesi’nde yer alan 7 avukattan biri olan Asrın Hukuk Bürosu’ndan bir kişinin DİHA’ya verdiği röportaj da dosyada yer aldı. Röportajda, “10’a yakın belgenin İmralı’dan alınıp Kandil’e ulaştırıldığı” ifadeleri yer alıyor.

HABUR ORGANİZASYONU
MİT heyetinin, bir taraftan hükümet adına bu görüşmeleri sürdürürken, öte yandan da hükümeti zor durumda bırakacak provokasyonların ortaya çıkmasını sağladığı dile getirildi. Bu durum, bir gizli tanığın ifadesinde de şöyle belirtiliyor: “Habur olayını organize edenlerle Öcalan’la görüşenler aynı kişilerdir ve Habur, hükümete karşı bir operasyon gibi planlanmıştır.”

İKİ POLİS MÜDÜRÜNE JET GÖREVDEN ALMA
KCK operasyonlarını yürüten İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürü Yurt Atayün İstihbarat Şube Müdürü Erol Demirhan, İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu’nun “olur”uyla ve gerekçe gösterilmeden görevden alındı. Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın, dün sabah saat 10.00 sıralarında iki müdürün görevden alınması talimatını verdi. Hazırlanan görevden alınma yazıları, “olur”unun alınması üzere Vali Mutlu’ya gönderildi. Vali Mutlu da saat 11.30 sıralarında görevden alma yazılarını onayladı. Atayün ve Demirhan’a tebliğ sırasında “müdüriyet” emrine alındıkları bildirildidi. Görevden alma yazılarında herhangi bir gerekçe olmadığı öğrenildi.

OPERASYONLARI BİZZAT YÖNETTİLER
Hüseyin Çapkın, Atayün ve Demirhan’ın yerine kısa sürede atama yaptı. Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü’ne Mali Şube Müdürü Ömer Köse, İstihbarat Şube Müdürlüğü’ne Demirhan’ın yardımcılığını yapan Serdar Güldalı getirildi. Görevden alınan Erol Demirhan ve Yurt Atayün, Temmuz 2009’dan bu yana en ses getiren Ergenekon, Balyoz, KCK ve Devrimci Karargâh Operasyonları’na imza attı.

Balyoz Darbe Planı iddialarına ilişkin geniş çaplı operasyonlarda eski Hava Kuvvetleri Komutanı Emekli Orgeneral İbrahim Fırtına, eski Deniz Kuvvetleri Komutanı Özden Örnek, eski 1. Ordu Komutanı Emekli Orgeneral Ergin Saygın ve eski 1. Ordu Komutanı Emekli Orgeneral Çetin Doğan’ın da aralarında bulunduğu 17 emekli general, 4 muvazzaf amiral, 27 subay ve 1 astsubay gözaltına alındı. Ergenekon soruşturması kapsamında ise 10’uncu dalgadan sonra yapılan tüm operasyonlara imza attılar. Devrimci Karargâh Terör Örgütü’ne yönelik operasyonlar da iki müdür döneminde yapıldı. KCK/PKK soruşturması kapsamında ise bu dönemde onlarca operasyon yapıldı ve yüzlerce kişi gözaltına alındı.

'RUTİN UYGULAMA'
İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın, “Bu rutin bir uygulamadır. Bir görev değişimidir” dedi.Çapkın, “Görev değişimi KCK soruşturmasıyla mı alakalı?” sorusu üzerine de başka bir şey söylemeyeceğini belirtti.

SAVCILAR 3 MİT'ÇİYİ TELEFONLA ÇAĞIRMIŞ
İstanbul Özel Yetkili Cumhuriyet Başsavcıvekilliği’nce yürütülen terör örgütü KCK’ya yönelik soruşturma kapsamında MİT Müsteşarı Hakan Fidan, eski MİT Müsteşarı Emre Taner ve Müsteşar Yardımcısı Afet Güneş’in bugün “şüpheli” sıfatıyla ifade vermeye gelmesi bekleniyor. Soruşturmayı yürüten Özel Yetkili Savcı Bilal Bayraktar ve Sadrettin Sarıkaya’nın MİT yöneticilerini telefonla adliyeye davet ettikleri ancak bu konu da başsavcılığı bilgilendirmedikleri ortaya çıktı. Önceki gün bilgiyi doğrulamayan başsavcılık, dün resmi açıklamyla 3 ismin ifadeye çağrıldığını doğruladı.

5 MİT’Çİ İFADE VERECEK
MİT Müsteşarı Hakan Fidan, eski MİT Müsteşarı Emre Taner ve Müsteşar Yardımcısı Afet Güneş’in yanı sıra ifade vermeye 2 teşkilat personelinin de çağrıldığı öğrenildi. Savcıların ifadeye çağırma nedeni ise “KCK soruşturması sürecinde elde edilen deliller ve ifadeler”.

HUKUKÇULAR BÖLÜNDÜ
İSTANBUL Özel Yetkili Savcılığı’nın MİT Müsteşarı Hakan Fidan ile eski Müsteşar Emre Taner ve yardımcısı Afet Güneş’i ifadeye çağırması hukukçuları ikiye böldü. Bazı hukukçular MİT Müsteşarı’nın ifadeye çağrılması için Başbakanlık’tan izin alınması gerektiğini belirtirken, bazıları da özel yetkili savcıların örgütlü suçlarda izin almadan doğrudan soruşturma başlatıp ifadeye çağırabileceğini söyledi ve Erzincan Savcılığı döneminde CHP Milletvekili İlhan Cihaner ile eski Genelkurmay Başkanı Org. İlker Başbuğ’u örnek gösterdi.

PROF. DURMUŞ TEZCAN
Başbakanlık’tan izin almak gerekir
“Eğer iddia edilen suç, görevi ile ilgili ise doğrudan soruşturma açılamaz. MİT Kanunu, ‘MİT mensuplarının görevlerini yerine getirirken, görevin niteliğinden doğan veya görevin ifası sırasında işledikleri iddia olunan suçlardan ötürü haklarında cezai tatbikat yapılması Başbakan’ın iznine bağlıdır’ hükmünü içermektedir. Eğer izin verilmez ise bununla ilgili Danıştay’a dava açılır. Ancak, suçlama kişisel ise o zaman izin alınmasına gerek yoktur.”,

PROF. ERSAN ŞEN
İzin almaya gerek yok
“CMK sadece Cumhurbaşkanı’na tanık olarak ifade vermeme hakkı tanımıştır. Savcı istediği her şahsı yasalar çerçevesinde şüpheli yada tanık olarak ifadeye çağırır. Gelmezse polis nezaretinde getirtir. Savcıların görevde olsun yada olmasın MİT mensuplarını tanıklığa yada ifadeye çağırma hakkı vardır. Bunun için hiçbir yerden izin almaları gerekmez. Eğer bir MİT mensubu ‘Devlet sırrı ’ diyerek ifade vermeyi reddederse savcıda ikna olursa bunu dosyada belirtir. Dava açar yada açmaz.”

CİHANER VE BAŞBUĞ'DA AYNI TARTIŞMALAR YAŞANMIŞTI
MİT görevlilerinin ifadeye çağrılması ile başlayan usul tartışması, CHP Milletvekili İlhan Cihaner ve eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ hakkındaki soruşturmalarda da gündeme gelmişti: Bazı hukukçular, Cihaner’in birinci sınıf hâkim olması nedeniyle yargılanması için soruşturma izni alınması gerektiğini, yargılamanında Yargıtay’da yapılabileceğini savunmuştu. Bazı hukukçular ise CMK 250. madde uyarınca Cihaner’in özel yetkili mahkemece yargılanabileceğini ifade etmişti. Tartışmaya son noktayı koyan Yargıtay Ceza Genel Kurulu ise yargılamanın Yargıtay’da yapılması gerektiğini belirtmişti.

USUL TARTIŞMASI
Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, hakkındaki İnternet Andıcı davası kapsamında tutuklanmıştı. Avukatı, Başbuğ’un Anayasa uyarınca ancak Yüce Divan’da yargılanabileceğini savunarak itiraz etmiş, mahkeme reddetmişti.



memleketin her kurumundan pislik akiyor resmen, biz ise hala dindar nesil, genclige hitabe vs vs gibi teferruatlari konusuyoruz lol

eger bu iddealarin yarisi bile gercekse basta MGK uyeleri olmak uzere tum bakanlar kuruluda ozel yetkili mahkemeler tarafindan ifadeye cagirilabilicek, sorusturma hatta basbakana kadar uzayabilicek demektir

MIT in zaten agir kadrolasilan kurumlardan biri oldugu biliniyordu, simdi perde arkasinda korkunc bir ic hesaplasma dondugu cikiyor ortaya iki malum kuvvet arasinda
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

savcılarla mavcılarla oynar hallederler yine.

bakalım bu işi başlayıp devam ettirmeye çalışanlar hakkında ne zaman dava açılıp ergenekonculukla suçlanacaklar ben onu bekliyorum. özellikle ucu başbakana dokunuyorsa ben %99 suçlanırlar diyorum (tabi işin peşini bırakmazlarsa)
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Ardeth said:

savcılarla mavcılarla oynar hallederler yine.

bakalım bu işi başlayıp devam ettirmeye çalışanlar hakkında ne zaman dava açılıp ergenekonculukla suçlanacaklar ben onu bekliyorum. özellikle ucu başbakana dokunuyorsa ben %99 suçlanırlar diyorum (tabi işin peşini bırakmazlarsa)


bu isi yapan zaten istanbul ozel yetkili mahkemesi, iddealari hazirliyanlar balyoz, ergenekon, internet andici, devrimci karargah vs vs bilimum operasyonu yapan adamlar, kendi kendilerinimi alicaklar iceri ergenekondan :p

burda cok pis bir dolap donmus resmen, hukumeti kiskivrak yakalamislar, bizde variz, bizi unutmayin hizaye gelin, adam olun diyorlar resmen

eh son zamanda kurt meselesine yaklasim konusundaki deprem malumdu, cemaat ile akp nin gorusleri taban tabana zitlasmisti, olay simdi acik savasa donusmus gibi gozukuyor

a.k.a.

whoever wins, we lose
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

bu olayın zaten bu derinlikte incelenmesi gerekirken senelerce "aha bu sefer öldürdük hepsini" laflarıyla uyuttular insanları heh

en kötüsü de viktorun dediği doğruysa bu olayın hukuk sisteminin falan başarısından ziyade derin devlet kavgası yüzünden ortaya çıkmış olması olur. yani bu ülkede büyük tarafların çıkar çatışması olmadan derin devletle ilgili pis işler ortaya çıkmaza varıyor bu
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

a zaten olay o

derin devlet kuraminin ilk ortaya cikisi 70ler, amerika eceviti once hasha ekimini serbest birakmasi, daha sonra kibris meselesi yuzunden defterden sildikten sonra ecevitin cikip aciklamasi ile basladi kontr-gerilla/gladyo tartismasi

o donemden beri icerde birilerinin cirit attigi biliniyor zaten, maras katliyami, kanli 1 mayis vs vs aydinlanmamis cok fazla soru isareti var ortada

ergenekon bu yapilanmaya ihanet edip avrasyaci takilmak isteyen ve bu nedenle fisi cekilen bir kolu derin devletin, ucu CIA e varmadan zaten bunun desifre edilmesi imkansiz

AKP giderek ikili oynamaya basladi, parti icindede liberal kanat ile milliyetci kanat arasinda cok ciddi bir gorus ayriligi var, eh basbakanda istediginzi kadar elestirin gayet milliyetci bir insan

bi kararsizlik, bir ikibaslilik vardi yonetimde

bir yandan israili yerin dibine sokarken obur yandan israili korumak icin kalkan kurmalar

bir yandan irani koruyup kollarken obur yandan irana yaptirimin yaninda bulunmalar

zigzagli suriye ve libya politikalari

ermeni konusundaki zig zaglar

ve tabiki birileri icin bardagi tasiran son damla olan hukumetin terorle mucadelede yaptigi U donusu, bir yandan bariscil cozucez derken obur yandan en agir operasyonlarin gerceklestirilmesi, son donemdeki sert milliyetci soylemler vs vs

eh sizan wikiliks belgeleri ilede uyusuyor bu, vecdi gonul bosuna savunma bakanligindan uzaklastirilmadi

ortak dusman olan asker ve kok salmis kemalist burokrasi aradan ciktiktan sonra bir yol ayrimina gelindi artik, tasfiye edilen yapinin yerine oturtulucak yeni yapiyi paylasamiyorlar su anda
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

o değilde muhalefet yargıyı eleştirince fezleke hazırlanıyor, yargıyı etkilemekle suçlanıyor. 2 gündür hükümetin bakanları çatır çatır Hakan Fidan'ı savunuyor.

said:
MİT Müsteşarı Hakan Fidan ve 4 MİT’çi dün şüpheli sıfatıyla çağrılı oldukları özel yetkili savcılığa ifade vermeye gitmedi. Önceki akşam Başbakanlık’ta yapılan toplantıda, terörle mücadele kapsamındaki faaliyetlerinden ötürü istihbarat örgütü yöneticilerinin soruşturulamayacağı görüşüne varıldı ve Başbakan’ın da bilgisi dahilinde Fidan’ın ifadeye gitmemesi kararlaştırıldı. MİT, dün İstanbul Başsavcılığı’na görev ve yetki itirazında bulundu.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

böyle dedikoduların olması başka, bunun bu şekilde gerçek olmuş olması bambaşka lan.

kanım dondu okurken, duygusal patlama yaşıyorum sarsıldım resmen.
abi oturup beklicez, yani şu anda resmen erdoğanın güçlü olmasını istiyorum. Madem boklar yüzeye çıkıyor, bi kerekte temizlensin hepsi
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

arkadaşlar iş gerçekten çok vahim yahu,ben şok oldum haberleri okurken,velevki başbakan mit müsteşarını görevlendirdi git pkk ile oturup birşeyleri müzakere et,herifin vatanı sattığından başbakanın haberinin olmasını aklım almıyor,eğer haberi yoksaki büyük ihtimal haberi yoktur diye temenni ediyorum,o zaman f.g hareketinin komplosu olma ihtimali aşırı yüksek çünkü dikkat ederseniz 6 aydır 1 senedir ak partiyi eleştiren bir sürü yazı yazdılar,kck yı kurdurması ve kürdistan özerk bölgesini kurdurmaya çalışması ise facia boyutunda bence :S eğer böyleyse savcılar ve mahkemelerin başedemeyeceği bir konu bence hükümet gözünün yaşına bakmadan bazılarının ipini çekmeli diyorum ben bu ne lan her taraf kurtlar vadisi:S

edit:abi ben size daha önce dedim,tayyip ve geldiği milli görüş geleneği her ne kadar inkar etse de fethullah gülenle taban tabana zıt görüşü savunuyorlar,ve en sonunda patladı işte,sebepleri için ayrı bir konu açıp tartışabiliriz,çok iyi bildiğim bir konu :D
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

ahah evet bakalım bu olay nasıl devam edecek. başkalarına dava açıldığında klasik akp sözüdür "yargıya müdahale etmek doğru olmaz, adalete güveniyoruz" ne olacak bakalaım

mani said:

o değilde muhalefet yargıyı eleştirince fezleke hazırlanıyor, yargıyı etkilemekle suçlanıyor. 2 gündür hükümetin bakanları çatır çatır Hakan Fidan'ı savunuyor.

said:
MİT Müsteşarı Hakan Fidan ve 4 MİT’çi dün şüpheli sıfatıyla çağrılı oldukları özel yetkili savcılığa ifade vermeye gitmedi. Önceki akşam Başbakanlık’ta yapılan toplantıda, terörle mücadele kapsamındaki faaliyetlerinden ötürü istihbarat örgütü yöneticilerinin soruşturulamayacağı görüşüne varıldı ve Başbakan’ın da bilgisi dahilinde Fidan’ın ifadeye gitmemesi kararlaştırıldı. MİT, dün İstanbul Başsavcılığı’na görev ve yetki itirazında bulundu.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...