Çalışanların geniş sosyal hakları neden yok?

[Rewendor]

Viktor said:

lan gene okumadan anlamadan cevap yazmissin

kontrolsuz demedim aksine maksimum kontrolu saglayan bireysel kontrolden bahsettim

adamin ucretini prim ustunden yaparsin, su anda 1000 lira oduyorsan 800 odersin, ustunu performansi ile kazanir

bak bakalim o zaman ne oluyor

"toplumca tembeliz" diye bi yorum olamaz, kime gore neye gore? tembelligi nasil olcucen? bin tane faktor var

hicbir insan yapisinda tembel degildir, adam gibi motive etmen lazim, parada dunyadaki en iyi motive araci

sen adama her sekil ayda 1000 lirayi odersen bu adam tabiki isten kaytarir iste, ucreti calistigi saat absi veya performansa gore ayarla bak bakalim kaytariyormu o zaman

denenmis kanitlanmis seyler hep bunlar, basinda durdugunda calisan, zoraki calisan adam zaten verimsiz calisiyordur yani, kaytarmak icin havuza ihtiyac yok, gayet calisirken kaytaran yiginla insan var bknz. is saatlerinde facebooka girenler

facebooku yasakladin isyerinde, bu defa geliyor paticige giriyor, hadi bunuda yasakla tespit edip

bosa zaman gecirdigi icin potansiyel maksimum maasindan para kaybeden hicbir isci yok yere zaman kaybetmez ama en basta bu sistem yoneticilerinde isine geliyor

2 toplantiya gir
ofiste haber sitelerine gir
2-3 tur at

mesai bitti ver maasi

e tabi istemez bu adam boyle bi sistemi asdadf

Tembeliz demedim, kaytarmaya meraklıyız dedim. İşten kaytarmak için her cinliği yaparız. Adamı mesaiye kilitliyip işi yığarsan oturup yapar. Ama havuza da girebilirsin dersen o adam havuzu hakkı olarak görür suyunu çıkarır. Yaşanmış örneğini bizzat gözlemledim. Üstelik havuz değil spor salonuydu örnek. Hani normalde para verdiğin, parayı çoktan cebinden çıkarmış olduğun halde gitmediğin salon orada kıymetli oluyor.

Prim sistemi Türk toplumunda yine şirket içi huzuru bozar, dedikoduyu arttırır, "o bütün gün yatıyo niye benden fazla aldı" "torpilliler yine fazlayı kapmış" "yalakalık var tabii"ye kayar orası da. Bu sefer primi şirket ya da en azından bölüme ortalama alarak dağıtırsın, bu sefer de adam "lan ben naparsam yapiim diğerleri yüzünden değişmeyecek" diyecek aynı hesaba gelecek. Daha çok adama maaş zammı ya da title vererek motive edebilirsin, bireyseldir çünkü bu. E onu da sürekli yapamazsın. Yoksa herkes general, ortada asker yok.

[Laurelin]

ya hani "personel mudurlugu" asamasindan "insan kaynaklari" asamasina gectik ama hala insana "kaynak" gibi bakamiyorlar, egitime filan para vermek istemiyorlar, kariyer gelsitirme nanay

veriyim aprayi essek gibi calis ile verim olunmuyor, ondan sonra kendine referans verip "bak bizim isciler kaytariyor, demekki goruslerim hakli" diye dusunup dahada batiyorlar

[Laurelin]

Rewendor said:

Viktor said:

lan gene okumadan anlamadan cevap yazmissin

kontrolsuz demedim aksine maksimum kontrolu saglayan bireysel kontrolden bahsettim

adamin ucretini prim ustunden yaparsin, su anda 1000 lira oduyorsan 800 odersin, ustunu performansi ile kazanir

bak bakalim o zaman ne oluyor

"toplumca tembeliz" diye bi yorum olamaz, kime gore neye gore? tembelligi nasil olcucen? bin tane faktor var

hicbir insan yapisinda tembel degildir, adam gibi motive etmen lazim, parada dunyadaki en iyi motive araci

sen adama her sekil ayda 1000 lirayi odersen bu adam tabiki isten kaytarir iste, ucreti calistigi saat absi veya performansa gore ayarla bak bakalim kaytariyormu o zaman

denenmis kanitlanmis seyler hep bunlar, basinda durdugunda calisan, zoraki calisan adam zaten verimsiz calisiyordur yani, kaytarmak icin havuza ihtiyac yok, gayet calisirken kaytaran yiginla insan var bknz. is saatlerinde facebooka girenler

facebooku yasakladin isyerinde, bu defa geliyor paticige giriyor, hadi bunuda yasakla tespit edip

bosa zaman gecirdigi icin potansiyel maksimum maasindan para kaybeden hicbir isci yok yere zaman kaybetmez ama en basta bu sistem yoneticilerinde isine geliyor

2 toplantiya gir
ofiste haber sitelerine gir
2-3 tur at

mesai bitti ver maasi

e tabi istemez bu adam boyle bi sistemi asdadf

Tembeliz demedim, kaytarmaya meraklıyız dedim. İşten kaytarmak için her cinliği yaparız. Adamı mesaiye kilitliyip işi yığarsan oturup yapar. Ama havuza da girebilirsin dersen o adam havuzu hakkı olarak görür suyunu çıkarır. Yaşanmış örneğini bizzat gözlemledim. Üstelik havuz değil spor salonuydu örnek. Hani normalde para verdiğin, parayı çoktan cebinden çıkarmış olduğun halde gitmediğin salon orada kıymetli oluyor.

Prim sistemi Türk toplumunda yine şirket içi huzuru bozar, dedikoduyu arttırır, "o bütün gün yatıyo niye benden fazla aldı" "torpilliler yine fazlayı kapmış" "yalakalık var tabii"ye kayar orası da. Bu sefer primi şirket ya da en azından bölüme ortalama alarak dağıtırsın, bu sefer de adam "lan ben naparsam yapiim diğerleri yüzünden değişmeyecek" diyecek aynı hesaba gelecek. Daha çok adama maaş zammı ya da title vererek motive edebilirsin, bireyseldir çünkü bu. E onu da sürekli yapamazsın. Yoksa herkes general, ortada asker yok.

sirket ici huzuru saglamak zaten yoneticinin gorevi, seffaflikla cok rahat gavurun cozdugu seyler

soylediklerinin hicbiri turk toplumuna has degil, en dandik africa ulkesindede var, japonyadada var, amerikadada var kuzey ulkelerindede var bu durumlar

sen gider primleri keyfi bi sekilde dagitir performans olcumu yapmaya zahmet etmez, neye gore prim odediginide herkesin gorucegi bir yere acik ve net sekilde asmaz, kimin ne yuzden ne kadar prim aldigini belirtmessen millet her turlu dedikoduyu yapar, prim uygulnan cogu yerdede duzen bu ne yazikki turkiyede performansa gore degil yalakaliga gore veriliyor primler

title kisminin boku cikti zaten dunyada, abuk subuk yiginla mevki var hicbir anlami olmayan, askeriye ornegi cok verilir misal bir albay garnizon komutanida olabilir askerlik subesi baskanida, apayri gorevler ama rutbe ile mevki ayrimi vardir

sivildi rutbe olmadigindan bole abuk subuk yiginla mevki aciliyor sirf milletin egosu tatmin olsun diye, derece sistemine gecen bikac buyuk holding var sirf bu sebeple

[yav]

Viktor said:

hayir burokrasi yukunu azalticaklarina dahada arttirdilar bu yeni turk ticaret kanunu ile sirf mali denetim sirketleri kazansin diye

bir iş yapayım derken muhasebeciler çakıp ayağını kaydırdı heralde
geçen gün de diyordun kıyıdan vergi kaçırarak nasıl kar maksimize edilir tezi yazdım blabla diye

denetçilik gelişmiş ülkelerde uzun zamandan beri bir meslek statüsünde değil mi bir baksana, sahiden de mali denetim şirketleri kazansın diye mi ttk değiştirildi yani bu mudur düşüncen cidden?

sen baya takmışsın şu vergi kaçırma kaçınma işine ve kesin beceremedin hehe
öyle akademisyenlikle tez yazmakla olmuyor tabi her şey

[Bunneh]

and so it begins...

[Laurelin]

meslegin ne?

taraf olan ben degilim sensin ehueheu

bakkalin mali denetim almasina ne gerek var bide onu soyle bize? gayet mali denetim sirketlerinin lobisi ile gecmis bir kanun bu

[Spyro]

Viktor said:

hayir burokrasi yukunu azalticaklarina dahada arttirdilar bu yeni turk ticaret kanunu ile sirf mali denetim sirketleri kazansin diye

1 ay once soyleseydin sunu dogruluk payi vardi viki ama ttk daha cikmadan her hafta degisiklige ugradigi icin baya degisti durumlar heue.. son halinde spk disi sirketlere seffaflik zorunlulugu kalkiyor.. ayrica bu sirketler kanunun son haline gore denetim hizmeti almak zorunda da degiller artik.. eski tas eski hamam devam edecek..

bu sadece konuyla ilgili kismi tabi heue.. haziran son haftasi 100 madde falan degisti.. ben inaniyorum eskisinden bile daha kotu bir kanuna donusmeye dogru yol aliyor sdf..

[yav]

mesleğim henüz yok ama lobi mobi diyosun şimdi ağzım sulanıyor
denetçi olayım en iyisi

dediğim gibi iktisadi ve mali açıdan gelişmiş ülkelerin ticaret kanunlarındaki denetimcilerin pozisyonlarını inceleyelim, senin akademisyen background'un buna müsait beni bu şekilde tokatlayabilirsin abd'de muhasebeci ve denetimciler sallanmıyor çok gereksiz bir meslek avrupada da zaten yok öyle kocaman denetim şirketleri falan diye hadi bekliyorum hehe

[Laurelin]

ahahah son degisiklikleri gormedim ben, zaten bakanlik bunyesindeki musavirlere imtiyaz taninan bi degisiklik yapilmsiti en son, turmobdada bisiler cevirmisler galiba temsil oranlari uzerinde, 80bin kisiyi 4 kisi, 4000 kisiyi 5 kisi temsil ediyro filan diye bisiler okumustum

[BonePART]

tiri viri teorik bilgi doken arkadaslara isveren yarısı olarak sozum sudur
15 dakkada bir random bi sekilde imalatı gezmessen imalat %50 performans calsııyor
hızlı calısılmasının tek yolu bi hedef koymak
sunnar bunnar bitcek diye
hele bu sıcakta deil kimse calısmak ise gelmekten lanet ederken cok zor adam calıstırmak

[Spyro]

Viktor said:

ahahah son degisiklikleri gormedim ben, zaten bakanlik bunyesindeki musavirlere imtiyaz taninan bi degisiklik yapilmsiti en son, turmobdada bisiler cevirmisler galiba temsil oranlari uzerinde, 80bin kisiyi 4 kisi, 4000 kisiyi 5 kisi temsil ediyro filan diye bisiler okumustum

ben de takip edemiyorum artik.. cikinca gorecegiz nedir ne degildir diye.. ama su haliyle sanki bakanlar kurulu kil kaptigi sirketleri denetletip, yancilarini kayiracakmis gibi bir izlenim birakiyor bende heh..

[yav]

viktor'un kaçındığı şey gerçekleşseydi kayırma mayırma diye bir şey olmayacaktı ama welcome to turkey tabi

[Rewendor]

Bu arada ülkede bu kadar fazla gereksiz ve vasıfsız üniversite varken, daha 2 cümleyi bir araya getiremeyen adamlar üni mezunu olurken, sınırsız işçi varken, herkesin işini yapacak 1000 kişi kapıda beklerken zaten herhangi bir koşula eğer imajına çok önem veren bir firma değilse şirket çok fazla bakmaz.

Tepedeki imaj kaygılı şirketlerde ise saydığınıza benzer geniş imkanlar zaten var. Benzin paranı veriyor, esnek mesai saati yaptırıyor, yazları cuma yarım gün ya da erken çıkartıyor, özel sigorta yaptırıp etkinlikler falan düzenliyor.

[Laurelin]

yav said:

mesleğim henüz yok ama lobi mobi diyosun şimdi ağzım sulanıyor
denetçi olayım en iyisi

dediğim gibi iktisadi ve mali açıdan gelişmiş ülkelerin ticaret kanunlarındaki denetimcilerin pozisyonlarını inceleyelim, senin akademisyen background'un buna müsait beni bu şekilde tokatlayabilirsin abd'de muhasebeci ve denetimciler sallanmıyor çok gereksiz bir meslek avrupada da zaten yok öyle kocaman denetim şirketleri falan diye hadi bekliyorum hehe

dedigin olay bagimsiz olsa anlicamda butun sektor dort sirketin elinde

deloitte, e&y, kpmg, pwc

krize ragmen kar etmeye devam etti bunlar, e&y hele batan lehman brothersa pozitif raporlar vermis bir sirket, lehman brothers batana kadar e&y a verdigi para katlanarak artmis, pwc ayni sekil ingilzi hukumeti ile papaz oldu jp morgan skandalindan sonra

gereksiz veya onemsiz diyen yok, kapitalizm kadar eski muhasebe, sermaye ile egitim arasinda bir baglanti olmadigindanda kapitalizm var oldugu surece en karli islerden biri olmaya devam edicek

varligini kapitalizm gibi curuk bir yapiya dayandiran her iskolu ve disiplin gibi elestiriyede aciktir ama

[aquila]

isten sonra sosyallessin calisan, ise is yapmaya gidiyo.

[Laurelin]

Rewendor said:

Bu arada ülkede bu kadar fazla gereksiz ve vasıfsız üniversite varken, daha 2 cümleyi bir araya getiremeyen adamlar üni mezunu olurken, sınırsız işçi varken, herkesin işini yapacak 1000 kişi kapıda beklerken zaten herhangi bir koşula eğer imajına çok önem veren bir firma değilse şirket çok fazla bakmaz.

Tepedeki imaj kaygılı şirketlerde ise saydığınıza benzer geniş imkanlar zaten var. Benzin paranı veriyor, esnek mesai saati yaptırıyor, yazları cuma yarım gün ya da erken çıkartıyor, özel sigorta yaptırıp etkinlikler falan düzenliyor.

bak gene turkiye ile sinirli kaldin asdfasfd, dunyada durum boyle su anda

genel isci haklarinin giderek dustugu bir devirde yasiyoruz, cameron gecen bosuna cikip "age of austerity" gibi bir tanimlama yapmadi

turkiyede durum gelismis ulkelere kiyasla genede iyi, amerikada misal durum bok gibi, birde ustune sanayiyi uzakdoguya kaciriyorlar, mekanik issizlikte ustune eklenince bize kiyasla durum cok daha kotu, turkiyede gene firsat sayisi cok, cogu kalifiye is icin "kapida ayni apraya calisicak 1000 adam bekliyor" durumu gecerli degil, adamlarda en kral mesleklerde bile boyle birikim var

ha kurumsal sirketlere gelince adamlar "insan kaynaklarina" cidden "kaynak" olarak, bir yatirim olarak baktigi icin kalifiye iscinin degerini veriyorlar

isciyi aliyor, isciye yatirim yapiyor hali ile kacirmak istemiyor egittigi isciyi, personel devir hizinin dusuk olmasina cok dikkat ediyor adamlar, heleki ust ve ortaduzey yoneticileri kacirmamak icin binbir turlu imkan sunuyorlar, gecen okudum kelle avciligi sektorude olusmaya baslamis yavastan "x firmasindaki su yoneticiyi istiyorum" diye adama gidiyorsun, ugrasip getirmeye calisiyor

tamamen kurumsallasma ile ilgili bir mesele

[Laurelin]

ha bu arada fikra gibi olay, isadamlari yeni TTK ile her kredi isine girdiklerinde karilarindan yazili izin almak zorunda, fatih altayli kosesinde kac gundur zirliyor "yahu yapmayin bosanma sayilari articak" diye, kesin kendisininde bole bir derdi var heuehu

[yav]

Viktor said:

gereksiz veya onemsiz diyen yok, kapitalizm kadar eski muhasebe, sermaye ile egitim arasinda bir baglanti olmadigindanda kapitalizm var oldugu surece en karli islerden biri olmaya devam edicek

varligini kapitalizm gibi curuk bir yapiya dayandiran her iskolu ve disiplin gibi elestiriyede aciktir ama

muhasebe kapitalizmi çekilebilir kılan bir şey değil midir sence? neden bu kadar agresifsin çözemedim. eleştir tabi ben de bişeyler kapmak için saldırıyorum zaten aslında hehe.

şu dediğini anlamadım, sermaye ile eğitim arasında bağlantı olduğunda ne oluyor yalnızca kapitalizm devam mı ediyor nokta virgül olmayınca muhasebeyle ilgisi var mı o önermenin çözemedim sdfg

benim ttk'daki değişmelerden anladığım denetimin artık smmm gibi meslekleşmesiydi sonuç olarak smmm büroları gibi denetimcilerin de türeyeceğini düşünmüştüm herkesin o big4'a muhtaç kalacak olmasındansa.

[Chaotic]

viktor söylediklerini okudum. meslek odasında 3000 kişiyi 4 40000 kişiyi 3 temsil etme dışında hepsine katılıyorum. o 3000 kişi yeminli mali müşavir ve mali müşavirlerin içinden denetmenlerin içinden hesap uzmanlarının içinden seçilen elit bir topluluk o yüzden söz hakları daha fazla olmalı. kendi başlarına bir oda kurmamaları için zamanında bunu mali müşavirler binbir rica kıymetle ikna ettirmişlerdi onlara. şimdi o sorun da çözülecek zaten mali müşavirlerden ayrılıp kendi meslek gruplarını kuracaklar.

olanaklardan konuştuk ama aslında karşımızda bir de çin örneği var. hiçbir olanak yok, hiçbir teşvik yok. full eziyet, koşullar berbat ama şirketlerin hepsi kar ediyor.

[Rewendor]

Mesai saatinde havuz gereksiz hakikaten ama.

Onun dışında dünyada bu şekilde tutum var mı tartışılır ama dünya sadece kapitalizmin beşiği ABD'den ibaret değil ki? Almanya'da mesela pek öyle bir şey yok. Adamlar öğlen 3te 4te mesaiden çıkıp sonra takılıyorlar istedikleri gibi. Nitekim çoğu Avrupa ülkesi de farklı değil. Aşağıda arap ülkelerinde saat öğlen 11 oldum mu "ohoo senin iş bugüne yetişmez" diyor adamlar.

Çalışanlara iyi ortam mı sunmak istiyorsun?

İş yüklerini ona göre ayarlarsın, yemekleri güzelleştirirsin, iş yerine servis kaldırır ulaşım masraflarını kısarsın, arada bir prim yemek yardımı hediye dağıtırsın, fazla mesaiye bırakmazsın, iş güvencelerini sağlar en ufak krizde kapı önüne konmayacaklarını hissettirirsin, özel sigorta yaptırrısın, ilerlemeleri için geleceklerini açık tutarsın, arada bir şirket etkinlikleri düzenlersin, şirket içi gereksiz kasıntılıkları (arge üretim gibi kısımlarda zorunlu takım elbise vb) kaldırır daha serbest bırakırsın (free friday mesela), şirket içi spor ve hobi kulüplerini desteklersin, eğitim almaları için eğitimler seminerler ayarlarsın, mesai saatleri dışında bedavadan yararlanacakları spor salonu kafeterya gibi imkanlar sağlarsın, maaş ve kademe artışlarını düzgün ayarlarsın, yurt içi yurt dışı seyahatlere gidenlere belli harcırah verirsin (sen kaç öğün yedin hani faturası diye hesap sormazsın mesela). Vb vb.

Yapabileceğin yüzlerce güzel özellik var. Bunlar yokken "havuz yapalım mesai saatinde yüzsünler" demek komik, hoş onlar olsa bile o kadarı abartı. Bir çalışan olarak ben "yok artık" diyorum, patron hayli hayli der.

[aquila]

Viktor said:

ha bu arada fikra gibi olay, isadamlari yeni TTK ile her kredi isine girdiklerinde karilarindan yazili izin almak zorunda, fatih altayli kosesinde kac gundur zirliyor "yahu yapmayin bosanma sayilari articak" diye, kesin kendisininde bole bir derdi var heuehu

kefil olurken degil miydi o ya?

[yav]

abi çin'de o kadar insan bir anda zıplasa da kâr ederler ya

[Laurelin]

yav said:

Viktor said:

gereksiz veya onemsiz diyen yok, kapitalizm kadar eski muhasebe, sermaye ile egitim arasinda bir baglanti olmadigindanda kapitalizm var oldugu surece en karli islerden biri olmaya devam edicek

varligini kapitalizm gibi curuk bir yapiya dayandiran her iskolu ve disiplin gibi elestiriyede aciktir ama

muhasebe kapitalizmi çekilebilir kılan bir şey değil midir sence? neden bu kadar agresifsin çözemedim. eleştir tabi ben de bişeyler kapmak için saldırıyorum zaten aslında hehe.

şu dediğini anlamadım, sermaye ile eğitim arasında bağlantı olduğunda ne oluyor yalnızca kapitalizm devam mı ediyor nokta virgül olmayınca muhasebeyle ilgisi var mı o önermenin çözemedim sdfg

benim ttk'daki değişmelerden anladığım denetimin artık smmm gibi meslekleşmesiydi sonuç olarak smmm büroları gibi denetimcilerin de türeyeceğini düşünmüştüm herkesin o big4'a muhtaç kalacak olmasındansa.

agresif degilim, ciddi konularda tartisma tonum bu benim kac senedirde degismedi ehue

egitim olayi su

bi insanin muhasebeci veya finansci ise almasi icin temel sebep aptal evrakalrla ve burokrasiyi orgenmekle ugrasmayip para sahibi olarak bastirip baskasina yaptiriyorsun, kafa yorsan bile sistem oyle arap saci gibiki bi eyrden sonra sermaye sahibi olarak pes edip bastiriyrosun parayi, koca koca holdinglerden cok kobileri kastettim gerci burda, kurumsallasmis sirketlere uymuyor bu argumanim

sistemin oldukca yalin ve basit olmasi lazim, elektronik cagda yasiyoruz, fiziksel para kullanimi giderek azaliyor, kayip kacak oranlari dusuyor, hersey bu kadar takip edilebilirken ronesans avrupasindan beri kullanilan defterlerle bu cin iskencesini cektirmek mantiksiz insanlara

4 godaman cok ciddi para yedirdi bu is icin, cok buyuk beklentileri var yeni TTKdan

Rewendor said:

Onun dışında dünyada bu şekilde tutum var mı tartışılır ama dünya sadece kapitalizmin beşiği ABD'den ibaret değil ki? Almanya'da mesela pek öyle bir şey yok. Adamlar öğlen 3te 4te mesaiden çıkıp sonra takılıyorlar istedikleri gibi. Nitekim çoğu Avrupa ülkesi de farklı değil. Aşağıda arap ülkelerinde saat öğlen 11 oldum mu "ohoo senin iş bugüne yetişmez" diyor adamlar.

Yapabileceğin yüzlerce güzel özellik var. Bunlar yokken "havuz yapalım mesai saatinde yüzsünler" demek komik, hoş onlar olsa bile o kadarı abartı. Bir çalışan olarak ben "yok artık" diyorum, patron hayli hayli der.

mesai saatinde havuz kullandiran sirket varmi ondan bile emin diilim, cok uc ve sacma bir ornek ancak duzenli molalarda spor salonu, hobi odasi ve benzeri seyelr hep test edilmis, ise yariyan seyler dogru kullanildiklarinda, ama biz daha dogru duzgun mesai saati uygulamayi beceremiyen bir ulke olarak genele havuz dememiz harbi sacma yani, havuza spor salonuna gelene akdar iyilestirme yapilicak zibilyon tane sey var, sirf "avrupa is anadolu ev" saplantisindan dolayi kac saati bosuna yollarda harciyoruz her sene, her isyeri kendi yakininda calisanina konut ayarlasa, ise gidis gelis saatlerini servise havale etmek yerine minumuma indirmeye kassa cok super olucak, isyerinde calisan cocuklari icin kres acan sirketlerin sayisi bile bir elin parmaklarini gecmiyor, ne havuzu derler adama asdf

[mardox]

valla adamların hakkını arıycak sendikası olması bile işten atılma sebebiyken çok havada bir muhabbet.

çalışan dediğin insan patronu istediği saatler boyunca çalışmaya ve açlık sınırında aldığı maaşa isyan etmemeli ki öbür dünyada cenneti görebilsin.

[sipeyskeyk]

Ben bir "işveren" olarak yazayım bir şeyler. Bir aile şirketini yönetiyoruz, 3 kişiyiz ve 15-20 civarı çalışanımız var.

Benim burada bulunduğum süre içerisinde ve babamın tecrübelerine dayanarak konuşuyorum; Çalışana iyilik karşılık bulmaz.

5 senedir yanımızda çalışan birisi vardı, çok severdik çok iyi davranırdık iyi para verirdik. Gençti 30 lu yaşlarda. Bir gün yakaladık adam projeleri çalıyor. Kendisi "eğitimli" bir beyaz yakaydı.

Gelelim mavi yakalara. 20 yıldır yanımızda çalışan imalat elemanı gider bizi iş mahkemesine şikayet eder, imalattan çalar çırparlar, baret tak dersin arkanı dönersin en vefalı elemanın baret takmamak için lobi yapar. Arkanı dönersin işi sallar. Yanlış yapılan bir iş görür bana ne der uyarmaz, arkadaşlarına yanlış bilgi verir hata olsun da azar yesin diye, bir ton malzeme gider umru olmaz. Sen a dersin, işçi b der.


Ve en önemlisi, ne kadar verirsen o kadar isterler. Sen hep onların emeğini sömürüyor olursun, hep haksız kazanıyor olursun. Hep onlar çalışır, sen yersin. Kaç para maaş verirsen ver. Kendinden kısıp onların maaşlarını tamamladığını bilmezler zaman zaman, senin hep çok paran vardır, hep onları sömürürsün.

Bizim sorunumuz işveren değil, alt kültür. Bu seviyedeki insanların 90%'ı vefasız, çakal, düzenbaz.

Benim amcam ben küçükken bana işçi milletini yerde gördün mü bir tekme de sen vuracaksın demişti, oha demiştim ne diyor lan bu adam.

Şimdi düşünüyorum da, sert de olsa haklı bir yorum.