Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Sizce trafiği en çok katleden kimler


Wispy

Öne çıkan mesajlar

Chemical said:

ihtiyacı olmadığı halde trafiğe çıkanlar, araç sahibi olmayı var olduğundan daha önemli gösterenler, tek başına araç kullananlar, SUV sahipleri ve minibüsler
özellikle minibüsler
Tek başına araç kullananların ne suçu var be? İşe gidenler desen neyse de bir restorana falan giderken yanıma 2-3 adam daha mı bulmalıyım? Veya yalnız yaşayan bir insan isem alışverişe 3-5 arkadaşımla mı gitmeliyim?
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

"tek başına araç kullananlar"ı suçlamak araba kullanmayan üniversiteli ergen rage'i direkt. Klişeleşmiş, steryotipleşmiş dar bir bakış açısı. Zaten bu lafı edenler 3-4 seneye mezun olup işe girdiğinde, hayata adım attığında arabasını aldığında görüşün manasızlığını görüyor. 27-28 yaşına gelip de bunu savunana rastlamadım daha.

Ayrıca araba kullanmada cinsiyetin bir etken olmadığını düşünen insan ya hakkaten trafikte araba kullanmamış bir idealisttir ya da istatistik bilmiyordur :) Keşke hakikaten öyle olsa da ayrımcılık gibi gözükmese. Ama işte doğruya doğru.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

dolmuş denen şeyin amacı ne günümüzde ben onu anlamıyorum (izmirde minibüslere dolmuş diyoruz). hayır zaten bunların gittiği her yere giden otobüsler var. zamanı varsa tek şeritli yolda 10km/s ile gider milletin sabrını zorlar, zamanı az kalmışsa pejo j9'uyla fast&furious çevirmekten çekinmez.

dolmuşçu kavgalarına denk geldiniz mi bilmiyorum ama bizim evin önünde bunların değişim noktası vardı her gün bi kavga levyeler haydarlar.. sonra başka yere taşıdılar allahtan. otobüs varken ve daha ucuzken tamamiyle manasız şeyler. bi babayiğit çıkıp da kaldırmaya yetemiyor acayip rant var zira.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

her arabası olan zengin oluyorsa tüm türkiye bayağı zenginiz o zaman eheh.

dar görüşlülük lafıma güzel bir örnek daha.

genç bakıyor "ya ben dolmuşta otobüste sıkış tıkışım, bu i..ede araba geziyor rahata bak" diye kıskanıyor, "bunlar da binse dolmuşa bak trafik kalmaz ehih" diyor sonra da ragee giriyor işte.

oysa türkiyede, özellikle istanbul gibi büyük şehirlerde toplu taşıma yetersizliğini, araba zorunluluğunu, iş hayatı gerekliliklerini, şehir büyüklüğünü falan kafası almıyor daha. istanbul dediğin yerin yüz ölçümüne avrupada 3 hatta 4 şehir inşaat ediyor insanlar. Bunun iş yerine uzak oturması var, köprüsü var, acil işi var, akşama program yapması bir yerlere gitmesi var. Üstüne yetersiz toplu taşıması var. Gencimiz hiç yaşamadığı, tecrübe etmediği için hiç düşünemiyor o kısmını. Sonra işte, okul bitip iş bulunca, hele bulduğu iş eviyle toplu taşımayla çok alakalı değilse ya da toplu taşımayla fazladan 1 saat kaybediyorsa (ki iş hayatına girdikten sonra kişinin kendine ayırabileceği her bir dakika değerleniyor) işin mantığını çözmeye başlıyor. İşte o yüzden büyük şehirlerde fakir zengin farketmeksizin neredeyse her ailenin bir arabası (hatta bazılarının 2, hali vakti yerinde olanlarınsa bi ihtimal çocukların yaşına göre 3) arabası var. Araba zenginlik belirtisi değil hele hele büyük şehirde bir ihtiyaç. Ama bunu o ergenin akfasına sokamazsın ki...

Hayat tecrübesi vizyon geliştirmek için çok önemli bir şey. İsteyen istediği kadar zeki olsun, dünyanın en zeki en anlayışlı insanı bile bazı şeyleri bizzat yaşayıp başına gelmedikçe, kendisi yeterince olgunlaşıp görmedikçe kavrayamıyor. İlla o evreyi bizzat yaşayıp görmesi lazım. Kanser olmayan birinin istediği kadar empati yapsın kanseri anlayamayacağı, askerlik yapmayanın askerliği tam oturtamayacağı (oturttuğunu iddia edebilir, gidince değişecektir fikri) ya da hiç yurtdışına gitmemiş birinin oraya temelli gidişte yaşananları bilemeyeceği gibi. İşte onu henüz ihtiyaçları ve yaşları dolayısıyla yaşayamamış post-ergen ünililer de "arabalara biniyorlar, tek kişi bile hem dee, biz otobüste 100 kişiyiz trafik sıkışıyo onlar yüzünden" diye rage yapıp deliriyor.

Tabii bunu benim böyle uzun uzun açıklamam da çok manalı olmadı, çünkü dediğim gibi yaşayıp görmedikçe kolay kolay varılabilecek bir anlayış bir durum değil bu. İstendiği kadar anlatılsın o vizyonu alabilmek için o evreyi yaşamak gerekiyor. Ha, evi işyerine 15dk olanlar, ya da taksim falan gibi merkezi yerlerde çalışanlar için durum farklı tabii, dolmuşla arabadan bile hızlı varabilirler.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

DoruK said:

ben izmirde kullanıyorum ama trafik saatleri çıkmamaya özen gösteriyorum zaten sevsen çıkmam o saatte acil işim yoksa fdsfsd

ama istanbulda tek başına araba kullanmak bencillik, git otobüse bin diğer insanlardan fazlan ne, paran mı?


bi kere paran fazlaysa daha fazla konfor istemen bu yüzden arabanı tercih etmen de gayet mantıklı.

Onun ötesinde otobüs durağına her gün yarım saat yürümek istemeyebilirsin.

İş yerine kadar 3 araç değiştirmen gerekiyor olabilir hatta oraya toplu taşıma olmayabilir.

T.taşımayla günde 2 saat (hatta belki de daha fazla) fazladan yolda geçiriyor olabilirsin, 10 saat çalışma 1 saat de normal yol ekle, ne eder? 13 saat.

İş çıkışı araban gerekiyor olabilir, başka yere falan gideceksindir, planın vardır.

İşin arabayla alakalı olabilir (satış temsilciliği, mümessillik, avukatlık vs.)

İş yerinde temizliğe önem veriyorsan (ve/veya hizmet sektöründe çalışıp müşteriyle iç içeysen) toplu taşımada ter kokarak işe varmak istemiyor olabilirsin.

Daha pek çok sebep var.

Diyorum ya, yaşayarak görülecek şeyler bunlar.

Herkes cihangirde nişantaşında oturup taksimde leventte çalışmıyor.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

onu erkek de yapıyor, hele taksiler direkt 4lüleri yaka yaka geri gidiyor falan.

ama kadın şoförün duran arabamı (yol vermesi gerekirken yarım arabalık yerden geçmeyi tercih ettiği ve denediği için) boydan boya çizmişliği var. Sonra bi de üste çıkmaya kalktı da kocası azarladı kadını bana kalmadan.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

  • Admin
minibus/dolmus ayni sey. kaldirilmasi lazim. trafikte taksi ve otobus olmali sadece. taksi ve otobusler icin ozel bir serit yapilmali. o seride gun icinde sabah 7 aksam 7 arasi ozel arac girmemeli. otobusler de o seritten gerekli olmadikca cikmamali. (bazen park halindeki otobusu beklemektense sollamak icin cikmak disinda kullanmamalilar)

bu sekilde trafik sorunu cozulur.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...