KidLazer Mesaj tarihi: Mart 10, 2014 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 10, 2014 ekşi'den alıntıdır. keyifle okuyunuz. venezuela büyükelçisi jose gregorio bracho reyes, akşam gazetesi yazarı deniz gökçe'ye, venezuela hakkındaki yazıları nedeniyle verdiği ayardır. akşam gazetesi yazarı deniz gökçe, 14 şubat 2014 tarihinde yazdığı "en 'perişan zengin' ülke venezüella!" ve 23 şubat 2014 tarihinde yazdığı "petrol var ama enflasyon %305" başlıklı yazılarda, venezuela'yı "ideolojik siyasetin ekonomiyi nasıl perişan ettiğinin en güzel örneği" olarak nitelendirmişti. venezuela bolivar cumhuriyeti türkiye büyükelçisi jose gregorio bracho reyes, gökçe'nin bu iddiasına bir yazıyla cevap verdi. büyükelçi'nin yazısının tamamını okurlarımızla paylaşıyoruz: işte ayarın kralı sayın deniz gökçe, venezuela saygıdeğer bir ülkedir, aşağıda, hizmetiniz karşılığı paranızı ödeyenler tarafından aldığınız emirler doğrultusunda, geçtiğimiz günlerde yayınlama görevi tarafınıza verilmiş olan bir dizi yalana açıklık getirecek bazı gerçeklerden bahsedeceğim. komutan chavez, sadece geleceğe mutluluk ve inançla bakan bir vatan’ın yaratıcısı olmakla kalmadı, aynı zamanda, bugün itibariyle hiçbir zaman sahip olamadığı kadar çok güce sahip olan, 19. yy’da simon bolivar tarafından düşlenen ve önerilen latin amerika birliği projesi’nin de mimarı oldu. celac, unasur, alba, petrocarıbe, banco del sur ya da telesur’un ne anlama geldiği hakkında bir fikriniz var mı? hugo rafael chavez frias gerçeği olmasaydı, bugün bu entegrasyon mekanizmalarının varlığından söz edemezdik. aşikâr olan, sadece başkan chavez iktidara geldiğinde petrol fiyatlarının yerlerde olduğu değil (8 dolar), aynı zamanda emperyalist istihbarat teşkilatlarının marifetiyle opec’in de ağır yaralı bir organizasyon haline getirilmiş olmasıydı. chavez sayesinde, opec’e yeniden can verildi ve değeri bu kadar yüksek olan, yenilenemeyen bir doğal kaynak adil fiyatlara ulaştırıldı. diyorsunuz ki venezuela’da “petrol halka dağıtılıyor” ve bununla bizi dünyaya ifşa ettiğinizi hatta bundan utanacağımızı düşünüyorsunuz. aksine, herkesin refahını ve iyi yaşam koşullarını garanti altına almak için, petrolle üretilen zenginliği tabii ki vatandaşlarımıza paylaştıracağız. aynı zamanda sizi temin ederim ki, chavez öncesinde, yani ıv. cumhuriyet döneminde, venezuela petrolünden elde edilen kazanç, sadece venezuela elitlerinin yurtdışındaki banka hesaplarını şişirmeye hizmet etmekteydi ve 90’lı yıllarda venezuela’da yoksulluk oranı %80 gibi utanılacak bir seviyeye erişmişti. bununla beraber, nüfusun genelinin beslenememe oranı %21’i geçecek seviyeye dayanmıştı. size bir takım rakamlar ve bilgiler vereceğim, çünkü gördüğümüz kadarıyla, konuştuğunuzdan ve de yazdıklarınızdan konuyla ilgili hiçbir fikriniz olmadığını anlıyoruz, zira çağdaş venezuela tarihini okuma zahmetinde bulunmamışsınız. size ödeme yapanlar için önemli olan, tam bağımsızlığı mümkün kılacak tek yol olan sosyalizm ile yolu kesişmiş olan bir ülkeyle ilgili bir dizi fikir oluşturmaktır. venezuela’da biz “petrol ekiyoruz” ve diğer birçok şeyin yanı sıra bahsettiklerimizin tümünü aşağıdaki örneklerde görmek mümkündür: • venezuela’da okul öncesinden üniversiteye kadar eğitim-öğretim ücretsizdir. • yaşları 15 ila 24 arasında değişten gençlerin % 79’u okumakta ve bunların % 67’si devlet okullarında öğrenim görmektedir. bütün okullar yemekhaneye sahiptir. bunun dışında öğrencilerin büyük bir kısmı burslardan veya devlet yardımlarından yararlanmaktadır. • 15 yılda hükümet 58.236 devlet okulu inşa etmiştir. • venezuela üniversiteye kayıt oranında tüm latin amerika’daki en yüksek kayıt rakamlarına ulaşan ikinci ülke konumundadır. temel eğitim kayıt oranı ise % 85 olup, bu oran venezuela’yı en yüksek kayıt olma oranına sahip ülkeler arasında beşinci sıraya yerleştirmektedir. • 2005 yılında unesco venezuela’yı kardeş küba halkının işbirliği ve devrimci hükümetin etkili faaliyetleri sayesinde nüfusunun tamamı okur-yazar ülke ilan etmiştir. • venezuela’da 1999 ile 2013 yılları arasında sosyal yatırım %62 oranında artmıştır. dikkat edin “sosyal harcamalar”dan değil yatırımdan bahsediyoruz. • venezuela’da kayıtlı olarak çalışmış olsun olmasın bütün yaşlılara emekli maaşı bağlanmıştır. bu maaş asgari ücretin %60’ına tekabül etmektedir. on yılda üç yüz bin emekli sayısını neredeyse üç milyona dayanmıştır. • çocuklarda yetersiz beslenme bugün % 3 oranının altındadır. • doksanlı yılların sonunda skandal diye nitelendirebileceğimiz % 21’e dayanan yetersiz beslenme oranı bugün %3 oranında bile değildir. • bebek ölümleri 1000’de 25’den, 1000’de 13’e düşürülmüştür. • venezuela, birleşmiş milletler gıda ve tarım örgütü tarafından (roma, haziran 2013) bölgede açlığa karşı en büyük çabayı gösteren ülke olarak tanımlanmıştır. • nüfusun %96’sı içme suyuna erişime sahiptir ayrıca bu anayasal bir haktır. suyun özelleştirilmesi kanunla yasaklanmıştır. • sosyalist hükümet gelmeden önce venezuela’da kişi başı et tüketimi yıllık 14 kilo iken bugün bu rakam kişi başı yıllık 44 kiloya çıkarılmıştır. • sağlık hizmetleri tüm venezuelalılar için ücretsizdir. • devrimci hükümet idaresinde geçen 15 yılda 13.700 kamu sağlık merkezi kurulmuştur. 4. cumhuriyet zamanında geçen 40 yıl süresince ise sadece 5000 merkez kurulabilmiştir. • kayıtlı istihdam %62 oranına çıkmış, işsizlik oranı ise %9 ila %7 arasında değişmektedir. • bolivarcı hükümet 2011 yılından günümüze kadar 549.608 konutu ücretsiz olarak ülke çapında bulunan dar gelirli ailelere vermiştir. • fakat en önemlisi itibarımızı yeniden kazanmamız ve venezuela’nın latin amerika’nın entegrasyon süreci'ne liderlik etmesidir; entegrasyon olmadığı takdirde bu, kısa zamanda “abd'nin arka bahçesi” olması durumuna dönebilir. inanın ki size devrimin birçok başarısını sıralamaya devam edebilirim ama ortaya koyduğum tablonun sizin parçası olduğunuz medyatik maskaralığa yeteceğine inanıyorum. tabii ki venezuela, politik olarak kutuplaşmış bir ülkedir. biliyoruz ki birçok insan “vatan planı”mızı paylaşmayıp karşı çıkmaktadır, ancak siz dünyada böyle olmayan bir ülke biliyor musunuz? kültürel veya politik olarak yekpare olan bir ülke tanıyor musunuz? vatan projemize karşı çıkanlar bugün -hiç olmadığı kadar- demokratik yollarla hoşnutsuzluklarını ifade edebilirler. venezuela dünyanın en modern ve şeffaf seçim sistemine sahiptir. bunu da ben söylemiyorum, jimmy carter söyledi. on beş yıllık dönem içerisinde girilen on dokuz seçimin, on sekizini bugün nicolas maduro’nun liderliğini üstlendiği ve temsil ettiği sosyalizm projesi kazanmıştır. seçim süreçleri ab, mercosur, bm, oas ve carter center gibi uluslararası kuruluşlar tarafından gözlemlenmiş ve garanti altına alınmıştır. bu size bir şey anlatıyor mu? ayrıca bolivarcı anayasamız, halk tarafından seçilmiş herhangi bir kamu çalışanının hizmet süresinden önce geri çekilmesine olanak sağlamaktadır. bu yüzden, şiddet kullanılarak yapılan protestoların asıl nedeni, huzur içinde yaşamak isteyen bir ülkenin anayasasınca şart koşulmuş düzeni faşistçe bozmak istemeleridir. sayın deniz gökçe, ülkemizin imajını kötülemek amacını güderek yazdıklarınızın, ekonomik kaygılara bağlı olduğunu anlayabiliriz ama inanın bana, bunu spor yorumculuğu yaparak daha iyi bir şekilde başarabilirsiniz. başka bir alana yoğunlaşın. çünkü tüm dünya halkları gibi türkiye halkı da artık gözlerini açtı ve sizler gibi basın korsanları tarafından yapılan medya manipülasyonlarını önlemek için verilecek cevapları öğrendi. venezuela bolivar cumhuriyeti hükümeti, halkı, şahsım adına devrimci selamlarımızı kabul ediniz. saygılarımla jose gregorio bracho reyes venezuela bolivar cumhuriyeti türkiye büyükelçisi paylaş03.03.2014 12:05 pixtur https://eksisozluk.com/entry/40844480 Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
monoscope Mesaj tarihi: Mart 10, 2014 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 10, 2014 ekşiden başka kaynak yok mu ? Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
diaboliq Mesaj tarihi: Mart 10, 2014 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 10, 2014 ya evet abi bugün okumuştum bunu. şu ayarı alan adamın bidaha insan içine çıkıcak yüzü kalmaz ama eminim oturmuş " ulan adam bize ne geçirmiş beah.. kehkehkeh" diye gülüyodur. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
huun Mesaj tarihi: Mart 11, 2014 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 11, 2014 tuvalet kağıdı bulamadıkları günleri de anlatırsa sayın büyükelçi daha verimli bir ayar olabilirdi. dünyanın en büyük petrol üreticilerinden birisi olup ülkede döviz kıtlığı çekmek de ayrıca bir ekonomik başarıdır tabii. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Masakari Mesaj tarihi: Mart 11, 2014 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 11, 2014 Kurtlar Vadisi VENEZUELLA Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Sam Mesaj tarihi: Mart 12, 2014 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 12, 2014 >ekşi'den alıntıdır. >keyifle okuyunuz. pick one. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Fistan Mesaj tarihi: Mart 12, 2014 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 12, 2014 monoscope said: ekşiden başka kaynak yok mu ? basın açıklaması yapmış adam odatv de var haber yapmışlar Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
goldbären Mesaj tarihi: Mart 17, 2014 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 17, 2014 bu topikteki neoliberal gençleri gündemde de görmek isteriz. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Ractamainus Mesaj tarihi: Mart 18, 2014 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 18, 2014 neoliberal gençler argümanlarını çürütecek bölgelere girmez, tam bir muhafazakar davranış örneği olarak. ondan görülmezler gündem'de. konu dışında kaynıyorlardı iyi ama. deniz gökçe cevap yazmış; http://www.aksam.com.tr/yazarlar/deniz-gokce/buyukelciden-bir-devrim-bildirgesi-c2/haber-289017 Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Sam Mesaj tarihi: Mart 18, 2014 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 18, 2014 neoliberal ne, muhafazakar ne ya lmao. 6 yıl sonunda birisinin görüşünün temeli bile hala kasti olarak çarpıtılan, anlamazdan gelinen bir forumda, tartışma seviyesi futbol ile garbaj arasında gidip gelen bir bölümde kim niye birşey yazsın. dreag de geçen hafta sordu, hani olur da hala merak eden varsa aynen iletebilirsiniz: sg-1/çetintaş bölümü açıldığından beri çok rahat kafam, hem kendime daha çok vaktim kalıyor, hem de huzurum bozulmuyor. forum bana güzel. http://static.tumblr.com/6eefeced8a419a30b6dc9e54d1e9a3c2/imrmede/5y0my8mjy/tumblr_static_kiryuin-satsuki-drinking-tea.jpg Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Ractamainus Mesaj tarihi: Mart 19, 2014 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 19, 2014 muhafazakar kafa yapısını hala politik düzlemde, gelenekçi/dindar ile eşleştirenler yaşıyor bu dünyada yav.. sonra lmao ve anime capslerle argümanlarını falan güçlendiriyorlar. oysa ürettiği subjektif gerçekliğin yıkılmaması için koruma alanı geliştiren herkes "muhafaza"kar olabilir. neyse, konfor alanından çıkamazsın sen zaten sam. rahat olduğun yerden konuşursun, bilirim. bugünlerde mesela, tutunacak bir şey kalmayınca, susmayı tercih ettin. oysa belirli bir context içinde konuştukların kadar konuşmadıklarının da bir anlamı vardır. anlıyoruz seni de. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
monoscope Mesaj tarihi: Mart 19, 2014 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 19, 2014 varsayımlar üzerinden konuşunca iki tarafta tabi sonuca ulaşılmıyo Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
moriarty Mesaj tarihi: Mart 19, 2014 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 19, 2014 iki taraf içinde bir ayar göremedim kendi adıma. nedenini şöyle açıkliyim. ne büyükelçinin yazdığının gerçekleri yansıttığına emin olabiliriz ne de deniz gökçenin. bugün tayyip erdoğanında büyükelçileri şöyle süperiz böyle süperiz diye anlatabilir rakamlarla. istediğin yere bük. diğer taraftan deniz gökçede venezuela ekonomisine ne kadar hakim olabilir yani. olay gidip görmek. ingilterede sokakta yürürken, toplu taşıma kullanırken mutlu insanlar görüyorsun. insanlar gülümsüyor ve hayattan keyif alıyor yaş farketmeksizin. keza isveçte, danimarkada yine aynı şeyi gördüm. türkiyede ise otobüse in depresyona giriyorsun insanlara bkaınca, sokakta yürü yine aynı. insanlar mutsuz. iş, yaş, hayata bakış farketmiyor. gidip bakmak lazım venezuelaya. gerçekten mutlu mu insanlar, gülümsüyor mu. böyle şeyleri rakamlar ve istatistikler anlatmıyor. insanların yüzü ve gülümsemesi anlatıyor. gerisi fasa fiso. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
huun Mesaj tarihi: Mart 19, 2014 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 19, 2014 yokluktan iç savaş çıkacak hatta çıktı adamların ülkesinde. temel besinlere bile ulaşmak sıkıntı oldu, adamlar götünü silecek kağıt bulamıyor. kominik ütopyalara prim tanıyacağım diye birbirimize laf sokmayalım lütfen. gezi olaylarına burada şak şak tutup, orada 1 ayda ölen 30 kişiyi görmezden gelmek mesela bu da çok komik. gelin birbirimizi kırmayalım, kominik ütopyalarla taşağımızı geçelim. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Sam Mesaj tarihi: Mart 19, 2014 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 19, 2014 Ractamainus said: muhafazakar kafa yapısını hala politik düzlemde, gelenekçi/dindar ile eşleştirenler yaşıyor bu dünyada yav.. sonra lmao ve anime capslerle argümanlarını falan güçlendiriyorlar. oysa ürettiği subjektif gerçekliğin yıkılmaması için koruma alanı geliştiren herkes "muhafaza"kar olabilir. neyse, konfor alanından çıkamazsın sen zaten sam. rahat olduğun yerden konuşursun, bilirim. bugünlerde mesela, tutunacak bir şey kalmayınca, susmayı tercih ettin. oysa belirli bir context içinde konuştukların kadar konuşmadıklarının da bir anlamı vardır. anlıyoruz seni de. progresif ve özgürlükçü bir kişinin muhafazakar olması zaten mümkün değil. kendi kafandan uydurmalarla tanımı belli kavramları saptıramazsın. statükocu demeye çalıştıysan o da uymuyor bana. tam tersi onlara karşı yazdım yıllarca burada. bugünlerde dediğin gündem bölümü açıldığından beri yazmıyorum işte politik konularda, 10 ay filan oldu öyle yeni birşey değil. yıllardır istediğim birşeydi zaten konu dışı'nda rahatça gezebilmek o başlıklarda zaman kaybetmeden. sen istediğin sonucu çıkar gene de, en basidinden banlamalarda açıldığından beri rekoru kimseye kaptırmayan bir bölümde zaten konuşmaktan özel keyif almadığım ve bana indirekt bile herhangi bir fayda sağlamayan şeyleri niye tartışayım? linç edecek adam bulamıyorsanız gitgide vahşileşirken düşünecektiniz onu, kaçırdınız herkesi. apostat arıyorsanız da ben gönüllü değilim. sizin gönlünüzü eğlemek için ne zamanımı harcayasım, ne de huzurumu bozasım var. güreşe doydum vaktinde, siz doymadıysanız yapacak birşey yok. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Biyik Mesaj tarihi: Mart 19, 2014 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 19, 2014 Sam said: neoliberal ne, muhafazakar ne ya lmao. thatcher, reagan, özal. neoliberal muhafazakarligin sekillendirdigi bir dunyada yasiyoruz son 30 yildir. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Sam Mesaj tarihi: Mart 19, 2014 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 19, 2014 o mesajda başlıktaki birilerine sataşma gayesi vardı ama sataştığı kimseler uymuyordu o tanımlara, onu kastettim. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Biyik Mesaj tarihi: Mart 19, 2014 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 19, 2014 evet, haklısın. o ikisini birbiriyle bağdaştıramadın diye okudum, o yüzden yazdım. ayrıca neoliberalizm üstümüze giydiğimiz bir örtüymüş ve çabucak çıkartıp atabilirmişiz gibi bir algı var. hatta liberalizmin yeni bir versiyonuymuş gibi düşünenler var. halbuki neoliberalizm, öznelliğimizi şekillendiren bir akılsallık olarak hayatın tüm kılcal damarlarına nüfuz eder. herhangi bir iktidarın ve ideolojinin dışarıdan bunu dayatmasına gerek kalmaz. neoliberal akılsallığın öznelliğimize verdiği biçim ve buna bağlı olarak, alışkanlıklarımız, davranışlarımız, arzularımız kendiliğinden bunları gerçekleştirir. bir akılsallık olarak yerleştiği için öyle kolayca ekonomik krizlerle kapitalizm bitti de diyemeyiz. çünkü neoliberalizm hiçbir durmadan kendini yeniden üretir, yayılmaya devam eder, derinleşir. neoliberalizmi iyi tahlil etmediğimiz müddetçe de kapitalizm karşıtı hareketler genelde yanlış hedeflere yönelir. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Ractamainus Mesaj tarihi: Mart 20, 2014 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 20, 2014 neoliberalizm, ekonominin liberalleşmesinden bahseden politik görüştür. liberalizm kavramı ise farklı disiplinlerde, farklı anlamlar içerir. lakin neoliberalizmi bireysel ya da toplumsal anlamda "özgürlükçü" tanımlamak, tam bir manipülasyondur, goygoyculuktur. nasyonel sosyalizme, sosyalizm demek gibi. -vahşileşen görüşlerimiz- yaklaşımı ise tam bir zaaaaa'dır. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Biyik Mesaj tarihi: Mart 20, 2014 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 20, 2014 "neoliberalizm, ekonominin liberalleşmesinden bahseden politik görüştür." tamamen yanlış bir tanım ve bilgi. siyaset felsefesindeki liberalizmin yanı sıra ekonomik liberalizm de vardır. adam smith tarafından ekonomik liberalizm formüle edilmiştir. neoliberalizm ise ludwig von mises, friedman, hayek gibi iktisatçıların 20. yüzyılda formüle ettikleri bir ekonomik sistemdir. ama dediğim gibi sadece bir ekonomik sistem değil aynı zamanda akılsallıktır. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
RRa Mesaj tarihi: Mart 20, 2014 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 20, 2014 adam smith burnunu karıştırıyorken biz fizyokrat tokatlıyorduk, dağılın Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Ractamainus Mesaj tarihi: Mart 20, 2014 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 20, 2014 vauuuuvv aydınladım.. neoliberalizmin akılsallığı, temelde piyasanın özgürleşmesinin bireysel ve toplumsal akılcılıkla mümkün olabileceği fikri üzerine kuruludur. yoksa serbest piyasa der geçerdik. TAMAMEN YANLIŞ falan ne ya.. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Biyik Mesaj tarihi: Mart 20, 2014 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 20, 2014 çünkü yanlış. iktisadi düşünce tarihi hakkında üstünkörü edinilen bilgiler yüzünden böyle kafa karışıklıkları oluyor. tamamen yanlış kurduğun bir cümleye sırf saygılı olmak için doğru diyemem. ayrıca sana hakaret etmiyorum. verdiğin bilgi yanlış diyorum. not: ayrıca neoliberalizmin akılsallığı o dediğin şeyle de ilgisiz. foucault, hobbes, locke, marx okumadan oradan buradan duyulan bir iki terimle açıklanacak bir şey değil. kendi öznelliğimiz üzerinden kurulan bir şey bu. ama bu öznenin nasıl kurulduğuna, toplum sözleşmelerine, aydınlanmaya, klasik ekonomi politiğe bakmak ve bununla bağlantılı bir sürü okuma yapmak gerekiyor. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Ractamainus Mesaj tarihi: Mart 20, 2014 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 20, 2014 selam, çünkü doğru. mahsun, ibo, alican okumadan üstünkörü söyleyemezsin biyikcim bunları.. saygılar. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Biyik Mesaj tarihi: Mart 20, 2014 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 20, 2014 "neoliberalizm, ekonominin liberalleşmesinden bahseden politik görüştür." böyle bir şey yazmışsın ve buna yanlış diyorum. doğru diyorsan bana bunu akademik kaynaklardan yaptığın alıntılarla kanıtla. siyaset felsefesi ve ekonomi politik böyle goygoyla tartışılmaz. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar