Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

MIT depremi! KCK MIT in gozetiminde olustu...


Laurelin

Öne çıkan mesajlar

BonePART said:

Okudum bi bok anlamadım ne oldugundan. Kim kimi ne için tutukluyo?
Ergenekon davasının baş tacı komiseri görevden niye alıyolar noluyo ya?



Bide evet şu şekilde bi özet lazım lan, yerkes olayları tam anlamıyla yorumlayabilecek politik dağarcığa sahip değil sdf


Viktor göreve.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

abi dediğin gibiyse yani,gerçekten gizli örgütlerin v.slerin kurduğu bir örgütse bu pkk,gerçek anlamda idam cezasını geri getirip,devlete zarar veren bu şerfsizleri sallandırmak gerekiyor,öcalan ne kadar suçluysa bunu kuranlar ondan daha da suçlu,o kadar şehit,gazi lan o mezarlıkların üstünde 2 metre kar var,ne suçları vardı sınırı beklerken bir şerefsizin kurdurduğu örgütün kör kurşunuyla ölmek,bu dünyada yaşamak zor geliyor bazen off
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

said:
Devlette savaş
09 Şubat 2012 Perşembe 08:30
[email protected]
Şöyle söyleyeyim, eğer bizim devlet bir araba olsaydı dün şanzımanı dağıtmıştı.

Cumhuriyet tarihinde hiçbir zaman ciddi ve gerçek bir devletimiz olmadı ama dün yaşananlar kendi standartlarımıza göre bile bir faciaydı.

Savcı, MİT Başkanı’nı ifadeye çağırdı.

Suçu, PKK ile barış müzakereleri sürdürmek.

Böylece yargı, devletin herhangi bir şekilde PKK ile görüşmesini engellerken, savaşın da müzakereler yoluyla sonuçlandırılmasının önünü uzunca bir zaman için kapatmış oldu.

Bundan sonra kim devlet adına PKK ile görüşebilir?

Tabii burada asıl hedef Başbakan Erdoğan olarak görülüyor, çünkü MİT Başkanı’nı bu görüşmeler için görevlendiren o.

Erdoğan, cesur ve doğru bir politik hamlesi nedeniyle bir anda yargının menziline alındı.

Hükümet de savcının girişimine karşılık derhal İstanbul Emniyeti’nin KCK operasyonlarını yöneten iki amirini görevden uzaklaştırdı.

Birdenbire karşımıza polis-yargı işbirliğiyle, hükümet-MİT işbirliğinin çatışması olarak tercüme edilebilecek bir görüntü çıktı.

Devlet ikiye ayrıldı.

Hükümetin, derhal iki polis şefini görevden alması, bu olaylardan polisi, en azından polisin bir bölümünü sorumlu tuttuğunu ortaya koyuyor.

Uludere katliamının da “ordunun denetimsizliğini” ortaya çıkardığını düşünürsek, bir tür “fetret devri” yaşadığımız, ordunun ve polisin bir bölümünün hükümetin kontrolünden çıktığı söylenebilir.

Buna bir de yargının durumunu ekleyin.

İstanbul’un başsavcısı ile vekili geceleyin, “savcının MİT Başkanı’nı çağırdığını” yalanlıyor, ertesi sabah basın toplantısı yapıp “savcının çağırdığını” açıklıyor.

Yargı, kendinden habersiz.

Ve, tabii bütün bunlar olurken araya bizim de karıştığımız büyük rezalet.

MİT, 2008’den itibaren benim, Mehmet Altan’ın, Yasemin Çongar’ın, Markar Esayan’ın, Amberin Zaman’ın telefonlarını dinlemiş.

Nasıl yapmış bunu?

Bizim telefon numaralarımızın yanına “yabancı” isimler yazmış ve bir “casusluk faaliyetini önlemek” için izin almış.

Mahkeme “casusluk” yapan “yabancıların” dinlenmesine izin verdiğini sanarak bizim telefonların dinlenmesine izin vermiş.

MİT, yargıyı aldatmış.

Hukuka aykırı bir şekilde bizi dinlemiş.

Şimdi şunu sormak zorundayız.

Bunun emrini kim verdi?

Bu, hükümetin bilgisi dâhilinde mi yapıldı?

Hükümet, MİT’in ne haltlar karıştırdığının farkında mı?

Yoksa daha korkunç bir ihtimal, bunu hükümet mi emretti?

Ya da bu, MİT içinde bir grubun kendi bağımsız girişimi mi?

Ne bu?

Bir ülkenin istihbarat kurumu, o ülkenin gazetecilerini yargıyı kandırarak dinliyor, ne amaçla yapıyor bunu?

Doğrusu ya Türkiye gibi bir ülkede Taraf gazetesini çıkartırken “dinlenmediğimi” hiç düşünmedim, dinlendiğimizi tahmin ediyordum, buna da hiç aldırmadım.

Ama bunu bu kadar ahmakça yapacakları, sahte isimlerle yargıyı kandırıp suç işleyecekleri de hiç aklıma gelmedi.

Bu belgeleri ele geçirdikten sonra aradığımız MİT basın sözcüsü bu olaydan haberdar değildi, “böyle bir şeyin olamayacağını” söyledi.

Ama olmuş ne yazık ki.

Dün bir de Mehmet Baransu’yu izleyen iki MİT görevlisi dinleme aletleriyle yakalandı.

Her şeyde tuhaf bir gülünçlük de var, iki tane ajan bir gazeteciyi izlerken armut gibi dinleme aletleriyle birlikte yakalanıyorlar.

Bir yandan da Başbakan Erdoğan’a acıyorum.

“Ben devlete sahibim” dedikçe skandaldan skandala sürükleniyor.

Biz Erdoğan’ı boşuna eleştirmiyoruz, burada “devlete” sahip olunmaz, burada sahip olunacak bir devlet yok, burada “hukuka ve demokrasiye” sahip olunur ve hukuk çizgisi içinde bir devletin temeli yeniden atılır.

Erdoğan on yıllık iktidar serüvenine bir baksın, ne zaman AB kriterlerini benimsediyse kazandı, ne zaman AB kriterlerinden uzaklaştıysa onun da ülkenin de başı belaya girdi.

Bence “dindar nesil yetiştireceğiz” türünden saçmalıkları, Paul Auster’la kavga etmek gibi tuhaflıkları bir yana bıraksın da “hukukun ve demokrasinin” ipine sarılsın, Uludere’nin faillerini bulsun, yeni bir anayasa yapmaya abansın, hukuk sistemini düzene koysun.

Bu dağınıklıktaki bir devletin ne zaman ne yapacağı bundan sonra hiç belli olmaz.

Bir an önce bu devleti hukuk çizgisinde toparlamazsa, her gün yeni bir skandalla, yeni bir faciayla karşılaşırız.

Biri, Erdoğan’ı daldığı Çankaya uykusundan uyandırsa iyi olur bence.

Yoksa açıkça belaya gidiyoruz.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

en iyi tahminimi yapıyorum,pkk'nın devlet tarafından kurulan taşeron bir örgüt olduğu gerçeğine fasa fiso diyerek geçen başbakanın ki (böyle bir şey dememişte olabilir)pkk'yı bağımsız bir örgüt sanarak,onunla müzakere yürütmeye kalkmanın ve eline yüzüne bulaştırmanın resmidir bugünkü olaylar ve bakalım hakan fidanı harcayacakmı,yoksa baş tacımı edecek göreceğiz

not: israilin irana bilgilerimizi satar ne ayak bu hakan fidan demesinin ve mitin ülke içindeki sağcıyla solcuyla uğraşmasından öte,gerçek görevini yerine getirmesine başlamasından dolayı rahatsız olan f.g hareketi ve israilin oyunundan başka birşey değil,birisi şu doğu perinçeğin gül uzattığı öcalan resmini koyabilirmi? gülmüydü dikenmiydi nese işte
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

valla ben açık konuşayım,f.g hareketinde işim olmadı çok şükürde,ak parti ve civarlarında tanıdıklarım bildiklerim oldu ama size şunu söyliyeyim,2002 den beri ak partiyi dibine kadar kullanan bir f.g hareketi ve artık kenara atılan bir partinin genel başkanının son çırpınışları gibi geliyor bana,ve evet haklısın absolut sonraki adım f.g in humeyninin geri dönüşü gibi türkiye ye gelmesidir,ama hala bir umut var içimde o umutda,sağcısı solcusu,islamcısı ateisti,hala bu ülkeyi seven bir avuç adam varsa onların yüzü suyu hürmetine hiç bi pok yapamayacaklarıdır bilemiyorum işte karamsarım ama pis bir karamsarlık değil bendeki,temenniden başka birşey elimden gelmiyor.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

http://siyaset.milliyet.com.tr/4-mit-ci-hakkinda-yakalama-karari-cikti/siyaset/siyasetdetay/10.02.2012/1500515/default.htm?ref=yahoo

popcorn alıp izlenir

ayrıca yavaş gelsin f.g.
yeşil sermayeyi yiyen adamlar bu ülkede çok fazla deiller. Anca onlar ve kontrolündekiler bişi yaparlar, onun dışında çok fazla faction var tr de.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

çok komik ya etraftaki yorumlar düne kadar genelkurmay başkanı bile içeri alınırken işteee iilerhhhi demokrasi diyenler, bugün bi tarafları tutuşmuş mit için kontra yasa hazırlığına girmiş, çankayada herkes birbirini ziyarete başlamış, birkaç güne kck operasyonlarında devamı çıkan o ses kaydı, basına ve internete servis edilir, pim çekilip bırakılır artık kimin kucağında patlar görürüz.

birde şu Tansu Çiller yakalama kararı nedir ciddi mi bu hiçbir yerde haberi falan yokda kılıçdaroğlunu mu trolledi birisi hahah
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Şu an hükümette ne kadar ciddi bir darbe denemesi yapıldığının farkında olmak lazım. RTEyi güçsüzleştirme adımlarından en belirgini bu olduğundan. RTE ve tayfası buna pes etmemek zorunda. Yoksa aynı ordudaki veya medyadaki gibi bir anda arkası gelmeyen görevden alıp sorguya çağırılanlarla dolacak gündem.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

şu anda en ciddi iddia şu, kck içinde yönetici konumunda bir çok mit mensubu var. bunlar pkk'nın yapacağı eylemleri biliyorlardı ve bunları devlete bildirmediler, bir çok askerin şehit olmasına sebep oldular.

bu kanıtlanırsa iş zor, ha yok böyle bir şey yoksa hiç bir şey çıkmaz bu soruşturmadan. mit'in görevidir terör örgütlerinin içine ajan sokmak. yapmazsan adama gülerler.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

CB açıklaması

''Kurumlar, kanunlarla verilen görevleri yerine getirmelerinden dolayı suçlanırken çok dikkatli olunması gerekir. Bu konu ve bütün bunların yaşanması, Türkiye için gerçekten talihsizliktir ve üzücüdür''

hemen ardından

MİT Hukuk Müşavirliği'nin dün İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na yaptığı yetki ve görev bakımından itirazı, savcılık tarafından reddedildi.

İHA
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...