Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

11 Nisan saat 13:00, Bakırköy Adliyesi'nin önü


Antimodes52

Öne çıkan mesajlar

Nokta Dergisi Davası'yla ilgili bir eylem var yarın 13:00'de Bakırköy Adliyesi'nin önünde.
Konu hakkında gerekli bilgiyi ekşisözlükten "alper gormus" diye aratarak edinebilirsiniz.
Ha bir adet de yine sözlükten quote koyalım güzelinden:
asc said:
“duruşmaya elinde üç bavul evrakla gelen [alper] görmüş 'önceki duruşmada başbakanlık eğer elindeki günlükleri yollamazsa biz mahkemeye sunacağız sözünü tutmak için 14 klasör halinde yaklaşık üç bin sayfalık günlükleri getirdiğini' söyledi.

görmüş'ün getirdiği evrakların cd halinde teslim edilmesini isteyen mahkeme bu aşamada belgeleri alamayacağını söyledi.
(...)
bakırköy 2. asliye ceza mahkemesi, konuyla ilgili belgelerin gönderilmesi talebiyle yazdıkları yazıya genelkurmay başkanlığı'ndan 14 kasım 2007'de, başbakanlık'tan 18 aralık 2007'de cevap geldiğini, her iki kurumun da ellerinde böyle bir belge bulundumadığını bildirdiklerini açıkladı. [özden] örnek'in avukatı dinçer eskiyerli, söz konusu belgelerin müvekkiline ait olmadığını öne sürdü. dinçer, davanın dergide yayınlanan yazıyla ilgili olduğunu, üç bin sayfalık belgenin sunulmasının bu davanın konusu olmadığını, tanıkların dinlenmesiyle birlikte kendilerinin farklı tanıklar dinletebileceğini ancak davanın bu şekilde bitirilemeyeceğini söyledi.

görmüş, 'belgelerin nasıl eline geçtiğini' soran mahkeme heyetine, adını açıklayamayacağı bir kaynak tarafından deniz kuvvetleri'ndeki bilgilerin kopyalanması suretiyle cd halinde ve zarf içerisinde ulaştırıldığını söyledi. görmüş, 'özden örnek tarafından 1957 yılından beri tutulduğu anlaşılan belgelerde özel hayatı ilgilendiren kısımları yayınlamadık, sadece kamuoyunu ilgilendiren darbe kısmını yayınladık' dedi (...) görmüş, duruşmadan sonra gazetecilere yaptığı açıklamada yayınladıkları dosyada iki darbe girişimi olduğunu ancak şu ana kadar bu iddialarını mahkeme önünde koyabileceği bir ortamın sağlanmadığını açıkladı.”[1]

bakın özden örnek'in avukatları “üç bin sayfalık belgenin sunulmasının bu davanın konusu olmadığını” belirtmişler. yalnız ilk duruşmada “haberlerle ilgili elindeki belgeleri ortaya koymakla yükümlü olduğu”[2] söylemişlerdi. belgelerin sunulmasından sonra “müvekkiline ait olmadığı” belirtilmesi ne kadar anlamlı. lafı geçmişken “özden örnek ne demişti?” buyrun:

“hatırlamakta yarar var: emekli orgeneral özden örnek, günlüklerin küçük bir bölümünün internetten sonra star gazetesinde yayımlanmasından sonra star'a şu açıklamayı yapmıştı.

'her çalıştığım yerde, faaliyetlerimi günü ve saati belirterek not ettim. bu notlar, sadece bana ait olan bilgisayarda görülürdü, şifreliydi. görev sürem dolup ayrılırken, henüz üniformamı çıkarmadan 1-2 gün önce, bu faaliyet notlarımın tamamını bilgisayardan sildim. yani öyle delete tuşuna basarak değil. canımın yanacağını bildiğim için bulunmasın, okunmasın diye üstünü yazdırarak sildim'”[3]

tabiî, bir de örnek'in dergiye gönderdiği “cevap ve düzeltme metni”nde, iddiaları “yalanlarken” ortada günlük olmadığını, “1957 senesinden başlayarak gemi komutanlığının sona erdii 1981 yılına kadar süren (...) hatıratı” olduğunu belirttiğini[4] aktaralım.

valla durum ortada, başkasını bilmem ama alper görmüş'ün “bu iddialarını mahkeme önünde koyabileceği bir ortamın sağlanmadığını” ifadesini de aktarırsak şu ana kadar şemdinli davası, andıç davaları gibi çeşitli hukuksal skandallara bir yenisi ekleniyor gibi bu dava ile diye düşünmeden edemiyorum. ilgilenmeyip, örneğin benim bu entariyi yazarkene yararlandığım kaynaklar (taraf, nokta, “bianet!”) üzerinden alttan saldırılar düzenleyebilirsiniz. siz bilirsiniz.

[1] “darbeye üç bavul kanıt”, taraf, 1 mart 2008
[2] “nokta dergisinde 'günlük' davası başladı”, bianet, 19 eylül 2007
http://www.bianet.org/...gisine-gunluk-davasi-basladi
[3] “özden örnek ne demişti?”, nokta, sayı: 23, 5 nisan 2007
[4] “emekli oramiral özden örnek'in dergimize gönderdiği cevap ve düzeltme metni”, nokta, sayı: 25, 19 nisan 2007
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

asker dusmanligi tavan yapmis

karizma oluyor heralde askerden nefret ettigini her firsatta belirtmek

askerin kaderidir bu
baris zamani varliklari unutulur hor gorulur medeniyet dusmani ilan edilirler ancak savas ufukta belirince herkes askerin varligini hatirlar ve ona kosar

savaslar bitsin askersiz silahsiz bir dunya?

birgun kalktigimzida mucizevi bir sekilde dunyadaki butun kotu cocuklar cicek cocuga donusurse bu hayal gerceklesebilir belki
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Delinin biri işkembeden salladı, çamur at izi kalsın prosedürü dahilinde.

Elinde ne delil ne halt. O 3 bavul içinde bir darbeye ait hiçbirşey çıkmadı, sadece mahkeme kapısında şov yaptı ki medya bu duruma atlamaya önceden gönüllü hepimizbiliyoruz. Bir CD de gerekli kanıtlar var dedi ama ne işse CD yok.

Irak sınırını geçince kahraman asker, normal zamanlarda darbe meraklısı.

Maksat suyu bulunduralım. Bunlara inananda çok peşinden koşanda çok. Ne diyeyim, müstahak bize.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

darbe idddalarını soruşturmayı gerek görmemiş mahkeme.madem soruşturulmayacak kadar önemsiz iddaalar ozaman bunlara dayanarak niye dergiyi kapattırıyosun.

asker işinden başka herşeyi yapıyor bu ülkede hukuksuzlukta da kimseden altta kalır tarafları yok.fazlası var hatta.

şu zihniyete anlam vermek mümkün değil;
burada bir çok kişinin yakınları zamanında asker tarafından işkence maruz kalmıştır.türkiyede azımsanmayacak kadar çok
sayıda bu insanların sayısı.ve şimdi bunların büyük bi kısmıda askerin yanlışlarını bağnazca savunuyor.

70te de 80de de rejim tehlikesi vardı zaten dimi çoğunuzun yakını okadar solcu insan rejime kastetmişti.asker diye savunduğunuz zamanında amerika talimatıyla solcuları kırdıran,şuan ki yeşil kuşağı başımıza saran asker değil mi?

kendi bozduğu rejimi sözde savunduğu için mi sevmek zorundayız yani askeri?zavallılığa,çaresizliğe gel.

hem sen,ben,o niye savunmuyor rejimi de asker savunuyor?

bir de eğer asker sizin yönetime doğrudan katkınızı hiçe sayıcaksa "hayır bu ülkeyi ben yönetirim" dicekse halka koyun diye burdan ötenlerin ne farkı kalıyor ozaman o cahil halktan?
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

asker isteseydi coktan coreklenirdi rejimin basina

3 buyuk askeri mudehala olmus ki bunlarin biri kalici askeri yonetim istiyenlere karsi yapilmis

askerin niyeti bozuk iktidarda gozu var geyiklerini gecin

demorkasi kulturu hala oturmadi asker bekci olmasa simdi standart bir ortadogu ulkesi olurduk

turkiye tarihi okuyun biraz

12 eylule gelince bunu yapan cuntacilarin sucu asker icindede milli guvenlik konseyi uyeleri sevilmez cok fazla subayinda basini yakmistir bunlar 12 eylulde

once 12 eylulculer bir yargilansin ondan sonrageri kalanini tartisiriz

bugun 12 eylulculerin yargilanicagi aciklansa en cok asker sevinir bu olaya

ama 12 eylul cuntasinin eliyle yukselen tarikatlarin adamalrindan olusan bugunki iktidar yargiliyamiyor tabi bunlari

kendileerini gecmiste besliyen eli isirmazlar kolay kolay
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

demokrasi kültüründen önce "asker kültürü" yerleştirilmiş çünkü millete.
ee biri oluncada öbürü olmuyo tabi.

ayrıca türkiye'nin 30 seneye yakın 12 eylül anayasasıyla yönetililiyor.30 yıla yakın zamandır mı bu yeşil kuşak var niye şimdiye kadar bi hükümet ya da koalisyon çıkıp bi geçiçi 15. maddeyi(12 eylül sorumlularının yargılanmasını engelleyen) değiştiremedi ki bu hükümet-koalisyonların çoğu zamanında darbe sopasını yemiş olanlardan.

bu ülke siyasetini askerin korku kültürü üzerine inşa etmek zorunda kaldı ki bunun sonucunda demokrasiden falan bahsedilemez.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Zep said:
darbe idddalarını soruşturmayı gerek görmemiş mahkeme.madem soruşturulmayacak kadar önemsiz iddaalar ozaman bunlara dayanarak niye dergiyi kapattırıyosun.


Çok basit. Çünkü bir basın kuruluşu olarak ortaya büyük bir iddia atıyorsun ama delilin yok. Bir günlük varmşta orada yazıyormuşta ama günlük yok? 3 bavul kağıdın var ama o günlük yok? Kısaca iftira atıyorsun.

Bu yüzden kapatıldı.

Mahkeme araştırsın, mahkeme neyi neden araştırsın? Ben gidip gazetede X kişi katildir yazayım ama delilim dayanağım yok. Mahkemede araştırsın işi gücü bırakıp sabah akşam X katilmidir diye? Bende yan gelip yatayım X'in adı kötüye, katile çıktığı ile kalsın?????

Birşey iddia etmek için elde bir delil dayanak olmalıdır.

Biraz mantık yahu...
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Apis said:

Çok basit. Çünkü bir basın kuruluşu olarak ortaya büyük bir iddia atıyorsun ama delilin yok. Bir günlük varmşta orada yazıyormuşta ama günlük yok? 3 bavul kağıdın var ama o günlük yok? Kısaca iftira atıyorsun.

Bu yüzden kapatıldı.

Mahkeme araştırsın, mahkeme neyi neden araştırsın? Ben gidip gazetede X kişi katildir yazayım ama delilim dayanağım yok. Mahkemede araştırsın işi gücü bırakıp sabah akşam X katilmidir diye? Bende yan gelip yatayım X'in adı kötüye, katile çıktığı ile kalsın?????

Birşey iddia etmek için elde bir delil dayanak olmalıdır.

Biraz mantık yahu...

Olay sadece iftira atıp kanıtı sunamamak değil.
Bu iftirayı orduya atmış olmakta.

Ordu şu an hukuk gibi bizim güvenliğimizi sağlayan devlet parçalarından biridir.

Örneğin "yargıçlar rüşvet alıyormuş, yargıtay'da uyuşturucu partileri dönüyormuş, danıştay'dakiler pkk'ya para akıtıyormuş" gibi iddialarla çıktığında, bu hukuğu yaralar. İnsanların hukuğa olan güveni biter, yasalara olan saygı ve inanç gider, devletin işleyişi şüpheli bir konuma gelir.
Bu yüzden böyle bir iddia ortaya atarken arkasında sağlam kanıtların ve belgelerin olması gereklidir. Turkcell veya Show TV gibi bir özel firmadan bahsetmiyoruz burda, direk Devlet'in en büyük çarklarından birinden bahsediyoruz. Hatta çarkları çeviren motorlardan biri de diyebiliriz.

Ordu da bunun gibidir. Çıkıp "bakın bakın asker neler neler yaptı" gibi dedikodu edilmesi bazı kişilerin hoşuna gidebilir. Özellikle "Genç Siviller" ellerini ovuşturup ağızlarından salya akıtabilirler. Ancak gerçekten böyle birşey yoksa, bu şekilde iftira atılması, gene Devlet çarklarının motoru olan ordunun yıpratılmasıdır. Yıpratılması, ordunun zayıflaması ve diğer çarkların da etkilenmesidir.
Yok eğer gerçekten böyle birşey varsa, bunu çıkıp açıklaman gereklidir. Vatandaşlık görevidir. Vatanına değer veriyorsan, bu kadar ağır ithamlarda bulunmanı gerektiren durum hakkında belgeleri ve kanıtları sunarsın. Eğer gerçekten bozuksa bu çark, düzeltilmesi gereklidir. Düzeltilip sorunlar halledilmezse, bu devletin diğer çarklarını da etkiler ve düzeni bozar.

İşte Nokta dergisi iddia ettiği belgeleri sunmadığı için üstüne gidilmesi bu yüzden.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

pardon siz bişeyi kaçırdınız galiba, o darbe günlüklerinin özden örnek'in bilgisayarından çıktığı emniyetin raporuyla kanıtlandı. ergenekon davası içinde değerlendiriliyo bu belgeler zaten.

andıçlar hazırlayıp STK'ları fişleyen, siyasete ve sivil hayata doğrudan karışan, teftiş eden, aşırı imtiyazlı bir sınıf haline gelmiş, topluma ve meclise hesap vermeyen, cuntalarla, örgütlerle, hukukdışı yöntemlerle adı geçen bir ordumuz olsun istemiyoruz. mesele askere iftira atmak, düşmanlık etmek değil, eleştirmek ve düzeltmeye çalışmak.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

sir said:
andıçlar hazırlayıp STK'ları fişleyen, siyasete ve sivil hayata doğrudan karışan, teftiş eden, aşırı imtiyazlı bir sınıf haline gelmiş, topluma ve meclise hesap vermeyen, cuntalarla, örgütlerle, hukukdışı yöntemlerle adı geçen bir ordumuz olsun istemiyoruz. mesele askere iftira atmak, düşmanlık etmek değil, eleştirmek ve düzeltmeye çalışmak.

andıçlar hazırlayıp STK'ları fişleyen, kurumlara, gazetelere ve sivil hayata doğrudan karışan, haraç kesen, aşırı imtiyazlı bir sınıf haline gelmiş, topluma ve hukuğa hesap vermeyen, cuntalarla, örgütlerle, hukukdışı yöntemlerle adı geçen bir iktidarımız da olsun istemiyoruz.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

sir said:
pardon siz bişeyi kaçırdınız galiba, o darbe günlüklerinin özden örnek'in bilgisayarından çıktığı emniyetin raporuyla kanıtlandı. ergenekon davası içinde değerlendiriliyo bu belgeler zaten.

andıçlar hazırlayıp STK'ları fişleyen, siyasete ve sivil hayata doğrudan karışan, teftiş eden, aşırı imtiyazlı bir sınıf haline gelmiş, topluma ve meclise hesap vermeyen, cuntalarla, örgütlerle, hukukdışı yöntemlerle adı geçen bir ordumuz olsun istemiyoruz. mesele askere iftira atmak, düşmanlık etmek değil, eleştirmek ve düzeltmeye çalışmak.


8-9 aydır iddaanamesi bile oluşturulamamış ergenekon mu bu ? lolz
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...