Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

tesadüfler


Öne çıkan mesajlar

Mesaj tarihi:
Londra Üniversitesi uzmanlari ve ünlü
Ingiliz tarihçiler, geçtigimiz 2 yüzyil içinde insanlari 'birbirine yakinlastiran'
tesadüfleri siraladi Ilk tesadüf hikayesi ünlü aktör Anthony Hopkins'ten...

>Hopkins, George Feifer adli yazarin "Petrovka'li Kiz" adli kitabini
bulamiyordu.
Yazara telefon ederek kitabi istedi. Yazar kitabi 2 hafta sonra Londra'ya
getirecegini söyledi. Evden çikan Hopkins, metroya bindi. Aradigi kitabin
yandaki koltukta unutuldugunu gördü. 2 hafta sonra yazarla bulusan Hopkins,
metrodaki kitabin, yazardan çalinan özel sayili ilk baski oldugunu ögrendi.

Yer Amerika'nin California eyaleti. Richard Bensinger adli emekli demiryolu
isçisi, 1957'de Eureka kasabasindaki köprüde yürürken fenalasip öldü. 2 yil
sonra oglu Hiram, ayni köprüde basina bir kalas isabet etmesi sonucu
hayatini kaybetti. 6 yil sonra Hiram'in oglu David de ayni köprüde araba
kazasina kurban gitti.

Ingiltere'nin Bristol limani açiklarinda 5 Aralik 1668'de bir silep batti.
Yalnizca Hugh Williams adli bir yolcu kurtuldu. 1784'de ayni bölgede yeni
bir kaza oldu. 60 denizci arasinda yalnizca ikinci kaptan Hugh Williams
kurtuldu. 1952'de ayni yerde üçüncü bir silep batti. Kurtulan tek yolcunun
adi Hugh Williams'ti.

Güney Afrika Cumhuriyeti'nde Cape Town Ticaret Odasi'nin yillik kongresi...
Isadami Daniel de Toit konusmasini söyle bitirdi: Hayat beklenmedik bir
zamanda beklenmedik sekilde sona erebilir... De Toit kürsüden inerken
agzina attigi sekerin bogazina kaçmasi sonucu öldü.

James Langley, Ingiltere'nin Eastbourne bölgesindeki evinden sokaga çikti.
Semsiyesini almak için geri dönerken ayagi kaydi, basini yere çarpti ve
öldü. 1 hafta sonra evden çikan esi Teresa, semsiyesini almak için geri dönerken basini kapiya çarpti, beyin kanamasindan öldü.

>ChrIstIna Veroni, 1991'de Italya'nin Torino kentinde tramvay çarpmasi
sonucu öldü. 4 yil sonra babasi Vittorio ayni geçitte ayni sürücünün
kullandigi ayni tramvayin çarpmasi sonucu öldü.

Tesadüfler zincirinin en inanilmazi 1981'de ABD'nin Boston kentinde meydana
geldi. Randolp Matika, yildirim çarpmasi sonucu evinin önünde öldü. Adamin
dul esi yeniden evlendi. Damat Pepero dügün gecesi sigara içmek için
balkona çikti. Düsen yildirim, damadin ölümüne neden oldu. Kadin sinir
krizleri geçirdi. Tedavi için gittigi klinikte bir doktora asik oldu ve
evlendi. 1 hafta sonra hastasini ziyarete giden doktora da yildirim çarpti.

1898'de gazeteci-yazar Morgan Robinson "Titan" adli bir kitap yazdi.
Kitapta büyük bir yolcu gemisi, okyanusta buzdagina çarpiyordu. 14 yil
sonra "Titanik" deniz faciasi meydana geldi.

James Dean'in ölümüne neden olan otomobilinin hurdasi birçok kisiye felaket
saçti. Hurdayi garaja götüren tamirci, araba bacaginin üzerine düsünce
sakat kaldi. Dean'in arabasinin motorunu satin alan bir doktor araba
kazasinda öldü. Doktorun kardesi de ayni motorun sergilendigi salonda çikan
yanginda can verdi. Yillar sonra motor ve kaporta yeniden sergilendi. Ilk
gece, araç bir seyircinin üzerine düstü. Seyirci agir yaralandi
[hline]
ilginç olaylar vallahi :)[signature][hline]herkes,
düşlerinin büyüklüğü kadar özgürdür.(chE)
www.heavymetaltr.com/forum
Mesaj tarihi:
said:
Cthulhu_, 22 Ekim 2004 20:30 tarihinde demiş ki:
Tesadüfler zincirinin en inanilmazi 1981'de ABD'nin Boston kentinde meydana
geldi. Randolp Matika, yildirim çarpmasi sonucu evinin önünde öldü. Adamin
dul esi yeniden evlendi. Damat Pepero dügün gecesi sigara içmek için
balkona çikti. Düsen yildirim, damadin ölümüne neden oldu. Kadin sinir
krizleri geçirdi. Tedavi için gittigi klinikte bir doktora asik oldu ve
evlendi. 1 hafta sonra hastasini ziyarete giden doktora da yildirim çarpti.


sular akmiyomus galiba o kasabada[signature][hline]café del mar´dan carte blanche´ye
Mesaj tarihi:
unutman gereken ve de nerdeyse unuttugun bir kızı otobuste derse giderken acaba bi da görür müyüm ü aklına getirip ben sevmemi$im belki de deyip ö.dersteyken kapıyı açıp kızın içeri girmesi ve hocayla konu$ması...(ki kızı görmeyelı 1,5 ay olmu$tur.)[signature][hline]|êvêrythìñg thãt hãs ã bêgìñìñg has ãn êñd|

Bonecrusher, 30 Ağustos 2004 03:13 tarihinde frp oynarken demiş ki:
abi gobline espri yapsam ben, gülmekten yerlerde yatsa, o sırada vursam?
Mesaj tarihi:
babs bunlar ne yaw okuyunca bir durdum kaldım acaba böle tesadüfler bizim de başımıza gelicek mi?[signature][hline]Uzaklardan bir yerlerden bir çığlık duyarsanız bilin ki o çığlık ümidini yitirmiş birinin çığlığıdır o yüzden siz siz olun ümidinizi kaybetmeyin
Mesaj tarihi:
ama umarım kimsenin başına gelmez bu ölümle ilgili tesadüfler[signature][hline]Uzaklardan bir yerlerden bir çığlık duyarsanız bilin ki o çığlık ümidini yitirmiş birinin çığlığıdır o yüzden siz siz olun ümidinizi kaybetmeyin
  • 4 hafta sonra ...
Mesaj tarihi:
Abraham Lincoln 1846 yılında kongreye seçildi. John F. Kennedy ise 1946 yılında kongre üyesi oldu.
Abraham Lincoln 1860 yılında ABD Başkanı oldu. John F. Kennedy 1960 yılında ABD Başkanı seçildi.

Lincoln ve Kennedy isimlerinin ikisi de 7 harften oluşuyor.

Ikisi de Beyaz Saray'da yaşarken birer evlatlarını kaybettiler.

Iki başkan da bir cuma gunu suikasta kurban gitti.

Iki başkan da kafasından vurularak öldü.

Lincoln'un sekreterinin adı Kennedy'ydi. Kennedy'nin sekreterinin adı ise Lincoln'dü.

Ikisi de birer güneyli tarafindan vuruldular.

Ikisinin ölümünden sonra da yerlerine bir güneyli başkan atandı.

Her ikisinden sonra başkan atanan kişinin adı Johnson'du.

Lincoln'den sonra başkan olan Andrew Johnson 1808 doğumluydu. Kennedy'den sonra basşkan olan Lyndon Johnson 1908 tarihinde doğmuştu.

Lincoln'u vuran John Wilkes Booth 1839 yılında doğmuştu. Kennedy'yi vuran Lee Harvey Oswald ise 1939 yılnda dünyaya gelmişti.

Her iki katilin de üç isimden oluşan adı vardı.

Her ikisinin isminde de toplam 15 harf var.

Suikasttan sonra Booth, tiyatro salonundan kaçmış ve bir depoda yakalanmıştı. Oswald ise depodan kaçmış ve bir sinema salonunda yakalanmıştı.

Hem Booth hem de Oswald mahkemelerinden önce vuruldular.

[dipnot:ayda yılda bir evden girdim biriktirdiğim postları yollutyorum..]
[signature][hline]herkes,
düşlerinin büyüklüğü kadar özgürdür.(chE)
Üstüne Şehir Örten Şehir
www.heavymetaltr.com/forum


[Bu mesaj Cthulhu_ tarafından 14 Kasım 2004 17:27 tarihinde değiştirilmiştir]
Mesaj tarihi:
Licoln Kennedy iyiymis yalnız :)[signature][hline]Delanoresse, 08 Kasım 2004 20:08 tarihinde demiş ki:
hmm o zaman gorillere epilasyon yaparsak dunyayi domine edebiliriz

fizban, 08 Kasım 2004 20:52 tarihinde demiş ki:
ideal kız arkadaş ideal gaz gibin bişeydir. Z = 1 dir ideal kız arkadaş için. 1 atm de oda sıcaklığında muhteşem bir insandır o kız arkadaş.
Mesaj tarihi:
harbi çüş olduk yane[signature][hline]Erhan Güleryüz, 10 Kasım 2004 22:00 tarihinde Pala'ya demiş ki:
-Çıkar lan gözlükleri Özenti Dallama

Başka Bi tarihte Röpörtajda Reha Muhtar'a demiş ki :
-Palayla bi ilişkiniz varmı?
-Sadece arkadaşız...

Mesaj tarihi:
yuh bea aynı kadının 3 esınede yıldırım carparak olmezkı zaten yılda kac ınsan yıldırım carpmasından oluyor???[signature][hline]Gercekci ol,imkansızı ıste
Mesaj tarihi:
e oha artık =)[signature][hline]-Micheal Jordan mı ???
-Hayır cormadım


-Uğurcum oynat !!!
-Düz bir yoldasınız 2 goblin el sallıyor...


Genciz Güçlüyüz Atatürkçüyüz ...
Mesaj tarihi:
said:
Cthulhu_, 22 Ekim 2004 20:30 tarihinde demiş ki:
Ingiltere'nin Bristol limani açiklarinda 5 Aralik 1668'de bir silep batti.
Yalnizca Hugh Williams adli bir yolcu kurtuldu. 1784'de ayni bölgede yeni
bir kaza oldu. 60 denizci arasinda yalnizca ikinci kaptan Hugh Williams
kurtuldu. 1952'de ayni yerde üçüncü bir silep batti. Kurtulan tek yolcunun
adi Hugh Williams'ti.


nasi ya?[signature][hline]
Mesaj tarihi:
tarih incelenmesinde "tesadüfler" dalı olmadığına göre gayet ve rahat ve içim huzur dolu olarak "sıkış" diyebilirim şahsen.

ama yine de merak ediyor insan gerçek mi diye. bikaçı da gerçektir muhtemelen.[signature][hline]a soulful song, that would not stay.
Mesaj tarihi:

Gidin Hope elmasının hikayesini araştırın.
Tesadüf mü nedir artık anlayın.

Hikayesi şöyle, hindistandan çıkarılan bir elmas bu.Hindu inançlarına göre taşların kesilmesi için bilmem kaç karat limit var.Fazlası günah hesapta.
Fransız bi eleman alıyo bunu bi güzel biçiyo.Pırıldak yapıyo baya bi.Gidiyo XIV. Louis'ye veriyor.
Hope elması ile tablosu olan Louis gudubet bir biçimde ölürken, fransız ihtilalinde hazineden kayboluyor.Bir kaç yüz yıl sonra daha ufak bir biçimde ingilterede karşımıza çıkıyo.Henrylerden biri takıyodu sanırım.Takanlar yine cenabet şekilde öldükten sonra bir şekilde Amerikaya varıyor.Baya zengin bi hatunun eline geçiyo bu.Hatun bunun lanetine inanıyo ve kiliseye götürüyo kutsansın diye, giderken yıldırımlar hedeler hödler.Bütün sülalesi ölüyo kadının.Sonra kadın savaş gazilerinin yanına gidiyo ve bu taşı bunlara veriyo, birbirlerine atıyolar eğleniyolar falan.Kadına bu sayede birşey olmuyor.
Kadın bütün servetini gazilere bırakıyor, gaziler taşı bankaya koymak için çıkıyor ancak gün ve saat seçimi yanlış olduğu için bulamıyolar koyacak bi yer.Yine birileri ölüyo.

Baya bi bölük pörçük hatırladıım kadarıyla anlatıyorum ama neyse.

En sonunda müzeye kaldırmak istiyorlar, bu taşı müzeye götüren postacıya müzeden çıktığında araba çarpıyor.Bacağı kırılıyor, ardından bir kaç ay sonra bir araba kazasında sakat olan bacağının verdiği topallık sebebiyle ölüyor.
Müze şu anda Hope elmasına temas edip ölmeyen tek kişi ancak ailesi için aynı şeyi söyliyemiyoruz.
Çünkü ilk karısı çocukları halası dayısı anası babası ve ikinci karısı ölüyor adamın.Adam hope elmasının lanetine inandığını söylüyor.

Hope elması diğer elmaslardan değişik olarak ultraviyole ışık altında resmen bir core gibi parlıyo.Lav rengi yani.Hiç bi elmasta yok bu olay.Ayrıca hope elmasının kayıp olduğu dönemlerde yani nerde kimde bilinmediği dönemlerde hope elması baya bi kesilip biçilmiş olarak çıkıyor karışımıza.Öyle ki şu ana kadar yaklaşık 30-40 tane tek taş yüzükte hope elmasının bir parçası olabiliyomuş, kaldıysa tabi.

Sanırım fransız ihtilaline kadar 67 karat takılıyo hope elması, ondan sonra baya bi biçilip 50-51 karat bişi oluyodu.

Bi de şöyle bi durum var ehe, Louislerin tablolarına bakarsanız.Hepsinde ayrı modda kullanıyo.Biri kolye yapmış (öökküz ökküz) diğeri bi tarafına asmış hede hödö.Tak geber modeli bi taşımız bu.

Bi de şöyle bi durum var, hangi louisler kullandı emin değilim.Ama XIV.'den itibaren hazinede hep, bazıları takıyo bazıları iplemiyo vs.

Resmini bulamadım louislerin taktıı.Ama takıyolar yani.Güvenin bana =P

Hope elması :

Hope elması ultraviyole altında (yandakiler normal elmaslar aradaki fark işte) :
[signature][hline]I'm lunatic.

×
  • Yeni Oluştur...