Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

türkiyede eğitim ?!


escape

Öne çıkan mesajlar

@senko
yazdıklarımın hepsi gitti :(

pfft.

Özet geçicem o zaman,
Bir yanlış anlaşılma olmuş, Ben GSM de çalışıyorum derken telefon falan satmıyorum :)
İşin teorik ve matematiksel kısmıyla uğraşıyorum. Bir teknikeri buraya koyarsan yapamaz, sistemin nasıl çalıştığını bilmesi gerekir, bunuda öğrenebilmesi için üni okuması gerekir.

Teknikerler tabiki önemli, ancak onlarla bizim işlerimiz farklı.
Mühendis dediğin adam, sadece üreten değildir, Elektronik - eşya olarak değil - hizmetlerin sürerliliğinin korunması için mühendislere ihtiyaç vardır. Bu sürerliliği tekniker adam sağlayamaz, çünkü bu birinin "al bak bu boyle yapılıyor" şeklinde ogrettiği birşey değildir.

Çalışma alanları hakkında az çok fikriniz var evet ama bu çok sığ, doğru değil yani. Mühendis adam üreten adam değildir yani bir kere, var olanı en efektif şekilde kullanan adamdır. Üreten adam bilim adamıdır.
Mühendis adam, esasında kitapta yazmayan bir sorunla karşılaşınca müdahale edebilen adamdır.

Ayrıca, Yazılım gereksiz demedim ki ben, yazılım mihendisliği anlamsız dedim. Network haricinde, olayın mantığını bilen herhangi bir insan ihtiyacı olduğu düzeyde yazılımla uğraşabilir. Hoş olayın mantığı için okuması gerekiyor ( çogunlukla ) Ama bu benim görüşüm tabi. Haksız olabilirim.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

facebuk denmişte.10 dolara bi domain alıp bi site yapmak çok zor olsa gerek.

facebukun buraya kadar gelmesi tamamen şans.facebuk gibi zilyon tane site var.hangisini biliyoruz.web sitesi yapamayanı dövüyorlar bunun universite ile alakasını çözemedim

10 milyon kişi facebuk gibi site açar 1-2 tanesi tutar bu böyledir

ayrıca rewendorun dediği gibi okula boş beleş gidersen hiç bir anlamı yok.

anamızın babamızın neslinde okul okumadan kendini geliştirmek bir yerlere gelmek daha kolaymış.

şimdi bir lise bir universite okumadan bir insanın bir yerlere gelme ihtimali bana göre düşük.

yani extra bi einstein zekan yoksa zor yani.yada işte piyango vuracak.facebukta bir piyangodur mesela.

okula sadece ders olarak bakmayın.bence universitede ders 2. planda.insan tanımak önemli.herşeye açık olmak önemli bana göre.

sokakta tek tek bulamıcagın binlerce insanla bir ortamda bir araya geliyorsun.potansiyelin merkezi gibi birşey.geleceğini yazıyorsun resmen

eğitim sistemi iyidir kötüdür muhim değil.sanki bütün herşey mukemmel ülkede herşey takır takırda eğitim sıkıntı.turkiyede doğup büyüyen biri bunlarla birlikte büyüdüğü için neyin ne oldıugunu bilerek hareket edicek işte

okula gittim derslerimi calıstım mal gibi evde oturdum hiç arkadaşom yok.diplomamı aldım şimdi ne bok yicem kafasıyla okunursa bişi olmaz

universitenin bütün imkanlarından yararlanmak lzm.bir daha o 4 seneyi yaşamıyorsun bir daha 20 li yaşlarda olmuyorsun
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

huun said:

vizyon, geleceği isabetli şekilde tahmin edebilmek demek.

vizyoner, geleceği isabetli şekilde tahmin edip, geleceğe ayak uydurabilmek için atılması gereken adımları bugünden atabilen kişi demek.

üniversite ile ilgisi en direkt yok yani.


Katkısı çok büyük ama,
vizyonun , bana göre , görmüş geçirmişlikle alakası var. Ve bunun oluşması için üniversiteden daha iyi ortam var mı?
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

huun said:

mağarada yaşamıyorsa kişi, e tabii ki. senin dediğin şekilde oryantasyondan geçen kişinin bu yeteneklere sahip olacağının garantisi nedir?


e garantisi yoktur ama ihtimalleri arttıyorsun sonuçta?
Genellemeye dahil edebilecek kadar hemde.
Kafası sabit kalan insanlar var, olabilir ama sen sonuçta ihtimalleri arttırıyorsun.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

huun:

garantisi yoktur ama çok daha yoğun ve kaliteli bir birikim süzgecinden geçmiş biri olarak çok daha yüksek orandır sokaktaki adama göre. Bak Red çok güzel açıklamış, çok yoğun bir bilgi, entellektüellik, birikim ve tecrübe ortamı üniversite.

Hayatı başarıyla geçmiş, akademisyen olmuş okumuş entellektüelliğin zirvesindeki adamlardan her gün ders alıyorsun.

Türkiyenin dört bir yanından gelme hiç adını bile duymadığın köylerden kasabalardan insanlarla tanışıyor bu insanlardan hiç bilmediğin yerlerdeki yaşam ve birikimler hakkında bilgi alıyorsun.

Kendi yaşıtlarındakilerin düşünce ve bilgilerini görüşlerini yoğun şekilde öğreniyorsun.

Bahsettiğim programlarda sektörlerin tepesindeki adamlar, hayatlarını başarıyla sürdürmüş insanlar tecrübe ve görüş paylaşıyor seninle.

Sırf şenliklerinde ülke çapında şarkıcıların ünlülerin (ki her biri üni. şenliğine geldiğinde normal konserin aksine biraz bi konuşur kendince bir şeyler söyler fikir belirtir) ağzından sözler dinliyorsun.

Konuşmalarında, muhabbetlerinde, dersi dinlerken hocanın anılarında sürekli bir şeyler yakalıyorsun. Sokakta kırk yılda bir yakalayaacağın şeyleri her gün görüyorsun. Haliyle 4 senede yoğun biçimde işleniyor bunlar bir şekilde.

Hay ağzına sağlık Red ne güzel yazmışsın.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

bu arada bir yerlere gelmek başarılı olmaktan bahsediyoruz ama kişin kriterleride önemli

ulan 500 liraya bi yere kapak atayım 20 sene sonra terfi edip 750 lira alırım yeter yaşar giderim gibi bi hedef mesela

mesela ben meslek lisesinde okudugumdan biliyorum.universite okuyan 20-30 kişi vardık :).kimse universiteye devam etmedi

herkes bi yere kapak atayım garson olayım mantıgındaydı

ki hocalarımız kendi söylerdi.birşeyler yapmazsanız 50 yaşında belki bilmemne müdürü olabilirsin.o da ufak ihtimal derdi
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Rewendor said:

huun said:

vizyon, geleceği isabetli şekilde tahmin edebilmek demek.

vizyoner, geleceği isabetli şekilde tahmin edip, geleceğe ayak uydurabilmek için atılması gereken adımları bugünden atabilen kişi demek.

üniversite ile ilgisi en direkt yok yani.


üniversiteyi lise gibi okursan ya da kıytırık lise binasından bozma üni.lere gidersen yok.

Ancak başarılı okullar düzenledikleri etkinliklerle, seminerlerle, şenliklerle, zorunlu tuttukları ders kıvamınadki oryantasyonlarla, öğrenci kulüpleriyle, aktiviteleriyle ve derslerinde sadece dersin konusunu değil hayat tecrübesinden mesleki bilgisine kadar pek çok şeyi anlatan kaliteli hocalarıyla 4 senelik süreçte bunu öğrenciye empoze ediyorlar, 20lerindeki genci çocukluktan alıp hayata hazırlıyorlar hem bilgi hem de hayatı tanıma açısından vizyonunu geliştiriyor, bakış açısını geliştiriyor geleceğe bakışını şekillendiriyorlar..


Aydınlanma insanın kendi aklını esas alması ve onu kullanması demektir. Bu noktada kendi aklını başka akılların yaptığı paket programlara köle yapıp bundan övünen bir insan aydın olmaya ne kadar uzaksa seçim yapma becerisi kazanmış ve bilgiyi kendi seçen insan ise o kadar yakındır. İşte kendi aklınızı mantığınızı ve sorgulama eleştirme düzeneğinizi iptal edip başkalarının fikirlerine tamamen itaat etmeye başladığınız zaman birgün üniversitenizin rektörü "Bizim üniversitemiz öyle kaliteli bir yerdir ki biz atatürkü bile eleştirebiliriz" diyebilir. Üniversitenizde yarın birgün George Sorosu görebilir. Türkiyenin dibini oymuş Kemal Dervişleri kahraman olarak algılayabilir duruma gelirsiniz.

Tek bir kaynağın etkinlikleri, seminerlerleri, şenliklerleri vb aktiviteleri insanı bağımsız ve aydın bir birey yapmaz. Modern bireyi seçim yapabilme kabiliyeti ortaya koyuyor. Dolayısıyla kimse aklını başka akıllardan çıkan paket programlara köle yapmasın. Bu noktada siz aydın değil mürid olursunuz. Aklınızı emanet edeceğiniz tek yer bilimdir. Değerli olan sizsiniz okul değil okuduğunuz okullara prestij sağlayacak olanlarda sizlersiniz okuduğunuz okulun prestiji altında ezilmeyin. Okuduğunu okulun prestiji altında ezilmeyi zorunluluk olarak kabul algılayan zekalardır zaten üniversite okumaya olduğundan fazla değeri verenler.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Şu şans mıdır en basitinden soruyorum:
http://gizmodo.com/5612145/how-a-16+yo-kid-made-his-first-million-dollars-following-his-hero-steve-jobs
ufacık velet, pazarı analiz etmiş, demiş ki bu programları hem ayrı ayrı edinmesi uğraştırıyor, hem çok pahalı, ucuzunu yapıp topluca satıcam, zaten mac satışları da artmış, bakalım nolucak. herif ilk milyon doları götürmüş. nedir bunun ardında yatan şey?
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

ne saçma birşey.bir seminere gidip bütün hayatını fikirlerini degiştiren varsa yürüsün gitsin

bilgi depolamaktan kimseye zarar gelmez.insan ayırmıcaksın.sonuçta fikirlerinin ayrı oldugu adamdan da birşeyler ögrenebilirsin

aa bu adam böyle böyle diyo bende bundan sora böyleyim diyorsan buyrun cemaate.yıkasınlar beynini
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Soris said:


Aydınlanma insanın kendi aklını esas alması ve onu kullanması demektir. Bu noktada kendi aklını başka akılların yaptığı paket programlara köle yapıp bundan övünen bir insan aydın olmaya ne kadar uzaksa seçim yapma becerisi kazanmış ve bilgiyi kendi seçen insan ise o kadar yakındır. İşte kendi aklınızı mantığınızı ve sorgulama eleştirme düzeneğinizi iptal edip başkalarının fikirlerine tamamen itaat etmeye başladığınız zaman birgün üniversitenizin rektörü "Bizim üniversitemiz öyle kaliteli bir yerdir ki biz atatürkü bile eleştirebiliriz" diyebilir. Üniversitenizde yarın birgün George Sorosu görebilir. Türkiyenin dibini oymuş Kemal Dervişleri kahraman olarak algılayabilir duruma gelirsiniz.

Tek bir kaynağın etkinlikleri, seminerlerleri, şenliklerleri vb aktiviteleri insanı bağımsız ve aydın bir birey yapmaz. Modern bireyi seçim yapabilme kabiliyeti ortaya koyuyor. Dolayısıyla kimse aklını başka akıllardan çıkan paket programlara köle yapmasın. Bu noktada siz aydın değil mürid olursunuz. Aklınızı emanet edeceğiniz tek yer bilimdir. Değerli olan sizsiniz okul değil okuduğunuz okullara prestij sağlayacak olanlarda sizlersiniz okuduğunuz okulun prestiji altında ezilmeyin. Okuduğunu okulun prestiji altında ezilmeyi zorunluluk olarak kabul algılayan zekalardır zaten üniversite okumaya olduğundan fazla değeri verenler.


Şimdi ucuz ve tırt entel zırvalarını bir kenara bırakalım, sırf laf salatası yapmışsın burada.

İlk olarak kimse kimsenin aklını paket program falan almıyor kölesi olmuyor. Çevrendeki onlarca profesör binlerce öğrenci ve daha pek çok insanın fikir ve görüşlerini öğreniyorsun ki doğal olarak hepsi birbirinden son derece farklı. Sen bunları kendin düşünüp kafanı bunlara yorarak kendi görüşünü oluşturuyorsun işte.

Üni okumayan adamın 3-5 kişiden öğrendiği duyduğu olayı binlerce farklı bakış açısından dinleyebiliyorsunü üni.de.

Kısaca saçmalamışsın bayağı bir. Elbette kendi fikrini oluşturacaksın. Ama bunu yaparken başaklarının görüş ve bilgilerinden yararlanacaksın, onlar nasıl yaklaşmış görecek ona göre fikir oluşturacaksın sen de.

Ha bir de, en önemli şeylerden biri de tabuları yıkmaktır üniversitede.

Ha, Atatürk'e bir laf ettiğim yok da, sırf sen kendin konusunu dile getirdin diye söylüyorum, "Aman Atatürkü eleştiririz derler bak oy oy oy rezalete bak" diyecek kadar kapalı olarak paket programla daha anlamadan dinlemeden Atatürk'ü ya da başka herhangi bir değeri kafana soktuysan başkalarını nasıl bu konuda suçluyorsun? Hepsini düşündüm eleştirmek düşünce işidir, eleştirdikçe haklı haksız kendi yargını devreye sokarsın, düşünürsün konu hakkında. Atatürk zaten mükemmel bir liderse eleştirilmesinden niye bu kadar korkuyorsun? Eleştirecek adam da kurcalar inceler yok iyiymiş der di mi?

İşte aradaki bakış açısı farkı bu tam olarak.

Sana binlerce farklı bakış açısı, fikir ve bilgi geliyor analiz edip düşünebilmen bunlara göre kendin fikir oluşturabilmen için. Bundan güzel bir birikim var mı? Hayatın boyunca hiçkimseyle iletişim kurmazsan daha mı özgün fikrin oluşuyor yani hiç düşünmeden?

E bunları hiç düşünmeden bu fikri sunabildiğine göre sanırım cevabı da vermiş oldun ya, neyse :)
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

@suark, simdi guzel diyorsunda, yazilim ile yazilim muhendisligi ayni sey degil ki. tabii ki de biri acar c# kitabini ordaki orneklerle fln kendini gelirtirir bir noktaya kadar, yazilim uretmis olur.

ama yani yazilim muhendisliginde kodun orani %20flndir heralde. zaten ufacik bir masaustu uygulamasinda muhendislik fln olmaz. sablonu kafanda belirleyip haldir huldur yazabilirsin.

muhendislik daha buyuk projelerde gerekiyor, gsm sektoru guzel bir ornek aslinda. gsm santrallerine yeni bir yazilim yapilcak diyelim e bunu ne bir kisi yapabilir ne de sablonu, uretim processini kafanda tasarlayabilirsin ayrintili bir sekilde. ki allah bilir bir ton standartta vardir, dokumanlar havada ucusacak vs, e bunlar icin bir yazilim ekibi ekip icinde yazilim muhendisleri gerek.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

18 yaşında bir insan olarak sana sunulanın dışında senin birşey arayabilme ihtimalin ne kadar fazla bunu bir düşünmek gerek. Elbette çevrendeki insanların fikirlerini öğreneceksin fakat bu noktada hepsinin fikirlerinin birbirinden ne kadar farklı olduğu tartışılır. Üst düzey olarak gördüğünüz üniversitelerin görüşü farklı kişilere ne kadar tahammülü var? Örnek olarak Sabancı üniversitesini verelim. Zamanında sabancı üniversitesine nihat genci çağırmak istediler geldide fakat üniversite yönetiminden kimse karşılamadı adamı hatta üstüne üstlük 200 kişilik oda bulundu adam için. Fakat üniversite yönetiminin tasvip ettiği kişiler için en büyük konferans salonlarının ayırıldığını biliyorum. Belkide ülkenin en prestijli üniversitesi olarak kabul edilen Sabancıdaki demokratik durum bu şekilde. İki hocasının arasındaki görüş farkı dağlar kadar olan hocalarının bilgi ve birikimlerinden yararlanmaya devam etsin herkes :)

Tabuları tabiki yıkalım. En baştada siz "üniye gitmeyen aptaldır" tabunuzu yıkın.

Atatürkü tabiki tartışacağız ama bunu yapacak olan insandan çap ve samimiyet bekleriz. En basit örnek fethullah gülen veya tayyip hakkında ağzını açamayanların Atatürkü tartışmaya açmasında ne gibi demokratik bir değer var? Amaç zaten belli değilmi? Bir üniversitenin gelişmiklik göstergesi Atatürkü bile eleştirebilmesi mi yoksa verdiği eğitim mi?

Bu ülke kendi dinamikleri ile bir ivme kazanacaksa bunu hep birlikte yapacağız. Bunu yaparkende sürece herkesin dahil edilmesi gerekli. İlla övünmekte ısrar ettiğiniz zekanızın ve aklınızın kapasitesi ise bu ivmenin kazanıldığı dönemdeki pozisyonunuz ile ortaya çıkacaktır zaten ego tatmini yapacaksanız o zaman yaparsınız. O zamana kadar hiçbirimiz adam değiliz.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

e tabi ama zaten bunu bilgisayar mühendislerimiz yapamaz mı?

@soris
abi biz nerede aptaldır dedik ki?
Savımız, "Üniversite insana vizyon katar"'dır. Sen almışsın bunu başka yerlere çekmişsin.
Ayrıca Sabancı üniversitesi öğrencileri beni okula çağırsa sence Beni karşılarlar mı kapıda ?
Ciddiye almamışlar adamı demek ki, bunun demokratik görüşle alakası yok.heh
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

18 yaşında dediğin insan cezai ehliyeti olan, kanun önünde yetişkin kabul edilen, üniversiteye girmediyse askere gidip eline silah alan ateş eden, araba kullanmak (ki tabancadan çok daha öldürücü bir güç) ehliyet almaya münsip görülen, hatta köylerde evlendirilen bi insan oluyo, çocuk gözüyle bakıyorsan, hem onlara hem kendine hakaret ediyorsun başta.

Ayrıca tekil örneklerle nereye kadar? Dediğin kadar ayrımcı bir üniversite zaten gelmesine izin vermez o kişinin.

İşi fettullaha atatürke çekmek tamamen konuyla alakasız, ve hiçbir temeli olmayan bir durum.

Dediğim gibi yüzlerce farklı eğitim görevlisi onlarca farklı misafirle binlerce öğrenciyle inanılmaz bir potansyel var orada kendisi algılamak görüşmek düşünmek isteyene.

Ki bu imkandan üni mezunu olmayan çok güzel mahrum kalıyor.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Viktor said:

su topic onu ispatliyor zaten

universite vizyon sahibi yapmaz, yok oyle birsey, tamamen kendi kaynaklarinzi ve kendinizi nasil yestirtidiniz ile ilgilidir bu

eh.. yani.. %70 doğru bişi..

bazen şu oluyor, adamın potansiyel enerjisi yüksek ama sıkışmış, ilerleyemiyor ki harekete geçsin. üniversite olur, çevresindekiler olur vs. bir yerden ufak bir itme, az bir yardım ile bu sıkışmış enerji takara tukara yuvarlanmaya başlar, harekete geçer.

işte üni o enerjiyi verebilecek bir ortam.

diğer yandan okula mal gibi gidip geldiğinizde mit'e gitseniz ve sadece derslerde geçicek kadar başarılı olsanız gene işe yaramaz gene işe yaramaz.

boş gelip boş gitmek kötü
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Suark sen belirtmiyorsun fakat Rewendor belirtti.

18 yaşındaki çocuk kız arkadaşına hava atmak için o araba ile kaza yapıp 4-5 kişiyide öldürebiliyor. Kanun önünde yetişkin kabul edilmek her insanın aydın olduğunu göstermiyor dolayısıyla taraflı bilgi depolanabilir kafasına.

Tekil örneklerden rahatsız olmana gerek yok durumu ortaya açıkca koyuyor sende tekil örnek verebilirsen seviniriz savunmaya çalıştığın konularda.

İşin Atatürke veya Fethullah Gülene çekildiği yok onlar şu yazı itibariyle "üniversitelerde özgürce eleştri hakkı" konusunda verdiğim örneğin içinde birer objeler sadece.

Üniversitede elbette gelişime açık insan için potansiyel var ama bu potansiyel her zaman belli çizgide herşey özgürce tartışılabiliyormu üniversitelerde? Buna ben pek emin değilim. Soros Sabancıya tekrar gelse bir öğrenci de eleştirmeye kalksa Sorosu, o öğrencinin akıbeti ne olur acaba veya Türkeşi eleştirmek isteyen birisi Gazi Üniversitesinden sağ çıkabilirmi? Türkiyede kadrolaşma olduğu için bir üniversitede yüzlerce farklı görüşte eğitmen olduğunu kesinlikle düşünmüyorum. Ne yazıkki her üniversite öğrencileri dahil bir çizgiye ait. Aydın ve bağımsız eğitmenler her üniversitede olabilir ama bunların sayısıda ne yazıkki fazla değil ve bu türlü kişiler üniversitesinin çizgisini bozduğu an direk iptal edilirler.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

E zaten üniversite mükemmel ortam demiyoruz, ama çok büyük bir itici güç, ve okuyan adama tüm defolarına rağmen çok fazla şey katıyor. Üniversitelerde bahsettiğin defoların olması okuyan insanın okumayana göre çok daha fazla şey gördüğünü daha büyük tecrübe ve daha geniş bakış açısı kazandığı gerçeğini değiştirmiyor.

Ayrıca kız arkadaşına hava atmak için kaza yapan adam 18lik olmak zorunda değil. Şu anda trafikte slalom yaparak giden sağ sol deli gibi kullanan it oğlu itlerin büyük kısmının çoktan 18ini geçtiğini 20ler 30larda olduklarını rahatça görebilirsin en basidinden. 18 yaşında insan kafasına girecek bilgiyi tartabilecek kapasiteye ulaşmış ya da en azından ulaşmış olması gereken insandır.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

ya bir de
said:
En baştada siz "üniye gitmeyen aptaldır" tabunuzu yıkın.

bu bir tabu değil ki.. hani öncelikle bu gibi bir yaklaşım yok. yok öle bişi.

ha üniye giremeyen dersen durum değişir. çalışan ya da çalışmadan öss'ye giren ama üni.ye giremeyen çok da parlak değildir yani.. aptal diyemeyiz belki, ama çok parlak değil diyebiliriz. elbette her üni.ye giren akıllıdır da diyemeyiz. keza üni.ye girmek bir muhteşemlik, farklılık hedesi değil, ve hiç zor bişi değil..

üni.ye gitmeyenin kendi tercihi olabilir bu durum ya da ailevi sorunu olmuş olabilir vs. üni.ye giremeyen ise -eğer idealistlikten değil de bildiğin hiçbi yere girememişse liseye henüz gitmemiş olabilir belki huh?
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Soris said:

Üniversitede elbette gelişime açık insan için potansiyel var


E bizim dediğimizde bu zaten?
Bu arada, o politik kutuplaşma hayatın her alanında var. Burası türkiye, bazen günü geldiğinde bir duruşu sergilemen gerekebiliyor, sende ya koyun oluyorsun saçma sapan işler yapıyorsun, ya pasif kalıyorsun( ki o yaşlarda en doğrusu ) ya da karşı durup eziliyorsun.
Ama özel olmayan bütün okullarda var zaten,
çok net hatırlarım lise 2 idim,
odtü gezisinde adamlar MC donalds'da yemiyorlardı, Amerika'yı boykot ettikeri için.Bunun yerine gidip Pizza Hut'ta yiyorlardı :)
Insan hata yapıyor o yaşlarda, normal.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...