Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Kimlik Bazlı Federe yapı


Suark

Öne çıkan mesajlar

Tam ismini koyamamış olabilirim, federe derken ne kastettiğimi aşağıda anlatıcam.

basitçe;
herkes oy verdiği partiye/adama göre vergilendirilip, genel bir anayasaya aykırı olmacayacak biçimde, ona göre yaşayabilir.

Biraz osmanlı'daki sisteme benziyor. (Müslüman gayri müslüman farklılıkları, farklı vergiler vs gibi ).

Yani aslında kimlik bazlı yapının aynısı.
Çoğrafi ayrım olmadan, herkesin özgürce ve dilediğince yaşamasını öngören bi sistem.

Çok fazla örneklendirebiliriz, tabiki bu fikrin eksileri ve boşlukları var - farklı kanunlarla yönetilenlerin arasında ki ihtilaf gibi -, hatta aslında bu topik altında bunu nası çözeceğimizi falan konuşabiliriz.
20 yaşından sonra her insana nasıl yaşamak istediği, kime oy verdiği ve bazı tercihleri sorularbilir,
Bir kaç örnek;

Müslümansın mesela, ve şeriatla yönetilmek istedin; hayhay, hayatına o şekilde devam edebilirsin. Senden olmayanlara karışamayacak biçimde, kendi içinde istediğin gibi takılabilirsin.
Yok ben şeriat istemiyorum diyosun mesela, o da ok, o da ayrı bir kimlik.

Mesela, bana karışmayın baba fikrini benimsedin, istediğin gibi alkol/ot takılabilirsin.

gibi gibi.
Tabi bunlar işin sosyal kısmı, sosyal kısmı daha zor zaten ama işin bide vergi vs kısmı var ki en güzel olabilecek kısmı o;

canlı örnek;
recoyu çok seviosun, sürekli ona oy veriosun.
yolsuzluk umrunda değil.
ödemeye devam kallavi su elektrik faturasını, devam ötv mtv ve 5tl benzin parası.

Yok mesela onlara oy vermedin, gittin %1 oy alan sol bir partiye verdin.
onların kendi sistemine ve yapıcaklarına göre takıl.
Mis.

Soru:
-Ortak kullanım alanlarını kim kullanıcak?
ortak kullanım alanları için alınan ücretler ayrı olucak.
Yani devlet kalkıp, ötv den yol yapamayacak, gidip yol parasından yol yapıcak. Devlet farklı hükümetlerden tamamen bağımsız olduğu için, her vatandaştan kullanacağı yol için ayrıca ücret alınacak. Yani köprüde verdiğimiz geçiş ücreti buna örnek.
Toplu taşıma da aynı şekilde, geçiş ücreti verilecek.
- e peki, adam ulaşım hakkını savunuyor ve ücretsiz olmasını, devletin bunu sağlamasını istiyor?
ortak kullanım alanlarında çok mümkün değil. Ancak, desteklediği örtüg/grup/parti herneyse o kendi içinde buna bir çözüm bulabilir.
Adam toll vermek yerine, 1 kilo buğday verir mesela.

- farklı kimlikler arası adalet?
her alt kimlik yasası, en üstte bir anayasaya bağlanır ve bu şekilde, taraflar arası sorunlarda, anayasaya göre hareket edilir.
Yani bir kısım hırsızlıkta adamın elini kesiyorken, diğeri 3 ay hapse atıyorsa, artık bunların ortasını bulacak bir uygulama getirilir ve ya zarar gören kişinin kanunları uygulanır.


vs vs.

bu yapının, şimdiki sistemden çok daha fazla "mutlu birey" üreteceğini düşünüyorum.
öyle işte, rantım bu kadar
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Suark said:


Müslümansın
...
Senden olmayanlara karışamayacak biçimde


Kardeş hiç mi müslüman görmedin? Yurtdışında mı yaşıyorsun?


said:
recoyu çok seviosun, sürekli ona oy veriosun.
yolsuzluk umrunda değil.
ödemeye devam kallavi su elektrik faturasını, devam ötv mtv ve 5tl benzin parası.


Recoyu seven insanlar yolsuzluk yapmadığını ve yapmayacağını düşündükleri için seviyorlar.

said:
Yok mesela onlara oy vermedin, gittin %1 oy alan sol bir partiye verdin.
onların kendi sistemine ve yapıcaklarına göre takıl.
Mis.


Reconun yaptıklarının sonuçlarını 10 sene iktidarda tek başına kaldıktan sonra görüyoruz, %1 oy alan yeto bi partinin yapacağını neye göre belirleyeceğiz?

said:
Soru:
-Ortak kullanım alanlarını kim kullanıcak?
ortak kullanım alanları için alınan ücretler ayrı olucak.
Yani devlet kalkıp, ötv den yol yapamayacak, gidip yol parasından yol yapıcak. Devlet farklı hükümetlerden tamamen bağımsız olduğu için, her vatandaştan kullanacağı yol için ayrıca ücret alınacak. Yani köprüde verdiğimiz geçiş ücreti buna örnek.


Soru : Yola elektriğe suya ırta zırta ayrı ayrı para toplayıp hepsini bağımsız ele alırsan bu paraları kim neye göre yönetecek, bu iş için ne kadar personel ayırmayı düşünüyorsun?


said:
Adam toll vermek yerine, 1 kilo buğday verir mesela.
1 kilo buğdayı satıp parasını vermekle buğdayın kendisini vermek arasında ne fark var? Ulaşımın ücretsizliği açısından soruyorum.

said:
- farklı kimlikler arası adalet?
her alt kimlik yasası, en üstte bir anayasaya bağlanır ve bu şekilde, taraflar arası sorunlarda, anayasaya göre hareket edilir.
Yani bir kısım hırsızlıkta adamın elini kesiyorken, diğeri 3 ay hapse atıyorsa, artık bunların ortasını bulacak bir uygulama getirilir ve ya zarar gören kişinin kanunları uygulanır.


Mahkemelere hangi kimliğin yargıçları bakacak ve iki farklı kimlik arasındaki davaları kim neye göre çözecek?


said:
vs vs.


Ekonomi politikası? Dış politika? Askeri kararlar? Anayasa?

said:
bu yapının, şimdiki sistemden çok daha fazla "mutlu birey" üreteceğini düşünüyorum.


Bu yapının g.tüme benzeyeceğini düşünüyorum.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

güzel güzel, güzel ilerliyor konu.

baltazara cevap vereyim,

axedice said:

Suark said:


Müslümansın
...
Senden olmayanlara karışamayacak biçimde


Kardeş hiç mi müslüman görmedin? Yurtdışında mı yaşıyorsun?

işte karıştırmıyacaksın kolluk kuvvetince. Adam sana kafir olarak bakıcak anca o kadar. Belki iş yapmayacak seninle, onun dışında yasal bir yaptırım vs olmayacak.
Tabiki sosyal farklılıklar olur, ama güzel de olur. İnsanlar yaşayıp görürler.

axedice said:

said:
recoyu çok seviosun, sürekli ona oy veriosun.
yolsuzluk umrunda değil.
ödemeye devam kallavi su elektrik faturasını, devam ötv mtv ve 5tl benzin parası.


Recoyu seven insanlar yolsuzluk yapmadığını ve yapmayacağını düşündükleri için seviyorlar.

said:
Yok mesela onlara oy vermedin, gittin %1 oy alan sol bir partiye verdin.
onların kendi sistemine ve yapıcaklarına göre takıl.
Mis.



Reconun yaptıklarının sonuçlarını 10 sene iktidarda tek başına kaldıktan sonra görüyoruz, %1 oy alan yeto bi partinin yapacağını neye göre belirleyeceğiz?


Yolsuzluk yapmadığına inanıyorlar. Gene inanmaya devam edicekler, ifşa olmayacak adam sonuçta, aynı şekilde devam edicek, ama sadece ona oy verenler üzerinden.

İkinci soru için,
belediyeyle hükümeti keskin bir şekilde ayırmak gerekiyor.
Yerel yönetimler, mahalleler içinde seçimle, geri kalan genel yerler içinde genel seçimle ortaya çıkabilir. Yani burda bayındırlık bakımından %1 %20 farketmez, kendi mahallende çalışacak adamı belirlersin, onunla devam edersin.

Hükümet olarakta, iki parti düşünelim.
%20 alan var birde %1 alan var. Ben %1 alana oy verdim dimi, heh işte benim için %100 o olacak. Geri kalanlar beni ilgilendirmeyecek. Yasa yaparken, bu adamlar sadece beni ilgilendiren yasalar için %100 oy hakkına sahip olacaklar.
Burda direkt olarak,
yasama yürütme ve yargıyı ayırmak gerekiyor. Devleti, hükümetlerin üzerine kurmak gerekiyor.
Yani yargı, tamamen alakasız ve bağımsız, tek başına bi erk.
Yürütme, devletin,yargının ve hükümetlerin olacak biçimde 3'e bölünmüş bir erk.
yasama da, kişiye özel kişilerin tercihlerine göre oran dağılımı olan erkler.

Mesela,daha kompleks bir örnek.
Ben sosyalist düzeni istiyorum ama bu sadece ekonomik düzende olsun, sosyal hayata yansımasın istiyorum.
Bu durumda, diyelim ki benim istediğimi karşılayacak bir parti veya oluşum yok diyelim.
Oyumu oranla bölüp, %40 sosyalist partiye, %60 özgürlükçülere veriyorum, ve beni ilgilendirebilecek kanunlarda yasama yetkisini bu orana göre dağıtıyorum.

Karışmasın, örnek vereyim.
3 kişi var,
A - sosyalistlere verdi
B - sosyalistlere %40 özgürlükçülere %60 verdi
C - özgürlükçülere verdi.

Bir yasa tasarısı konuşuluyor veya yeni bir vergi. Paticik vergisi diyelim.
Sosyaslistler hayır dediler
özgürlükçüler evet dediler.

bu durumda,
A kişisi vergiden muaf olup onun hizmetlerinden faydalanamayacak.
B kişisi ve C kişisi vergiyi vericek.

axedice said:

said:
Soru:
-Ortak kullanım alanlarını kim kullanıcak?
ortak kullanım alanları için alınan ücretler ayrı olucak.
Yani devlet kalkıp, ötv den yol yapamayacak, gidip yol parasından yol yapıcak. Devlet farklı hükümetlerden tamamen bağımsız olduğu için, her vatandaştan kullanacağı yol için ayrıca ücret alınacak. Yani köprüde verdiğimiz geçiş ücreti buna örnek.


Soru : Yola elektriğe suya ırta zırta ayrı ayrı para toplayıp hepsini bağımsız ele alırsan bu paraları kim neye göre yönetecek, bu iş için ne kadar personel ayırmayı düşünüyorsun?

Toplanan paralar, veren kişiler için sadece toplandığı amaç için kullanılacak.
Yani elektrik için B kişisi para verip kendi hizmetini almak istiyor. Para vericek, ve verdiği para tamamen elektrik hizmetlerine ayrılıcak. Özel bir şirket toplayabilir bunu.
A kişisi, para vermek istemiyor diyelim, ve onun içinde olduğu oluşum buna bir çözüm bulmuş durumda. O çözümden ilerliyecek.
Mesela, Bu oluşum içinde, bir şekilde elektriği insanlara bedava verip karşılığında başka bir şey alan bir yapı olucak.

Burda kilit nokta şu, insanlar savundukları hayat tarzını yaşayabilecekler mi? deneyip görücekler. Yani herkesin 8-5 çalışan bir yapıda olduğunu düşünme, bambaşka sistemler bambaşka kendi içinde yapılar kurulabilir. Şu anda denenen fiyatsız ücretsiz kafe var yeldeğirmeninde, buna benzeyen şeyler olabilir.
Bu tamamen, o komün içindeki insanların tercihlerine bağlı dediğim gibi, adam belki kendi mahallesinde, etini sütünü üretip takılmak istiyor. Bırak takılsın.

axedice said:

said:
Adam toll vermek yerine, 1 kilo buğday verir mesela.
1 kilo buğdayı satıp parasını vermekle buğdayın kendisini vermek arasında ne fark var? Ulaşımın ücretsizliği açısından soruyorum.


yok, ama kendi bulunduğu sistemle diğer sistemler arası alışverişin olabilmesi için, kendi döviziyle onlarınki arasında bağ kurması lazım. Bu yüzden o aklıma geldi söyledim.
Yani X sisteminini tercih eden insanlar, Y sistemiyle iletişim kurabilmek için illaki onlarında kabul edebileceği aynı zamanda kendilerinin red etmeyeceği bir döviz üretmek zorunda.
Para olmayan bir toplulukta, adam otobüs için başka bişey verebilir. Esasen otobüsü kullanmaya gerek bile duymayabilir.
axedice said:

said:
- farklı kimlikler arası adalet?
her alt kimlik yasası, en üstte bir anayasaya bağlanır ve bu şekilde, taraflar arası sorunlarda, anayasaya göre hareket edilir.
Yani bir kısım hırsızlıkta adamın elini kesiyorken, diğeri 3 ay hapse atıyorsa, artık bunların ortasını bulacak bir uygulama getirilir ve ya zarar gören kişinin kanunları uygulanır.


Mahkemelere hangi kimliğin yargıçları bakacak ve iki farklı kimlik arasındaki davaları kim neye göre çözecek?

en kritik sorunlardan biri bu.
Bunun için, yapılan kanunların temel kanuna aykırı olmaması lazım. Ve taraflar arası durumlarda, belirli kanunların yürürlüğe girebilmesi lazım.
Hukukçular daha iyi çözebilirler bu durumu, ama diyelim ki
2 taraf arasında bir hırsızlık meselesi oldu.
bu durumda, mağdur olanın kanunlarını uygulamak daha makul olur gibime geliyor.
axedice said:

Ekonomi politikası? Dış politika? Askeri kararlar? Anayasa?

Merkezi bir yapı düşünme. Özellikle ekonomi anlamında.
Yani ülkenin toplanan genel bir bütçesi falan olamyacak, her mahallenin veya topluluğun kendi bütçesi olacak, ona göre harcayacaklar.
Dış politika konusunda da tekli yapı düşünme, adam kalkıp "kardeşim bi tane sözcünüz olsun bu nası iş" diyebilir, bilmediğinden böyle diyebilir. Ama aynı coğrafi topraktan farklı farklı yanıtlar ve davranışlar gelebilir.
ve insanlar bahsederken, "türkiyenin sosyalistleri böyle düşünüyor" falan derler.

Asker ayrı bir konu, askeri tamamen yargının eline verme taraftarıyım. Savaş halleri vs durumundada, eski sisteme döndürebilecek aciliyet meclisi kurulabilir, bu da oy oranına göre ( bizim sistem yani ) belirlenebilir. Savaş ekstrem bir durum sonuçta
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Yanlış hatırlamıyosam 30 küsür parti var. Ben %0,1 partiye oy versem, o partiye oy verenler azınlık olduğundan ve ekonomiye yük getirmeyeceğinden bütün vergileri kaldırabilir o parti mesela?
Gerçi iki adımlı seçim + baraj ile bu sorun çözülebilir ama sonuçta sistem çok karmaşık olucak, karmaşık oldukça da çıkan sorunlar o kada riçinden çıkılmaz olucak.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Suark said:


işte karıştırmıyacaksın kolluk kuvvetince. Adam sana kafir olarak bakıcak anca o kadar. Belki iş yapmayacak seninle, onun dışında yasal bir yaptırım vs olmayacak.
Tabiki sosyal farklılıklar olur, ama güzel de olur. İnsanlar yaşayıp görürler.


İnsanlar başkalarının hayat şekline müdahele etmek istemiyorlar, herkes tam bir bireysellik ve özgürlük bilinciyle dolu. Bu bir.


said:
yasama yürütme ve yargıyı ayırmak gerekiyor. Devleti, hükümetlerin üzerine kurmak gerekiyor.
Yani yargı, tamamen alakasız ve bağımsız, tek başına bi erk.
Yürütme, devletin,yargının ve hükümetlerin olacak biçimde 3'e bölünmüş bir erk.
yasama da, kişiye özel kişilerin tercihlerine göre oran dağılımı olan erkler.


Yasama yürütme yargıyı mükemmel bi şekilde ayırdın, platonun ideal devletini kurdun. Bu iki.

said:
Bir yasa tasarısı konuşuluyor veya yeni bir vergi. Paticik vergisi diyelim.
Sosyaslistler hayır dediler
özgürlükçüler evet dediler.

bu durumda,
A kişisi vergiden muaf olup onun hizmetlerinden faydalanamayacak.
B kişisi ve C kişisi vergiyi vericek.


Vergiler genel olarak alınır, her hizmete özel vergi toplayamazsın bu üç. (genel vergi ile şu örneğin neden uyuşmayacağını açıklamaya gerek yok dimi)


said:
Toplanan paralar, veren kişiler için sadece toplandığı amaç için kullanılacak.
Yani elektrik için B kişisi para verip kendi hizmetini almak istiyor. Para vericek, ve verdiği para tamamen elektrik hizmetlerine ayrılıcak. Özel bir şirket toplayabilir bunu.


Mükemmel insanlar mükemmel bi şekilde iş yapıyorlar, hiç amaçlardan sapma yok. Bu dört.


said:
A kişisi, para vermek istemiyor diyelim, ve onun içinde olduğu oluşum buna bir çözüm bulmuş durumda. O çözümden ilerliyecek.
Mesela, Bu oluşum içinde, bir şekilde elektriği insanlara bedava verip karşılığında başka bir şey alan bir yapı olucak.


Başka bişey. Bi çözüm. Bi şekil. Karşı komşunuz elektrikler kesilmiş gel bizde duş al suark diyormuş. Bunlar beş.

said:
adam belki kendi mahallesinde, etini sütünü üretip takılmak istiyor. Bırak takılsın.


Bu adam ya güç sahibi bir erkle ortak çalışır, ya da daha güçlü biri gelir etine de sütüne de el koyar, aka insan. Bu altı. (hayır daha o kadar evrimleşmedik)

said:
ama diyelim ki
2 taraf arasında bir hırsızlık meselesi oldu.
bu durumda, mağdur olanın kanunlarını uygulamak daha makul olur gibime geliyor.


Adi suçlar ve ceza işin kolayı, hukuk hakkı ve haklıyı belirlemek için var. Diyelim ki arazi ihtilafı var. Veraset var. Ticaret var. Kim haklı? Birbiriyle çelişen kanunlar durumunda neyle çözeceksin durumu? Tarafsız ve işin en doğrusunu bilen über insan devlet hakimleri mi atayacaksın?



said:
Merkezi bir yapı düşünme. Özellikle ekonomi anlamında.
Yani ülkenin toplanan genel bir bütçesi falan olamyacak, her mahallenin veya topluluğun kendi bütçesi olacak, ona göre harcayacaklar.


Ülke olmuyor yalnız böyle. Dış ticarette muhatap alınacak bi otorite ve belirli kurallar lazım.


Kardeş senin ülkeni iki günde hallaç pamuğu gibi atar ele geçirirler. Dünyadaki herkes ideal insan olup barış ve kardeşlik içinde yaşarsa anca tutar senin iş, e o zaman da böyle amorf bi yapıya gerek yok.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

piramit yapmayayım,

1- insanlar bilinçi değil; bilinçli gibi davranmaya zorunlular. Polis boşuna yok.

3- vergileri neden genel topluyoruz? bunu defalarca açıkladım. Parça parça olan yapıda, merkezi bir sisteme ihtiyaç yok çoğu şeyde. Senin paran senin mahallende kalıcak.

5- bir sürü çözümü var ki bu işin. Buna istekli insan çözümünü de bulur. Sebep/sonuç

6- kolluk kuvveti, güvenlik. Adalet ve güvenlik mahalli değil, genel.

7- ticarette az çok haklı olan bellidir. Kaldı ki, ticaret yapıyorsan ikili arasında yazılı bir anlaşma olmuş olması gerekiyor zaten, yazılı anlaşmadaki cezalara göre karar verilir. Veraset'te veraseti bırakan adamın kanunlarına göre yapılabilir. Bir adamın şirketinde çalışıyor ve problem oluyorsa, o adamın şirketinin kanunlarına tabi olursun ( aksine anlaşmadıysan mesela )

8- aslında lazım değil.nereye ve kimle ticaret yapacağın sonuçta belli, onu kendine otorite alabilirsin. Ayrı ülkelerin bütünleri gibi düşün, ticaret yaptığın yapının kanunlarını kendine kıstas alabilirsin. Gene ikili anlaşmalara bakar. Genel geçer kanunları zaten mecburen uygulamak zorundasın her türlü - gümrük birliği vs -.

9- askerimiz vardı unuttuk mu=)
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...