Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

"Mahkemesiz Adalet Projesi"


Öne çıkan mesajlar

Mesaj tarihi:
Arabulucuyla çözülecek şey zaten mahkemeye varmaz. Ayrıca arabulucu için tarafların anlaşmaya varması lazım. Anlaşmaya varabilseler zaten orada olmazlar. Özelleştirme mekaniğine hiç girmiyim. En tatlı işler listesinde yerini alır arabuluculuk.
Mesaj tarihi:
Özel hukuk ilişkilerinde taraflar isterse konuyu beraberce belirleyecekleri bir hakeme götürebilirler. Yeni birşey değil zaten bu olay.
Mesaj tarihi:
said:
Kamuoyunda, “Mahkemesiz Adalet Projesi” olarak nitelendirilen ve hukuk uyuşmazlıklarının “Arabuluculuk” yoluyla çözümünü öngören düzenleme, yabancılık unsuru taşıyanlar da dahil olmak üzere, ancak tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri iş veya işlemlerden doğan özel hukuk uyuşmazlıklarında uygulanacak.


Ben de ceza hukukuna sokacaklar sandım ki orada da olabilen bir şey (burada yok orası ayrı). Gerçekten inanılmaz bir dava yükü var mahkemeler üzerinde, adliyelerde 1-2 gezinmedikçe anlayamazsınız. Her sıkıntıda dava açan, dava açılmaması gereken şeylere dava açan bünyeler mevcut. Yükü hafifletebilecek olması açısından güzel bir olay.

Uygulamaya konmadan bir şey demek zor şimdiden. Ama kadılıkla bir alakası yok mevzunun onu söyleyebilirim. Hürriyet saçmalamış heh.
Mesaj tarihi:
Tam yazıcaktım ki Gris yazmış, hukuktan anlamayan bünyelerin Judge Dredd esprisi yapmasıyla olmuyor bu iş. Bu benim kalkıp bir programcıya Java dilinde o satır yanlış olmuş dememe benziyor.
Mesaj tarihi:
Mahkemesiz Adalet Projesi dediğiniz şey aslında modern liberal devletlerin ortaya çıkardığı bir şey. Öyle kadılık sistemiyle falan alakası yok. AB içinde de sık sık kullanılıyor.
Ayrıca sadece özel hukukta kullanılması zaten herhangi bir tehlike durumunu ortadan kaldırıyor.
Ticarette rahatlama yaratacağı, yargıçların da pek bir sevineceğini düşünüyorum.
Mesaj tarihi:
Arkadaşlar Türk Hukukunda Arabuluculuk müessesesi zaten yıllardır var.

Buradaki ilk konu hukuk eğitimi almamış şahısların 150 saatlik bir eğitimle "arabulucu" yapılması. Yoksa Avukatlar zaten arabulucu olabiliyor. Ama uygulamada pek uygulanmıyor bu yöntem. 150 satlik bir eğitim ile 5 senelik (4 sene fakülte ve 1 sene staj) bir Hukuk eğitimi aynı değil, olamazda. Bu çok sakıncalı.

Birde Tahkim müessesesi var. Burda taraflar özel hukuktan doğan bir anlaşmazlıklarını kendileri seçtikleri bir hakem heyetinin önüne getirebilirler. Bu zaten normal, malum taraflar bu sorunları zaten halihazırda kendi aralarında da çözebilirler.

Burdaki ikinci konu ise "Mahkemeler tarafları arabulucuya başvurmak konusda teşvik edecek" kısmı. Ne derece, nasıl bir teşvik? Zorlamaya varacak mı vs? Bu kısımda boşlukta. Ve Hukukta boşluk tehlikelidir.

Bu iki husus ben Hukuk Fakültesinden mezun olurken, ta 2005te halen tartışılıyordu. Halende süregidiyor. Yoksa arabuluculuk ve tahkim zaten ülkemizde yıllardır var. Ama zaten bu kurumların kamu hukuku alanına el atması tabii ki düşünülemez.
Mesaj tarihi:
devlet tarafından husumetleri çözmesi için görevlendirilen kişilere eskiden kadı denirdi, bugün adı arabulucu olmuş, neyi inkar ediyorsunuz anlamıyorum, modern kadı işte.
Noterlerin yargıç versiyonu gibi bişey olacaktır, bi şirket,arabuluculuktan sorumlu bir sürü avukat, son kararı uçuk kaçık bi meblağya imzalayan arabulucu patron.

Umarım sağlıklı uygulanabilir.



Ha bi de laf sokmaya çalışan "hukukçu" arkadaşlara selam ederim.
Mesaj tarihi:
Kısaca iki kişinin bir araya gelerek kendi aralarında yaptıkları bir sözleşmeden doğan ihtilaflar özel hukuk alanına girer.

Mesela bir sözleşme yaptık sen bazı hükümlerine aykırı davrandın ben bunu, elbette iki tarafda isterse, iki tafaında ortaklaşa seçecekleri bir kişinin önüne getirebilirim çözümü için. Devlet buna müdahale edemez.

Ama kamununda yararının olduğu veya ilişkili olduğu herhangi bir olayda böyle bir ihtiöal yok. Misal ceza davaları, idare hukukundan kaynaklı davalar, vergi hukuku ile ilgili davalar hariç.

Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu (HUMK) madde 516 ve devamında var bu konu zaten.

Kısaca iki taraf yapacakları sözleşmeye bir madde koyarak çıkacak ihtilafın hakem vasıtası ile çözüleceğini belirtebilir. Diğer adıda TAHKİM bu sistemin. Ama bu kararlar yinede temyiz edilebilir. Ve temyiz süresinin geçmesi ile hakim kararı ile tasdik olundukdan sonra icra edilir.

Ama gelecek mevcut sistem nasıl olur bilmiyorum. Ya temyiz sürecini devredışı bırakırlar yada kararın icraya konulması için hakim tasdikini devre dışı bırakırlar felan.
Mesaj tarihi:
özel hukuk kapsamı sözünde bir "delik" yoksa istifade edilebilecek bana çok garip gelmedi ama arcane'in ilk dediği doğru gibi ozaman da. adamlar mahkemeye başvurmadan önce muhtemelen kendi aralarında halletmeye çalışıp bunu yapamadıkları için başvurmuşlardır. 150 saatlik eğitim alan biri arabulucu olabilecek mi gerçekten. çok daha iyi hukuk bilen birinin ikisine de bu davanın sonucunda olabilmesi en muhtemel şeyi anlatıp onların ikisi için de en yararlı olan sonucu önermesi vs gerekir. bunun için dediğim gibi sanki 150 saatten daha iyi bir hukuk bilgisi lazımmış gibi geldi bana.

öte yandan bu dünyada hayat koçu gibi şeylere para veren insanlar da var buna neden vermesinler diyorum.
Mesaj tarihi:
Ardeth said:
özel hukukun kapsamı nedir tam olarak?
kapsamı çok önemli bu projenin


Aslında hakkında Tez çıkacak soru.

Ama en genel haliyle açıklamak gerekirse gerçek ve tüzel kişilikler arasındaki ilişkileri, eşitlik ve irade özgürlüğü ilkelerine uygun olarak düzenleyen hukuk dalları. Örneğin Borçlar yada Ticaret Kanunu gibi.

Bu arada arkadaşlar tekrar ediyorum, Tahkim ve Arabuluculuk zaten yıllardır ülkemizde mevcut (pek kullanılmasada). Ki aslında faydalı kurumlardır, mahkemelerin yükünü azalttıkları gibi sorunların çözüm hızınıda artırır.

Günümüzde tartışılan sorun mahkemelerin insanlara bu yolu ne derecede dayatacağı ve kimlerin arabulucu olabileceğidir.
Mesaj tarihi:
Arabuluculukta zorlama durumu mümkün olamaz. Zaten birisini arabuluculuğa zorlamak demek dava hakkını elinden almak demektir ki o doğrudan hem insan hakları hem de temel hak ve özgürlüklerin çiğnenmesi anlamına gelir.
İki tarafın da rıza göstermesi durumunda sadece arabuluculuk mümkün olur.
Özel hukukun alanını belirlemek çok da zor değil, Apis'in söylediği gibi gerçek ve tüzel kişilerin kendi aralarındaki ilişkileri düzenler genellikle.
Yani mesela bir ceza hukuku davası varsa bu bir kamu davasıdır, çünkü taraflar saldırıya uğrayan x kişisiyle saldıran y kişisi değildir, kamu davası olduğu için devlet y kişisine doğrudan dava açar.
Aynı şekilde idare hukuku falan da kamu hukukudur.
Kısacası gerçek ve tüzel kişiler yani şirketler vs. arasındaki ilişkilerin düzenlendiği alan oluyor özel hukuk.
Mesaj tarihi:
Griswold said:
said:
Kamuoyunda, “Mahkemesiz Adalet Projesi” olarak nitelendirilen ve hukuk uyuşmazlıklarının “Arabuluculuk” yoluyla çözümünü öngören düzenleme, yabancılık unsuru taşıyanlar da dahil olmak üzere, ancak tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri iş veya işlemlerden doğan özel hukuk uyuşmazlıklarında uygulanacak.


Ben de ceza hukukuna sokacaklar sandım ki orada da olabilen bir şey (burada yok orası ayrı). Gerçekten inanılmaz bir dava yükü var mahkemeler üzerinde, adliyelerde 1-2 gezinmedikçe anlayamazsınız. Her sıkıntıda dava açan, dava açılmaması gereken şeylere dava açan bünyeler mevcut. Yükü hafifletebilecek olması açısından güzel bir olay.

Uygulamaya konmadan bir şey demek zor şimdiden. Ama kadılıkla bir alakası yok mevzunun onu söyleyebilirim. Hürriyet saçmalamış heh.



HAYIR AKP ŞERİAT getiriyo taam mmı SENİN GİBİLER YÜZÜNDEN zorla çarşaf giydirecek bana arabulucular :( :( :(
Mesaj tarihi:
Rüşvet, tehdit, sahtekarlık... Devletin kendi bünyesinde kontrol edemediği bu üç kalem, yargının özel kişiler aracılığıyla görülmesiyle artacaktır.

Hop aracıya rüşvet ver, hop uyuşmazlık yaşadığın kişiye zorbalık yap istediğini kap, hop aracıyı ayarla saftirikleri kazıkla.

Eğitim, sağlık derken yargı da özelleşiyor. Güvenlik de başladı zaten; devlet cismini kaybediyor iyice.
Mesaj tarihi:
Bu olayın tek amacı iş yükünü hafifletmek yargının. Özel hukukla sınırlı zaten. Özel hukukta çoğu durumda siz istemedikçe dava açmanıza zaten gerek yoktur kaldı ki. Adam ödemezse dava açarsınız almak için ne ödeyecekse artık. Kişiler büyüyebilir/küçülebilir/tüzel kişi olabilir ama en temeli primitif hali budur özel hukukun.

Bununla alakalı mevzu, devletin zaten minimum oranda karışması gereken bir şeye devlet daha da az karışayım diyor. Kimsenin çaresiz kalacağı ezileceği yok yani, istemeyen gitmez.

Ayrıca arabulucuya rüşvet vermek saçma olur çünkü adam zaten işine gelmezse gider dava açar. İmkansız o dediğin yani. Rüşvetle iş halledecek adam arabulucuyla uğraşmaz zaten, dava aç der hakime verir rüşveti tam hallolur.

Arabuluculuk tamamen rızaya bağlı olarak çalıştığı için kötüye kullanılamaz. Karşı tarafın anlamaması lazım ki onu anlamayacak zekadaysa zaten vasisi vardır, vasisi anlar =P. Hiç biri anlamasa avukatı anlar eheh.
×
×
  • Yeni Oluştur...