Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Ayaklar Yorgani Asti


Laurelin

Öne çıkan mesajlar

said:
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, şu anda tasarruf oranının yüzde 12'ye düşerek tarihin en düşük seviyesine gerilediğini söyledi

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, enflasyona ilişkin, ''Şu anda en son ay itibariyle yüzde 9,48 olsa da 2012 sonunda yüzde 5'e yakın bir sonuç elde edeceğimizi bekliyoruz'' dedi.

Babacan, Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu (TUSKON) yönetim kurulu toplantısında yaptığı konuşmada, enflasyonda her ne kadar bazı güncel sebeplerle artış olsa da genel trendin düşüş eğiliminde olduğunu söyledi.

İnişler çıkışlar olduğunu, ancak trendin aşağı doğru bulunduğunu ifade eden Babacan, ''Şu anda en son ay itibariyle yüzde 9,48 olsa da 2012 sonunda yüzde 5'e yakın bir sonuç elde edeceğimizi bekliyoruz'' diye konuştu.

Babacan, şunları kaydetti:

''Bu niye geçici olarak arttı? Şu aylardaki artışın sebebi ne diye baktığımızda, en önemli sebeplerden birisi kur... Kur arttığı için, kurdaki geçişkenlikten dolayı bunun enflasyona etkisi oldu. İkincisi bu tekstil ve hazır giyim ürünlerine getirdiğimiz ek vergilerin enflasyona yansıması oldu ki en az yarım puan olarak biz bunu hesap ediyoruz. Son sigara artışı enflasyonu tam yüzde 1 artırdı. Çünkü yüzde 20'lik bir zam geldi, TÜFE sepetinde sigaranın ağırlığı yüzde 5,6... Dolayısıyla bu 9,48'in içinde belki en az 3-4 puan bu saydığım sebepler var. Bu sebeplerin hepsine dikkat ederseniz geçici sebepler. Bir de son olarak bazı yörelerimizde yaşanan sel ve o selle beraber özellikle seralardaki hasar ve serada üretilen sebze ve bir miktar meyvedeki zararla beraber o fiyatlardaki artış... Bunların hepsi dikkat ederseniz para politikalarından bağımsız, farklı sebeplerden gelen artışlar. Dolayısıyla bu para politikalarında duruşu çok çok değiştirecek, etkileyecek bir sonuç değil. Dolayısıyla bu geçici etkilerin ortadan kalkmasıyla beraber gelecek yılın ikinci yarısından itibaren özellikle yüzde 5'e doğru seyreden bir enflasyonu göreceğimizi bekliyoruz.''

Her ne kadar şu anda enflasyon yüzde 9,48 olsa da beklentilere baktıklarında 24 aylık beklentilerde 6,42, 12 aylık beklentilerde 6,93 gibi şu andaki rakamın oldukça altında piyasa beklentisinin söz konusu olduğun belirten Babacan, ''Ama biz piyasadan daha iyimseriz. Piyasa beklentilerinden de daha düşük bir rakama ulaşacağımızı bekliyoruz'' dedi.


TASARRUF ORANI TARİHİN EN DÜŞÜK SEVİYESİNDE
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, şu anda tasarruf oranının, yüzde 12'ye düştüğünü, bunun tarihi en düşük seviye olduğunu belirterek, ''Baktığımızda şu anda maalesef hane halkımızın yüzde 45'i aylık gelirinden daha fazla harcıyor'' dedi.

Babacan, Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu (TUSKON) Yönetim Kurulu toplantısında yaptığı konuşmada, kurdaki hareketlenmenin Türkiye'ye özel bir durum olmadığını, gelişen ekonomilerin kurlarında hareketlilik yaşandığını kaydetti.

Cari açık konusuna değinen Babacan, kredi hacminin artığı dönemde cari açığın arttığını dile getirerek, ''Bu yıl itibariyle kredi hacmindeki büyüme, geçen yılın altında seyrediyor. 2011'deki kredi hacminin artışı, 2010 yılının hareketli ortalamalarına göre daha düşük seyretmeye başlamış durumda. Yüzde 25 civarında bitireceğiz kredi hacmindeki artışı. Kur etkisinden arındırdığımız zaman aşağı yukarı hedeflediğimiz rakamlar neticelenmiş olacak. Eğer o kısıtlamaları yapmasa idik, kredi hacmi yüzde 25 değil, muhtemelen çok daha fazla artacaktı. 'Cari açık yüzde 9-10 arası bir şey' diyoruz, ama cari açık da yüksek noktaya çıkacaktı'' diye konuştu.

Babacan, cari açık rakamlarının geriye döndüğü, nispi iyileşmenin başladığı döneme girildiğini, cari açıkta ''en kötü''nün geride kaldığını kaydederek, önümüzdeki yıl milli gelirin yüzde 8'i kadar cari açık beklendiğini bildirdi.

Yüksek cari açığın yanında bütçe açığının ülkeyi felakete götüreceğini söyleyen Babacan, ''Bizim cari açığımız yüksek ama bütçe tarafı sağlam. Bu piyasalar açısından, analistler ve yatırımcılar açısından çok önemli bir güvence, dayanak noktası. Şu anda cari açığımız, ABD'den sonra dünyanın en yükseği, rakam olarak, 75 milyar dolar. Ama nasıl istikrar devam ediyor? Bütçe tarafı sağlam. Onun verdiği güven ve borç stokunun düşüklüğü, genel tabloya bakıldığında Türkiye'yi koruyor'' dedi.

''İŞGÜCÜ PİYASASIYLA İLGİLİ REFORMLAR ÖNEMLİ ÖLÇÜDE HAZIR"

Babacan, işgücü piyasasıyla ilgili reformlarının önemli ölçüde hazır olduğunu, Ocak-Şubat aylarında bunları tamamlamayı düşündüklerini belirterek, ''Evvelsi gün sabah 02.30'a Çalışma Bakanımızla bu konuları ele aldık. Önemli ölçüde hazırlıklar tamamlandı. Türkiye'nin rekabet gücünü artıracak bir unsur olacak orada atacağımız adımlar'' diye konuştu.

Yatırım ortamının iyileştirilmesinin önemine işaret eden Babacan, bununla ilgili bir yasama paketinin hazırlandığını, konunun Ekonomi Koordinasyon Kurulunda ele alındığını kaydederek, yeni yatırım teşvik sistemi üzerinde çalıştıklarını hatırlattı.

Ali Babacan, tasarrufların artırılması konusuna dikkati çekerek, şunları söyledi:

''Şu anda tasarruf oranımız yüzde 12'ye düşmüş durumda. Bu, tarihi en düşük seviye. Milli gelirimizin yüzde 12'si kadar tasarrufumuz var ama milli gelirimizin 22'si kadar yatırım harcamamız var. Aradaki fark zaten eşittir cari açık. Cari açığın iktisattaki denklemi, yatırımlarla tasarruflar arasındaki fark. Gelişmekte olan diğer ülkelere baktığımız zaman, yüzde 30'lar mertebesinde tasarruf oranı görüyoruz ve yüzde 30'lar mertebesinde yatırım görüyoruz. Aslında Türkiye'nin yaptığı yatırım harcaması, özel sektör artı kamu, diğer gelişmekte olan ülkelerin altında, ama tasarruf onun da altında. Dolayısıyla bir tüketim ekonomisi, israf ekonomisi olmamamız gerek. Baktığımızda şu anda maalesef hane halkımızın yüzde 45'i aylık gelirinden daha fazla harcıyor.

Geçen sene tüketici kredisi hacmimiz, 43 milyar TL arttı, yani Türk halkı tüketim amacıyla eskisine göre 43 milyar lira daha fazla borçlanmış oldu. Bu yıl, 50 milyar lirayı geçecek gibi görünüyor. Dolayısıyla bizim bankacılıkla ilgili 'aman kredilere dikkat, aman tüketiciler üzerinde şu tedbiri alalım, vergileri yükseltelim' diye üzerinde durmamız, biraz da bu sebeple. Mutlaka, toplum olarak ayağımızı yorganımıza göre uzatmamız gerekiyor. Kuşkusuz günlük ihtiyaçlarımızı karşılayacağız ama kazandığımızı orantılı harcayacağız. Hak etmediğimiz bir refahı yakalamaya çalışırsak, bu dönüyor dolaşıyor, Allah korusun, ileride birdenbire ani şoklarla bir refah kaybı olarak yansıyor. Avrupa'da şu anda çok örneği var. Bizim kendi tarihimizde çok örneğimiz var. Dolayısıyla ölçülü, dikkatli gitmemiz, önümüzdeki dönemin en önemli konularından bir tanesi olacak. Verim ekonomisi olacağız, israf ekonomisi olmayacağız. Gerekli harcamalarla israf arasındaki ayrımı da herkesin kendi kendine yapabilmesi lazım.''



gecen topicde hukumetin vuvuzelasi kivamina gelmis tipler "HOYOR YOK OLE PISIII, HERSEY SUFEEEEERRR :)))))))" demislerdi, orda yazdigim seylerin yarisini bizzat ali babacan dogruladi iste, hemde zamanlamada cok sahane millet fransa tartisirken geldi bu itiraf

kredi kartinda tek limit onlemi filan bu yeni tedbirlerin bir parcasi, vatandasin artik harcamamasini ve biraz tasarruf yapmasini istiyorlar, buda beraberinde ic piyasada haliyle saglam bir daralma gozleyecegimiz anlamina geliyor, ekonomi daralip mini bir kriz gibi bu ic piyasayi carptiginda topigi uplarim egleniriz demistim diye :p
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş



ne fedakarlıklarla yürüttüm bu sevgiyi
güneşsiz büyüttüm ben, içimdeki çiçeği
pamuk iplikleriyle, bağlanmışsın gönlüme
yeni ask ariyorum arz olunur bilgine

ben enayi ben mi deli, hep ben üzülecegim?
biraz da sen sev artık, yoksa ben öleceğim?

umudum dağlarin ardına kaçtı
seni sevdim felegim şaştı
bu son damla bardağı taştı
maymun gözünü açti!
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

milletten oy almak için ülke kalkınıyormuş gibi yap. elinde olmayan paraları harca.abd den sonra en büyük cari açığa sahip olana kadar.
sonra milleti suçlayıp yeter harcamayın aslında şu kadar harcamanız lazım, maaşlarınız ancak bu kadarına yetiyor.
aslında ekonomimiz hiç gelişmedi, maaşlarınız hiç artmadı de.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

ahaha millet daha fazla harcasın diye ellerinden geleni yaptılar, bankalar daha kolay kredi verebilsin diye her şeyi kolaylaştırdılar. Kriz zamanı biz etkilenmedik falan demesini biliyorlardı görücez bakalım önümüzdeki senelerde, günü kurtarmak için yapılanların ne gibi sonuçları olacağını.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

technobabble gibi konuşmuş adam, bi de dönüp dönüp aynı şeyler yazılmış sanki.

ama şu iki şey dikkatimi çekti.

said:
Baktığımızda şu anda maalesef hane halkımızın yüzde 45'i aylık gelirinden daha fazla harcıyor.

said:
Kuşkusuz günlük ihtiyaçlarımızı karşılayacağız ama kazandığımızı orantılı harcayacağız. Hak etmediğimiz bir refahı yakalamaya çalışırsak, bu dönüyor dolaşıyor.


halkın %45'inin aylık gelirinden daha fazla harcamasının sebebi,
adamların gittikçe daha lüks bir hayat yaratıyor olması.
kocaman alışveriş merkezlerini bir ihtiyaç haline getiriyor. alternatifleri ortadan kaldırıyor.
tamam ışıltılı bir hayat göstermiş oluyor ama eldeki parayla oranlayınca bir ilüzyon gibi oluyor bu da.

her şey pahalanıyor ama maaşlar yeterli değil.
sistemi değiştirmektense halkı suçlamayı tercih ediyorlar.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

3 aydır harcamalarımı kalem kalem yazıp nereye ne harcadığımı ve neden harcadığımı bulmaya çalışıyorum, iki kişinin mutfak masrafı, ayda 3 kere sinema (dıaşrıda yeke de dahil oluyor bugüne) fazladan 3 akşam eğlenceye gitme, benzin ve diğer ev gereksinimleriyle ortalama taksi ödemelerini toplayınca iki kişilik bir eve girmesi gereken paranın ortalama 2100 tl olması gerektiği sonucuna vardım.

hani mutfak masrafını merdiven altı üreticiler seviyesine çeksek yarıyarıya düşer de bu sefer uzun vadede sağlık harcamaları artıyor, sosyal hayatyı da sıfırlarsak evet kenarda para birikir

kaldı ki türkiyenin %45 i değil %60 ında aylık eve giren para ne kadardır o da ayrı sorun

tasarruf, nereye tasarruf?
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Zaten Türkiye'nin şu anda ekonomik olarak iyi durumda olduğunu kafası çalışan adam pek düşünmüyordur.

Şurada Türkiye'nin ekonomik "balon"unun nasıl şişirildiği ve nasıl patlayacağı, neden ekonomik olarak kötüye gidiş olacağı vb konusunda güzel bir makale var:

http://www.meforum.org/3134/turkey-economic-miracle
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...